13 Nisan 2015 Pazartesi

ECNEBİLER İLE KARABAĞ 'I DEGİL. DEMOKRASİYİ GÖRÜŞÜYORUZ,




ECNEBİLER İLE KARABAĞ 'I  DEGİL.  DEMOKRASİYİ GÖRÜŞÜYORUZ,



05.12.2005
Ali Kerimli,

Azadlık Bloğu'nun en büyük partilerinden Halk Cephesi'nin Lideri Ali Kerimli Ecnebilerle Karabağ’ı değil demokrasiyi görüşüyoruz


Azadlık Bloğu'nun en büyük partilerinden Halk Cephesi'nin Lideri Ali Kerimli


Bu Seçimler Pistir

TÜRKSOLU: Öncelikle siz bu seçimleri nasıl gördüğünüzü bir özetleyebilir misiniz?

ALİ KERİMLİ: Önce onu söyliyeyim ki, Azadlık-Özgürlük seçim koalisyonundan 70’in üzerinde arkadaşımız seçimleri kazandılar. Ama maalesef hükümet yalnız 9 kişinin hakkını tanıdı. Biz yalnız 9 kişi seçildik.

Seçime hile kattılar, sahtekarlık ettiler. Hattâ seçim öncesi bu hile başlamıştı. Ama buna rağmen biz başarı kazandık. Birçok arkadaşlarımızın oyu o kadar çoktu ki, hem de o kadar çoktu ki akşam saat 7’de sandıklar açıldığı zaman yine de yüzde 40 insan, milletvekili bizden çıkacaktı. O zaman ne oldu? Polis bastırdı sandık başlarını, çok açıktan açığa uluslararası gözlemcilerin gözü önünde bizim seçim komisyonu üyelerimizi eşiğe attılar ve listeleri aldılar ve değiştirdiler. Bu kadar açık şekilde seçimlere hile yaptılar. Onun için bu seçimler Azerbaycan’da bugüne kadar olan seçimlerin içinde en aşağı katında, halkın gözü karşısında sahtelaşan bir seçim oldu.

Yasal mücadelemiz şu anda sürmektedir. En son aşamada Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne gideceğiz. Seçimlerden derhal sonra Azerbaycan’da sakin, karşı durma olmayan ama çok planlı yürüyüşlere başladık. Ülkede çok izdihamlı mitingler tertip ettik. Tabii ki demokratik olarak. Dünyanın tümüyle herkesin dikkatini celbetmiş Azerbaycan’daki bu izdiham. Şu anda 20 kişi açlık grevi yapıyor. Azerbaycan’da bu sahte seçim sonuçlarıyla barışmak durumu yok. Bu mücadele sürecektir. Eğer hükümet gerçek sonuçları kabul etmezse, kabul edene kadar bu mücadele sürecektir. Geçen hafta içerisinde Türkiye’de Hürriyet gazetesinde Azerbaycan’da Azadlık grubunun hükümetle seçimlerin sahteleştirildiği hakkında anlaşmaya vardığı, aksiyonların duracağı ve yüzde 20 mıntıkada seçimlerin yenileşme imkanı yazıldı. Bu doğru bir haber değildir. Bu tamamıyla yalan bir haberdir. Böyle bir anlaşma yok. Değil ki anlaşma hatta bir sohbetleşmesi bile yok. Bizim Azerbaycan’da iktidarla muhalefet arasında değil ki pazarlık, hattâ diyalog da yok. Azerbaycan insanı artık böyle şeylerle aldatılamaz. Çünkü Azerbaycan insanı 12 yıldır Aliyevler Hanedanlığı’nın her zaman yalan söylediğinin farkındadır. Bakın eğer onların sözlerine inansaydılar, bu seçimlerde biz oy alamazdık. Çünkü bunların tarafında olan beş televizyon kanalı sabahtan akşama kadar bize küfreder, bizim hakkımızda yalan söyler. Bizim de bir tane televizyon kanalımız yok.

TÜRKSOLU: Tüm dünyada ABD ve Bush kınanırken, mitinglerinizde Bush’un resimlerini gördük.Niçin bu mitinglerde böyle posterler açıldı? Siz BOP’u destekliyor musunuz?

ALİ KERİMLİ: Ben söyleyeyim Hüseyin Bey. Azerbaycan’da başlamış demokrasi mücadelesi, Azerbaycan insanının kendi projesi. Biz bunu 12 yıldır sürdürmekteyiz. Bu işin Türkiye basınında yer aldığı gibi Bush’la, Batıyla, ABD’yle, Avrupa Birliği’yle bir alakası yok. Tabii ki gönül ister ki bizim bu haklı mücadelemize herkes destek versin. Kim istemez ki. Keşke Türkiye de verebilse bu desteği. Bir tek Bush resmini yayınlandı Türkiye’de gazeteler. Oysa orada bizim “demokrasimizi petrole kurban etme” gibi pankartlar da vardı. Oraya gelen insan ne isterse onu getirir. Bir çocuk taşımış. Biri Bush’un portresini getirir, öbürü başka sloganları söyler.

TÜRKSOLU: Siz rahmetli Ebulfeyz Elçibey’le birlikte Azerbaycan’da iktidara geldiniz. Çok genç yaşınızda devletin ikinci adamı oldunuz. Ama sizin Haydar Aliyev’le birlikte bugün aynı blok içerisinde yer alan Resul Guliyev’in de büyük paralarıyla yıkıldığını ben biliyorum. Şimdi siz Resul Guliyev’i demokrat olarak mı görüyorsunuz? Nasıl Guliyev ile birlikte olabiliyorsunuz? Hattâ siz bana hiç unutmuyorum, yine burada, İsa Kamber ile cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce birlik olacağınız vakit Resul Guliyev’in İsa Kamber ile birleşmesini şiddetle eleştirerek birlikten bu yüzden ayrıldığınızı söylemiştiniz. Değil mi?

Elçibey’e darbe yapan Guliyev değişti, artık demokrat


ALİ KERİMLİ: Olmuştu böyle bir şey. 2003’üncü yılında cumhurbaşkanı adayı olan zaman, ben öz adaylığımı geri çektim. Onun üzerine çok yüklenmek istemirem halihazırda.Benim burda bir rahatsızlığım yok. Ne olduysa o doğrudur? Hakikaten de Resul Guliyev, bize karşı darbe yapan Haydar Aliyev’in sağ koluydu. Zamanında Haydar Aliyev’den sonra ikinci adamdı. Üç yıl bu durumda kaldı. Ama sonra Resul Guliyev, Haydar Aliyev hükümetinin çirkin işlerini görünce kendisi hükümetten uzaklaştı. Eğer Resul Guliyev kalsaydı çok daha kazançlı çıkabilirdi. Ama Resul Guliyev, önce özür söyledi, sonradan kitaplar yazdı. Ben düşünürüm ki, Haydar Aliyev’in ne olduğunu anladı ve kesin olarak karar verdi ve kendisi istifa ederek, Haydar Aliyev’in yanından gitti muhalefete koştu. Samimi itiraflar etti. Bu insan yanlış yapmış, bu kesin böyledir. Ama sonra da demokrasi mücadelesine kendisini koşmuş. Ve bundan sonra da çok acılar çekmiş. 27 akrabasını Aliyev hapishaneye atmış. Eğer bu adam itiraf etmeseydi, halkın tarafına koşulmasaydı, şimdi oturup paraların üstüne bu hırsızlarla beraber ikinci, üçüncü adam olarak devam ediyordu. Onun için bizim böyle bir adamla anlaşmamızı çok normal buluyorum. Bizimle muhalefette samimi olduğunu gördük. İnandık.

TÜRKSOLU: Seçimlerde Türkiye’nin tavrını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye’ye kırgınız


ALİ KERİMLİ: Daha önceleri de söylediğim gibi, maalesef evvelki seçimlerde olduğu gibi Türkiye bu defa da Azerbaycan insanının umutlarını doğrultmadı. Burada Azerbaycan’daki demokrasi mücadelesinden Türkiye kenarda kaldı. Aksine Marmara Grubu gibi menfaat grupları Türk toplumu adına gelip Azerbaycan’da hileyle seçilmiş seçimlere hak kazandırdılar. Azerbaycan halkına, Azerbaycan insanına küfrettiler. Ve Türkiye’nin adına yaraşmayan, Türk halkına yaraşmayan bir şiddet uyguladılar burada. Bana göre Azerbaycan insanında, Azerbaycan Türklerinde bugün bu kardaşlarına bir kırgınlık var bugünlerde. Bunu inkar etmek mümkün değildir. Tabii ki anlayan anlıyor ki halk buna layık değildir. Halk temiz halktır. Türkiye’de de Azerbaycan’da da asil ve büyük bir millettir. Nasıl bir içimizde menfaat grupları var, nasıl bizim içimizde hırsızlar var, öyleleri sizin içinizde de vardır. Onun için bizim bu ayrı millet olmamıza karşı çıkmazlar, aksine tamamlar.

TÜRKSOLU: Seçim kampanyası sırasında hem iktidar gündemini, hem de muhalefet Azerbaycan’ın milli sorunu Karabağ konusuna hemen hemen hiç değinmedi. Bunun nedeni ne? Avrupa’dan ABD’den pek çok kurum geliyor Azerbaycan demokratik mi değil mi diye. Siz de bunlarla işbirliği içindesiniz. Siz hiç kendilerine, Karabağ’da Ermenistan’ın uygulamış olduğu anti-demokratik terörist bir işgali gündeme getirdiniz mi?

Aliyev kabilesi Karabağı zaten kurtaramaz


ALİ KERİMLİ: Bakın kardaşım, 12 yıldır Azerbaycan’da Aliyevler var. Bu 12 yılın biz ekser zamanını bu Karabağ mücadelesine verdik. Ama seçimden önceki bir ayın ardında bu ecnebilerle Karabağ tartışmasını yapmak anlamsız. 12 yıllık bir mücadele bir sonuç vermeyince, bu insanlarla Karabağ sorununu çözebileceksen mi? Bu seçimlerde Azerbaycan’ın demokrasiye kavuşup kavuşmaması tartışılıyordu.

Karabağ bizim canımız. Ben kendim Azerbaycan’da öğrenciyken, okuduğum mektebi bırakarak 90 kişiyle beraber gönüllü olarak Karabağ’a gitmiş, sengerlerde yatmış birisiyim. Azerbaycan Halk Cephesi’nin üyeleri içinden dört bin kişi şehit oldu Karabağ cephelerinde. Onun için bize Azerbaycan’daki ikinci bir siyasi zümre yok ki bizden fazla vefakar olduğunu söyleyebilsin. Ama bugün Azerbaycan’da iktidarda kimler var? Azerbaycan’da iktidarda olan zümre, iktidara gelen kim? Halk Cephesi’ne bağlıdır ithamıyla 33 tümeni dağıtmış ve bununla da Azerbaycan topraklarını müdafasız koymuş, Azerbaycan’ın daha altı kentinin işgal olunmasına neden olmuş bir iktidar var. Ve bu iktidar her zaman Karabağ’daki Ermenilerle değil, Azerbaycan’da demokrasi uğrunda mücadele veren muhalefetle çarpışma içindedir. Ve onun için böyle bir iktidarın kaldığı şartlar altında bu iktidar bize Karabağ’ı almaz. Biz bu iktidardan mı isteyek Karabağ’ın bize alınıp verilmesini? Bu iktidar bunu yapmaz.

Bu iktidar çok memnuniyetle Koçeryanlarla her yıl üç-dört kez görüşür. Bakın sayarlar ki, 16 defa Haydar Aliyev’le Koçeryan’ın görüşü oldu. İlham Aliyev’in 5-6 kez Koçeryan’la görüşmesi oldu. Onlarla görüşürler ama bir kez olsun Azerbaycan muhalefetiyle görüşmediler bu sürede. Böyle bir iktidar Karabağ problemini çözmez ki. Ancak milli, demokratik, kuvvetli, halkın isteğiyle iktidar olmuş ve Karabağ için de savaşmaya hazır olan bu güçlerin eliyle Karabağ’ı Azerbaycan’a dahil edebilirsiniz. Bir gün Karabağ’da olmamış, evlatlarını orduya göndermekten çekinmiş, kendileri firari olmuş bir kabile üyeleriyle Karabağ’ı alamazsın ki! Karabağ’ın ne olduğunu kendi tecrübesinde bilen insanların iktidar olması gerekir. Onun için biz bu hükümetle Karabağ konusunu pek konuşmadık. Çünkü biz biliriz ki onların Karabağ’a dirayeti yok.

http://www.turksolu.com.tr/96/kerimli96.htm

..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder