25 Kasım 2018 Pazar

SYKES-PICOT GİZLİ ANTLAŞMASI, BOP VE YENİDEN ŞEKİLLENEN ORTADOĞU. BÖLÜM 1

SYKES-PICOT GİZLİ ANTLAŞMASI, BOP VE YENİDEN ŞEKİLLENEN ORTADOĞU. BÖLÜM 1






SYKES-PICOT ANTLAŞMASI 

I. Dünya Savaşı sırasında Osmanlı Devleti'nin Asya'daki topraklarının paylaşılması konusunda yapılan gizli antlaşma (16 Mayıs 191 6). 


I. Dünya Savaşı' ndan önce Osmanlı Devleti'nin tasfiyesi konusunda anlaşamayan İtilaf devletleri savaş esnasında da bir iş birliği sağlayamadılar. Birinin elde ettiği başarı diğerleri için hoşnutsuzluğa yol açı yor, her devlet diğerlerinin istilasına karşı kendi nüfuz bölgesini titizlikle koruyordu. 
İngiltere ve Fransa'nın Çanakkale'den yeni bir cephe açmaya karar vermesi Boğazlar üzerinde tarihi emelleri olan Rusya'yı telaşlandırdı. Müttefiklerinin İstanbul'a yerleşmesinden endişe eden Rusya Boğazlar'ın kendisine verilmesini istedi ( 4 Mart 1915). Aralarında bir anlaşmaya varmadan bu kadar önemli bölgenin Rusya'ya bırakılmasını doğru bulmayan İngiltere ile Fransa, Rusya'nın İttifak devletleriyle anlaşması tehlikesini de göze alamadılar. İngiltere, Osmanlı toprakları üzerindeki taleplerinin yerine getirilmesi şartıyla Rusya'nın isteklerini kabul edebileceğini bildirdi ( 12 Mart). Fransa, Osmanlı Asyası'nın da paylaşılmasını önerdi (23 Mart) . 
    Petrol zengini Arap topraklarını ele geçirmek amacıyla Araplar'la gizli görüşmeler yapan İngiltere önce Rusya ile anlaşmak gerektiğini bildirdi. Büyük Ermenistan vaadiyle Ermeniler'i kışkırtan Rusya, Doğu Anadolu ile Çukurova 'yı istiyordu. Mersin ve Adana'nın Fransa'ya verilmesini kabul etmesi üzerine Fransa da Boğazlar'ın Rusya'ya terk edilmesine razı oldu (10 Nisan). 


   Karşılıklı notalarta imzalanan antlaşmaya göre İstanbul ve Çanakkale boğazları, Marmara denizi, Midye-Enez hattına kadar Güney Trakya, İstanbul Bağazı ile Sakarya nehri ve İzmit körfezi arasındaki bölge, Gökçeada ve Bozcaada Rusya'ya veriliyordu. Rusya da İngiltere ve Fransa'nın Osmanlı Devleti'nin diğer bölgelerinden uygun görecekleri yerleri almalarını ve Osmanlı egemenliğinden ayrılacak Arap ülkelerinin bağımsızlığını tanımayı kabul ediyordu. 

İstanbul Antiaşması adını alan bu ilk gizli paylaşım yeni antlaşmaların yapıl masına yol açtı. Çanakkale savaşlarında zorlanan müttefikler savaşa katılması için İzmir ve çevresini Yunanistan'a vermeyi kararlaştırdılar ( ı 2 N isan). İtalya ile imzaladıkları Londra Antiaşması'yla da (26 Nisan). 

Oniki Ada ile Trablusgarp'taki işga lini tanımayı taahhüt ettiler. Ayrıca Asya Türkiyesi payiaşıldığında İtalya'ya Akdeniz bölgesinden bir pay verilecekti. Buna karşılık İtalya, müttefikler yanında savaşa girmeyi ve müslümanlara ait kutsal yerlerinin bağımsız bir İslam devletinin egemenliğinde bırakılınasını kabul ediyordu. Savaşın başından beri İngilizler'in Osmanlı yönetimine karşı isyana teşvik ettikleri Mekke EmiriŞerif Hüseyin, İngiltere'ye askeri iş birliği teklifinde bulundu. 



Karşılığında bütün Arabistan yarımadası nı içine alacak ve kendi idaresine bırakıl acak müstakil bir Arap devleti kurulmasın ı ve Halifeliğin Türkler'den alınmasın ı istiyordu. 

İngiltere, Arap bağımsızlığını desteklemeye hazır olduğunu ve halifeliğe de bir Arap ' ın getirilmesine çalışacağını bildirdi (24 Ekim). Araplar buna mukabil bağımsızlıklarını kazandıktan sonra İngiltere'nin Basra ve Bağdat vilayetlerindeki özel durumunu tanıyacaktı. Ancak İngiltere, Türkçe konuşulan bölgelerle Fransa'nın istediği Suriye kıyılarını, Şam, Hama, Humus, Halep, Musul ve Filistin'i antlaşma nın dışında bırakmıştı. Şerif Hüseyin ise yalnızca Türkçe konuşulan Mersin ve Adana gibi bölgelerden vazgeçtiğini bildirdi (5 Kasım). 

İngiltere , Şerif Hüseyin'in en büyük rakibi Necid Emiri İbn Suud ile de gizli bir antlaşma imzalayarak Şerif Hüseyin'e vaad ettiği Necid topraklarında ve Basra körfezi kıyılarında (Küveyt hariç) İbn Suud'un bağ ımsızlığını tanımayı taahhüt etti (26 Aralık) İngiltere'nin bu ikiyüzlü politi kasından habersiz olarak Halep ve Beyrut konusundaki iddialarını sürdüren Şerif Hüseyin, İngiliz-Fransız ittifakını bozmamak için Suriye ve Lübnan üzerindeki isteklerinin çözümünü savaştan sonraya ertelediğini bildirdi. Türkler'e karşı savaşa hazırlanabilmeleri için kendilerine para ve silah yardımında bulunulmasını ve barış sırasında Araplar'ın yalnız bırakılmaması konusunda güvence verilmesini talep etti (1 Ocak I916 ) 
Şerif Hüseyin'in İngiliz-Fransız ittifakını bozacak davranışlardan kaçınma yolundaki yazısını senet saydığım ve istenen yardımın yapılacağını bildiren İngiltere Araplar'ın yalnız bırakılmayacağı konusunda da güvence verdi (30 Ocak) . 

İngiltere, Arap ayaklanmasını garantiledikten sonra Osmanlı Asyası'nın paylaşılması konusunu gö r üşmek için Fransa'dan bir temsilci göndermesini istedi. İngiltere'nin Araplar'la gizlice anlaşmasından memnun olmayan Fransa, Beyrut eski konsolosu François Georges Picot'yu özel temsilci olarak yolladı. İngiltere de Dışişleri Bakanlığı müsteşarı Sir Mark Sykes'ı görevlendirdi. Kasım 191S'te iki devlet arasında Londra'da başlayan görüşmeler uzlaşmayla sonuçlandı (3 Ocak ı 916). Genelde İngiltere'nin bakış açısını yansıtan antlaşma tasiağına göre İngiltere Beyrut'un Sur iye'de kurulacak Arap devletinin içinde yer alması önerisinden, Fransa da Filist in'in Suriye'nin bir parçası olması isteğinden vazgeçiyordu. Bölgenin sadece kendi egemenliği altında bulunması iddiasından da vazgeçen Fransa, Filistin'de uluslararası bir rejim kurulmasını ve Basra'dan Filistin'e kadar uzanan bölgenin İngiltere'nin kontrolüne veya egemenliğine verilmesini kabul ediyordu. 

Buna karşılık İngiltere . 

Fransa'nın Suriye'nin sahil bölgesi ile Kilikya'nın tamamını almasına ve İran sını rına kadar uzanan bölgenin Fransız nüfuzuna bırakılmasına onay veriyordu. İtal yanlar'dan gizlenen antlaşma taslağının Gizli antlaşmalara göre Rusya tarafından onaylanması gerekiyordu. 

Sykes ve Picot, Petrograd'a giderek antlaşma taslağını Ruslar'a gösterdiler (ll Mart). Çanakkale başarısızlığının yol açtığı iç huzursuzluğu yeni toprak kazanımlarıyla gidermeye çalışan Rusya, Ermeniler'in yardımıyla işgal ettiği Doğu Anadolu'dan çıkmayacağını açıklayarak artı k Ermenisiz Ermenistan siyaseti gütmeye başlamıştı . 

Fransız etki alanının İran sınırına kadar uzanmasını Rusya'nın güneye doğru genişlemesini engelleyeceğini ileri sürerek tasiağa karşı çıktı. 


İNGİLİZ NÜFUZ BÖLGESİ 
Anadolu ve Orta doğu'nun taksimi, SYKES- PICOT ANTLASMASI 


Ruslar ancak Trabzon, Erzurum, Bitlis, Muş ve Siirt ile Türk- İran sınırını içeren kuşağın kendilerine verilmesi karşılığında antlaşma taslağını onaylayabileceklerini bildirdiler. 
Sinop Limanı'nın da Rusya ' nın etki alanına dahil edilmesini istemeleri yeni bir Fransız- Rus anlaşmazlığına yol açtı. İngilizler, Kerkük üzerindeki iddiasından vazgeçmesi karşılığında Fransa'ya Sivas-Kayseri bölgesinden ek toprak verilmesini önerdi. Öneriyi kabul eden Fransa ile Rusya arasında imzalanan antlaşmayla (26 Nisan) Aladağ , Kayseri, Akdağ , Yıldızdağ, Zara, Eğin ve Harput arasında kalan topraklar Fransa'ya verildi. Erzurum, Van, Bitlis, Muş , Siirt ve Trabzon Rusya'ya bırakıldı. Trabzon'un batısındaki sınır daha sonra belirlenecekti. Buna karşılık Rusya, Suriye ve Mezopotamya'nın İngiltere-Fransa arasında paylaşılmasını kabul etti. 

Rusya'nın onayını aldıktan sonra İngil tere ve Fransa arasında Sykes-Picot AntIaşması imzalandı ( 16 Mayıs 19ı6) , 9 ve 16 Mayıs 'ta mektup teatisiyle tasdik edildi. 

Buna göre Suriye'nin kıyı bölgesiyle Adana ve Mersin Fransa'ya veriliyordu. Basra ve Bağdat vilayetleriyle Hayfa ve Akka !imanları İngiltere'ye bırakılıyor, Dicle ve Fırat sularının etki bölgelerinde ortak kullanımı garanti ediliyordu. İskenderun serbest liman ve Filistin uluslararası bölge oluyordu. Arabist an toprakları, Akka-Kerkük çizgisiyle ikiye bölünerek kuzey kısmı Fransız, güney kısmı İngiliz nüfuzuna bırakılıyordu. Musul vilayetini içine alan Fransız nüfuz alanı İran sınırına kadar uzanıyordu. 

İngiltere'nin etki alanı ise Filistin'den Mezopotamya'ya kadar geniş bir bölgeyi kapsıyordu. İngiltere ve Fransa kendi nüfuz bölgelerinde Arap devletleri kurmayı ve bunları korumayı taahhüt ediyordu. Rusya tarafından onaylanan Sykes-Picot AntIaşması (23 Mayıs) Şerif Hüseyin'in istediğinden tamamen farklı bir antlaşma idi. 

Şerif Hüseyin'e bırakmayı vaad ettiği toprakların bir kısmını İbn Suüd'a veren İngiltere, kalan kısmını da Fransa ile paylaşmak ve nüfuz bölgelerine ayırmak suretiyle Araplar'ı ikinci defa aldatmış oluyordu. 

Şerif Hüseyin ise gizli antlaşmalardan habersizdi ve Mekke'de Arap ayaklanmasını başlatmıştı ( 10 Haziran). Kendini Arabistan kralı ilan edince (5 Ekim) İngiltere tarafından bağımsız Hicaz hakimi olarak tanındı. İngilizler'le anlaştığı halde Osmanlı yönetimine karşı resmen isyan etmeyen İbn Suud da İngilizler'i Basra körfezinde rahat bırakarak Irak'taki savaşlarını kolaylaştırdı . Osmanlı Asyası'nın gizlice paylaşıldığını öğrenen İtalya, müttefiklerine Londra Antiaşması'nı hatırlatıp Mersin'den İzmir' e kadar uzanan bölgeyi istiyordu. İtalyan talepleri, Fransız ve Yunan istekleriyle çatıştığı gibi İzmir'in İtalya'ya verilmesine Rusya da karşı çıkıyordu . Nihayet Rusya'da Şubat ihtilali'nin başlamasından ve çarlığın yıkılmasından sonra baskılarını arttıran İtalya ile İngiltere ve Fransa arasında Saint Jean de Maurienne Antlaşması imzalandı ( 17 Nisan 1917). Buna göre Mersin hariç Antalya, Konya, Aydın ve İzmir bölgeleri İtalya'ya veriliyordu, ayrıca İzmir'in kuzeyinde geniş bir nüfuz alanı 
tanınıyordu. İngiltere ve Fransa İzmir'de, İtalya Mersin, İskenderun, Hayfa ve Akka'da serbest liman kurabilecekti. 

Saint Jean de Maurienne Antiaşması Müttefikler arası gizli antlaşmalar zincirinin sonuncusu oldu. Bundan sonra esas sorun bu antlaşmaların ne derecede uygulanabileceğiydi. 

     Çarlık Rusyası'nın çöküşüyle birlikte esasen bütün tablo değişmeye başlamıştı. Arap milliyetçiliğinin gelişimine bağlı olarak İngiltere'nin Sykes-Picot Antlaşması'nı uygulama arzusu giderek azalıyordu. 

Balfour Deklarasyonu ile Filistin'de yahudi devletinin destekleneceğini aç ıklaması (2 Kasım) meseleye yeni boyutlar kattı. Rusya'da iktidara gelen Bolşevikler, çarlık döneminde yapılan bütün gizli antlaşmaları reddederek bunları dünya kamuoyuna duyurdular (8 Kasım). İngiliz başbakanı da Rusya'nın çöküşüyle birlikte Yakındoğu'daki durumun tamamıyla değiştiğini ileri sürerek Ermenistan, Arabistan, Suriye ve Filistin'in farklı milli durumlarının tanınması gerektiğini açıkladı (5 Ocak 1918). 

Brest-Litowsk Barış Antiaşması' nı 206 imzalayıp (3 Mart 1918) savaşta ele geçirdiği yerleri terk eden Rusya, Berlin Antiaşması'yla (1878) topraklarına kattığı Kars, Ardahan ve Batum'u Osmanlı Devleti'ne iade etti. Suriye'yi ele geçiren İngiltere, Şerif Hüseyin'in oğlu Emir Faysal'ın burada bağımsızlığını ilan etmesine izin verdi (4 Ekim) . Bulgaristan'ın teslim olmasın dan (29 Eylül) sonra, savaşı sürdürmesi zorlaşan Osman lı hükümeti de Mondros Mütarekesi'ni imzalamak zorunda kaldı (30 Ekim). İngiltere mütarekeye rağmen Musul'u da ele geçirdi (8 Kasım). Fransa, Paris'te toplanan Barış Konferansı'nda (18 Ocak 1919) Sykes-Picot Antlaşması gereğince Suriye'nin kendi hakkı olduğunu açıkladı. Bu antlaşmanın artık geçerliliğinin kalmadığını ileri süren İngiltere ise bazı talepleri garanti altına alınıncaya kadar Suriye'yi boşaltmak niyetinde değildi. Ayrıca Filistin'in Suriye'den ayrılarak İngiliz mandası altına girmesini istiyordu. 

     İngilizler'in konferansta temsilini sağladıkları Hicaz da bütün Arap topraklarını talep ediyordu. Siyonistler, Balfour Deklarasyonu ile verilen sözü hayata geçirmenin peşindeydiler. İtalya da Londra ve Saint Jean de Maurienne antlaşmalarıyla vaad edilen toprakları istiyordu. İngiltere ve Fransa, Rusya tarafın dan onaylanmadığını ileri sürerek antlaşmanın bağlayıcı olmadığını açıklayınca İtalya , Antalya ve çevresine asker çıkardı. İtalya'nın geçici bir süre konferanstan çekilmesini (24 Nisan) fırsat bilen İngiltere, Yunanlılar'ın İzmir'i işgal etmesini sağladı (15 Mayıs 1919). izmir'in işgali Anadolu'da başlayan milli direnişin gelişmesini hızlandırdı. İngiltere, Amerika'nın Ermeni mandasını kabul etmeyeceğinin anlaşılması üzerine birliklerini Kafkaslar'dan çekmeye başladı ( 15 Ağustos). İngiltere'yi Ermeniler'i terk etmekle suçlayan Fransa da gizli antlaşmalarla kendisine önerilen Anadolu toprakların ı ele geçirdi. İngiltere, Fransa ile yapılan Eylül Antlaşması gereğince Maraş, Urfa ve Antep'in 
denet imini Fransızlar'a; Şam, Hama, Hum us ve Halep'in denetimini Araplar'a devretti. Suriye'nin batısını da Fransa'ya verdi. Londra'da yapı lan aralık görüşmelerinde Filistin'in İngiliz , Suriye'nin Fransız mandası altına girmesi kararlaştırıldı. 

Araplar, Suriye ve Lübnan üzerinde Fransız mandasını tanımayı kabul edecek ve Fransa dört şehrin bulunduğu bölgede kendi denetiminde kurulacak bir Arap 
devletini tanıyacaktı. Fransa'nın İngiltere'den devraldığı Kilikya'da yerli Ermeniler'i askere alarak Türkler'e saldırtması üzerine milli kuwetler karşılık vermeye başladı . Olaylardan İstanbul hükümetini sorumlu tutan İngiltere, Babıali'ye bir nota verip saldırılar durdurulmadığı takdirde istanbul'un işgal edileceğini bildirdi ( 13 Şubat 1920). İstanbul'u fiilen işgal altına alan müttefikler (16 Mart) hazırlanan Sevr Antlaşması'nın Osmanlı hükümetine kabulünde etkili oldular ( 10 Ağustos). 
Padişah tarafından onaylanmayan antlaşma Anadolu'da başarıyla yürütülen Milli Mücadele sebebiyle geçersiz kalmaya mahkumdu. Sevr Antlaşması 'nın uygulanmasının mümkün olmadığını anlayan müttefikler antlaşmanın Türkler lehine gözden geçirilmesini istiyordu. Ankara hükümetinin 1922'de Yunanlılar karşısında kazandığı büyük zafer ertesi yıl Lozan'da yeni sayılabilecek bir antlaşmayla sonuçlandı. Yeni Türk devletini ilgilendiren bütün meselelerde bir diplomatik başarı sayılan Lozan Antlaşması , Arap mandalarının Sevr Antlaşması'ndaki dağılımın ı aynen korumakta ve bunun temelinde yatan SykesPicot Antlaşması hükümleri, buraların 24 Temmuz 1923 tarihinde Cem'iyyet-i Akvam'a havale edilmesinin mesnedini oluşturmaktaydı. 


BİBLİYOGRAFYA : 

Cihan Harbi Esnasında Avrupa Hükümetleriyle Türkiye, Anadolu'nun Taksimi, Eski Rus Hariciye Nezareti'nin Mahrem Dosyalarından istihraç Edilen Malumalla Yazılmıştır. 
(haz. E. E. Adama!, tre. Baba eskili Hüseyin Rahmi). İstanbul 1926, tür.yer.; L. Evans, Türkiye'nin Paylaşılması: 1914-1924 (tre. Tevfik Alanay). İstanbul 1972, 
tür.yer.; Yusuf Hikmet Bayur, Türk inkıliibı Tarihi, Ankara 1983, lll/2, s. 96-127, 248-277; lll/3, s. 118-123, 236-309; lll/4, s. 1-39; Yuluğ Tekin Kurat, 
Osmanlı imparatorluğu 'nun Paylaşılması, Ankara 1986, tür.yer.; M.Smith Anderson, Doğu Sorunu: 1774-1923 (tre. idi! Eser), İstanbul 2001, s. 321-394.Ilmi 

CEVDET Küçük 



***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder