17 Aralık 2020 Perşembe

ASKERİ DARBELER VE TÜRK DIŞ POLİTİKASI,

 ASKERİ DARBELER VE TÜRK DIŞ POLİTİKASI 27 Mayıs Askeri Darbesine Giden Yolda Türk Dış Politikası.,


TEZİN ADI
ASKERİ DARBELER VE TÜRK DIŞ POLİTİKASI
YÜKSEK LİSANS TEZİ
ÖĞRENCİNİN ADI SOYADI
MERVE DEMİRİZ
TEZ DANIŞMANI
PROF.DR.İDRİS BAL
ANKARA 2011
27 MAYIS DARBESİ VE TÜRK DIŞ POLİTİKASI
Demokrat Parti Dönemi Dış Politikasında Genel Hatları
GİRİŞ


27 Mayıs darbesi T.C tarihinde demokrasiyi kesintiye uğratan ilk askeri darbedir. Bu darbe kendinden sonra gelen 12 Mart muhtırası ve 12 Eylül darbesine örnek teşkil etmiştir. Bu bölümde, 27 Mayıs darbesini ve bu dönemdeki Türk dış politikası açıklanmıştır. 

Amaç, 27 Mayıs darbesinin Türk dış politikasında meydana getirdiği değişimleri açıklamaktır.
    Bu kapsamda ilk olarak, 27 Mayıs darbe ile iktidarına son verilen Demokrat Parti’nin dış politikasının genel hatları ve dış politika araçları üzerinde durulmuş ve 27 Mayıs darbesine giden yol anlatılmıştır. İkinci olarak ise 27 Mayıs askeri darbesi anlatılmış, darbe yönetimin ülkeyi yönetirken nasıl bir tutum içinde olduğu, yönetimin işleyişi anlatılmıştır.

Son olarak 27 Mayıs yönetiminin anayasası olan 1961 Anayasası’nın içeriğinden ve getirdiği değişikliklerden bahsedilmiştir.

Üçüncü olarak da, bu dönem dış politikası incelenmiş, uluslar arası sistemde diğer devletlerle olan ilişkiler anlatılmıştır. İlk olarak Amerika Birleşik Devletleri Türkiye ilişkileri, ikinci olarak Sovyetler Birliği Türkiye ilişkileri, üçüncü olarak Üçüncü Dünya Ülkeleri ve Türkiye ilişkileri ve son olarak Kıbrıs sorunu kapsamında Türkiye’nin tutumu incelenmiştir.

    Demokrasiye, insan haklarına ve hukukun üstünlüğü ilkesine aykırı bir
hareket olan askeri darbeler, Türkiye Tarihini uzun yıllardır tehdit etmektedir.
Askeri darbeler Türkiye Cumhuriyetine Osmanlı Devleti’nden hatta, eski Türk
Devletleri’nden kötü bir miras olarak kalmıştır.

Tarih boyunca darbelerin yapılış nedenleri zamanın şartlarına göre farklılıklar ve kimi zamanda benzerlikler göstermiştir.İslamiyet öncesinde darbelerin gerekçesi kahraman ve cengaver hükümdarları tahta geçirebilmek, devlet egemenliğini istenilen hükümdara verebilmek olmuş,İslamiyet’ten sonra ise darbelerin dini tehdit eden unsurlara karşı yapıldığı,darbenin yapılması nın başlıca amacının sözde dinin korunması olduğu vurgulanmış tır.T.C kuruluşundan sonra da ordunun askeri darbe yoluyla sivil iradeye el koyma gerekçesi ise, sözde ”laiklik” ve ”hukuk devleti” ni korumak , gelebilecek her türlü zararı önlemek olmuştur.1

Genel olarak askeri darbe, resmi askeri kurumlara mensup, devlet emrindeki kişi ya da kişilerin hiçbir şekilde bir zaman belirtmeden, önceden hazırlanan gizli planlar ve programlar çerçevesinde, hukukun üstünlüğü, demokrasi ve anayasal devlet ilkelerine tamamen aykırı bir şekilde yönetime el koyması olarak tanımlanabilir.2

Askeri darbeler bir ülkenin geçmişini, bugününü ve geleceğini etkileyip, demokrasiyi, insan haklarını ve hukukun üstünlüğü ilkesine zarar verip, kesintiye uğratır. Darbe nedeniyle, iç politikada yaşanan karmaşa ve istikrarsızlık ortamı, ülkenin uluslar arası sistemde diğer devletlerle olan ilişkilerini de olumsuz yönde etkiler .Darbe dönemlerinde baskı altında alınan dış politika kararları da ya ülkenin yerine de saymasına ya da geriye gitmesine neden olur.

    Bu çalışmada Türkiye Cumhuriyeti tarihinde büyük etkiler bırakan ve
Türk Demokrasi’sini sekteye uğratan 27 Mayıs, 12 Mart ve 12 Eylül Darbeleri
ve bu dönemlerdeki Türk Dış Politikası’nın işleyişi incelenmiştir. 
Amaç; darbelerin T.C devletine ve dış politikasına verdiği zararı açıklayabilmek tir.  
Bu kapsamda Türkiye’ de darbeye neden olmasına neden gösteren olaylar ve
darbe yönetimleri anlatılmış ve dış politika uygulamaları üzerinde durulmuştur.
Dış politika kavramı konusunda herkesin hem fikir olduğu bir tanım ve
görüş olamamıştır. Ancak ortalama ve kabul gören dış politika tanımı ” “bir
devletin başka bir devlete veya devletler ya da daha geniş anlamıyla
uluslararası alana karşı izlediği politika” olarak yapılabilmektedir.3
Tarihsel açından bakıldığında T.C Osmanlı Devleti’nin mirasçısı
olarak kabul edilir. Osmanlı’nın dünya sistemindeki diğer devletlerle olan
ilişkileri Türk dış politikasının genel hatlarını çizmiştir.Dış politika
uygulamaları gibi, askeri darbeler de T.C’ne Osmanlı Devleti’nden bir miras
olarak kalmıştır. 4
Dış politika ilk olarak T.C’ nin ilk askeri darbesi olan 27 Mayıs 1961
Darbesi ile kesintiye uğramıştır. Demokrat Parti iktidarına el koyan Cemal
Gürsel başkanlığındaki Milli Birlik Komitesi on beş ay süresince ülkeyi kendi
amaç, plan ve doğrularına göre yönetmiştir. MBK ülke yönetimine hakim
olduğu süre zarfında iç politikanın gölgesinde kalmış, iç politikada yaşanan
bunalım dış politikayı ikinci plana atmıştır. Darbe dünya devletlerinin
Türkiye’ye karşı olumsuz bir tavır almalarına neden olmuş, dış politikada
prestij ve itibar kaybedilmiştir. Yönetim bu durumu düzeltebilmek için,
Türkiye’nin dış politikasının değişmediği, darbenin hiçbir şekilde dış ilişkilerin
etkilemeyeceği belirtilmiştir. DP yönetiminden hiç bir iz bırakmak istemeyen
MBK yönetimi hayatın her alanında reform çalışmaları yapmış, bu durum dış
politika uygulamalarına yansıtamamıştır. Türk dış politikası bu dönemde
durma, tıkanma ile karşı karşıya kalmış, alınan kararlar stres ve baskı altında
alındığı için olumsuz yönde etkilemiştir. Ayrıca 27 Mayıs darbesi kendinden
sonra gelen darbelere örnek teşkil etmiş ve cesaret vermiştir.5

Türk demokrasisine bir darbe de 12 Mart 1971 tarihinde vurulmuştur. Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanı beş general tarafından gerçekleştirilen muhtıra darbesi ile başlayan dönem 1973’te yapılan demokratik seçimlere kadar devam etmiştir. Bu darbe 27 Mayıs’tan farklı olarak sivil irade tamamen ortadan kaldırmamıştır. Darbe öncesinde iktidarda olan Adalet Partisi zorla istifaya zorlanıp, yerine askerin istediği ve ordunun kontrolündeki bir hükümet kurulmuştur. AP iktidarı boyunca bağımsızlığa aykırı düşeceği gerekçesiyle alınamayan bir çok karar, Ordu kontrolündeki Nihat Erim hükümeti tarafından kolayca alınmıştır.Kolay ve hızlı bir şekilde karar alınabilmesinin nedeni ise hiçbir oy kaygısının ve kendilerini meşrulaştırma kaygılarının olmaması ve halkın fikrine önem verilmemesidir.Bu tutum darbe yönetimlerinin ortak özelliğidir. AP yönetimi
ABD yanlısı politika izlediği gerekçesiyle eleştirilirken 12 Mart yönetimi ABD
kontrolüne daha yakın olmuştur.6

Çalışmada incelen en son askeri darbe ise 12 Eylül 1980 darbesidir. 
12 Eylül Yönetimi 27 Mayıs 1960 Darbesi sonrasında oluşturulan 1961 Anayasası başta olmak üzere var olan demokratik kurum ve kuralları rafa kaldırmış, siyasi iktidar 12 Eylül Darbesi’ni gerçekleştiren Orgeneral Kenan Evren başkanlığındaki, komuta heyetten meydana gelen  “Milli Güvenlik Konseyi”’nin eline geçmiştir. Darbenin gerekçesi ise ülke içindeki anarşi ve karmaşa ortamının son bulmasıdır. 12 Eylül yönetimi T.C’nin kuruluşundan itibaren benimsenen ve uygulanan dış politika ilkelerini ve darbe öncesindeki dış ilişkileri herhangi bir değişiklik yapmadan kabul etmiş, dış politikada “süreklilik” ilkesini uygulamıştır. Bunun nedeni demokratik rejime son vererek iktidara gelen yönetimin uluslar arası sistem içinde kabul görebilme çabasıdır. Devam eden bağlantı ve ittifakların sürdürülmesi, batı bloğu içinde kalınması öncelikli olarak kabul edilmiştir. Diğer bir neden ise ülkede karmaşa ve anarşi ortamından kaynaklanan iç politika sorunları nın bir an önce çözüm bulmasının gerekliliği olmuştur. İç politikadaki kaos darbe için meşrulaştırıcı araç olarak kullanılmış ve kaosun olgunlaşması için beklenmiş,
istikrar kasıtlı olarak sağlanmamış ve darbe yapılmıştır. Dış politikada da ülkeyi ileri götürecek, prestij ve önemini artıracak bir karar alınamamış, iç politikanın etkisinde dış politika yürütülmüştür. 7

DİPNOTLAR:

1 Osman Bulut.“Türk Tarihi’nde Askeri Darbeler”.31 Aralık 2009, 27 Şubat 2010.
http://www.farklitarih.com/2009/06/turk-tarihinde-askeri-darbeler.html
2 Darbe Nedir? Askeri Darbe Tarihi? Darbe ile Başa Geçen Yöneticiler”.27 Ocak 2010, 23
Şubat 2010. http://www.uzmanportal.com/darbe-nedir-askeri-darbe-tarihi-darbe-ile-basagecen-
yoneticiler.html/
3 Ömer Kürkçüoğlu,Dış Politika Nedir? Türkiye’deki Dünü ve Bugünü,11 Aralık 2009,
http://dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/42/445/5011.pdf, s.311
4 Ramazan Gözen,”Dış Politika Yapımın Aktörleri”,İmparatorluktan Küresel Aktörlüğe
Türkiye’nin Dış Politikası,Palme Yayıncılık,Ankara , 2009,s.7-8
5 Melek.M.Fırat. 1960-71 Yılları Arası Türk Dış Politikası ve Kıbrıs Sorunu ,Siyasal
Kitapevi,Ankara,1997
6 Faruk Sönmezoğlu,”II.Dünya Savaşından Günümüze Türk Dış Politikası”,Der
Yayınevi,İstanbul,2006,s.333-335
7 Mehmet Emin Çağıran.”12 Eylül Darbesi ve Dış Politika Anlayışı”. Haydar Çakmak.(der.).1918-2008 Türk Dış Politikası,Barış Plantin Kitapevi,Ankara,2008


***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder