2 Mart 2017 Perşembe

IRAKTAN IRAGA, Türkiye’de Iraklıların Göçünü Düzenleyen Kurumlar



IRAKTAN IRAGA,  Türkiye’de Iraklıların Göçünü Düzenleyen Kurumlar 

2007’de uygulamaya geçirilen BMMYK’nın tavsiye kararı, Türkiye’deki Iraklı sığınmacı ve göçmen dinamikleri açısından yeni bir dönem başlatmıştır. Bu bölümde BMMYK’nın mülteci kabulüne yönelik politika değişikliğinin iki 
önemli alandaki etkisinden bahsedilecektir. İlk olarak, artan Iraklı iltica başvuruları karşısında, uluslararası kurumlar, sivil toplum kuruluşları 
ve Türk yetkililer arasındaki işbirliği ve görev paylaşımını inceleyeceğiz. İkinci olarak, Iraklıların başvurularına kabul almalarının kolaylaşması ve bürokratik süreçlerin hızlanmasıyla birlikte Iraklı mültecilerin Türkiye’deki kalış sürelerinin azalması ve sığınmacıların İstanbul dışındaki uydu kentlere kaydırılmasından bahsedeceğiz. 


Ankara’daki BMMYK merkezine bağlı olarak işleyen Iraklı mültecilerle ilgili iş paylaşımının İstanbul’daki başlıca aktörleri arasında BMMYK İstanbul, 

İnsan Kaynağını Geliştirme Vakfı (IKGV), 
Uluslararası Katolik Muhaceret Komisyonu (ICMC) ve 
Uluslararası Göç Örgütü (IOM) bulunmaktadır. 

İdari ve bürokratik merkez Ankara olsa da, İstanbul Iraklı göçmenlerin 
yoğun olarak yaşaması veya en azından bağı olması dolayısıyla farklı aktörleri bir araya getiren merkez haline gelmiş durumdadır. Bu aktörler dışında 

Helsinki Yurttaşlar Birliği, 
Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International), 
Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği (SGDD), 
Keldani Asuri Derneği (KADER), 
Irak Türklerinin kurduğu dernekler (Irak Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği-ITKYD ve 
Kerkük Vakfı başta olmak üzere) ve 
Caritas hukuki ve sosyal açılardan Iraklı mülteci ve sığınmacılara destek veren kuruluşlar arasındadır. 


 Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) 


1951 yılında kurulmuş olan BMMYK, mülteciler için uluslararası koruma sağlamak ve mülteci sorunlarına karşı çözümler bulmak için hükümetlerle çalışan bir Birleşmiş Milletler kuruluşudur. Türkiye’nin Avrupa dışından gelen 
kişileri mülteci statüsüne kabul etmemesi dolayısıyla BMMYK Iraklıların üçüncü ülkelere yerleştirilmelerinde başlıca kurum olarak çalışmaktadır. Türkiye’ye Avrupa dışından gelen kişilerin yasal sığınma başvuruları ikili bir prosedürle yürümektedir: Türk Hükümeti’nin geçici iltica prosedürü ile BMMYK’nın mülteci 
statüsü belirleme prosedürü bir arada ilerlemektedir. Mülteci statüsü belirleme prosedürü sonucunda başvuru yapan kişiler kabul alırlarsa üçüncü bir ülkeye yerleştirilmekte veya ret almaları durumunda köken ülkelerine geri gönderilmektedirler. 

Başvuruda bulunan sığınmacıların dosyalarının incelendiği ve karar alındığı kurum olan BMMYK’nın Ankara dışında, Van’da ve İstanbul’da ofisleri bulunmaktadır. BMMYK sığınma başvurularını değerlendirmek dışında, 
sığınmacı ve mültecilere sınırlı da olsa, çeşitli sosyal yardımlar da sunmaktadır. Yeni başvuranlara bir seferlik yardım sağlanmakta, kabul edilenler arasından çok zor durumda olanlara aylık maddi yardım yapılmaktadır. 

2003 yılından sonra üç yıl boyunca Iraklıların dosyaları BMMYK tarafından askıya alınmıştı. BMMYK ana merkezi tarafından 18 Aralık 2006 tarihinde alınan tavsiye kararı sonrasında bu dosyalar hızla işlenmeye başlandı. Prima facie, yani mülteci statüsünün varışta belirlenmesi uygulamasına göre kuzeydeki üç eyaletten 
gelenler dışındaki Iraklılar mülteci olmalarını engelleyen herhangi bir durum olmadığı sürece doğrudan mülteci olarak kabul edilmeye başlandı. Bu karar 2007 yılından itibaren Türkiye’de sığınma başvurusu yapan Iraklıların sayısının artmasına neden oldu. 

Bu artış karşısında, BMMYK 2007 yılından beri diğer sivil toplum kuruluşlarıyla ortak çalışmalar yürüterek sığınmacıların üçüncü ülkelere yerleştirilmesini yürütmeye devam etti. 

2.4.2. İnsan Kaynağını Geliştirme Vakfı (İKGV) 


İstanbul’daki BMMYK bürosunun 2007’den beri yürütücü ortağı olan İKGV, 1988 yılında kurulmuş bir sivil toplum örgütüdür. Vakıf, özellikle kadın ve çocukların yetkinleştirilmesi ve desteğe ihtiyacı olan gruplara yardım edilmesine dönük çalışmalar yapmakta ve 2002 yılından beri İstanbul’da ve 2003 sonundan beri de Ankara’da sığınmacı ve mültecilere yönelik psiko sosyal destek çalışmasını yürütmektedir. 


Tablo-7: BM Mülteciler Yüksek Komiserliği - Türkiye’ye Yeni Başvurular (1997-2007) 
Kaynak: BM Mülteciler Yüksek Komiserliği, http://www.unhcr.org.tr/MEP/FTPRoot/HTMLEditor/File/avrupal%20olmayan%20yeni%20sgnma%20basvurular-97-2007.doc 


2007 sonrası dönemde, İKGV Iraklı sığınmacılar için en önemli aracı kurumlardan biri olmuştur. Ön kayıttan itibaren İKGV ile iletişim halinde olması beklenen sığınmacılar, kayıt sırasında kişisel veriler alınarak ofis aracılığıyla  Ankara’daki BMMYK’ya yönlendirilmektedir. 

Hassas durumda olanların (yaşlılar, hamileler, 18 yaşın altındakiler ve yalnız çocuklar) görüşmeleri İstanbul’da gerçekleşmektedir. Diğerleri Ankara’ya başvuru yapmaları için yönlendirilmekte, BMMYK’nın hazırladığı randevu mektubu İKGV aracılığıyla sığınmacılara verilmektedir. Kayıttan sonraki bekleme süresinde de İKGV uydu kentlere gideceklerin yönlendirmesini yapmaktadır. 


2.4.3. Uluslararası Katolik Muhaceret Komisyonu (ICMC) 

ICMC Türkiye bürosu bölgesel bir ofis olarak hizmet vermekte ve Lübnan, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri, Yemen, Pakistan dosyaları buradan 
yönetilmektedir. Amerikan fonlarıyla çalışmakta olan kuruluş Türkiye’den Amerika’ya gidecek Iraklı mülteci yerleştirmelerinin en önemli ayağını oluşturmaktadır. BMMYK’dan mülteci statüsü kazanmış kişiler İçişleri 
Bakanlığı’nın izniyle yaşadıkları uydu kentten İstanbul’a gelerek ICMC merkezinde gerçekleşen ön izlemeye (pre-screening) katılmakta ve 
Amerika’ya gönderilmek için gereken evraklar burada tamamlanmaktadır. Sonraki aşamada Amerikan İç Güvenlik Bakanlığı (U.S. Department of Homeland Security- DHS) yetkilileri yaptıkları yüz yüze görüşmelerle başvuranların uygun olup olmadığına kadar vermektedir. ABD’ye yerleştirilmesi kabul edilen mülteciler daha sonra kültürel oryantasyon programına alınmakta ve bu dönemde kabul alan kişilerin sağlık taraması, Amerika’da gidecekleri yere dair hazırlıklar ve son olarak da konsolosluk tarafından güvenlik kontrolü yapılmaktadır. Herhangi bir engelleyici durum olmaması halinde yol düzenlemelerini sağlayacak olan Uluslararası Göç Örgütü ile iletişime geçmesi sağlanmaktadır. Özetlemek gerekirse, ICMC Türkiye’de ABD’nin denizaşırı dosya işleme birimi (Overseas Processing Entity- OPE) olarak çalışmakta ve dosyaları karara hazırlayarak, güvenlik incelemeleri, kültürel oryantasyon, sağlık incelemeleri ve takibi de dahil olmak üzere bütün inceleme işlemlerini üstlenmektedir. ICMC 2008 yılında, 2007’deki işlem hacminin neredeyse üç katına çıkarak, Türkiye, Hindistan, Kuveyt, Lübnan, Nepal, Pakistan, Yemen ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde 8 bin 400 mülteciye destek sağlamıştır. Buna ek olarak ICMC yetkilileri Amerika’ya gidecek 4 binden fazla mülteci çocuk ve yetişkine üç günlük kültürel oryantasyon eğitimi vermiştir. Ancak ne yazık ki kurum, 2006’dan beri dosya yükündeki artışla birlikte sosyal hizmetler bölümünü kapatmak zorunda kalmıştır. 



2.4.4. Uluslararası Göç Örgütü (IOM) 

Sürecin son adımı olan Uluslararası Göç Örgütü, Iraklı mültecilerin yerleştiril dikleri ülkeye gidişlerindeki lojistik destek konusunu üstlenmektedir. 
1951 yılında göç alanında hükümetler, hükümetler arası örgütler ve sivil toplum 
kuruluşlarını bir araya getirme amacıyla kurulan örgütün Türkiye ofisi, Kasım 2004’te çift taraflı bir sözleşmenin imzalanması sonucu açılmıştır. Dünya çapında 250’nin üzerinde ofisi bulunan IOM, mültecilere acil yardım, yeni ülkeye yerleştirmeler, göçmen sağlığı ve yasal göç alternatiflerinin desteklenmesi konularında çalışmaktadır. 

Ankara ve İstanbul’da iki ofisi bulunan IOMTürkiye’nin başlıca çalışma alanları arasında 2005 yılında hayata geçirilen insan ticaretiyle mücadele programı bulunmaktadır. Iraklılar açısından en önemli faaliyetiyse, Türkiye’den üçüncü ülkelere yerleştirilecek kişilerin gidişlerini düzenleme görevini üstlenmiş olmasıdır. Bilet rezervasyonu ve seyahate dair diğer masraf ve ihtiyaçlar IOM tarafından karşılanmaktadır. Görüştüğümüz IOM yetkililerine göre 
kendilerine başvuran Iraklıların yerleştirildiği ülkeler arasında başta ABD, Avustralya ve Kanada gelmekte; az sayıda Iraklı da aile birleşmesi yoluyla Avrupa Birliği ülkelerine gitmektedir. BMMYK ve ICMC ile ortaklaşa çalışan IOM 
yetkilileri 2007 yılından beri Irak’tan göç eden kişilerin Batılı ülkeler tarafından mülteci statüsü alabilmesi dolayısıyla örgütten yardım alan Iraklıların sayısında ciddi bir artış yaşandığını belirtmişlerdir. 2008 mali yılında 5 bin 500 kişiyle ilgilenen IOM’in hizmet verdiği dosyaların en az yüzde 80’i (4.640 kişi) Iraklılarınkiydi. 


2.4.5. Irak Büyükelçiliği/ Konsolosluğu 


Türkiye’de yasal olarak ikamet eden Iraklıların ilişkili olduğu kurumlardan biri de Irak Büyükelçiliği ve Konsolosluğudur. 1991 Körfez Savaşı sırasında çıkan isyanları şiddetle bastıran Bağdat yönetimini konsolosluk binası önünde protesto eden Türkmenlere karşı açılan ateş sonucu diplomatik bir skandal yaşanmış ve 
konsolosluk 2006’ya kadar kapanmıştır. Başlıca faaliyetleri arasında pasaport hazırlama olduğunu belirten konsolosluk yetkilisi, ancak Irak’taki hükümetin durumundan dolayı Avrupa ülkelerinin konsolosluk tarafından verilen pasaportlara güvenmediğini ve bu yüzden vize vermediğini eklemiştir. Konsolosluğun sınırlı sosyal faaliyetleri arasında, İstanbul’da yaşayan Iraklıları kaynaştırmak ve farklı grupları bir araya getirmek amacıyla iftar yemekleri düzenlemek de bulunmaktadır. Ancak İstanbul’daki Irak Konsolosluğu’nun henüz ekonomik ilişkiler dışında, Iraklı göçmenler için çok etkin bir rol olduğunu söylemek mümkün olmayacaktır. 

2.4.6. Helsinki Yurttaşlar Derneği (HYD) 

2006’dan beri Mülteci Destek ve Savunuculuk Programı (MDP) ile mültecilere yönelik hukuki yardım çalışmasına başlayan Helsinki Yurttaşlar Derneği, göçmenlere iltica ve mültecililik konularında çeşitli alanlarda ücretsiz hizmet vererek savunuculuk faaliyetleri yürütmektedir. 
MDP ile Helsinki Yurttaşlar Derneği “sivil toplum kuruluşlarını eğitmek, Türkiye’deki mültecilerin durumu hakkında yerel ve uluslararası kamuoyunda farkındalık yaratmak ve Türkiye Cumhuriyet yetkililerinin mültecilerin haklarını koruyan yasa ve uygulamalar ortaya koymaları için lobi yapmak” konularına 
odaklanmaktadır. Ücretsiz hukuki destek ve BMMYK’ya başvuru yapanların dosyalarının takip edilmesi bu programın ana bileşenleri arasında sayılmaktadır. 

Helsinki Yurttaşlar Derneği’nden görüştüğümüz bir yetkili 2003-2006 arasında Iraklıların başvurularının askıya alınması dolayısıyla bu gruba yönelik pek fazla çalışma yapmadıklarını belirtti. 2006 sonrasında az sayıda da olsa destek almak için başvuru yapan Iraklılar, ya kuzeydeki üç eyaletten geldiği için bireysel statü 
belirlemeye tabi olup başvuruları reddedilenler veya ikamet harcı sorunu konusunda başvuranlar olmuştur. 

2.4.7. Irak Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği (ITKYD) 

Irak Türklerine ait Türkiye’deki en eski dernek olan Irak Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği, Kerkük Katliamı ile aynı yıl olan 1959 yılında kurulmuştur. Derneğin başlıca kuruluş amacı Türkiye ve Irak arasında bir köprü oluşturmaktır. Bu amaçla dernek paneller, konferanslar, yayınlar ve televizyon programları düzenlemektedir. 

ITKYD hem Türkiye hem de Irak’taki Türkler açısından önemli bir merkez olarak bir köprü görevi üstlenmiş durumdadır. Dernek yetkililerine göre, Türkiye’de yaşayan Irak Türklerinin pek çoğu ITKYD ile iletişim kurmakta, İstanbul’daki Irak Türkleri nüfusunun da yaklaşık yüzde 90’ı bu derneğe kayıtlı bulunmaktadır. ITKYD bir yandan da Irak’taki Türklerin Türkiye ile bağlarını güçlendirmesi açısından etkili bir merkez rolü üstlenmektedir (Bayraktar 2008). 

ITKYD’nin Türk devletiyle Irak Türkleri arasındaki aracı pozisyonunun en önemli göstergesi bürokratik meselelerde söz sahibi olmasıdır. ITKYD ikametsiz göçmenler için hukuki destek vermekte ve izin belgelerinin hazırlanması 
hizmetleriyle ilgilenmektedir. ITKYD ayrıca Iraklı Türk göçmenlerin ihtiyacı olan ve çoğu kez devlet tarafından karşılanmasında vatandaşlık veya oturma izni olmamasından dolayı sorunlar yaşanan sağlık, eğitim ve iş bulma gibi konularda da yardımcı olmaktadır. Derneğin, Türkmen nüfusun Ankara, İzmir ve Konya gibi şehirlerde de şubeleri bulunmaktadır. 

2.4.8. Caritas 

Roma merkezli uluslararası bir Katolik hayır kuruluşu olan Caritas 1991 Körfez Savaşı’ndan beri Türkiye’deki Iraklı göçmenlere destek vermektedir. 
Kurum son iki yıldır Irak dışından kişilerle de ilgilenmektedir. Caritas’a başvuran 
Iraklıların çoğunluğunu Keldani Hıristiyanlar oluşturmaktadır. Verilen destekler arasında başlıcası iltica sürecine veya aile birleşimine başvuracak kişilere dosyaları ve yasal süreçle ilgili danışmanlık hizmeti gelmektedir. Yabancı bir kuruluş olan Caritas’ın mültecilere yönelik çalışmaları Türkiye’de resmi olarak tanınmadığı için faaliyetleri sınırlı kalmaktadır. Buna rağmen, sınırlı da olsa ihtiyaç sahiplerine zaman zaman sosyal, sağlık ve eğitim desteği verilmektedir. 

2.4.9. Keldani-Asuri Yardımlaşma Derneği (KADER) 

2006 yılında, Keldani Asuri Süryani Yardımlaşma Derneği (KASDER) olarak kurulan dernek, bünyesindeki Süryani grubun başka bir dernek kurma isteği üzerine ismini KADER’e çevirmiştir. Dernek, başvuran kişilere ilaç, giysi, hemşire, tercüman gibi hizmetler dışında iltica başvurularıyla ilgili konularda da destek vermektedir. Derneğe başvuran herkesin BMMYK’ya kayıt olmasını özellikle isteyen KADER, statü inceleme döneminde BMMYK’ya başvuruda 
bulunan kişiye dair bilgileri Irak’taki kilise bağlantıları sayesinde derleyerek, BMMYK sürecini kolaylaştırmakta, kurumlarla Iraklı Hıristiyan sığınmacılar arasında aracılık rolü üstlenmektedir. Kurulduğu tarihten beri devlet tarafından resmi olarak tanınan derneğin aynı zamanda Brüksel’de ruhani lider olan başkanı vardır ve Birleşmiş Milletler nezdinde savunuculuk faaliyetleri de gerçekleştirme 

2.4.10. Uluslararası Af Örgütü 

İnsan haklarına saygı gösterilmesi ve bu hakların korunması için çalışan Uluslararası Af Örgütü 150’den fazla ülkede çalışmalarına devam etmektedir. Kampanyaları arasında mülteci hakları da bulunan örgüt, bu kampanya ile “sığınmacı ve mültecilerin mevcut prosedürlere erişimlerini ve Türkiye’deki yetkililerin ‘gerigöndermeme’ zorunluluğuna saygı göstermelerini” hedeflemektedir. Bu amaçla örgüt imza etkinlikleri, üniversitelerde mülteci hakları seminerleri, tır kampanyaları, mülteci hukuku eğitimleri ve bilgilendirme toplantıları düzenlemektedir. Ankara’da bir mülteci bürosu bulunan ve mülteci hakları konusunda savunuculuk faaliyetleri yürüten örgüt, 2003 sonrasında 
Irak’tan kaçan kişilerle ilgili de pek çok kampanya başlatmış, özellikle sınır dışı edilme durumlarına karşı çalışmalar yapmıştır. 

2.4.11. Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği (SGDD) 

1995’te kurulan dernek “mültecilerin, göçmenlerin ve geçici sığınma hakkı arayan insanların sorunlarıyla ilgilenmek ve bu sorunlara çözümler 
getirmeye çalışarak, insanlara yardım etmek” amacıyla hareket etmektedir. Ulusal ve uluslararası düzeyde konferans, kurs, seminer gibi bilinçlendirme çalışmaları yapan dernek sığınmacı ve mültecilerin sorunlarına çözüm getirecek kaynaklarla buluşmalarını sağlamak için arabulucu görevini üstlenmeyi hedeflemektedir. SGDD özellikle uydu kentlerdeki çalışmalarıyla dikkat çekmektedir. Derneğin Iraklı sığınmacı ve mültecilerin korunmasını güçlendirme projesi 2007 yılından beri İçişleri Bakanlığı’nın uydu kent olarak belirlediği Niğde, Aksaray ve Kırşehir’de ikamet eden Iraklı mülteci ve sığınmacıların korunma durumlarını ve sosyal koşullarını geliştirmeyi amaçlamaktadır. Ankara dışında Kayseri, Nevşehir, Kırşehir, Niğde ve Aksaray’da da temsilcilikleri 
bulunan dernek özellikle uydu kentlerde yerel yönetimlerle mülteciler ve yerel sivil toplum kuruluşları arasında aracılık rolü üstlenmektedir. 

***


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder