9 Ocak 2016 Cumartesi

Halkın Ortak Coşkusu,






Halkın Ortak Coşkusu,



EROL MANİSALI
Nisan 2002 - Sayı: 44 


Türkiye-AB tartışmasında gerçekler yavaş yavaş ortaya çıkıyor. 

• Türkiye-AB ilişkileri uzun yıllardan beri " kapalı devre " yürütülmekteydi. Mecliste, hükumetler de, sendikalarda tartışılmıyordu. Halkımız ne olup bittiğinin farkında değildi.

• Medya tarafından halka genellikle " Yanlış ve eksik bilgi " veriliyordu. Siyasiler oy hesabı içinde, "doğruyu söyleme cesaretini gösteremiyorlardı." 

•Meseyi görüp de gerçekleri halka duyurmak isteyen uzmanların ve aydınların sesleri "özellikle kısılıyordu" Halkın gerçekleri görmesi engellenmekteydi. Türkiye'nin "demokrasiye evet sömürüye hayır" politikasına girmesi engelleniyordu. 

•İlişkiler sadece " Kopenhag Kriterlerine odaklanmış ", bu ölçülere uyulunca AB'nin Türkiye'yi tam üye yapacağı yalanı söyleniyordu. Bazı siyasilerin, bazı bürokratların, bazı büyük sermaye çevrelerinin bölücülerin İslamı siyasallaştırmak isteyenlerin bu yalanın sürdürülmesinde kendilerine göre hesapları vardı. 

Bu çevrelerin " Etrafına " bazı yazarlar ve öğretim görevleri çöreklenmişlerdir. Belgeli tanımı ile, " Brüksel temsilcilerine fena halde ihtiyacı olanlar da " bilinen isimlerdir...



http://mudafaai-hukuk.com.tr/arsiv/nisan02_03.html

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder