9 Nisan 2016 Cumartesi

Ehven-i Şeri Seçmelisin; Aynen Mustafa Kemal Gibi



Ehven-i Şeri Seçmelisin; Aynen Mustafa Kemal Gibi 


Açık İstihbarat
Tarih:15/07/2014 
Türü:İç Politika 


 Mustafa Kemal'in "ehven-i şer, şerlerin en kötüsüdür" sözünü paylaşıyorsun internette.

Git şoförler odasına; girişinde Atatürk'ün "Türk şoförü asildir" sözünü de göreceksin.

Çık Harem-Gebze hattına, bin yüzlerce minibüse, bak bakalım 1 tane asil şoför bulabilecek misin?

Geçeceksin; o 100 sene önceydi.

Mustafa Kemal o sözü, tarihin en kritik zamanında "ehven-i şeri" seçtiği  için söyleyebildi.
 
www.acikistihbarat.com
15.07.2014

Matematik zekanla duygusal zekan arasında sıkışıp kalmış, yalpalamaktasın.

Aptal değilsin...bugüne kadar onlarca konuya kafa yordun, ülken adına onlarca doğru çözümleme ve tespit yaptın...

Korkak değilsin... dünya tarihin en orijinal eylemlerinde günlerce polise karşı durdun, gaz yedin, cop yedin...

Cahil değilsin... ülkenin karşı karşıya kaldığı en kapsamlı küresel saldırıyı analiz edebilmek için yıllardır okuyup duruyorsun...

Fakat ne hikmetse hayatının  hatasını yapmak üzeresin; seçimleri boykot edip, oy vermeyerek.

Aptal olmadığın için matematiği ile başlayalım...

Bütün bu hengâme içinde Tayyip Erdoğan'ın aslında güç kaybettiğini görmüyorsun. 

Bir "Erdoğan referandumuna" dönüşen son seçimde %43 oy aldı...yani ülkenin %57'si bu Deccal Provasına HAYIR dedi. Eğer yerel seçim milletvekili seçimi olsaydı, milletvekili sayısı mevcudun da altına düşecekti. Yani Tayyip Erdoğan Meclis'teki kan kaybı tam gaz sürecekti.

Cumhuriyet tarihinin en kabus propaganda bulutunun arkasındaki güneşi göremiyorsun. AKP'nin propaganda makinasının senin moralini bozmak için uyguladığı bütün taktikleri hap gibi yutuyorsun. 

Tayyip Erdoğan bile inanmıyor , senin inandığın kadar, %55 ile seçileceğine.

Tayyip Erdoğan bile farkında bu ülkenin özgül ağırlığı karşısında köşeye sıkıştığını ve tek kurtuluşunun belediye ve devlet ağları üzerinden beslediği bir kitlenin körlüğünde olduğunu.

Bir de senin körlüğün eklenmesin Erdoğan'ın hanesine. Bir de senin boş protesto oyun, yazmasın Erdoğan'ın yüzdesine.

Cahil olmadığın için sosyolojisi , tarih ve analizi ile devam edelim...

Kurtuluş Savaşı romantizmini abarttığının farkında değilsin.

Cahil olmaman, muhakeme yeteneğinin dumura uğramayacağı anlamına gelmiyor.

Kurtuluş Savaşı'nda kaybedecek hiç bir şeyi kalmamış koca ve onurlu bir Millet vardı...

Şimdi kaybedecek arabası, milyarlarca dolar "mortgage"ı olan ve şehitlerinin katili ile pazarlık edilmesine gıkını çıkarmayan, zavallı ve onurunu kaybetmiş bir Millet var.

Kurtuluş Savaşı, devletin içinden bir grup bürokrasinin tarihi bir lider etrafında kenetlenmesi ile organize edildi.

Bak bakalım Devlet'te senin hayallerinin, ideallerinin esamesi okunuyor mu....

Var mı yakınında veya uzağında Mustafa Kemal'in tırnağı olabilecek bir lider?

Kurtuluş Savaşı'nda Anadolu  bir kaç kanı bozuk hainin dışında bir dava etrafında birleşmişti...

Bak bakayım Anadolu'ya...yılanın en engereklisi kıvrılmış bekliyor dağlarının berisinde.

Ve unutmadan;  Kurtuluş Savaşı'nda ayağında doğru düzgün çapul kalmasa da bir Türk Ordusu ve Padişah'a karşı silah arkadaşının arkasında duran Kazım Karabekir gibi komutanları vardı..

Bugün ise, PKK'nın Murat Kazanasmaz'ı olarak her gün PKK'nın kapattığı yolları bildiren ve silah arkadaşlarını "Padişah" adına yanlış yönlendiren,  altlarında audileri ile Özel Necdet ve kurmayları. var.

............

Mustafa Kemal'in "ehven-i şer, şerlerin en kötüsüdür" sözünü paylaşıyorsun internette.

Git şoförler odasına; girişinde Atatürk'ün " Türk Şoförü Asildir " sözünü de göreceksin.

Çık Harem-Gebze hattına, bin yüzlerce minibüse, bak bakalım 1 tane asil şoför bulabilecek misin?

Geçeceksin; o 100 sene önceydi.

Mustafa Kemal o sözü, tarihin en kritik zamanında "ehven-i şeri" seçtiği  için söyleyebildi.

Nişantaşı'ndaki evine gelenler, İstanbul'da bir şeyler yapması için onu teşvik ederken o sustu, bizzat Padişah'tan yetki aldı ve ZAMAN KAZANMAK İÇİN resmi yetki ile Samsun'a çıktı.

Anadolu'da gücünü topladıktan sonra "Ehven-i şeri" seçmeme lüksüne kavuştu.

Samsun, Mustafa Kemal'in ehven-i şer'i idi.

Senin Samsun'un ise bütün aksamalarına rağmen ağır aksak bir demokrasi ve onun pratikteki yansıması olan Parlamento.

Cumhurbaşkanı  seçildiği takdirde Türkiye'yi tek adam diktasına götürecek Erdoğan'ın hadım edip, sekreteryaya dönüştüreceği Parlamento.

Ekmeleddin İhsanoğlu'nun ne olduğunu bize anlatma; biraz utanman olsun.

2004 yılından beri küresel güçlerin ve Türkiye'deki uzantılarına yönelik onbinlerce yazı yayınlayan bu sitenin bütün yazarları "Ergenekon"'dan içeri alındı bilmez misin?

"Ergenekon"'un o Nemrut Mustafa divanından bu yazarların yüzlerce sene hapis cezası aldığını bilmez misin?

Bize mi emperyalizmi anlatıyorsun; bize mi Erdoğan'la mücadeleyi anlatıyorsun?

Cahil olmaman utanma duygusundan muaf olduğun anlamına gelmez; utan.

....

Evet; İhsanoğlu'nu seçmek zorundayız...

İhsanoğlu Coca-Cola'nın , MOSSAD'ın , ABD'nin , İngiltere'nin ve bilimum emperyal güçlerin ajanı da olsa seçmek zorundayız...

İhsanoğlu değil Dünya İslam Örgütü'nün başkanı, galaksi İslam Birliği'nin başkanı olsa da seçmek zorundayız...

Çünkü kaderin bizi sıkıştırdığı bu "işgal altındaki" İstanbul'dan Samsun'a çıkabilmek için ZAMAN KAZANMAK zorundayız.

Ve bunun için gerekirse aynen Mustafa Kemal'in yaptığı gibi çıkış vizemizin üzerine İngiliz damgası vurdurmak zorundayız.

Ve bunun için gerekirse aynen Mustafa Kemal'in yaptığı gibi halife Padişah'ın karşısına çıkıp onun görevlendirme emrini almak zorundayız.

....

Erdoğan hanedanlığı artık uçurumun kenarında duruyor. Bunun farkında sizin olmadığınız kadar.

Ve Cumhurbaşkanı seçilemediği noktada bütün domino taşları üzerine doğru yıkılmaya başlayacak. Hakkındaki bütün dosyalar , bütün kanıtları ile Devlet'in arşivlerinde mühürlenmiş bekliyor. 

Yüce Divan bekliyor.

Erdoğan bunun farkında, senin olmadığın kadar.

O yüzden bütün paralı köpeklerini saldı medyadan üzerine. 

O yüzden "ilk turda seçilir" propagandasını tam gaz pompalıyor sen tatilden dönmeyesin diye.

Korkuyor çünkü tek bir oyun onu uçurumun kenarından aşağı itebileceğini biliyor.

Atmadığın veya boş attığın  tek oyla Cumhurbaşkanı seçilip; çocuk oyuncağı zannettiğin demokrasi oyununu özleyeceğin otoriter federalizm girdabına sürükleyebilir ülkeyi.

Atacağın tek oyla siyasi tarihinin en sembolik ve ağır yenilgisini alıp, yıllardır şirk koştuğu Hak'kın ve yıllardır zülm ettiğin Halkın o soğuk nefesini ilk kez ensesinde hissedebilir.

O tek oy senin.

Ehven-i Şer'i seçmek zorundasın...Aynen Mustafa Kemal gibi.

Açık İstihbarat


Açık İstihbarat @ 2014


http://acikistihbarat.com/Sayfalar/haberdetay.aspx?id=10498


..


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder