9 Kasım 2020 Pazartesi

28 ŞUBAT 1997 ASKERİ DARBESİ VE TÜRK EĞİTİM SİSTEMİNE ETKİLERİ., BÖLÜM 35

28 ŞUBAT 1997 ASKERİ DARBESİ VE TÜRK EĞİTİM SİSTEMİNE ETKİLERİ., BÖLÜM 35


Cumhuriyet Tarihi, Demokrasi, Darbe, Post Modern Darbe, Eğitim, 28 Şubat 1997 Askeri Darbesi,İsmail GÜLMEZ, Yrd. Doç. Dr. Yavuz ÖZDEMİR,
Aczimendi, Fadime Şahin, Fadıl Akgündüz , Hüsamettin Cindoruk, Mesut Yılmaz, Tevhid-i Tedrisat Kanunu,


5.1.4.2. XV. Milli Eğitim Şurası (1996) 

XV. Milli Eğitim Şurası, gündemdeki konuları görüşmek üzere 13-17 Mayıs 1996 
tarihleri arasında Milli Eğitim Bakanı Turhan Tayan başkanlığında Ankara’da toplanmıştır. 

5.1.4.2.1. XV. Milli Eğitim Şurası’nın toplanma amacı: 

1. 2000’li yıllarda Türk Milli Eğitim sisteminin hedef, ilke ve politikalarını 
belirlemek, özellikle yönlendirme ve yeniden yapılanmayı tartışmak, yeni 
yüzyılın gereklerine uygun, çağdaş eğitim sistemi kurabilmek, 
2. Bütün toplumu sürekli olarak öğrenen, kendini yenileyen, değişen koşullara 
uygun bilgi ve beceri kazanabilen bir yapıya kavuşturmak, 
3. İlköğretimde 8 yıllık zorunlu temel eğitime geçmek, 
4. Ortaöğretimi yükseköğretim önüne öğrenci yığan bir basamak olmaktan 
kurtarıp bu basamakta, ağırlıklı olarak mesleki ve teknik beceri kazandırmak, 
5. Yükseköğretime geçişte, sadece Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) ve Öğrenci 
Yerleştirme Sınavında (ÖYS) aldığı sonuca göre değil, bununla birlikte okul 
eğitiminde gösterdiği başarı ve sonucu da değerlendirmek, 
6. Örgün ve yaygın eğitim programları arasında geçiş ve tamamlama ilkesine 
dayalı, yılın her günü ve her saati hizmet verecek okul yapısı oluşturmak, 
7. Eğitimin Parasal sorunlarını çözmek için yeni ve sürekli kaynaklar sağlamak, 
8. Ortaöğretim ve yükseköğretimde katkı payı uygulamasını, Yedinci Beş Yıllık 
Kalkınma Planında da öngörüldüğü gibi kurumsallaştırmak, ancak; maddi 
durumları yetersiz öğrenciler için burs ve kredi uygulamalarını yaygınlaştırmak. 

5.1.4.2.2. XV. Milli Eğitim Şurası gündemi: 

1. İlköğretim ve Yönlendirme 
a. İlköğretim 
b. İlköğretimde Yönlendirme 
2. Ortaöğretimde Yeniden Yapılandırma 
a. Ortaöğretimde Yapılanma 
b. Ortaöğretimde Yönlendirme 
c. Ortaöğretimde Meslek kazanma 
3. Yüksek Öğretime Geçisin Yeniden Düzenlenmesi 
4. Toplumun Eğitim ihtiyacının Sürekli karşılanması 
5. Eğitim sisteminin Finansmanı 

Dönemin Millî Eğitim Bakanı: Turhan Tayan 
Şura Genel Sekreterliği: Nazım İrfan Tanrıkulu, Güngör Kılınç, Hayri Terzioğlu, 
Necmettin Ertürk (MEB XV. Milli Eğitim Şurası, 1996, s.49). 

5.1.4.2.3. XV. Milli Eğitim Şurası’nda alınan kararlar:

1. Temel eğitim kavramı yerine “İlköğretim” kavramı kullanılmalıdır ve yakın bir 
gelecekte 5-6 yaş okulöncesi eğitim, ilköğretim bünyesine alınmalı, ilköğretim 
kesintisiz 8 yıllık zorunlu eğitim olarak uygulanmalı, 8 yıl sonunda tek tip 
diploma verilmeli, 9. sınıf liseye ya da mesleki eğitime yönlendirme yılı olmalı, 
böylece ilköğretimde zorunlu 2+8+1 sistemi oluşturulmalıdır. Çocukluğun tam 
yaşandığı, çocukların kendilerini, ailelerin de çocuklarını tanıdığı bu dönemde 
bulunanlar çırak yapılmamalıdır. Uzun vadede zorunlu eğitim 18 yaşını 
kapsayacak şekilde düzenlenmelidir. 
2. Yoğun göç alan illerde eğitim yatırımlarına öncelik verilerek derslik ihtiyacı karşılanmalıdır. 
3. Bahçe, salon, sahne, işlik, kitaplık, laboratuvar, spor salonları ve yüzme havuzu gibi ek ünitelerle birlikte her okul, bulunduğu çevrenin de yararlanabileceği 
tesisler olarak düşünülmelidir. 
4. Çevredeki eğitim kapasitelerinden de yararlanılarak eğitim kaynakları verimli ve etkili kullanılmalıdır. 
5. Okul bina ve tesisleri tatil dönemlerinde ihtiyaçlar doğrultusunda gelir getirecek şekilde de değerlendirilmelidir. (Çay bahçesi, otopark vb.gibi). 
6. Küçük yerleşim birimlerindeki öğrencilerin 8 yıllık zorunlu ilköğretimden yararlanabilmeleri için taşımalı, YİBO (Yatılı İlköğretim Bölge Okulu) 
ve pansiyonlu okul sistemlerinden yararlanılmalıdır. 
7. “8 yıllık zorunlu ilköğretim uygulamasına geçilmeden önce ilköğretimin amaçları ve ders programları bütünlük ilkesine uygun olarak yeniden 
düzenlenmelidir. 
8. Her öğretmenin aynı zamanda bir Türkçe öğretmeni olduğu da dikkate alınarak, eğitimin her alanında ve her düzeyinde Türkçe’nin, doğru ve eksiksiz olarak 
öğretilmesi ve kullanılması sağlanmalıdır. 
9. Eğitime ayrılmış olan TRT ve uydu kanallarından ilköğretimde yararlanma yoluna gidilmelidir. 
10. 7.ve 8. sınıflarda seçmeli derslere işlerlik kazandırılmalıdır. Spor ve sanat eğitimine önem verilmeli, bu eğitime ders dışı etkinliklerle de ağırlık 
kazandırılmalıdır. 
11. Müzik, Resim, Beden Eğitimi ve Din kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerinin notla değerlendirilmesine devam edilmelidir. 
12. Eğitim-öğretim iş günü süresi artırılmalıdır. 
13. İlköğretim okullarının programlarında, meslekleri tanıtıcı bilgilere yer verilmelidir. Teknoloji ve tasarım konuları da bunların arasında yer almalıdır. 
14. Yeniden yapılanma VII. Beş Yıllık Kalkınma Planı’nda öngörüldüğü şekilde hızlandırılmalı, il düzeyinde eğitim planlamaları yapılmalıdır. 
15. Eğitim ortamında; sorumluluk paylaşmak, takım çalışması olan önderliği üstlenen, özeleştiri, kurumun eleştirisi, adaylık-seçim-oylama ile görev 
bölüşümü ve takibi gibi demokratik davranışları pekiştirici yaklaşım ve uygulamalar özendirilmeli. 
16. Bireyi tanıma ve yöneltmeye ilişkin rehberlik hizmetleri dördüncü sınıftan başlatılmakla birlikte, ilköğretimde gerçek yöneltme dokuzuncu sınıftan itibaren 
ele alınmalıdır. 
17. Her okulda bir rehberlik servisi kurmak ve uzman bulundurmak güç olabilir. Bu nedenle, rehberlik ve araştırma merkezlerinin sayısı çoğaltılmalı. 
18. Okul öncesinden itibaren ailenin eğitimi, önemli bir boyut olarak ele alınmalıdır. “Aile Katılım Programları” ve “Ana Baba Okulları” 
yaygınlaştırılmalıdır. 
19. Özel eğitim alnında gerekli alt yapı sağlanarak kaynaştırma, özel eğitim sınıfları vb. seçenekler düşünülmelidir. 
20. Öğretmenler, öğretmen üniversitelerinde yetiştirilmelidir. Öğretmen yetiştiren fakülteler, gelişmiş çevrelerde açılmalıdır. 
21. Öğretmenlik mesleği ekonomik ve sosyal yönden iyileştirilmelidir. Öğretmen adayları burs, kredi yurt ve benzeri özendirici tedbirlerle desteklenmelidir. 
Öğretmen olmak isteyen adaylar, öğretmenlik mesleğine uygun olanlar arasından titizlikle seçilmelidir. 
22. Üniversitelerde farklı branşlardaki yüksek öğretim mezunları için düzenlenen pedagojik formasyon kurslarına mutlaka son verilmelidir. 
23. İlke olarak alanda yetişmemiş olan üniversite mezunları, ilköğretim okullarına (sınıf ve dal öğretmeni olarak) atanmamalıdır. Ancak, son yıllarda Milli Eğitim 
Bakanlığındaki sınıf öğretmeni açığının çok büyük olması ve bunun gelecek birkaç yıl içinde daha da artmasının beklenmesi nedeniyle; Eğitim 
Fakültelerinin farklı bölümlerinden mezun olanların istihdamını mümkün kılmak üzere, sınıf öğretmenliği alanında en az bir yıl süreli “Öğretmenlik Meslek 
Eğitimi Programları” düzenlenmelidir. 
24. Anadolu Öğretmen ve Öğretmen Liseleri, Eğitim Fakültelerinin esas kaynağını oluşturmalıdır. 
25. İvedilikle “Öğretmen Personel Kanunu” çıkarılmalıdır. 
26. Değişik eğitim ve öğretim etkinlikleri, alandaki yenilikleri ve öğretmenlerin uygulamadaki görüş ve düşüncelerini yansıtan yayınlar yapılmalı, birim ve 
bireylere ulaştırılmalı. 
27. Okulların, standart kadroları her yıl mayıs ayı içinde gözden geçirilmeli, standart kadro dışı öğretmen atanmamalıdır. 
28. “Öğretmenin vekili olmaz” ilkesinden hareketle, vekil öğretmen kadroları kaldırılmalıdır. Böylece, eğitim-öğretim asil öğretmenler tarafından verilmesi 
sağlanmalıdır. (Raporlu ve asker öğretmenlerin yerine üçte iki maaşla görevlendirilenler olabilir) Ancak bunların da yüksek öğrenimli olmasına titizlik 
gösterilmeli, sözleşmeli olmaları sağlanmalıdır. 
29. Zorunluluklar dışında, öğretmenlerin emeklilik ve tayin işleri yaz döneminde yapılmalıdır. Atanan öğretmenlerin de en geç 15 Ağustosta görev başında 
olmaları sağlanmalıdır. 
30. Öğretmenliğe geçişte, seçme ve yeterlilik sınavı yapılmalıdır. (Dil, fiziki bozukluk vb.) etmenler de ölçüt olmalıdır. Öğretmenliğe hak kazananlar illerde 
boş bulunan öğretmen kadrosu için müracaat etmeli, o il tarafından görevlendirme yapılmalı ve üç yıl mecburi hizmet getirilmelidir. 
31. Eğitim, politikadan arındırılmalıdır. Devletin eğitim politikası uzun vadeli olmalıdır. Öğretmenlik, günlük siyaset içine çekilmemeli, tayinler, nakiller 
atamalar belli bir düzen içinde ve bir sisteme göre yapılmalıdır. 
32. Yönetici atamalarında kariyer, liyakat, başarı aranmalı, üst kademeye geçişler başarılar ölçüsünde, belli bir sisteme göre olmalıdır. Eğitim yönetiminin bir 
bilim olarak algılanması, yöneticinin, örgütsel amaçların gerçekleştirilmesini sağlayan bir eğitim lideri olarak kabul edilmesi, bu alanın uzmanlık 
gerektirdiğinin bilinmesi, eğitim yöneticiliğinin meslek haline getirilmesi gerekmektedir. Eğitim yöneticiliği bilfiil öğretmenlik tecrübesine dayanmalıdır. 
33. Öğretmen adaylarının belirlenmesinde, ülkenin ihtiyaçları ve mesleğin özellikleri dikkate alınmalı, ülke genelinde dengeli dağılım mutlaka 
sağlanmalıdır. Dalında ihtiyaç kalmayan ve ihtiyaç duyulan farklı bir dalda kendisini yetiştirmek isteyen öğretmenlere gereken eğitim imkânı sağlanmalıdır. 
34. Eğitim yöneticisi lisansüstü eğitimle yetiştirilmeli, yönetici adayları objektif ölçülerle seçilmeli ve özlük hakları, yaptıkları, iş ve eğitim düzeyine göre 
düzenlenmelidir. 
35. Belirli alanlarda (il- ilçe-semt) kurulmuş olan eğitim kurumlarının, madde ve insan kaynaklarından tam kapasite ile yararlanabilecekleri bir yönetim sistemi 
oluşturulmalıdır. 
36. Denetimde rehberlik ön plana çıkarılmalı ve ilköğretimde, eğitim yılı başında rehberlik ve seviye tespiti, öğretim yılı sonunda ise başarı tesbiti yapılmalıdır. 
Denetim elemanlarının, alanlarında uzman, deneyimli, lisans üstü eğitimlerini tamamlamış olmaları, teftiş sistemi yeniden ele alınarak, Bakanlık ve ilköğretim 
müfettişliği bir çatı altında birleştirilmelidir. 
37. Milli Eğitim Temel Kanunu Amaç ve ilkelerine göre, genel öğretim ile mesleki ve teknik öğretimin amaçları ve yetiştireceği öğrenci tipi yeniden tanımlanmalı; 
ortaöğretim kurumları öğrencilerin % 65’ ini mesleki teknik eğitime, % 35’ ini genel öğretime yöneltecek ve bu yönde öğretim görmelerini sağlayacak şekilde 
yeni bir yapıya kavuşturulmalı; insan gücü-eğitim-istihdam dengesi kurulmalıdır. 
38. Öğretimde yabancı dille eğitim yerine, yabancı dil öğretimi yapılmalı ve yabancı dil öğretimine önem verilmeli, zorunlu yabancı dil öğretimi, isteğe dönük hale getirilmelidir. 
39. Mesleki ve teknik eğitimde sistem bütünlüğü esasına dayalı eklemli (modüler) eğitim programları uygulanmalı, alan ve dal eğitimine önem verilmelidir. 
40. Ortaöğretim kurumları en az 8 yıllık temel eğitim üzerine, ortaöğretime devam etmek isteyen öğrencilere bir yıllık hazırlık ve yönelme eğitiminden sonra iki tür 
eğitim veren; 
a. Mesleki ve teknik eğitim, 
b. Genel eğitim, olmak üzere, en az üç yıl süreli olmalıdır ve yatay ve dikey geçişler sağlanmalıdır. 
41. Türk Milli Eğitim Sistemi, ilköğretim, ortaöğretim ve yükseköğretim olmak üzere üç kademeden oluşmalıdır. 
42. Mesleki ve teknik alanlarda ortaöğrenimini bitiren öğrenciler, kendi alanlarında yüksek öğretime devam edebilmeli, diğer alanlara yönelmek isteyenler de gerekli 
tamamlama eğitimlerini alarak yüksek öğretimin istedikleri alnına gidebilmelidir. Aynı ilke, meslek yüksek okullarına gitmek isteyen genel eğitim mezunları için geçerli olmalıdır. 
43. Bu yapı içerisinde, mesleki ve teknik eğitim sistemi; 
a. Meslek eğitimi sistemi, en az 8 yıllık ilköğretime dayanmalıdır. 
b. Örgün mesleki ve teknik eğitimine, hazırlık ve yönlendirme sınıfından sonra girilebilmelidir. 
c. Yaygın ve çıraklık eğitimine, ilköğretimini tamamlayan herkes girebilmelidir. 
d. Meslek eğitimi sistemi, örgün ve yaygın meslek eğitimi uygulamalarını yapacak, 
e. Mesleki ve teknik ortaöğretim okullarını, 
f. Yaygın meslek eğitimi ise yaygın mesleki eğitim ve çıraklık eğitimini kapsamalıdır. 
g. Örgün ve yaygın mesleki ve teknik eğitim programları arasında yatay ve dikey geçişler yapılabilmelidir. 
h. Örgün ve yaygın meslek eğitimi programları, geniş tabanlı alan eğitimiyle başlayıp öğrenciyi uzlaşmaya doğru götürmelidir. 
i. Örgün ve yaygın uygulamalarla, mesleki ve teknik ortaöğretimlerini bitirenler, gerekli tamamlama eğitimlerini de alarak, mesleki veya genel yüksek öğretim alanlarına girebilmelidir. 
j. Bölgelerin ihtiyaçlarına göre, halıcılık, arıcılık, dokuma vb. uğraşlar meslek eğitim merkezlerinin programlarına konulmalıdır. 
44. Milli Eğitim Bakanlığı Merkez Teşkilatı, eğitim sisteminde düşünülen yeniden yapılanma hayata geçirildikten ve sonuçları alındıktan sonra bütün birimleriyle 
yeniden yapılandırılmalıdır. 
45. Orta öğretimde istenilen yapısal değişim öncelikle tabandan başlatılmalı, merkez teşkilatındaki yapılanmanın tabandaki değişime bağlı olarak bir süreç içinde planlanması düşünülmelidir. Merkezi yönetimin kapsam ve büyüklüğünün azaltılması, yerel yönetimlerin katılım ve katkılarının sağlanması için, yasal 
düzenlemeler yapılmalıdır. 
46. Öğretmenler yüksek lisans ve doktoraya yönlendirilmeli; hizmet içi eğitimi düzenleyip örgütleyebilmesi ve öğretmenlikle ilgili araştırma ve geliştirmeleri 
destekleyebilmesi için Milli Eğitim Akademisi hayata geçirilmelidir. 
47. Program türlerine göre öğretmen açığı hızla giderilerek, dengeli öğretmen dağılımı gerçekleştirilmeli; Avrupa Birliği’ne girişle daha önemli hale gelecek 
olan ticaret ve turizm sektörlerinin ihtiyaç duyduğu orta kademe iş gücünün yetiştirilmesi için gerekli tedbirler alınmalıdır. 
48. Öğretmenlerin sözleşmeli konuma geçirilmesi için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır. 
49. Anadolu öğretmen liselerinin bünyesindeki döner sermaye işletmelerinin faaliyetlerine son verilmelidir. 
50. Diğer bakanlıklara bağlı lise ve dengi okulların (Askeri liseler hariç) yönetici atamaları Milli Eğitim Bakanlığı Yönetici Atama Yönetmeliği’ne tabi olmalıdır. 
51. Orta öğretimin yeniden yapılanmasında fiziki mekânların en verimli bir biçimde kullanımına çözüm olmak üzere, yeni yapılanmalarda ve imkânlar ölçüsünde 
eğitim siteleri esas alınmaları ve bunların gerçekleştirilebilmesi için gerekli düzenlemeler yapılmalıdır. 
52. Pansiyonlu okullar yerine, okulların ortak kullanabileceği yurtların açılması sağlanmalıdır. 
53. Belediyelerde, okul yerleri belirlenirken il milli eğitim müdürlüğünün görüşü de dikkate alınmalıdır. Okul planları, tek tip proje yerine, bölgenin şartlarına göre 
il milli eğitim müdürlüğü veya il bayındırlık müdürlüğünce yapılmalıdır. 
54. Büyük yerleşim birimlerinde, birbirine yakın olan okulların fiziki imkânların ortak kullanılması “Benim okulum” anlayışı yerine “Bizim Okulumuz” anlayışı 
geliştirilmelidir. 
55. Genel ve mesleki liselerin bünyelerinde bulunan ilköğretim kapsamındaki ortaokullar ayrılmalıdır. 
56. Küçük yerleşim birimlerinde, Bakanlıkça belirlenen esaslar dâhilinde başlatılan çok programlı lise uygulamasına devam edilerek, bunların eğitim sitelerine 
dönüşecek şekilde geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması sağlanmalıdır. 
57. Öğrencilerin yönelmelerine yardım edilirken, rehberlik ve psikolojik danışma hizmetleri insan gücü planlamasının temel aracı olarak görülmemeli; söz 
konusu hizmetler, bu planlamanın ortaya koyduğu gerçek içinde bireyin kendi yetenek, ilgi ve diğer özelliklerine göre kendisine uygun fırsatlar ve imkânlar 
dâhilinde uygun seçimler yapması ve bunları gerçekleştirmesinde bireye sunulan hizmetler olarak değerlendirilmeli, uygulamalarda bu ilke göz önüne 
alınmalı, rehberlik ve psikolojik danışmayı yönelme ile eş anlamlı sayan ve hizmetlerin ağırlığını bireysel gelişim’in dışına kaydırma riski taşıyan eğilimler 
bırakılmalı, yönelme, zorlayıcı değil özendirici olmalıdır. 
58. Yönelme çalışmaları ilköğretimin altıncı yılından itibaren başlatılmalı, orta öğretim ve yüksek öğretime doğru sürdürülmeli, ÖSS ve ÖYS yerine 
öğrencilerin eğitim öz geçmişlerini ve top yekûn gelişimlerini dikkate alan bir değerlendirme sistemi geliştirilmelidir. 
59. Yönlenmede; ilköğretim ve orta öğretim arasında devamlılığın sağlanması için öğrencilere ilişkin kayıt ve bilgilerin sağlıklı bir şekilde tutulması ve kademeler 
arasında aktarılması özellikle önemlidir. Bu nedenle, öğrenci toplu dosyaları, rehberlik ve psikolojik danışma kayıtları ve ilgili diğer tüm kayıtlar yönelmeye 
yardımcı olacak şekilde bilimsel standartlara uygun olarak yeniden ele alınıp düzenlenmelidir. 
60. Hazırlık ve yönlendirme eğitimi aşamasında, meslek liselerinde okutulan dersler seçmeli olarak okutulmalıdır. Seçmeli ders çeşitliliği ve bu derslere uygun 
program ve öğretmen sağlanması, yönelme için önemlidir. 
61. Okul yöneticilerine yönelme çalışmalarında, okul içi iş birliği, katılım ve eşgüdümü sağlayabilme, okul dışındaki birimlerle işbirliği yapabilme, okul 
birimlerini bu yönde örgütleyebilme, eğitimciyi hedefler doğrultusunda güdüleyebilme ve amaçlar doğrultusunda çalışmaları sistem bütünlüğü içinde 
yürütebilme yeti ve becerileri ile yönelmenin dayandığı eğitsel anlayış mutlaka kazandırılmalı; böylece, yönetimin yönelmedeki etkinliği artırılmalıdır. 
62. Yönelme, her kademede öğretmen, yönetici ve denetici ile diğer görevlilerin hizmet öncesi ve hizmet içi eğitimlerinde yeni anlayışları ve yeni düzenlemeleri 
gerekli kılmaktadır. Bu amaçla, öğretmen adaylarına hizmet öncesinde rehberlik ve psikolojik danışma ile diğer ilgili temel derslerin yanı sıra bireyi tanıma 
teknikleri ve iletişim becerileri konularında bilgi ve yeterlilik kazandırılmalı, halen görevde olan öğretmenler için de bu amaçla hizmet içi eğitim 
yapılmalıdır. 
63. Yönelmede ailenin işbirliği sağlanmalı; okulların amaç, hedef ve faaliyetleri konusunda aileler bilgilendirilmeli; ailenin sisteme katılımları ve katkılarını 
sağlayıcı tedbirler alınmalı; tanıtım faaliyetlerinde kullanılmak üzere daha fazla tanıtım kitapçığı, video, radyo ve TV programlarına yer verilmeli; ayrıca, 
meslek kuruluşlarının da yönelme çalışmalarına katılım ve yardımları sağlanmalıdır. 
64. En az 8 yıllık ilköğretimi bitiren öğrencilerden ortaöğretime devam etmek isteyenler hazırlık ve yönlendirme eğitimi aldıktan sonra orta öğretim 
kurumlarında uygulanan programlara yönlenmeli “Meslek Eğitimi Merkezi” bünyesinde uygulanacak geniş tabanlı alan bilgisi ve dal eğitimine imkân veren 
meslek ve teknik eğitimi programlarına devam eden öğrenciler 10. sınıfın sonunda da isterlerse, genel eğitim programlarına geçebilmeli; genel eğitim 
programına yönelen öğrenciler de bu programlarla birlikte teknoloji eğitimi almalı; genel eğitim alan öğrenciler de istemeleri halinde, 10. sınıf sonunda 
meslek eğitimine geçebilmeli; meslek eğitimi süresince işletmelerde uygulamalı eğitime devam etmelidir. 
65. Ülkemizde büyük eksikliği bulunan orta kademe işgücünün en önemli kesimi olan teknisyenlik eğitimi yeniden düzenlenmeli, teknisyenlik eğitimi, önerilen 
aynı düzen çerçevesinde, daha yoğunlaştırılmış, ilk yıldan son yıla kadar geniş alan bilgisi üzerine teorinin, teknolojinin ve uygulamanın tüm gerekliliklerini 
kapsayan bir özel yetiştirme programı şeklinde ele alınmalıdır. 
Bir yıllık hazırlık eğitiminden sonra, ortaöğretimin süresi, programın özelliklerine göre 3 yıldan fazla olabilmeli, meslek eğitimi merkezlerinden lise diploması almadan 
ayrılmak isteyen öğrencilerin, meslek eğitimlerinin ziyan olmaması için, eğitimi bıraktıkları seviyenin meslek belgesini alabilmeleri için düzenleme yapılmalıdır. 
66. Zorunlu eğitimini bitirmiş olup da, ortaöğretime devam etmek isteyen öğrenciler, meslek eğitimi merkezlerinde okul-işyeri bütünlüğü içinde eklemli 
(modüler) meslek eğitimi programları ile ustalık seviyesine kadar meslek eğitimi alabilmeli, bunlardan, gerekli tamamlama eğitimini arzu edip başaranlar, 
alanlarında veya alanları dışında yükseköğrenime de geçebilmelidir. Merkezlerde, öğrencilere iş ve meslek hayatı ile ilgili bilgiler verilmeli; meslek 
eğitiminde başarılı olmuş, alanında gelişmiş mezunlara düşük faizli krediler müteşebbisliğin artırılması yolu ile her bireyin işsizliğe kendi çapında çözüm 
bulması düşünülmelidir. 
67. Zorunlu eğitim bitirildikten sonra doğrudan iş hayatına geçen bireylerin, iş yerlerinde geçirmiş oldukları süre ve becerileri kredilendirilerek bu krediler 
ortaöğretimin meslek eğitimi bölümünde veya yükseköğretimde değerlendirilmelidir. 
68. Toplumun meslek eğitimi ihtiyaçlarının sürekli karşılanabilmesi için, meslek kazandırmada, devlet-işçi-işveren kesimlerinin daha sağlıklı iş birliği ve 
koordinasyonun sağlanması kurumsallaştırılmalı, meslek eğitiminin geliştirilmesi, denetlenmesi, değerlendirilmesi ve finansmanı konularında iş 
hayatı ve meslek kuruluşlarının etkin katılımını sağlayacak bir yapı esas alınmalıdır. 
69. Aşağıda belirtilen amaçları gerçekleştirmek üzere meslek eğitimi merkezleri kurulmalı, bu merkezlerde: 
a. Ülke meslek standartlarına uygun geliştirilmiş meslek eğitimi programları uygulanmalıdır. 
b. Bölgesel düzeyde meslek eğitimi ihtiyaçları belirlenmeli ve gerekli dalların eğitimi yapılabilmelidir. 
c. İhtiyaçları karşılayacak ilave eğitim programları hazırlanmalı, bunlar, ülke genelinde programlar ile bütünleştirilmelidir. 
d. Örgün ve yaygın eğitim görmüş, gerekli programları tamamlayan herkese meslek eğitimi diploma veya meslek belgesi verilebilmelidir. 
e. Öğrenciler, iş hayatı ve teknolojiyi tanıyan, girişimci, kendi işini kurabilen ve istediğinde yükseköğrenime devam edebilen bireyler olarak yetiştirebilmelidir. 
f. Öğrencilerin işletmelerde uygulamalı meslek eğitimi imkânları düzenlenmeli ve denetlenmelidir. 
g. Sektör ve iş kolları için vasıflı iş gücü, yükseköğrenim için ise alanında uzmanlaşmaya başlamış öğrenci yetiştirilmelidir. 
h. Yaygın ve örgün meslek eğitimi programları arasında yatay ve dikey geçişler, genel örgün eğitimini tamamlayan veya herhangi bir 
kademesinden ayrılanlara istihdam imkânı olan dallarda eklemli (modüler) meslek eğitimi programlarına dayalı ve bir mesleği ifade eden meslek 
belgesi kazandırmaya yönelik çalışmalar yapılmalıdır. 
70. Öğrenciler mezun oldukları öğretim programı doğrultusunda bir yükseköğretim programını tercih ettiklerinde ek puan uygulaması ile desteklenmelidir. 
71. Öğretmen adayı seçimine özel önem verilmelidir. Bunun için öğretmen lisesi mezunlarının, öğretmen yetiştiren yükseköğretim kurumlarına girişleri ek puan 
uygulamasına ilave olarak burs ve diğer imkânlarla teşvik edilmelidir. 
72. Fen ve Anadolu Lisesi gibi seçkin okullara devam eden öğrencilerin ortaöğretim başarı puanı ile mağdur edilmeleri önlenmelidir. Ortaöğretim başarı puanının, 
başarı ve adaleti sağlayacak şekilde yeniden düzenlenmelidir. 
73. Yükseköğretimde kapasite artırımı için; 
a. Vakıf üniversiteleri dışında, özel yükseköğrenim kurumlarının açılmasına yasal olanak sağlanmalıdır. Bu kurumlar Yüksek Öğretim Kurulu 
denetiminde olmalıdır. 
b. İhtiyaç duyulan alanlarda ikinci öğretim teşvik edilmelidir. 
c. Çok kampüslü büyük üniversitelerin daha küçük üniversitelere bölünmesi ve bölünen üniversitelere de yeni birimleri eklenmek suretiyle kapasite 
artırılması yoluna gidilmelidir. 
d. Gelişmekte olan üniversitelere daha fazla imkân verilmek suretiyle kapasite artırımı sağlanmalıdır. 
74. Taşra örgütüne daha çok yetki ve sorumluluk verilmeli, karar oluşumuna eğitimcilerin, taşra yöneticileri ve halkın katılımı sağlanmalıdır. Bakanlık ile 
taşra birimleri arasında teknolojideki gelişim de dikkate alınarak EYES (Eğitim, Yönetim, Enformasyon Sistemi) amaca hizmet edecek şekilde oluşturulmalıdır. 
75. Yaygın Eğitim Enstitüsü, yaygın eğitim alanında araştırma ve geliştirme çalışmalarını etkili bir biçimde yapabilecek hale getirilmeli, illerde araştırma-
geliştirme birimleri oluşturmalı, buralarda uzman kişiler görevlendirmeli, bu birimlerde eğitim ihtiyacının tespiti dâhil, her türlü çalışmalar yapılmalıdır. 
76. Yaygın eğitim kurumlarının fiziki yapıları yeterli hale getirilmeli, gerektiğinde o mahalledeki diğer okullar da “Mahallenin Okulu” anlayışı içinde bu 
hizmetlerde kullanılmalı, diğer kurum ve kuruluşların, uygun eğitim ortamları da yaygın eğitime tahsis edilmelidir. 
77. Döner sermayelerin işleyişini kolaylaştıracak yasal düzenlemeler yapılmalıdır. 
78. İş ve İşçi Bulma Kurumu koordinatörlüğünde yürütülmekte olan iş analizlerine dayalı “Meslek Tanımları” ve “Meslek Standartları” çalışmaları 
hızlandırılmalı, “Meslek Standartları Oluşturma Kurumu’nun teşkili ile bu konudaki çalışmalara hız verilmelidir. 
79. Ülke genelinde ve Avrupa Birliği’nde geçerli olabilecek yeni bir “Sertifikasyon” sistemi oluşturulmalıdır. 
80. Radyo, TV, vb. kitle iletişim araçları ve açık öğretim yöntemleri, yetişkin eğitiminde daha etkin kullanılmalı ve yetişkin eğitimi televizyonu faaliyete 
geçirilmeli, bu yolla bireylerin kendilerini eğitme, geliştirme bilinç ve sorumluluğunun kazandırılması yanında ailenin eğitimine önem verilmelidir. 
81. Etkileşimli (interactive) Eğitim teknolojileri teknikleri kullanılarak amaca yönelik eğitimlerin CD-ROM, video ve internet gibi ortamlarda kullanılmak 
üzere eğitimin geliştirilmesini teminen birim kurulması (varsa geliştirilerek hızlandırılması) ve ürünlerinin kullanımının teşvik edilmesi; halka açık okuma 
merkezleri, kütüphaneler ve benzeri ortamlarda bu eğitim araçlarının kullanımına imkân veren ortamların hazırlanması sağlanmalıdır. 
82. Okuma- yazma gibi temel eğitim niteliği taşıyan kurslar dışındaki yaygın eğitim faaliyetlerine katılan kursiyerlerden belirlenecek miktarda “katkı payı” 
alınmalıdır. 
83. Ülkesi ve milletini seven, iyi insan, iyi vatandaş yetiştirilmesi konusunda yaygın eğitimden yararlanılmalı, böylece kişisel ve toplumsal motivasyon 
sağlanmalıdır. 
84. Üniversitelerin yaygın eğitime çok daha etkili biçimde katılımı sağlanmalıdır. 
85. Yaygın eğitimde gerektiğinde mobil birimler yardımıyla gezici eğitim ve taşımalı eğitim yapılabilmelidir. 
86. Öğretmen yetiştiren yükseköğretim kurumlarının eğitim programlarına yaygın eğitimle ilgili dersler konulmalıdır. 
87. Türk Cumhuriyetlerinde halen yürütülmekte olan yaygın eğitim faaliyetlerinin desteklenmesine devam edilmeli, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın da 
eğitim ve uyum problemleri çözülmelidir. 
88. Küçük, orta ve büyük ölçekli işletmelerin, çalıştırdıkları elemanlara, her yıl, belirli bir süre uyum ve geliştirme eğitimi düzenleme mecburiyeti getirilmelidir. 
89. Yaygın eğitim kurumlarına öğretmen olarak atanacaklarda yetişkin eğitimi alanında öğretmenlik formasyonu alma şartı aranmalı, halen çalışmakta 
olanlara da üniversitelerin halk eğitimi bölümlerince formasyon kursları açılmalıdır. 
90. İlgili bakanlıklarla işbirliği yapılarak Türkiye’deki kahvehanelere gazete, kitap ve dergi gibi yayınların konulması mecburiyeti getirilmeli, kahvehaneler 
kıraathaneler haline dönüştürülmelidir. 
91. Meslek eğitimi verilirken bir insanın birden fazla mesleği yapacak şekilde yetiştirilmeleri düşünülmelidir. 
92. Mesleki yaygın eğitimin geliştirilmesinde METARGEM (Mesleki ve Teknik Eğitimi Araştırma ve Geliştirme Merkezi) ile Yaygın Eğitim Enstitüsü arasında 
etkili bir iş birliğine gidilmelidir. 
93. Kamu görevlilerinden yaygın eğitime katılanların belgeleri, özlük haklarına yansıtılmalıdır. 
94. Siyasal erk, makro kamu kaynaklarının tahsisinde eğitime öncelik verilmelidir. 
95. Eğitim sektörüne kamu kaynaklarının tahsisi, proje bazında değil, makro düzeyde ele alınmalı ve eğitim kademelerine göre ödenekler toplu olarak tahsis 
edilmelidir. 
96. Yatırım teklifleri gerçekçi ve yerel ihtiyaçlarla tutarlı programlara bağlanmalı ve bu programların uygulanmasında politik etkiler kaldırılmalıdır. 
97. Yerel yönetimlere yetki devri çerçevesinde, yerel birimlerin öğretmen dağılımı ve yatırımların planlanmasında söz sahibi olmaları sağlanmalıdır. 
Kaynakların yerinde kullanımı açısından, eğitimde yerel yapılanmaya geçilmeli, yönetici, öğretmen, öğrenci, veli, sendika ve meslek kuruluşlarının 
eğitim yönetimine katılımları sağlanmalıdır. 
98. Kamu eğitim harcamaları, tasarruf tedbirleri ve bütçe kesintileri dışında tutulmalıdır. Belediye Gelirleri Kanunu’nda gerekli değişiklikler yapılarak 
resmi ve özel okullar her türlü harç ve vergiden muaf tutulmalıdır. 
99. Kaynak israfını önlemek ve rasyonel kaynak kullanımını sağlamak için eğitim sistemi, tür ve kademelerine göre; 
a. İlköğretim, 
b. Genel ortaöğretim, 
c. Mesleki teknik öğretim, 
d. Yaygın eğitim, olmak üzere dört ana çatıda yeniden yapılandırılmalıdır. 
100. Dağınık yerleşim birimlerinde ve önerilen eğitim kampüslerinde taşımalı eğitim uygulanmalı ve yaygınlaştırılmalı. 
101. Yurtdışında eğitim gören yüksek nitelikli insan gücünün yurdumuza çekilmesi için gerekli teşvik önlemleri alınmalı ve beyin göçünün önlenmesi konusunda 
Milli Eğitim Bakanlığı çalışmalar başlatmalıdır. 
102. Dış kaynaklı kredilerle ilgili projelerin seçimi ve kullanımında, getirileri ve götürüleri iyi hesaplanmalı, ekonomik ve üretime yönelik olmayan krediler 
kullanılmamalıdır. 
103. Eğitim politikalarında süreklilik ilkesi hayata geçirilmeli, hükümetten veya kişiden kişiye değişen politikalardan vazgeçilmeli ve kaynak israfı 
önlenmelidir. 
104. İlköğretimde sınıfı olmayan öğretmenlerin ve ortaöğretimde ders yükü az olan öğretmenlerin nasıl değerlendirileceği araştırılmalıdır. 
105. Döner sermaye sistemi gözden geçirilmeli, döner sermaye işletmeleri iyileştirilmeli, atıl durumdaki döner sermayeler diğerlerine aktarılmalı ve 
döner sermaye karları özel bir fonda toplanarak eğitim mahallinde doğrudan kullanılır hale getirilmelidir. 
106. Kaynak kullanımında etkinliği artırmak bakımından Mesleki Teknik Ortaöğretim Kurumları ile Meslek Yüksek Okulları arasında bağlantı 
kurularak, bu okulların tesis ve personelinin ortak kullanımları sağlanmalıdır. 
107. Kamu eğitim bütçesinin, konsolide bütçe içindeki payı en az % 20, GSMH (Gayri Safi Milli Hasıla) içindeki payı en az % 8 düzeyine yükseltilmelidir. 
108. 222 sayılı yasanın daha önce iptal edilen 76-c Maddesi yeniden konularak, Belediye gelirlerinin % 5’i emlak vergisi ile çevre ve temizlik vergisinden pay 
ayrılmalıdır. 
109. Yeni kaynak yaratmak amacına yönelik olarak Milli Piyango İdaresi, şans oyunları gelirleri ile Türk Hava Kurumu ve Türkiye Diyanet Vakfı 
gelirlerinden bir bölümünün Milli Eğitim Bakanlığı’na aktarılması sağlanmalıdır. 
110. Özelleştirme gelirlerinin en az % 3’ü eğitim yatırımlarında kullanılmak üzere, 
eğitim payı olarak ayrılmalı ve bu amaçla ayrı bir fon oluşturulmalıdır. 
111. KOSGEB (Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi 
Başkanlığı) gelirlerinin en az % 5’ i mesleki eğitimi geliştirmek amacı ile Milli 
Eğitim Bakanlığı Bütçesi’ne aktarılmalıdır 
112. Sürücü kurslarıyla ilgili her tülü evrak Milli Eğitim Vakfı tarafından 
bastırılmalı ve gelirinin bir bölümü Milli Eğitim Müdürlüklerine 
bırakılmalıdır. 
113. Milli Eğitim Bakanlığı’nın taşınmazları değerlendirilmeli ve böylece daha 
geniş hizmet verecek gelir kaynakları sağlanmalıdır. 
114. Özel okullar ve yaygın mesleki ve teknik kurslara vergi destekleri (Gelir ve 
kurumlar vergisi muafiyeti, düşük oranda KDV uygulaması, eğitim araçlarının 
AB ülkeleri dışında kalan ülkelerden gümrüksüz ithali) sağlanmalıdır. Özel 
okullar ve yaygın mesleki ve teknik kursların işletme giderlerinin azaltılmasına 
yönelik kamu teşvik tedbirleri alınmalıdır. 
115. Özel okullara kamu sübvansiyonu sağlanmalıdır. Ancak, bu sübvansiyon kamu 
okullarındaki birim öğrenci harcamalarının % 50’ sini aşmamalıdır. 
116. Kaynakların etkin kullanımı ve kamu eğitim bütçesinin artırılmasına karşın, 
kaynakların eğitim gereksinimini karşılayamaması durumunda ailelerin eğitim 
giderlerine katılımı (zorunlu eğitimin dışında) gündeme getirilmeli ve 
maliyetlere katılım payı; ailelerin gelir düzeyi, eğitim kademeleri, okul türleri 
ve bilim alanlarına göre farklı olmalıdır. Eğitim maliyetlerine katılımın 
düzenlenmesiyle eş zamanlı olarak, tüm eğitim kademelerinde fırsat eşitliğini 
sağlayıcı düzeyde etkin bir burs ve kredi sistemi oluşturulmalı, parasız yatılılık 
sistemi yaygınlaştırılmalı. 
117. Okullara gelir elde etmek amacıyla yapılan dergi, yardımcı kitap ve diğer 
araçların alımı-satımı vb. işlemlerde öğretmen ve yöneticilerin aracılık 
etmesine son verilmelidir. 
118. Eğitime yapılan bağışların vergi matrahından düşülmesi sağlanmalıdır. 
119. Maliyetleri düşürücü, geniş kitlelere ulaşma özelliği ve öğretim 
yöntemlerindeki etkililiği göz önüne alınarak, Açık Lise ve Açık Yüksek 
Öğretim uygulamaları gerekli koşullar sağlanarak etkinleştirilmelidir. 
120. Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinden en az % 2 oranında ek eğitim 
vergisi alınması hususu değerlendirilmelidir. 
121. Eğitim ve öğretimini yabancı dille yapan okullarda okutulan yabancı dil ders 
kitaplarının ilgili ülkelerden ithal edilmesi yerine, müelliflerce üretilmesi teşvik 
edilmelidir. 
122. Genel ortaöğretimde, ikili öğretimin ve kalabalık sınıf mevcutlarının 
bulunduğu şehirleşme hızının yüksek olduğu yerleşim birimlerinde, eğitim 
altyapısının öncelikle tamamlanması ve iyileştirilmesi için bu yörelerdeki 
yatırımlara öncelik verilmeli, inşaatların kısa sürede bitirilmesini sağlayıcı 
önlemler alınmalıdır. 
123. Ders kitaplarının, yeniden kullanılmasına olanak sağlayıcı bir sistem geliştirilmelidir. 
124. Eğitim giderleri vergiden düşürülmelidir 6 (MEB, XV. Milli Eğitim Şûrası, 1996).  6   MEB, XV. Milli Eğitim Şûrası, İstanbul 1996. 

36. CI BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR..


***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder