30 Mart 2018 Cuma

KIBRIS MESELESİNİN TARİHÇESİ, BÖLÜM 4

KIBRIS MESELESİNİN TARİHÇESİ, BÖLÜM 4


BM GENEL SEKRETERİ’NİN 28 MAYIS 2004 TARİHLİ İYİ NİYET MİSYONU’NA İLİŞKİN RAPORU 

BM Genel Sekreteri’nin İyi Niyet Misyonu ve müzakere sürecine ilişkin 28 Mayıs 2004 tarihli raporu 3 Haziran 2004 tarihinde (S/2004/437) yayınlanmıştır. 

BM Genel Sekreteri raporunda, referandumlar sonrasında Kıbrıs Türklerinin durumunun uluslararası camia tarafından ele alınması gereğine işaret etmiş ve Kıbrıs Türkleri’ne baskı uygulamak veya onları dünyadan tecrit etmek için hiçbir gerekçe kalmadığını kayda geçirmiştir. Bu çerçevede Genel Sekreter, Kıbrıs Türklerine yönelik ambargo ve kısıtlamaların kaldırılması için uluslararası camiaya ve Güvenlik Konseyi’ne kuvvetli bir çağrıda bulunmuş, Kıbrıs Türk tarafının kalkınmasını engelleyen ve onları dünyadan tecrit eden uygulamalara son verilmesini istemiştir. 

Genel Sekreter raporunda ayrıca, Kıbrıs’ta kalıcı bir çözümün siyasi eşitlik ve ortaklık temeline dayalı olması gerektiğini vurgulamış, Çözüm Planı’nın başarısızlığa uğramasının sorumluluğunu Kıbrıs Rum tarafına yüklemiş, Rum tarafının tutumunu sorgulamış, ve gerçekten siyasi eşitliğe ve ortaklığa dayalı çözümü istemeleri halinde Rumların bunu söylemelerinin yeterli olmayacağını, aynı zamanda eylemleriyle de göstermeleri gerektiğini belirtmiştir. 

Rumların böylece Annan Planını değil, esasen çözümü reddettiklerini de kayda geçiren Genel Sekreter, bunun ciddi bir değerlendirme gerektirdiğini vurgulamış, Türkiye’nin ve Kıbrıs Türk tarafının müzakereler öncesinde, sırasında ve sonrasındaki olumlu tutumunu açık ifadelerle dile getirmiş ve bu tutumu takdirle karşıladığını beyan etmiştir. 

16–17 ARALIK 2004 TARİHLİ AB ZİRVESİ 

16–17 Aralık 2004 tarihlerinde gerçekleştirilen ve ülkemizin Sayın Başbakanımızın başkanlığında bir heyetle katıldığı AB Brüksel Zirvesi’nin sonuç bildirisinde, Türkiye’nin üyelik müzakerelerinin 3 Ekim 2005 tarihinde başlaması kararlaştırılmıştır. Öte yandan bildiride, Türkiye’nin Gümrük Birliği’ni AB’ne 1 Mayıs 2004 tarihinde üye olan ve aralarında GKRY’nin de bulunduğu on yeni ülkeye teşmil edecek olan Uyum Protokolü’nü imzalayacağı yönündeki beyanının memnuniyetle karşılandığı ifade edilmiştir. 

Uyum Protokolü’nün imzalanmasının GKRY’nin resmi ve hukuki olarak tanınması anlamına gelmediği Zirve sırasında Sayın Başbakanımızca kayıtlara geçirilmiş, ayrıca Zirve’nin kapanışının ardından düzenlenen basın toplantısında, bir soruya cevaben AB Dönem Başkanı Hollanda’nın Başbakanı Balkenende tarafından açıklanmıştır. AB Komisyonu Sözcüsü ile İngiltere, Almanya ve Belçika Başbakanları Zirve’yi takiben da benzer açıklamalarda bulunmuşlardır. 

KKTC 2005 YILI CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ 

KKTC Cumhurbaşkanlığı seçimleri 17 Nisan 2005 tarihinde yapılmıştır. Başbakan Mehmet Ali Talat birinci turda oyların % 55.60’ını alarak Cumhurbaşkanlığına seçilmiştir. Talat, 20 Nisan tarihinde düzenlenen yemin töreninin ardından görevi Rauf Denktaş’tan teslim almıştır. Cumhurbaşkanı Talat, Hükümeti kurma görevini Ferdi Sabit Soyer’e vermiştir. Başbakan Soyer kurduğu yeni hükümeti 26 Nisan 2005 tarihinde Cumhurbaşkanı’na sunmuş, yeni hükümet aynı gün onaylanmıştır. Hükümet Cumhuriyet Meclisinden 9 Mayıs 2005 günü güvenoyu almıştır. 

KIBRIS’TA HER İKİ TARAFA UYGULANAN KISITLAMALARIN İLGİLİ TÜM TARAFLARCA EŞZAMANLI OLARAK KALDIRILMASINA YÖNELİK ÖNERİMİZ 

Sayın Bakanımız 30 Mayıs 2005 tarihinde bir gazeteye verdiği mülakat ile Kıbrıs konusuna ilişkin yeni önerimizi ilgili tüm taraflara ve kamuoyuna sunmuştur. Öneride, KKTC’ne ve Ada’daki taraflar arasında karşılıklı olarak kişi, mal ve hizmetlerin serbest dolaşımının sağlanması; doğrudan uçuşlar dahil, hava ve deniz limanlarına uygulanmakta olan tüm kısıtlamaların kaldırılması; üçüncü ülke uyruklarına uygulanan kısıtlamaların tümüyle kaldırılması; Kuzey Kıbrıs’ın da bir ekonomik birim olarak doğrudan AB Gümrük Birliği’ne dahil edilmesi ve bunun tüm getirilerinden yararlanması; Kıbrıs Türklerinin sportif, kültürel ve benzeri uluslararası etkinliklere katılmasının önündeki engellerin kaldırılması hususları yer almıştır. 

BMGS’NİN SİYASİ İŞLERDEN SORUMLU YARDIMCISI PRENDERGAST’IN TEMASLARI 

BM Genel Sekreteri’nin Siyasi İşlerden Sorumlu Yardımcısı Kieran Prendergast, 30 Mayıs–7 Haziran 2005 tarihleri arasında çıktığı bölge turunda KKTC, GKRY, Atina ve Ankara’da temaslarda bulunmuştur. Prendergast, temasları ve tarafların tutumları hakkında BMGS Annan ve Güvenlik Konseyi’ne bilgi sunmuştur. Prendergast sunuşunda Ada’da taraflar arasındaki uçurumun büyüklüğüne dikkat çekmiş, GKRY’nin kendisinden istendiği gibi görüşlerini BM’ye yazılı olarak sunmaktan imtina ettiğini vurgulamıştır. 

UYUM PROTOKOLÜ VE 29 TEMMUZ 2005 TARİHLİ DEKLARASYONUMUZ 

Ülkemizin, 16–17 Aralık 2004 AB Brüksel Zirvesi’nde imzalamayı taahhüt ettiği 1963 Ankara Anlaşması’nı tüm AB üyelerine genişleten Uyum Protokolü, Türkiye ile AB Dönem Başkanlığı ve Komisyon arasında 29 Temmuz 2005 akşamı mektup teatisi yoluyla imzalanmıştır. Bu imza vesilesiyle tarafımızdan, mektubumuz ve imzamızla hukuken bir bütün oluşturan resmi bir deklarasyon yapılmış ve Uyum Protokolü’nün imzalanmasının GKRY’nin siyasi olarak tanınması anlamına gelmeyeceği kayda geçirilmiştir. 

Türkiye’nin Uyum Protokolü’nü imzalarken Kıbrıs konusunda yapmış olduğu bu deklarasyona cevaben Avrupa Birliği, 21 Eylül 2005 günü kendi tutumunu beyan eden bir karşı-deklarasyon yayınlamıştır. 22 Eylül 2005 günü Bakanlığımız Sözcüsü tarafından AB’nin sözkonusu karşı-deklarasyonuna ilişkin üzüntümüzü kayda geçiren ve AB’nin Kıbrıs konusunda yerine getirmesi gereken sorumluluk ve yükümlülüklerini hatırlatan bir basın açıklaması yapılmıştır. 

24 OCAK 2006 TARİHLİ EYLEM PLANIMIZ 

Kıbrıs’taki tüm kısıtlamaların ilgili tüm taraflarca eşzamanlı olarak kaldırılması konusunda hazırlanan 10 maddelik Eylem Planımız, Sayın Bakanımız tarafından 24 Ocak 2006 günü Bakanlığımızda düzenlenen basın toplantısıyla kamuoyuna duyurulmuştur. ABD, AB Komisyonu, İngiltere, İtalya, İspanya, Kazakistan, Almanya, Slovakya, Pakistan, Avustralya, Bangladeş, Sudan, Paraguay, Bahreyn, Ukrayna, Belarus, Kongo Demokratik Cumhuriyeti, Gürcistan ve İslam Konferansı Örgütü girişimimizi destekleyici açıklamalar yapmış, BMGS Annan önerimizi inceleyeceğini belirtmiştir. 

Bahsekonu Plan’da, KKTC’ne ve Ada’daki taraflar arasında karşılıklı olarak kişi, mal ve hizmetlerin serbest dolaşımının sağlanması; doğrudan uçuşlar dahil, hava ve deniz limanlarına uygulanmakta olan tüm kısıtlamaların kaldırılması; üçüncü ülke uyruklarına uygulanan kısıtlamaların tümüyle kaldırılması; Kuzey Kıbrıs’ın da bir ekonomik birim olarak doğrudan AB Gümrük Birliği’ne dahil edilmesi ve bunun tüm getirilerinden yararlanması; Kıbrıs Türklerinin sportif, kültürel ve benzeri uluslararası etkinliklere katılmasının önündeki engellerin kaldırılması öngörülmüştür. 

ADA’DA TEKNİK KOMİTELER KURULMASI 

BM Genel Sekreteri tarafından Ocak 2006’da Kıbrıs Özel Temsilcisi ve UNFICYP Misyon Şefi olarak görevlendirilen Michael Möller, 13 Şubat 2006 günü KKTC Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Raşit Pertev’le yaptığı görüşmede, Kıbrıs’taki iki tarafın ortak ilgi alanları çerçevesinde müşterek komiteler oluşturulması önerisini getirmiştir. 

Esasen Türk tarafınca geliştirilen ve günlük hayatı kolaylaştırmak amacı taşıyan, iki taraf arasında eşitlik temelinde gerçekleştirilecek teknik komiteler toplanması önerisi hakkında Kıbrıs’taki iki tarafa gönderdiği 17 Şubat tarihli mektupta Möller, iki toplum arasında teknik işbirliği komiteleri kurulabilecek alanların (sağlık, çevre, su idaresi, kanalizasyon, kara para aklanması, suçun önlenmesi, yol güvenliği, göç ve insan kaçakçılığı, kriz yönetimi, insani konular) bir listesini ileterek bu öneriyi ileri götürmek için tarafların görüşlerini istemiştir. KKTC Cumhurbaşkanı Sayın Talat bu konuda BM Genel Sekreteri Annan’a bir mektup göndererek, Möller’in önerilerinin kapsamlı bir çözümün yerine geçemeyeceği yönündeki görüşü vurgulamıştır. 

KKTC Cumhurbaşkanı Sayın Mehmet Ali Talat, BM Genel Sekreteri Kofi Annan’a gönderdiği 15 Haziran 2006 tarihli mektubunda Teknik Komiteler’in kurulması hususunda Kıbrıs Türk tarafının mutabakatını teyid ederek, BMGS'nin sözkonusu Komiteler’in bir an önce çalışmaya başlaması konusuna müdahil olmasını talep etmiş; bu bağlamda GKRY liderliğinin konuya ilişkin olumsuz tutumuna işaretle Kıbrıs sorununun, BMGS’nin iyi niyet misyonu çerçevesinde ve Annan Planı temelinde çözümüne ilişkin Kıbrıs Türk tarafının taahhüdünü yinelemiştir. 

KKTC CUMHURBAŞKANI SAYIN TALAT İLE GKRY LİDERİ PAPADOPULOS’UN 8 TEMMUZ 2006 TARİHLİ GÖRÜŞMESİ, 8 TEMMUZ SÜRECİ 

BM Genel Sekreter Siyasi İşler Yardımcısı İbrahim Gambari’nin 7-8 Temmuz 2006 tarihlerinde Kıbrıs’ta Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ve GKRY lideri Papadopulos arasında yürüttüğü temaslar çerçevesinde, iki lider 8 Temmuz 2006 Cumartesi günü bir görüşme gerçekleştirmişlerdir. Görüşmede, “İlkeler Dizisi” ve “İki Liderin Kararı” başlıklı iki kağıt kabul edilmiştir. 8 Temmuz’da varılan mutabakat doğrultusunda Kıbrıs’ta Türk ve Rum tarafları 31 Temmuz 2006 tarihinde Kıbrıs sorununun özünü ilgilendiren konulara ilişkin kâğıtlarını teati etmişlerdir. Ancak, BM sürecini geri plana itmek isteyen GKRY’nin engellemeleri nedeniyle başlatılan bu süreçte uzun bir süre ilerleme kaydedilmesi mümkün olamamıştır. 

KKTC Cumhurbaşkanı Sayın Mehmet Ali Talat, BM Genel Sekreteri Kofi Annan'la 20 Kasım 2006 tarihinde Cenevre’de bir görüşme gerçekleştirmiştir. BMGS Annan görüşme sonrasında yaptığı açıklamada, 2004 yılında yapılan referandumların sonucuna atıfla, Kuzey Kıbrıs'ın kalkınma çabalarına bütün tarafların yardımcı olması gerektiğini vurgulamış ve Mayıs 2004 tarihli iyi niyet misyonu raporunda Kıbrıslı Türklere uygulanan izolasyonların kaldırılması gerekliliğine dikkat çektiğini belirtmiştir. 

KKTC’nin Lefkoşa’daki Lokmacı kapısının geçişlere açılmasını teminen yaptığı girişimler çerçevesinde Lokmacı Barikatı’nın KKTC bölümünde yer alan üst geçidin sökülme çalışmaları 9 Ocak 2007 tarihinde tamamlanmıştır. GKRY, 9 Mart 2007 tarihinde Lokmacı geçidinin Rum kesimindeki duvarı yıkmıştır. Bununla birlikte, Rum tarafı Lokmacı geçidinin yaya geçişlerine açılması için birçok ön koşul ileri sürmüştür. 

KKTC Cumhurbaşkanı Sayın Mehmet Ali Talat, Kıbrıs Türk tarafının Kıbrıs sorununda bulunulan aşamayla ilgili değerlendirmeleriyle 8 Temmuz sürecine ilişkin beklentilerini ortaya koyan bir mektubu 3 Nisan 2007 tarihinde BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon'a göndermiştir. 

Sayın Talat mektubunda, Rum tarafının mülkiyet konularını Teknik Komitelerin gündemine getirerek süreci çıkmaza sokmak istediğini, Çalışma Gruplarının sohbet toplantılarına dönüşmemesi için bu Gruplarda ele alınacak konuların baştan belirlenmesi gerektiğini ve Kıbrıs Türk tarafının en kısa sürede Rum tarafıyla kapsamlı çözüm müzakerelerine başlamaya hazır olduğunu belirtmiştir. 

Bu bağlamda, Kıbrıs Türk tarafının 8 Temmuz süreciyle ilgili önerilerini içeren bir belge 5 Nisan 2007 tarihinde KKTC Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Pertev tarafından BMGS’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Möller’e tevdi edilmiştir. Kıbrıs Türk tarafı 26 Nisan 2007 tarihinde ise bahsekonu metnin gözden geçirilmiş halini BM’ye iletmiştir. 

BM nezdindeki Daimi Temsilcimiz, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin (GKRY) Doğu Akdeniz’de son dönemlerde deniz alanlarının sınırlandırılması ve petrol/gaz aramaları bağlamında giriştiği faaliyetler ve Garanti Anlaşmalarına aykırı biçimde Fransa ile yaptığı askeri anlaşma ile bunlara ilişkin görüşlerimizi içeren bir mektubu 26 Nisan 2007 tarihinde BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon'a göndermiştir. BM belgesi olarak da yayınlattırılan sözkonusu mektupta, GKRY’nin Kıbrıs’ın tümünü temsil iddiasının meşruiyeti sorgulanmış ve BM Genel Sekreteri’nin 28 Mayıs 2004 tarihli raporunda kayda geçen unsurlar temelinde Kıbrıslı Türkler üzerindeki kısıtlamaların kaldırılması gerektiğine vurgu yapılmıştır. 

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-Moon, Kasım 2006 - Mayıs 2007 dönemini kapsayan Kıbrıs’ta konuşlu BM Barış Gücü (UNFICYP) raporunu 5 Haziran 2007 tarihinde Güvenlik Konseyi’ne sunmuştur. Raporda, Kıbrıs Türklerine uygulanan kısıtlamaların kaldırılmasının önemine vurgu yapılarak, eski BM Genel Sekreteri Kofi Annan tarafından BM Güvenlik Konseyi’ne sunulan 28 Mayıs 2004 tarihli İyi Niyet Raporuna atıfta bulunulmuştur. 

GKRY lideri Papadopulos, 8 Temmuz Süreci’nin birinci yılını doldurmasını ve anılan süreçte bugüne kadar herhangi bir ilerleme kaydedilememesini gerekçe göstererek, Cumhurbaşkanı Sayın Talat’ı görüşmeye davet eden mektubunu 5 Temmuz 2007 günü BMGS Özel Temsilcisi Michael Möller’e iletmiştir. Papadopulos, mektubunda, sürece yeniden hareketlenme kazandırmak amacıyla iki liderin tercihen Temmuz ayı sonuna kadar bir araya gelmelerini önermiş ve toplantıda ele alınmak üzere, 8 Temmuz sürecinin uygulanmasına ilişkin bir öneri kâğıdını mektubuna eklemiştir. 

KKTC Cumhurbaşkanı Sayın Talat, GKRY lideri Papadopulos’un 5 Temmuz 2007 tarihli mektubuna cevaben göndermiş olduğu 14 Ağustos 2007 tarihli mektubunda, iki lider arasında yapılması öngörülen görüşmenin 8 Temmuz mutabakatı ile sınırlı kalmayarak, kapsamlı çözüm müzakerelerinin başlatılması hedefi doğrultusunda Kıbrıs sorununun tüm boyutlarıyla ele alınacağı anlayışı üzerine inşa edilmesini önermiştir. 

Papadopulos aynı gün (14 Ağustos) BMGS Özel Temsilcisine göndermiş olduğu mektupta, Sayın Talat’tan aldığı mektuba atıfla, iki lider arasındaki görüşmenin tarihinin belirlenmesi için bir an önce Koordinasyon Komitesi’nin toplanmasını teklif etmiş ve görüşmenin, bir önceki mektubunda da belirttiği üzere, 8 Temmuz sürecinde yaşanan tıkanıklığı aşmaya yönelik olacağını belirtmiştir. 

21 Ağustos 2007 tarihinde yapılan Koordinasyon Komitesi toplantısında, iki liderin 5 Eylül 2007 tarihinde bir araya gelmeleri kararlaştırılmıştır. 

KKTC CUMHURBAŞKANI SAYIN TALAT İLE GKRY LİDERİ PAPADOPULOS’UN 5 EYLÜL 2007 TARİHLİ GÖRÜŞMESİ 

KKTC Cumhurbaşkanı Sayın Talat ile GKRY Lideri Papadopulos 5 Eylül 2007 tarihinde BMGS’nin Özel Temsilcisi Möller’in de hazır bulunduğu bir toplantıda bir araya gelmişlerdir. 

Toplantıda Cumhurbaşkanı Sayın Talat, iki tarafın kapsamlı çözüm perspektifi üzerine yoğunlaşmalarının önem taşıdığının altını çizerek, iki taraf arasında iki, iki buçuk ay sürecek hazırlık dönemini müteakip kapsamlı müzakerelerin başlatılması ve 2008 yılı sonuna kadar kapsamlı çözüme ulaşılması yönünde bir öneri getirmiştir. Sayın Talat’ın önerisi Papadopulos tarafından reddedilmiştir. 

Görüşmeden sonra BMGSÖT Möller tarafından yapılan açıklamada, görüşmenin yapıcı bir ortamda gerçekleştiği, iki liderin sürecin biran evvel başlatılması konusunda anlaştıkları, kapsamlı çözüme ilişkin gündeme gelebilecek konuları görüştükleri ve temaslarına BM aracılığıyla devam etmeye ve uygun zamanda da yeniden bir araya gelmeye karar verdiklerini bildirilmiştir. 

KIBRIS TÜRK TARAFININ 16 EKİM 2007 TARİHLİ GÜVEN ARTIRICI ÖNLEMLER (GAÖ) ÖNERİSİ 

KKTC Cumhurbaşkanı Sayın Mehmet Ali Talat, 16 Ekim günü New York’ta Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-Moon ile bir görüşme yapmıştır. Sayın Talat bu görüşmede Papadopulos’un uzlaşmaz tutumuna atıfta bulunarak, Kıbrıs Türk tarafının kapsamlı çözüme ilişkin yaklaşımını izah etmiş, ayrıca Genel Sekreter’e Kıbrıs’ta iki taraf arasında olumlu bir atmosferin tesis edilebilmesi için bir Güven Artırıcı Önlemler (GAÖ) paketi sunmuştur. 

Sözkonusu GAÖ paketiyle, Ara Bölge’de iki tarafın Silahlı Kuvveleri’nin birbirinden uzaklaştırılması (dekonfrontasyon) yönündeki 1989 tarihli Anlaşmanın genişletilmesi, Lokmacı (Lefkoşa içi) ve Yeşilırmak (KKTC’nin batı ucu) sınır kapılarının açılması, Erenköy’e serbest geçiş sağlanması, eşit sayıda Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum üyeden oluşacak bir Uzlaştırma Komitesi kurulması, karşılıklı tatbikatların sınıra yakın bölgelerde gerçekleştirilmemesi, Yiğitler-Pile yolunun inşa edilmesi, insan kaçakçılığı, uyuşturucu kaçakçılığı ve organize suçla mücadele gibi konularda taraflar arasında BM Barış Gücü aracılığıyla işbirliğinin artırılması önerilmiştir. 

Öte yandan GKRY lideri Papadopulos, 15 Ekim 2007 tarihinde BMGS Ban’a gönderdiği mektubunda, 8 Temmuz süreciyle ilgili olarak bazı öneriler ortaya koymuştur. 

Konuyla ilgili olarak KKTC Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Hasan Erçakıca 23 Ekim 2007 tarihinde yaptığı açıklamada, Kıbrıs Türk tarafının 8 Temmuz sürecini anlaşılır ve sonuç almaya yönelik hale getirmek için çalışırken Kıbrıs Rum tarafının süreci içinden çıkılmaz hale getirmek için çaba gösterdiğine dikkat çekmiştir. 

BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs’taki Barış Gücü’ne ilişkin 3 Aralık 2007 tarihli raporu BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs’taki BM Barış Gücü’nün (BMBG) faaliyetlerine ilişkin Haziran-Aralık 2007 dönemini kapsayan raporu 3 Aralık 2007 tarihinde yayınlanmıştır. 

Raporda, Kıbrıs Türkleri üzerindeki izolasyonların kaldırılması telkin edilmiş ve bunun tanıma anlamına gelmediği belirtilmiştir. Raporda ayrıca, 8 Temmuz sürecine ilişkin gelişmeler ele alınırken, Kıbrıs Türk tarafının sergilediği tutumunun 8 Temmuz süreciyle uyumlu olduğu kaydedilmiş, Ada’da varılacak çözümün iki kesimli ve iki toplumlu federasyon ile siyasi eşitlik ilkelerine dayanacağı vurgulanmış, çözümün ana hatlarının bilindiği ve çözümün unsurlarının geçtiğimiz on yıllarda oluşmuş müktesebat ile anlaşmalara dayanacağı ifade edilmiştir. Ada’daki BM Barış Gücü’nün görev süresinin uzatılmasına ilişkin 1789 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararı 14 Aralık 2007 tarihinde kabul edilmiştir. 

KKTC CUMHURBAŞKANI SAYIN TALAT İLE SAYIN BAŞBAKANIMIZIN MEKTUPLARI 

KKTC Cumhurbaşkanı Sayın Talat, BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon'a 22 Şubat 2008 tarihinde mektup göndererek, Kıbrıs Türk tarafının çözüm yönündeki iradesini muhafaza ettiğini ve yeni bir müzakere sürecini başlatmaya hazır olduğunu vurgulamıştır. Sayın Talat mektubunda ayrıca, önümüzdeki döneme ilişkin Kıbrıs Türk tarafının beklentilerini ortaya koyarak BMGS Ban’ın kişisel olarak sürece dahil olmasını ve kapsamlı çözüm çabalarına ivme kazandırmasını istemiştir. 

Sayın Başbakanımız 6 Mart 2008 tarihinde BM Genel Sekreteri Ban, AB Komisyonu Başkanı Barroso, BM Güvenlik Konseyi Daimi Üyeleri ile AB Üyesi ülkelerin Devlet veya Hükümet Başkanları’na gönderdiği mektuplarda, 2008 yılının Kıbrıs’ta adil, kapsamlı ve kalıcı bir çözüme ulaşılması için bir fırsat penceresi sunduğunu, Türkiye'nin, Cumhurbaşkanı Sayın Mehmet Ali Talat’ın sözleri ve eylemlerinde ifadesini bulan Kıbrıs Türk tarafının yapıcı yaklaşımını desteklemeye devam ettiğini, Türkiye’nin, anavatan ve üç garantör devletten biri olarak kapsamlı müzakere süreci yoluyla çözüme katkıda bulunmaya kararlı olduğunu, ayrıca Kıbrıs Türk halkının maruz bırakıldığı haksız izolasyonların kaldırılması yönünde somut adım atılmasını beklediğimizi bildirmiştir. 

http://www.mfa.gov.tr/kibris-meselesinin-tarihcesi_-bm-muzakerelerinin-baslangici.tr.mfa

***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder