6 Şubat 2017 Pazartesi

BÖLGESEL KALKINMA AJANSLARI VE TÜRKİYE UYGULAMASI BÖLÜM 4



 BÖLGESEL KALKINMA AJANSLARI VE TÜRKİYE UYGULAMASI BÖLÜM 4


 Türkiye’de Bölgesel Kalkınma Ajansı Deneyimleri

Türkiye’de bölgesel kalkınma ajansı kavramına yönelik ilk girişimler 1990’lı yıllarda başlamıştır. Bu sürecin Türkiye’de başlatılmasındaki amaç, yurtiçinde beklenen kalkınma hamlesinin kendi içsel dinamiklerinin yanı sıra Avrupa Birliğine katılma sürecini hızlandırmak olarak açıklanabilir. Ancak bu örneklerin çoğu proje aşamasında kalmış ya da uygulamanın başında çıkan sorunlar sebebiyle sona ermiştir. Türkiye’de bu konuda yapılmış birkaç uygulama söz konusudur (Berber, Celepçi, a.g.m.:8). 

*3.5. 1. GAP –Girişimci Destekleme ve Yönlendirme Merkezleri (GİDEM)* 

15 Eylül 1997 tarihinde GİDEM’ler GAP Bölgesi’nde entegre bölgesel kalkınmanın güçlendirilmesi ve sosyoekonomik eşitsizliklerin azaltılması programı çerçevesinde Adıyaman, Diyarbakır, Gaziantep, Şanlıurfa ve Mardin illerinde hizmete girmişlerdir. Bu proje 31 Mart 2002 tarihinde tamamlanmıştır. Proje GAP İdaresi, Türkiye Ticaret, Sanayi ve Deniz Ticaret Odaları ile Ticaret Borsaları Birliği, Türkiye Kalkınma Bankası ve Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOBİ) işbirliği içinde yürütülmüştür. GİDEM’lerin amacı bölgelerinde yatırımcılığı ve girişimciliği özendirmek, yerli ve yabancı sermayeyi bölgeye çekebilmek açısından gerekli danışmanlık hizmetini vermektir. Girişimcileri GAP’ın yarattığı iş ve yatırım ortamına katılmasına danışmanlık hizmetleri vererek bölgenin kalkınmasına yardımcı olurken, diğer bir taraftan da işgücü, üretim ve teknolojinin gelişmesinde etkin olmayı hedeflemektedir. Bu hedefler doğrultusunda GİDEM’ler GAP’ın bölgeye getireceği faydalardan yararlanmak isteyen yatırımcılara, yatırımın nasıl yapılması ve nereye yapılacağı, iş kurma, mevcut işi geliştirme, yerli ve yabancı diğer yatırımcılarla ortaklık kurma konularında danışmanlık hizmeti vermektedirler. Bu açıdan mikro ölçekli ve sosyal amaçlı projeler yürütülerek girişimcilere ve mevcut işletmelere verilen bilgilendirme hizmetleri dışında bulundukları yörenin özellikleri ve kaynaklarının üretime dönüştürülmesi yoluyla yeni iş olanakları sağlanmıştır(DPT, 2000:226). 

*3.5.2. Ege Bölgesi Kalkınma Ajansı* 

Ege Bölgesi Kalkınma Ajansı (EBKA) kuruluş çalışmalarına 1993 yılında başlamış ve bu aşamada Fransa’dan ve Avrupa’daki çeşitli kalkınma ajanslarından destek danışmanlık hizmetleri almıştır. EBKA’nın Türkiye’yi tanıtmak ve başta İzmir olmak üzere Ege bölgesini tanıtmak gibi iki ana stratejisi vardır. EBKA’nın kuruluş amaçları; Ege Bölgesi’nin güç birliği ve işbirliği yapmak suretiyle ortak amaç ve çıkarlar doğrultusunda ulusal hedefler dikkate alınarak ortak bir kalkınma stratejisi oluşturmak, yerel yönetimlerin yetkilerinin genişletilmesine ve mali özerklik kazanmalarına ön ayak olmak, yerel potansiyelleri değerlendirmeye yönelik olarak bölgesel çıkar, hedef ve amaçları belirlemektir. Ayrıca bu hedefler çerçevesinde plan, proje ve stratejiler oluşturmak, yabancı firmaların bölgedeki yatırımlarında teknik danışmanlık hizmeti vermek, bölge illerinin yatırım olanaklarını tespit etmek ve bu konuda yabancı yatırımcıya yönelik tanıtım dokümanları hazırlamak şeklinde sıralanabilir (Temizocak, 2006:5). 


*3.5.3. Mersin Kalkınma Ajansı* 

Temel amacı Mersin’in ekonomik, sosyal ve kültürel açıdan canlanma ve gelişmesini sağlamak ve yaşam kalitesini yükseltmek olan Mersin Kalkınma Ajansı, 1886 yılında kurulan ve Türkiye'nin en eski odalarından biri olan Mersin Ticaret ve Sanayi Odası'nın bünyesinde 2002 yılı Haziran ayında faaliyete geçirilmiştir. Kuruluş aşamasında; EURADA, Info Murcia, Shannon ve Alsace Kalkınma Ajanslarından danışmanlık ve bilgi desteği alınmıştır. Mersin Kalkınma Ajansının görevleri (Öz, 2006:5); Bölgenin cazibesinin artırılması için, ekonomik ve sosyal potansiyelin ortaya konulması, bölgenin ulusal ve uluslararası alanda tanıtımının yapılması, bölgenin potansiyel ve yeteneklerini ortaya koymaya dönük araştırmalara, yerel yönetimlerin altyapı ve çevre kalitesini artırmaya yönelik faaliyetler yürütülmektedir. Ayrıca bölgenin tarihi, doğal, kültürel varlıklarının ulusal ve uluslararası düzeyde tanıtımını yaparak, turizmi teşvik edecek çalışmalara destek sağlanması, ulusal ve uluslararası alanda bölgedeki yatırım fırsatlarının tanıtımı yapılarak yerli ve yabancı yatırımcıların bölgeye çekilmesini sağlayacak projelere destek sağlanması ve eğitim kurumları veri tabanlarının oluşturulması olarak sıralanabilir. Bunun yanında, niteliksiz işsizlerin ve özellikle göç ile gelen nüfusun istihdam edilebilirliğini artıracak her türlü çalışmanın desteklenmesi, göç ile gelen nüfusun sosyal uyumunun sağlanması, dezavantajlı grupların topluma kazandırılması ve statülerinin yükseltilmesi amacına yönelik çalışmalara destek sağlanması, insan kaynakları kalitesinin artırılmasına yönelik görevlerden söz edilebilir. 

*3.5.4. Doğu Anadolu Projesi Ekonomik Kalkınma Ajansı Önerisi* 

DPT’nin Doğu Anadolu Projesinin içerisinde yer alan Ekonomik Kalkınma Ajansı (EKA) önerisi olan projede EKA’nın kurulmasında altı tane temel ilke belirlenmiştir. Bu ilkeler; bölgesellik, kamusallık, özerklik, tamamlayıcılık ve katılımcılık şeklindedir. Temel faaliyet alanı sanayi ve hizmet sektörleri olarak belirlenen ajansa, yatırımcılara ve işletmelere yatırım, finansman konularında bilgi verme, yönlendirme ve izleme görevleri verilmiştir. Bu görevleri yerine getirmek için EKA’ya, bilgi edinme, iştiraklerle ilgili, mali iç işleyişe ilişkin yetkiler verilmesi gerekmektedir. EKA’nın örgütlenme biçimi; yönetim kurulu, başkan, başkana bağlı dört daire, bölge ve bölge dışında açılmış tanıtım büroları şeklinde düşünülmüştür. Projede merkez birimi personel sayısı 50, bürolarda da 3-4 olması önerilmektedir. EKA’nın Merkez Teşkilatı; tanıtım ve yatırım çekme, girişim destekleme, emlak ve insan kaynakları dairelerinden oluşacaktır. Ajansın finansmanında kamu gelirleri temel olarak alınmıştır. Ancak mevcut BKA’larda var olan finansman kaynaklarının EKA’larda da kullanılması önerilmiştir. 

*4. Sonuç ve Değerlendirme* 

* * Bölgesel eşitsizlikler, ülke ekonomilerinin gelişmesinin ve refahın sağlanmasının önünde büyük engel teşkil etmektedir. Bölgesel eşitsizlikler, öncelikle ekonominin etkin//çalışamadığının bir göstergesidir. Örneğin, bölgesel işsizlik sorununun, diğer bölgelere kaydırılmadan çözülebilmesi halinde, yeni yaratılan dengeli istihdam başka bölgelerde üretilen mallara olan talebi de arttıracak, böylelikle tüm bölgelerde işsizlik oranlarının azalmasına ve tüm ülkede gelir seviyesinin önemli ölçüde artmasına neden olabilecektir. Diğer yandan, gelişmiş bölgelere doğru hızlı göçler sonucu çok ağır bedel yüklenen “anakentler” yaratılmasını da engelleyecektir. Büyük şehirlerimizde aşırı nüfus yoğunluğu sonucu yaşanan, trafik sıkışıklığı, çevre sorunlarından yüksek ev kiralarına kadar, birçok sorunu çözmek için kaynakların boşa harcanması engellenmiş olacaktır. Bu kaynakların alternatif kullanımları, ekonomiyi canlandırabilecek, refahın artmasına büyük katkı sağlayabilecektir. Türkiye’de bölgesel dengesizliklerin azaltılması amacıyla uzun yıllardır bölgesel planlar hazırlanmaktadır. Doğu ve Güneydoğu Anadolu’yu kalkındırmak, nüfus ve sanayi açısından aşırı bir biçimde yığılmanın yaşandığı Marmara’daki gelişmeyi belli bir düzen içerisinde gerçekleştirebilmek için hazırlanan planlar bu duruma örnektir. Bunun yanında Avrupa Birliği’ne uyum sürecinin gereği olarak Türkiye, bölgesel gelişmeyi gerçekleştirmek, AB’nin üye devletlere kullandırdığı teşvik fonlarından yararlanmak ve bölgesel politikalarını AB ile uyumlaştırmak için Bölgesel Kalkınma Ajansları’nın kurulması gibi yeni bir uygulamanın içine girmiştir. Bölgesel Kalkınma Ajansları, bölgelerin potansiyeline dayanan bir kalkınma stratejisi geliştireceklerdir. Ancak her bölgenin beşeri potansiyel başta olmak üzere genel anlamda potansiyeli, bilgi teknolojileriyle ya da yüksek teknolojiyle üretim yapmaya olanak tanıyacak nitelikte olmayabilecektir. Dolayısıyla küresel rekabette bir ülkenin her bölgesinden aynı düzeyde başarıyı yakalaması beklenemez. Sonuçta, her bölgenin başarı ölçütü kendi içinde farklı unsurlara dayanarak değerlendirilmelidir. Ülkemizde 5449 Sayılı Kanunla hem bölgelerarası dengesizlikleri gidermek hem de bölgesel rekabet gücünün oluşturulması ajansların görevleri arasında yer almıştır. Ancak Türkiye gibi bölgelerarası dengesizliğin etkilerini oldukça derin yaşayan ülkede altyapı, ulaşım, eğitim gibi temel sorunlar çözülememiştir. Bu ortamda da bölgelerin küresel rekabette farklılaşmaları ve küresel rekabet avantajı elde etmelerini beklemek güçleşmektedir. Dolayısıyla altyapı sorununu henüz aşamamış pek çok ülke açısından küresel rekabette baştan pek çok olumsuzluk kendisini hissettirmektedir. Bu noktada, Türkiye’deki gibi bölgeler arasında belirgin gelişmişlik farkları mevcut iken Bölgesel Kalkınma Ajansları’ndan hem bölgelerarası dengesizlikleri gidermesi hem de bölgelerine rekabet gücü sağlamalarını beklememek gerekmektedir. Türkiye’deki ajansların 5449 sayılı Kanunda yer alan bölge içi dengesizlikleri giderme hedefi bu noktada daha gerçekçi görünmektedir. Bölge içi dengesizliklerin giderilmesine tek tek katkı veren ajanslar dolaylı olarak bölgelerarası dengesizliğin giderilmesine de katkı verebilirler. Bununla birlikte bölgelerarası dengesizliklerin giderilmesinde ajanslardan ziyade DPT’nin genel koordinasyon görevi kapsamında değerlendirme yapmak ve devleti bu sürecin dışında düşünmemek gerekmektedir. Bölgesel Kalkınma Ajansları küresel rekabette farklılık yaratma adına bölgesel potansiyellere dayalı kalkınma stratejilerinin geliştirilmesinde bölgede bir yönetişim ortamı oluşturmak durumundadır. Böylelikle küresel rekabetle birlikte özelden genele değişimin diğer deyişle halktan başlayan kalkınma anlayışının temel aktörü Bölgesel Kalkınma Ajansları olmaktadır. Günümüzün bilgi yoğun teknolojileri ve esnek üretim süreçlerinin gerektirdiği ulusal ve uluslararası işbirliği ortamının sağlanmasında da yine ajanslar önem kazanacaktır. Bölgesel kalkınma politikalarının bu derece önem kazanması bu politikaların düzenli ve planlanmış bir şekilde sürdürülebilirliğine katkıda bulunacak ve bölge iyi bilindiğinden bölge ihracatına olumlu etkileri olabilecek yerel kurumların yani bölgesel kalkınma ajanslarının önemi de artacaktır. Avrupa Birliği (AB) tarafından da desteklenen bu tür kurumlar aday ülke konumundaki Türkiye açısından büyük önem taşımaktadır 

*KAYNAKÇA *

-Andersen, E. Sloth (1996). Theories of Localised Resource
-Based Growth and Development: From Marshall to New Evolutionary Economics, Aalborg University, Department of Business Studies, March, ss.1-10. 
AB Türkiye Temsilciliği, Avrupa Birliği Bölgesel Politika; Yerli Kaynakların Ekonomik Gelişme İçin Harekete Geçirilmesi, 
(http://www.deltur.cec.eu.int)
 -Barro, R. J. ve X. Sala-i
-Martin (1992). Convergence, Journal of Political Economy, Cilt 100, s. 223-251.
 -Beer, A. ve Maude, A. (2002): Local andRegional Economic Development Agencies in Australia, Report Prepared for the Local Government Association of South Australia, Flinders University, May.
 -Berber, M., Çelepçi E, (2005). “Türk Bölgesel Kalkınma Politikalarında Yeni Arayışlar: Kalkınma Ajansları ve Türkiye’de Uygulanabilirliği”, Doğu Karadeniz Bölgesel Kalkınma Sempozyumu- 13-14 Ekim 2005, s. 149-150. 
-Brusis, M. (2001). Institution Building for Regional Development: A Comparison of Bulgaria, the Czech Republic, Estonia, Hungary, Poland and Slovakia. Successful Transitions:Political Factors of Socioeconomic Progress in Postsocialist Countries. Baden-Baden: Nomos. 
-Casanova, F. (2004): Local Development,Productive Networks and Training: Alternative Approaches to Training and Work for YoungPeople, ILO. -Catenacci, B. (2000): Local Economic Development Agencies, Roma: UNOPS, OIT, Italy. -Çalt, G. (2005). Bölgeselleşme ve Avrupa Birliği’nin Bir Aracı Olarak Bölge Kalkınma Ajansları, Ziraat Mühendisleri Odası, 06.05.2005. 
www.zmo.org.tr/etkinlikler/6tk05/05 gokhancalt.pdf 

-Çetin, M.(2006). Yerel Kalkınma Ajansları, Ege Akademik Bakış Dergisi Temmuz 2006. s.127-139. 
-Dario, G., Canzanelli, G., Dichter, G., Fugalli, I., Lazarte, A. (2000). Local Economic Development Agencies: A Tool of International Cooperation for Human Development, Democratizing the Economy and Reducing Poverty,
 http://www.ilo.ch/dyn/empent /docs/F1722936858/adel.pdf  (05.05.2010). 
-Demirci, A. G. (2005). “Farklı Ülkelerde Bölge Kalkınma Ajansları”, Bölge Kalkınma Ajansları Nedir? Ne Değildir? (Bölgesel Kalkınma Ajansları, Sosyal Bilimler Kongresi Tebliği, (Der. Menaf Turan), Paragraf Yayınları, Ankara. 
-De Vet, Marteen J. (1999). EU Enlargement and Pre-Accession: Reflections Concerning Central and Eastern Europe. 
http://www.geo.ut.ee/nbc/paper/devet.htm. (02.08.2010). 
-DPT,(2000). 8. BYKP Bölgesel Gelişme ÖİK Raporu, Ankara. http://ekutup.dpt.gov.tr/bolgesel/oik523.pdf. 
Erişim (01.08.2010). -DPT, (2006). Ekonomik ve Sosyal Göstergeler. DPT Yayınları Ankara. -Filiztekin, A. (2008). Türkiye’de Bölgesel Farklar ve Politikalar. TÜSİAD-T/2008-09/471. 
-Halkier, H; Danson, M; Damborg, C, (1998). Regional Development Agencies in Europe, Regional Policy and Development 21, published by Regional Studies Association, London. 
-Halkier, H, (2000). Regional Policy, An Inter-organisational Approach, Regional and Industrial Research Paper, Number 37, published by European Policies Research Center, Glasgow 
-ILO (2007). Case Studies and Good Practices, Global Employment Agenda, 
http://www.ilo.org (07.07.2010). 
-Karataş, A. (2009). Kalkınma Ajansları ve Kümelenme İlişkisi, MÜSİAD. -Kındap, A. (2004). Bölgesel Kalkınma Ajansları, DPT, Kasım 2004. 
-Koçberber, S.(2006). Kalkınma Ajansları ve Sayıştay Denetimi. Sayıştay Dergisi Sayı:61. s.37-55.
 -Lazarte, A., Hofmeijer, H., Zwanenburg, M. (1997). Local Economic Development in Central America: The Prodere Experience, ILO, 
http://www.ilo.org/public/english/employment (01.07.2010). 
-Lenger, A. (2006). Bölgesel Yenilik Sistemleri ve Devletin Rolü: Türkiye’deki Kurumsal Yapı ve Devlet Üniversiteleri. Ege Akademik Bakış Dergisi, 6(2), 141-155. 
-Lim, S. H. (2003). Local Partnership and Human Resources Development, Paper prepared for KLI/ILO Tripartite Workshop on Skill Development,High Performance, Work Organization and Social Dialog, Seoul, Korea, (6 March), ss.1-28. 
-Lucas, R. E. (1988). On the Mechanisms of Economic Development, Journal of Monetary Economics, Cilt 22, sayı 1, sayfa 3-42. 
-Maç, N. (2006). Bölgesel Kalkınma Ajansları ve Türkiye, Konya Ticaret Odası Etüt Araştırma Servisi. 
-Mankiw, G., D. Romer ve D. Weil (1992). A Contribution to the Empirics of Economic Growth, Quarterly Journal of Economics Cilt 107, sayfa 107-137. 
-Öncül, M. S. (2003). Kalkınma Organizasyonu Olarak Kalkınma Ajansı ve Bir Örnek: Sivas Kalkınma Ajansı. C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 4, Sayı 1. 
-Özdemir, E. (2006). Kalkınma Ajanslarına İlişkin Bilgi Notu, TOBB. 
www.tobb.org.tr/raporlaryayinlar/KA_internet.pdf .06.07.2010. 
-Öz, C. (2006). Çukurova Kalkınma Ajansı/./ Çukurova Kalkınma Ajansı Yayını. 
-Romer, P. M. (1986). Increasing returns and Long-run Growth, Journal of Political Economy, Cilt 94, s.1002-1037. 
-Romer, P. M. (1990). Endogenous Technological Change, Journal of Political Economy, Cilt 98, s.71-101. 
-Tekeli, T. (2007), ‘Genel Değerlendirme Paneli’ ODTÜ Mimarlık Fakültesi ve TEPAV (der.), Bölgesel Kalkınma ve Yönetişim Sempozyumu Bildiri Kitabı içinde, ODTÜ Mimarlık Fakültesi ve TEPAV, Ankara. 
-TEPAV, (2006). Polonya’da Kalkınma Ajansları, www.tepav.org.tr/tur/admin/ 
-Tutar, F., Demiral, M. (2007). Yerel Ekonomilerin Yerel Aktörleri: Bölgesel Kalkınma Ajansları, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İİBF Dergisi, Nisan 2007, 2(1). s.65-83. 
-Van Boekel, G. ve Van Logtestijn, M.(2002): Applying the Comprehensive LED Approach: The Case of Mozambique, Cooperative Branch International Labour Office, Geneva, Switzerland. name Ads Close name Ads Close


Sayın Akademisyenler ve Uzmanlar
Ocak 1998 den bu yana hizmet vermekte olan Mevzuat Dergisi yayın hayatını HAKEMLİ bir dergi olarak uzun yıllar boyu akademik literatüre hizmette bulunmuştur.

Dergi yayın hayatına ara vermiş olup yeni yayın kabul etmemektedir. Göstermiş olduğunuz ilgi için teşekkür ederiz.


http://www.mevzuatdergisi.com/2010/09a/01.htm


***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder