18 Kasım 2014 Salı

HAK VE EŞİTLİK PARTİSİ (HEPAR) PARTİ REHBERİ




HAK VE EŞİTLİK PARTİSİ (HEPAR) PARTİ REHBERİ


resim gösterilmiyor


HALKÇIYIZ ,MİLLİYETÇİYİZ ,SOSYAL ADALETÇİYİZ

“Gökler fırtına bulutlarıyla dolu. Sendelemek, diz çökmek,
yorulmak ve zayıf düşmek yok. Kabına sığmaz insanlar olun;
kazanmaktan başka bir şey düşünmeyin. Kesin kararlı ve inançlı olarak yürüyün,
bütün yüksekliklerin eğildiğini göreceksiniz. Mücadele demek, yollarda olmak demektir.”
“Kartalın kanatlarının ağırlaşmasına, pençesinin sertliğini kaybetmesine asla müsade etmeyin.”

"Büyük işler, güçlü bir yürek, güçlü bir kafa gerektirir.
Mazeret yok!.. Hayat ya cesur bir tecrübedir, ya da hiç birşey değildir.”


SİYASİ KAVRAMLAR

Doktrin (Fransýzca): Öðreti.
Bir anlayýþa, düþünceye dayalý olan ilke veya ilkeler dizisi.

Ýdeoloji (Fransýzca): Öðreti.
Bir partinin davranýþlarýna yön veren politik, hukuki, felsefi, dini ve moral düþüncelerinin bütünü.
Hak ve Eþitlik Partisi bu iki yabancý sözcüðün tam Türkçe karþýlýðýný kullanýyor:

“SİYASAL VE TOPLUMSAL İLKELERİMİZ”
diyerek halkın karşısına çıkıyor. “Siyasal ve Toplumsal ilkelerimiz” için,
doktrinimiz demek de ideolojimiz demek de doğru ve yerinde bir ifadedir. 
Ancak Türk'çesini kullanmak elbette ki en doğrusudur.

"Hak ve Eşitlik demek fırtına kuşları demektir. En ağır rüzgarlarda bile, rüzgara karşı uçacağız.”

1. BÖLÜM  Siyaset Nedir, Niçin Yapılır ?

Hayat mücadelesinde üstünlük kazanmak için sağlam kafa lazımdır. insanlar da koçlar gibi kafa kafaya dövüşürler.”

Siyaset, üstün bir ideal uğruna rahatından ve güvenliğinden ödün vererek bir davaya katılma arzusudur.

Siyaset, idealist bir harekettir. Bizim dimağ ve ruhumuzda kuvvetle yer tutmuş fikir ve duygu, halka dayanma ihtiyacımızdır.

Siyaset, insanların yaşam mücadelesini dünyada var olabilmek için sürdürme sanatıdır. 

Tüm mücadele temelde nüfusu besleyecek yeterli toprağa sahip olmak ve elde tutmak için yapılır. 

Halkın gücü silah stoklarından çok daha üstündür. Esas güç halkın kararlılığı, azmi ve inancıdır.

Siyaset, bir devletin politik, ekonomik, sosyal, kültürel ve güvenlik konularında politikalar üreterek halkın refah ve
mutluluğu için yürütülen tüm faaliyetlerdir. 

Siyaset, halk içindeki çelişmelerin halk yararına düzenlenmesi sanatıdır. Bu nedenle siyaset erdemli ve onurlu bir mana taşımaktadır. 
Ama ne var ki, idealistten demogoga kadar her türlü insanın at oynatabileceği yer de siyaset meydanıdır.

Halkın mevcut düzenden ve siyaseten kirlenmiş partilerden umudu kalmamıştır. 

Halk sahipsiz, doğruluk ve dürüstlüğe hasrettir. Kaynayan kazan kapak tutmaz.

Siyaset ülkenin geleceğine sahip çıkmak için yapılır. 

Siyaset, ulusal yapısı ikiye bölünmeye doğru giden ve milli ekonomisi yok edilmiş bir ülkeden geriye bir şey kalmadığı için yapılır.

Siyaset, ülkenin başına gelen her şeyden yurttaş olan herkes, birebir sorumlu olduğu ve kimsenin olup biteni ürkerek, çekinerek, 
korkarak kenardan seyretme hakkı olmadığından yapılır. Çünkü ülkenin yazgısı kişilerin de yazgısı olacaktır.

Siyasette insan inandığına denktir, yapabileceği ise düşündüğü kadardır. 

insanlar yetenek ve enerji açısından fakirleşirse, örgütün de yeteneksiz ve değersizlere kalma tehlikesi vardır.

Siyaset zor, çok zor bir iştir. Siyaset düşmanı bol olmak demektir. 

Cesur, atılgan, vatanını ve milletini çok seven ve bu yolda her şeyi göze alabilen insanlar ister.

Yokuşlar insanı susatır. Yokuşlarda susayacağını bileceksin. içine vatan kaygısı çökmeyen insan siyaset yapamaz.
Gönülden bir vatan ve halk adamı olmak şarttır.

"Ülken için bir mücadeleye girmediysen, sen öldüğünde de hiç yaşamamış olacaksın.”


2. BÖLÜM  Partili Niteliği ve Sorumluluğu

"Partiye kendini adama, sınır tanımayan bir dürtüyle hareket etmektir.”

Büyük işlerde o işe kalkışmak bile cesarettir. Politika da, tıpkı yaşam gibidir, güçlü ve akıllı olanı başarıya ulaştırır. Ciddiyet, çalışkanlık ve disiplin ister.

iktidar olmak ve kesinlikle kazanmak, yüksek bir amacı hedefe koymaktır. Böyle olunca, onur duygusu, sorumluluk ve cesaret ileri ölçülerde gelişir. 
Yeter ki kişi istesin ve azmetsin.

Siyaset uzun süreye yayılmış sabır ve yoğun bir faaliyetler dizisidir. Bu nedenle partililer kendini halka adamış özverili insanlar olmalıdır.

Sabırsızlık, cesaret kaybı ve umutsuzluk… Yol uzadıkça usanırsınız;  sabırsızlık ve cesaret kaybı insaný daha kolay bir yola sapması için ayartır. 

Kestirme yollar asla işe yaramaz. Onu seçtiğiniz için de duyacağınız pişmanlık duygusu, umutsuzluğunuzu daha da arttıracaktır.

Her partili halk adamı olmalı ve halkın içinde konuşmalıdır. Bir heyecan, bir mantık, bir eylem adamı olmalıdır. 

Bir hareket, bir direniş ruhu yaratmalıdır. Her üye ve kadroda görev alan herkes, partinin yavuz adamlarından biri olmaya çalışıp gayret göstermelidir.

Yavuz bir partili, atılgandır, karşılaşacağı direnişlerde kesinlikle geri çekilme niyeti taşımaz.

Siyasette ilkeli olanların, dik duranların, halkın dertlerine çare arayanların başarılı olmaması için hiçbir sebep yoktur.

Parti ruhu şarttır. Bu coşku, heyecan, vazgeçilmezlik, inanç, azim ve hırstır. Yıkılmazlıktır, dayanıklılıktır.

Güçlü zihin, güçlü ruh ve bedendir. Her rüzgarda eğilen, suyun üstünde ağaç kabukları gibi akıntıyla oraya buraya savrulan, 
sudan sebeplerle particilik yapmaya kalkışanların bu sert mücadelede gelecekleri olmayacaktır.

Kitlenin cesareti sıradan insanların cesaretinin çok üstündedir. Mutlaka kitle (kalabalık) oluşturun. Zayıf görünmeyin.  Yapamıyorsanız hiç çıkmayın.

Rüzgar gülü gibi her yöne dönenler ve gölgelerinden korkanlarla particilik yapılmaz. Evcilik oynar gibi de particilik olmaz. 

Siyasette gevşek insana tahammül yoktur. Aslanın sırtına binen çabuk iner. 
Egosuna köle olmuş ve bencillik kavgasına düşmüş küçük ruhlu insanların bu mücadelede yeri yoktur.  
Parti kadrolarında yer almalarına müsaade edilemez.

Bir insan her gün kavga eden, şikayet eden, her şeye bahane üreten, aklının işleyişi şaşmış, ileri yaştaki insanlar gibi konuşuyor ve davranıyorsa, 
bundan partili olmaz.

Parti milletin gönlünde yer etmeli, her şey hayata dair olmalı, partinin hedeflerini kökleştirmek partililerin temel amaçlarından biri olmalıdır. 

Yavuz bir partili kurumuş ağaca bile çiçek açtırmayı bilendir. 

İyi bir il, ilçe ve belde örgütü mensupları gerekirse at, katır, eşek sırtında da dolaşarak parti propagandası yaparak oy toplamayı bilmelidir.

Üyelerden başlayarak tüm partililer, olanca güçleriyle her kesimi ikna etmek, 
onları parti saflarına kazandırmak için ellerinden gelen her gayreti göstermelidir.

Dolaysız konuşun, yüzlerine söyleyin. Zihninizi açık ve esnek tutun, kaleminiz işlek, eliniz çabuk olmalıdır. Dürüst olacak ve gerçekleri söyleyeceğiz. 

Hak ve Eşitlik Partisi, 
aynı siyasal ve toplumsal ilkelere (Doktrin-ideoloji) inanan ve bu ilkeleri “ideal” olarak özümseyen kadın ve erkek topluluğundan meydana gelir.
Herkes partinin hedeflerini kökleştirmek için doktrine hakim olmalıdır.

Her partili doktrin ve partinin felsefesine hakim olarak siyasi dili ve konuşmayı öðrenmelidir.
Yeni bir siyasi parti hareketinin en başında, parti doktrininin halka götürülüşü, toplumun en uç noktalarına kadar yayılışı gelir.  Bu iş, halka yöneliştir. 

Temsilciler halkın karşısına gönderilecek, seçmen ve halk kendi tarafımýza çekilmeye çalışılacaktır. 
Halkın ayağına gidilecek, halka ulaşılacak ve halka mal edilecektir.

Biz kitlelere dayanan bir partiyiz, hiçbir sosyal sınıf ve gruba ait değiliz.
Partilerin şeref payeleri vardır. Bu payeler meclis içinde ve dışında iken üst unvanlara sahip olmak ve o yetki ve sorumlulukları taşıyabilmektir. 

Hak ve Eşitlik Partisi yeni kurulduğu için başlangıçta, zorunlu olarak, unvanlar atama ile verilmektedir. 
insanlığı bugün olduğu seviyelere getiren rekabet ve yeteneklerdir. 

Partinin geleceği gerçek partililerin elinde ve yönetiminde olacaktır. Emek, alın teri ve özveri esastır. Hak edene hakkı teslim edilecektir.

Eski nesil bürokratlar, heves karlar ve acemilerle parti işleri yürümez. Örgütün her seviyesinde liderlik; eylemdir, söylem değil. 

Kaptanların kaptanlığı fırtınalı havalarda anlaşılır, süt liman sularda değil… Bu da irade gücüne, dayanıklı ve cesaret dolu bir kalbe ihtiyaç duyar.

Araştırmalarda Türkiye'de parti isimlerinin tek başlarına insanı cezbedecek, peşinden sürükleyecek bir büyüsünün olmadığı tespit edilmiştir.
  
Buna karşılık Batı'da parti liderlerinin halk üzerindeki etkisi %45-50 iken, Türkiye'de %70 olduğu ortaya çıkmıştır. 
Bizde liderin halk nezdinde ki prestijinin çok büyük olması, mevcut siyasal ve sosyal kültürümüzde şarttır.

Dünyanın iki tarihi vardır: siyasi ve harp tarihi. Bilinen ve görünen odur ki, 
“Lider yoksa, mücadele de yoktur.”
şayet liderini bulamamışsa herhangi bir mücadele, tüm gayretlere rağmen sonuca ulaşamadan erimiş, dağılmış ve boşa çıkmıştır.

Tüm rakip, hasım ve düşmanlar bilir ki, bu baş (lider) olmazsa, iş kolaylaşacak ve sonuç da olmayacaktır. 
O nedenle, bütün şimşekler, yıldırımlar, tüm manevralar, önde giden, başı çeken, ilerde yürüyenin üzerine toplanacaktır. 

Lider aslında, tüm bu sorumluluğu, tehlikeyi, riskleri ve her şeyi göze alarak öne çıkan kimsedir. 
Hal böyle olunca yürüyüş kolunda bulunan herkesin lidere olan sadakat ve güveninin tam, kesin, kusursuz, tereddütsüz olması şarttır.
Bunun başka ne bir yolu, ne de yöntemi yoktur. 

Liderin sadakat istemesi de çok doğaldır. Çünkü onun da arkasından gelenlerden hiçbir şüphesi olmamalıdır. 
Çok daha pratikte ise lidere sadakat, onun seçtiği hedefe olan inançtır. 
Normal bir insan için karar vermek o kadar kolaydır ki; lidere sadakatin yok, seçilen hedefe inanmıyorsan bu yürüyüş kolunda ne işin var senin?... Tereddüt etme karar ver, kendi yolunu bul. Tereddütü huy edinenin ömrü zehirdir…Direnme ve sebat iyi bir particinin vazgeçilmez nitelikleridir

3.  BÖLÜM Örgütsel Sorumluluk

"Cesaretli ol! Hayatına geri baktığın zaman yaptıkların için değil, yapamadıkların için üzüleceksin.”

Parti, bir sıkılmış yumruktan ibarettir.Beceriksiz ve haris insanlara partinin kadrolarında yer verilmeyecektir.

Partilere Sýzma:
Rakip partiler tarafından ele geçirme, parçalama için yapılır. Yalnız sızanın sızılandan çok kuvvetli bir örgütebağlı olmasıyla, 
sızılanların gaflet ve dalaletine bağlıdır. Aksi halde toprak çanakla, demir kasenin çarpışmasında sonucun ne olacağı baştan bellidir.

Parti içinde hiyerarşik disiplin şarttır. Bu yetki ve sorumluluk derecesi demektir. 
Belde, ilçe, il, Genel Merkez kademeleri içerisinde sorunun çözümü esastır.
Bir konunun Genel Başkan'a uzamış olması demek, tüm bu hiyerarşik kademeler meseleye çare bulmayı becerememişler demektir.

Örgütün herhangi bir yerinde bir çatlak baş gösterdiğinde,
merkez illere, iller ilçelere, ilçeler beldelere, çok enerjik ve etkin bir müdahalede bulunarak partinin disiplin gücünü sağlamalıdır.

Parti örgütü kurmak ve sağlam bir partili olmak çıplak elle ev inşa etmek gibidir. 
iç kavga ve çekişmeler örgütü zayıf düşürür ve bundan rakipler yararlanır. 

Beceriksiz ve haris insanlar parti yönetiminde bulundurulmamalıdır. 
Gerçek partililer kendilerini halka adamış, direnme ve sebat gücü yüksek, özverili insanlardır.

Partiyi ve partilileri halka karşı iki şey bağlar: Birincisi partinin programı (doktrini), ikincisi ise Genel Başkanın kamuya açık söylemleri. 
Genel Başkanın yurt gezilerinde söyledikleri, açıklamaları, şayet parti kadrosunda bulunup sorumluluk üstlenmişler tarafından küçük notlar halinde
yazılmazsa; sonradan kime, nasıl açıklanacak? Hafıza nankördür, not tutmak esastır.

İl ve ilçe başkanlarının tam hedefi, il ve ilçelerinde partinin örgütünün olmadığı tek bir yerleşim birimi bırakmamaktır. 
Herkes bölgesine bir mahalle muhtarı kadar hakim olmak zorundadır.

İl, ilçe ve belde başkanlıklarının mutlaka, mahalle ve sokak temsilcileri, sorumluları olmalı, onlardan on beş günlük, otuz günlük raporlar alınarak -
bir değerlendirme yapılmalıdır.

Parti kademelerinde kadın ve gençlik kollarını (özellikle de il ve ilçe katlarında) kurup harekete geçiremeyen yerlerde parti çalışması, 
propaganda ve tanıtım eksik, kusurlu ve yarım kalacaktır. Bu konu hayatidir.

İl, ilçe, belde başkanları ile yardımcılarının telefonları yirmi dört saat açık bulunmak zorundadır. Siyasette neyin,ne zaman olacağını kestirmek güçtür.

İllerde “İl Disiplin Kurulları” mutlaka teşkil edilmeli ve görev yapacak bilgilerle donatılmış bulunmalıdır.

Parti örgütünün katmanlarına devamsızlık ve aidatların düzenli bir şekilde ödenmemesi enerji kaybıdır. Zekice, esnekçe ve mutlaka bir yol bularak çare bulmak, kadroların sorumluluğundadır.

Partinin bütün büroları hafta sonları mutlaka açık olmalı ve gelenler kabul edilmelidir. Parti merkezlerine gelen insanların sıcak ve esnek -
bir yaklaşımla karşılanmaları ve uğurlanmaları bir sosyal ve kültürel meseledir ki, mutlaka uygun yürütülmelidir.

Özellikle küçük yerlerdeki parti büroları tam gün açılamıyor ise, kapılarına hangi saatler arası açık olacağı yazılmalı ve telefon numaraları bırakılmalıdır.

Fikir kulüpleri, dernekler, meslek örgütleri, sendikalar, sosyal dayanışma kurumlarıyla sıkı temas sürdürülmelidir.

Tüm partililer ve bilhassa il, ilçe örgütlerinde görev alan yöneticiler her gün asgari bir kere parti resmi web sitesini ziyaret ederek gelişmelerden ve Genel Başkanın programından haberdar olmalıdır.

Artık internet başında ulusalcılık, milliyetçilik ve halkçılık oynamak zamanı değildir. 

Hayat eylemdir. Halk sokaklarda, mahallelerde ve köylerde beklemektedir, yakalandığı tuzak ve zehirli hastalıklardan kurtarılmayı.

İnternet başından ilaç tarif etme alışkanlığı bırakılacak, ilaç halka bizzat götürülecektir. En zararlı şeydir kolaycılık. Hareket her şeyi yerinden oynatır.


4.   BÖLÜM Propaganda ve Tanıtım

"Umduğunuzdan daha zor bir işle karşılaştığınızda, sandığınızdan daha iyi olduğunuzu görürsünüz.”

Propaganda; duygu, düşünce, tutum ve davranışları etkileme tekniğidir. Görsel ve işitsel tüm araçlardan istifade edilerek, belirlenen amaç ve hedeflere ulaşmak için yapılır.

Siyasi propaganda insanların; zihin, ruh ve duygularına yönelik olduğundan tek bir merkezden planlanır ama çok elden tüm alanda uygulanır. 
Tamamen uzmanlık ve ustalık istediğinden ve çok ince teknikleri gerektirdiğinden asla yerel üretimlerin kendi kendilerine icat edeceği bir konu
değildir. 

İl ve ilçelerin bu konudaki yaratıcı çalışmaları varsa, bunlar Genel Merkeze sunulur, onaylanırsa tüm örgüte yayımlanarak yürürlüğe sokulur.

Siyasi propaganda da hedef; dost, tarafsız ve rakiplerdir. 
Mitingler, demeçler, doktrin metinleri, broşürler, parti bayrak ve sembolleri, partinin slogan ve müzikleri, dergi, gazete ve web sayfalarý ile yapılır ve yürütülür.

Genel propaganda da korkutucu ve kışkırtcı yöntemler de olmasına karşın, siyasi mücadele ve propaganda da metot, “ikna edici teknik” kullanmaktır.

Propagandanın ikna edici tekniğinden fayda sağlayabilmek ve netice elde etmek için şunlara ihtiyaç vardır:

Propagandayı yapanın söylediği şeylere önce kendinin inanıp konuları içselleştirmesi lazımdır.

Sözler net, pratik, gerçekçi ve anlamlı olmalıdır.Anlatılan konu ve fikirlerin basitleştirilmiş olması gerekir. yer, zaman ve şahsı işin içine almak demektir.

Amaçlı seçim şarttır. Yani kime ve kimlere propaganda yapılacaksa, eğitim, yaş, sosyal statüleri dikkate alınarak hazırlıklı gidilmelidir.

Belli aralıklarla aynı kişi ve gruplara propaganda yapmaya devam edilmelidir. Ta ki size inandıklarına kanaat getirinceye kadar.

Propagandayı uzmanlık dışında sıradan bir örnekle anlatmak gerekirse, 
diyelim üzerinden atlamak istediğiniz bir duvar var ve sizin amacınız duvarın ötesine geçmek. 
Üzerinden atlamanız ise imkansız. Üstelik siz aranızda hiçbir duvar olmasın istiyorsunuz,  yani duvarı delmeli ve yıkmalısınız. 
Herkes eline çeşitli boyutlarda taş alarak veya çeşitli yerlerde üretilmiş kimisi zayıf kimisi uydurma oklar alıp bunları duvarın orasına burasına atarak- duvarı yıkabilir misiniz? Fazla fizik ve matematik bilmenize gerek yok. Cevap hayırdır. Neden? Çünkü güçlü bir silahınız yok, odak bilmiyorsunuz, organize değilsiniz ve size esas nokta ve kesim gösterilmemiş. Sonuç herkes, bilek gücünü en iyi taş veya okla tek elden gösterilen bir tek noktaya karşı kullanacak. O zaman en sağlam duvarların bile, önce yavaş yavaş gücünün gevşediğini, sonra ince çatlamaların oluştuğunu, en sonunda da- gücün toplandığı kesimden delinip, yarılıp, parçalandığını göreceksiniz. 

İşte propaganda uygulaması budur. Artık duvar sizin için engel olmaktan çıkmıştır. Aslında bu yöntem tüm insan gayretleri ve amaçları için de geçerlidir.
Yeter ki insanlar bu ilkeyi uygulayabilecek yetenekte olsunlar. Örneklerde, emsal ve tanık gösterme yapılmalıdır. 

Propaganda da ne yapacağınızı söyleyin. 
Gereksiz ve etkisiz sataşmalardan kaçının. 
Yaşlılara huzur ve güven vaat edin. 
Çalma ve çırpmanın önleneceğini söyleyin.
Gençleri etkileyin, aileye çocukla girilir. 
İnançlara sakın ters düşmeyin. 
Yağmacı ve bedavacı zihniyetin sonunu getireceğimizi söyleyin. 
Doktrine hakim olmadan siyasetçi olamaz ve siyasi söylemde bulunamazsınız.
Propaganda ve tanıtımda kum sayılmamalı, her şey yerli yerinde, net ve açık söylenmelidir.
Seçim propagandası ve tanıtım çok yoğun, hiçbir şeyi ihmal etmeden, aşırı bir yüklenmeyle, tüm alanlara hakim olarak yürütülmelidir.
Halk, kendilerine net sonuçlar gösterilmedikçe, en çekici genel fikirlere karşı bile ilgisini çabuk yitirir. 
Halka doktrin, tek tek anlatılmalı, umut ışığı, bir inanç ateşi yakılabilmeli, bilinci uyandırılmalıdır.
Partinin “Siyasi ve Toplumsal İlkeleri” (Doktrini ideolojisi) kitleleri davet niteliğindedir. 
İlkeler hiçbir tereddüte yer vermeyecek açıklıkta anlatılmalıdır.
Grup yalnız düşünmede değil, eyleme geçmede de bireyleri cesaretlendirir, güdüler. Bu nedenle, sahada
yürüteceğiniz her faaliyet olabildiğince çok insan ve araçla yapılmalıdır. (Basın bildirileri, konvoy teşkilleri ve mitingler gibi)
Halkta merak ve hayranlýk uyandırmalısınız.

Bugüne kadar siyasi gücü elinden alınan halkı siyaset alanına çıkarmak için tüm gayretinizi sergileyin.

Halkın ayakkabılarını giyip onunla gezerseniz, elinizde şehir planı, bölge haritaları, semt ve mahallelerin
krokileri, ilçe ilçe, belde belde dolaþırsanız, halk sizi hiçbir zaman düş kırıklığına uğratmaz.

Her seviyedeki partili halkı örgütleyip ondan güç almak için inanılmaz bir çaba göstermelidir. Halkı uyandırmak
ve yönlendirmek ilk yapılacak işlerdir.

Halk ve insan, beni aç bırakmasınlar, güven içinde olayım, kimseye sömürtmesinler, insanca yaşayacağım bir ortamda olayım ister. 
Sürekli bunun sağlanacağını anlatın.

Belde ve ilçelerde düğünlerde, ölümlerde, asker uğurlamalarında mahalle mahalle halkın ve ailelerin yanında bulunulmalıdır.

Sürekli pazar yeri, esnaf, taksi durakları, berberler ziyaret edilerek tanıtım yapılmalıdır.

İl ve ilçelerde propaganda ve tanıtım timleri kurun. 
Bunlar yönetim kurulları, kadın ve gençlik kolları, üyeler veya gönüllülerden oluşturulmalıdır. 

Timlerde görev alan her üyeden istenecekler:

500 kişiye ulaşması

Genel Başkan ve partiyi tanıtması,

Seçimler için ikna etmesi, söz alması

İkna ettiği kişilerin ismini, telefonunu ve oy kullanacağı yeri kaydetmesi,

500 kişilik listelere ulaşan partililerin ismi, il başkanlarýnca Genel Merkeze, Genel Başkan tarafından ödüllendirilmek üzere bildirilecektir. 
Bu uygulamayla il ve ilçelerin nasıl bir potansiyele kavuştuğunun görülmesi sağlanacaktır. 
Bu çalışma neticesinde canı gönülden çalışanlar da, kendini partisine adayanlar da tespit edilmiş olacaktır. 

İlerde parti içinde görev dağılımı yapılırken de söz konusu partililerin hak ettikleri yere getirilmesi sağlanmış olacaktır.

İl, ilçe ve belde başkanları kendi sorumluluk sahalarındaki yerleşim alanlarında son on yılda neresi, hangi partiye, ne kadar oy vermiş ? 
Deðişkenlik sebepleri ne? Genelde ve özelde nelerden, ne kadar etkileniyorlar? Bunların arşivini çıkartıp çalışmalarını ona göre yürütmelidir. 
Bu olmadan çalışma ve faaliyetler karakuşi olur. Konuşmalarında Türkiye'nin genel meselelerinden ziyade, yaşadığınız
bölge ve yörenin ihtiyaçlarının nasl karışanacağını anlatmalısınız. 

İnsan, pratik ve güncel hayattan etkilenir.Filozofluk partilinin işi değildir.

Üç çeşit oy vardır.

a.Tesadüf Oyları :


Bunlar particilik ve siyaset yapmaz. Zayıf ve hercai tiplerdir. Kendilerinden başka dünyaları yoktur. Toplum yok, sadece kendileri vardır. 
Üzerlerinde çok fazla çalışmak gerekir.

b. Davet Oyları :
Partililerdir. Heyecanlarının kaybedilmemesine özen gösterilmelidir.

c. Koşullu Oylar:
Kesin partileri yoktur. Hassastırlar. Üzerlerinde biraz çalışılırsa, hemen etkilenirler.

Reklam, propaganda ve tanıtım için tüm imkan ve araçlar kullanılmalıdır. Yaratıcılık ve hayal gücünün sonu yoktur.
Reklamda herkesin ulaşması gereken araç billboardlarla partiyi tanıtabilme gücüne sahip olarak çalışmayı yapabilmektir.

Partinin Büyükşehir Belediye Başkanlıkları'nın bulunduğu yerlerde il başkanlarının hedefi ikinci elden
alacakları birkaç minibüsü giydirip sokak sokak dolaştırmaları olmalıdır. 
Normal illerde ise bir araç bu işe yeterlidir. Planlı bir şekilde onları ilçelere göndermeleri maksadı sağlayacaktır.

Partinin tabela, bayrak, flama, basılı evrak gibi tanıtım -propaganda araç ve materyalleri “Parti Kurumsal Kimlik”
albümünde gösterilen şekil, ölçü, renk ve tasarımına uygun olarak yapılmış olmalıdır.

Partinin bayrağı, marşı, sloganları tek odaktır. Hem gözler, hem de kulaklar Türkiye'nin her yerinde aynı şeyi görmeli ve sesi duymalıdır. 
Bu hedef üzerine toplanma demektir.

Kadın veya erkek tüm partililerin giysileri ne olursa olsun, yakalarında kartal rozetleri mutlaka bulunmalı.
araçlarında parti çıkartmaları yapıştırılmış olmalıdır. 

İl ve ilçe başkanları konvoyların teşkiline ve hareket güzergahına tam hakim olmalı, dalgalanma ve plan değişikliklerine meydan vermemelidir. 
Bunun önceden çalışma ve keşifleri yapılmazsa, başı bozukluk olacaktır.

Genel Başkan konvoyda olduğunda, Genel Başkan aracı konvoyun tam ortasında bulunmalı, anons aracı ise konvoydaki ilk araçlardan beşinci sırada yer almalıdır.

Konvoylar hiçbir şekilde 25-30 araçtan daha az sayıda olmamalıdır. Hepsi Türk ve parti bayrakları ile donatılmalı, anonslar partinin seçilmiş sloganlarıyla yapılmalı, partinin marş ve türküleri dışında başka bir müzik ve beste olmamalıdır. (Partinin marşı – Anadolu
Kartalları ve Plevne) Bu üçünün dışında sadece o mahalin türküleri çalınmalıdır.

İl başkanları Genel Merkeze, ilçe başkanları il başkanlarına bilgi vermek suretiyle yerel TV programlarına çıkabilir, basın kuruluşlarına beyanat
verebilirler. 
Medya meselesi çok hassas bir konu olduğundan önceden hazırlıklı olunmalı ve doktrin kitabının dışında birtakım şeyleri konuşmamaya dikkat
edilmelidir. 
Yapılan iş açık propagandadır. Bir çuval incir berbat edilebilir. En garantili yol yazılı bir metin üzerinden konuşmak ve açıklama yapmaktır.
Basın bildirisine çok sık başvurulmamalıdır. Yapınca tam olmalıdır. Yeri göğü inletmelidir. Eğer böyle olmayacaksa hiç yapmayın. 
Partili sayısı da yüksek olmalıdır. Basın bildirileri en az üç gün önceden Genel Merkez Medya, Tanıtım ve Propaganda Başkanlığına gönderilecektir.
Bir basın açıklaması en azından iki unsuru içermelidir. Yeterli ağırlıkta olmalı ve biraz da bir sürpriz olarak ortaya çıkmalıdır.

İl ve ilçe başkanları miting ve konferanslar sırasında alan ve salonlarda gençlik kolları ile düzen ve disiplini sağlamaktan sorumludurlar. 
Abartılı, halka itici gelen, göstermelik hareket ve tavırlardan kaçınılmalı, bu faaliyette görev alacaklar taşıyacakları parti sembolleri
dahil, bütün bir eğitimden geçirilmelidir.
Genel Başkanın ziyaretlerinde ve mitinglerde İlbaşkanları işi bilenlerden seçilecek partililer yada profesyoneller aracılığıyla fotoðraf ve kamera ile
çekimler yaparak en kısa zamanda bunları arşivlenmek üzere Genel Merkeze göndereceklerdir. 
Genel Başkanın basın toplantısı, miting, partililere hitabı dışında günlük konuşma ve sohbetleri, yemek vs. gibi sosyal durumlarda,
hiçbir anlamı olmayan çekimler kesinlikle yapılmayacaktır.

"Sorumluluk, insanda olması gereken en önemli niteliklerin başında gelir. Eksikliği ya da yokluğu, kişinin hem kendisine, hem de etrafına zarar verir.”

5. BÖLÜM Hukuki ve idari Konular

“İşleriniz kötü gidiyorsa, aynaya bakın! Gönülsüze herşey zor gelir.”

Parti örgütü kanun ve tüzüklerde belirtilen hukuki ve idari tüm kayıt ve belgeleri tutmak, zamanında işlemlerini yapmak, karar altına alınacak tutanakları tanzim etmek, evrak giriş ve çıkışlarını kayda geçirmek, Genel Merkezden gelen talimat ve bildirileri üye ve kurullarına
zamanında tebliğ etmek ve tebellüğ belgelerini dosyalamaktan sorumludur. Bu sorumluluk belde, ilçe ve il başkanlıkları ile yönetim kurullarına aittir. 
İl Başkanları bütün bu sayılan işlerin kendi ilinde doğru ve zamanında yapılıp yürütülmesi konularında Genel Başkana karşı
sorumludurlar. Sayılan işlemlerde neyin, nasıl yapýıacağına ilişkin herhangi bir tereddütte kalındığında veya bilgi noksanlığı hissedildiğinde, 
Genel Merkez Teftiş Kurulu Başkanı ile görüşülmeli ve eksik olan iş bir an önce bitirilmelidir.
Parti üyelerinden başlayarak, kadrolarda görev alan personelin tamamı, Siyasi Partiler Kanunu ve partinin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nca onaylanarak yürürlüğe giren, “Parti Tüzüğü”ne uygun hareket etmemeleri ve parti suçu işlemeleri halinde, yetkilerine göre İl ve Genel Merkez Disiplin Kurullarınca yargılanırlar. Suçu kesinleşip karara bağlanan partili hakkındaki hüküm Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilir. Bu kişi artık siyaseten sabıkalı hale düşmüştür. Siyaset zayýflığı ve ciddiyetsizlği kaldırmaz. Genel Merkez tarafından onaylanıp, kabul görmeden ve parti resmi kayıtlarında yer almadan yapılan bütün üyelik müracaatları “Aday Üye” statüsündedir. Partinin tüm örgüt yapısı ile koşullara bağlı olarak
kadrolarda görev yapan personel partiyle ilgili idari, mali ve hukuki işlemlerinden doğan sebeplerden ötürü, 
Genel Başkanın özel talimatıyla Genel Merkez Teftiş Kurulunca yerinde denetlenir.

"İnsanın zihin, hayal ve duygu derinliğinin sınırı olmamalıdır.”

6. BÖLÜM Partinin Propaganda Söylem ve Araçları

"Kararlılık insan iradesini uyandırma zilidir ve cesaretin temelidir. Sizi heyecanlandırır ve eyleme geçirir. İnsan neyi hayal ettiyse odur, ötesine geçemez.”

YAŞASIN VATAN, YAŞASIN TÜRK MİLLETİ

BİZ SİYASETİ VATAN AŞKI OLARAK BİLİRİZ.

HER ZAMAN, HER YERDE, HAK VE EŞİTLİK.

UYUTMAYA, AVUTMAYA, SOYMAYA SON VERECEĞİZ.

KAÇARAK ÖZGÜR OLUNMAZ.

TÜRK MİLLETİ SÖZÜMÜZ, SÖZ.

ŞİMDİ DEĞİLSE NE ZAMAN? TAM VAKTİDİR TÜRKİYE!

DEVLET CİHAN KAVGASIDIR, KAZANACAĞIZ.

BİZ RÜŞVET VERMEDEN DEVLET KURMUŞ TEK MİLLETİZ.

KENDİNİ SOYDURAN TOPLUM, MİLLET OLAMAZ.

HALKIN VE HAKLININ DOSDOĞRU YANINDAYIZ.

HALKÇIYIZ, MİLLİYETÇİYİZ, SOSYAL ADALETÇİYİZ.

YURTSEVERLER GÖREV BAŞINA .GELECEĞE OTURANLARI KALDIRACAĞIZ.

PİRELER VE SİVRİSİNEKLER KANIMIZIN PEŞİNDE

ÇALANIN, ÇIRPANIN HAKKINDAN GELECEĞİZ.

AÇLIĞI VE UMUTSUZLUĞU YOK EDECEĞİZ.

KAPİTALİZM İNSANLARI KOYUN YAPAR.

HEPAR, HALK ATEŞİDİR.

HEPAR, SİYASETTE YALANI OLMAYAN PARTİ.

HEPAR, DÜRÜSTLÜK VE HAKSEVERLİKTİR.

DAĞLARA KARTALLAR HÜKMEDER.

YOLUNU UNUTAN, YÜRÜMEYİ DE UNUTUR.

MEMLEKET KAPANIN ELİNDE KALDI. GERİ ALACAĞIZ.

KİM BİZE NASILSA, BİZ DE ONA ÖYLEYİZ.

YETER ARTIK! MİLLETİ MİLLET OLMAKTAN ÇIKARTTINIZ.

TÜM ZİNCİRLERİ KIRIP ATACAĞIZ.

BASKICI, ŞANTAJCI, İNKARCI ZİHNİYETİN SONUNU GETİRECEĞİZ.
TÜRK MİLLETÝİ EŞKIYASIZ DAĞ, MAFYASIZ ŞEHİR ÖZLEMİNİ GİDERECEĞİZ.

HALKA VE TÜRK GENÇLİĞİNE GÜVENİMİZ TAMDIR.

ÖNCE HAYSİYET, SONRA BAĞIMSIZLIK KAYBEDİLİR.

BİZ NE ALDANIR, NE ALDATIRIZ.

TÜRK MİLLETİ! BU SON KOZUN, ARTIK OYUNU BOZUN.

NE SAĞDAYIZ, NE SOLDAYIZ. BİZ YUKARDAYIZ.

ANADOLU KARTALI KURTARACAK VATANI.

VATAN İÇİN BİRLEŞTİK, HAK VE EŞİTLİK.

DEVLETLER DE EFELER GİBİDİR, EFE GİBİ DURAMAZSAN EFELİĞİN BEŞ PARA ETMEZ.

YALAN SÖYLEYEN, DEVLET YÖNETEMEZ.

TÜRK MİLLETİ UYAN! YOKSA, ARDI HİCRAN…

HÜR OLMAK DEMEK SEÇMEK VE DENETLEMEKTİR.

AÇLIĞI VE UMUTSUZLUĞU ORTADAN KALDIRACAĞIZ.

ŞEREFTEN BAŞKA HER ŞEY MAHVOLDU.

YOLSUZLUK, KARGAŞANIN VE SUÇLARIN ANASIDIR.

DEVLETLER YA ÇEKİÇ YA ÖRSTÜR.

YALAN YOK, SAHTE VAAD YOK.

TÜM ÇETELERİN KÖKÜNÜ KURUTACAĞIZ.

ŞEHİT BABASINI VE GAZİYİ MAHKEMEYE VEREN KAFA, MİLLETE HESAP VERECEK

"Örgüt veya partili, nişanları, sembolleri, rozetleriyle dikkat çekmelidir. Unutmayınız! Dikkat çekmeyen hiçbir şeyin değeri yoktur.”

MÜZİKLER
Parti Marşı (Sürekli)
Anadolu Kartalları Ezgisi (Zaman zaman)
Plevne Marşı (Zaman zaman)
Gidilen bölgenin yerel ezgileri (Zaman zaman)

SEMBOLLER

Türk bayrağı ve Parti bayrakları
Genel Merkezce onaylanan rozet
ve diğer objeler
Kurumsal kimlikte yer alan tasarımlar

Sloganlar bölümünde yer alan özlü sözler, sadece meydan pankartları ve topluca haykırmak için değil, aynı zamanda,
tüm konuşma ve tanıtımlarda da cümlelerin arasında kullanılmalıdır.

"Bir hata olursa cesurca kabul edin ve cüretkarca düzeltin. İnsanlar cesarete hayrandır.”

"Mücadele; faaliyet, hareket ve yol katetme demektir. 
Ancak küçük ruhlar işlerin ağırlığı altında ezilir, onlardan ayrılmayı,  bir yerde durup yeniden başlamayı bilemezler.”

Kartallar güneşe komşu, Kara komşu, Sert rüzgarlara komşu yaşarlar. Konuşulanlar dağılır gider, bulut gibi. 
Sadece eylemdir, her şeyi saran… Biz siyaseti Türkiye sevdası için yaparız.

YAŞASIN VATAN, YAŞASIN TÜRK MİLLETİ

OSMAN PAMUKOĞLU

HAK VE EŞİTLİK PARTİSİ (HEPAR)
GENEL BAŞKANI
23 Nisan 2010

HAK VE EŞİTLİK PARTİSİ (HEPAR)  PARTİ REHBERİ   http://hepar.org.tr/parti-rehberi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder