GERİ KABUL ANLAŞMASI etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
GERİ KABUL ANLAŞMASI etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12 Eylül 2019 Perşembe

TÜRKİYE-AB VİZE MUAFİYETİ SÜRECİ VE GERİ KABUL ANLAŞMASI HAKKINDA TEMEL SORULAR VE YANITLARI BÖLÜM 2

TÜRKİYE-AB VİZE MUAFİYETİ SÜRECİ VE GERİ KABUL ANLAŞMASI HAKKINDA TEMEL SORULAR VE YANITLARI BÖLÜM 2




10. Vize muafiyeti süreci ve Geri Kabul Anlaşması ABAD’ın ortaklık hukukuna dayanarak Türk vatandaşları lehine vermiş olduğu kararlara halel getirmekte midir?

Vize muafiyeti süreci Türk vatandaşlarının ortaklık hukuku çerçevesinde kazanmış olduğu haklardan bağımsızdır ve bu haklara halel getirmemektedir. 
Bir başka ifadeyle, vize muafiyeti süreci, ortaklık hukukundan kaynaklanan haklarımızın hayata geçirilmesine, kullanılmasına herhangi bir engel oluşturmamaktadır. 

Nitekim, ortaklık hukukumuzdan kaynaklanan haklar bakımından herhangi bir kaybımızın olmayacağı Geri Kabul Anlaşması’nda açıkça düzenlenmiştir. Geri Kabul Anlaşması’nın 18/2. maddesinde Anlaşma’nın, taraflardan birinin topraklarında yasal olarak ikamet etmiş/etmekte ya da çalışmış/çalışmakta olanların hakları da dâhil olmak üzere, Ankara Anlaşması’nda, ilgili Ortaklık Konseyi Kararlarında ve ABAD’ın ilgili içtihadında öngörülen hak ve yükümlülüklere tam olarak saygı göstereceği belirtilmiştir.


11. Türkiye, vize muafiyeti sürecinde, transit vize uygulaması da dahil AB’nin üçüncü ülkelere yönelik vize politikasını uygulamak zorunda mıdır? 

Daha önce başka ülkelerle imzaladığımız vizesiz seyahat anlaşmalarının akıbeti ne olacaktır? 
Türkiye, vize diyaloğu sürecinin temel alacağı Meşruhatlı Yol Haritası’na dercettiği üzere, transit vize uygulaması da dâhil, AB’nin vize politikasına AB’ye tam üye olduğunda uyum gösterecektir. Başka bir ifadeyle Türkiye, çeşitli ülkelerle yürürlüğe koyduğu ikili vizesiz seyahat anlaşmalarını AB’ye tam üye olana kadar muhafaza edebilecektir.

12. Türk vatandaşları için Schengen ülkelerine vizesiz seyahat ne zaman başlayacaktır?

Türkiye-AB Geri Kabul Anlaşması’nda, tarafların, bir diğerinde bulunan ve Anlaşma’da belirlenen şartlara uyan düzensiz göçmen durumundaki üçüncü ülke vatandaşlarını Anlaşma’nın yürürlüğe girmesinden itibaren 3 yıllık bir geçiş süresi sonun-da kabul etmeye başlayacakları öngörülmüştür. Bu çerçevede, Türkiye, ülkesi üzerinden AB ülkelerine yasa dışı yollarla giden üçüncü ülke vatandaşlarını Anlaşma yürürlüğe girdikten 3 yıl sonra geri almaya başlayacak tır. Bu durum, AB üzerinden Türkiye’ye gelecek düzensiz göçmenlerin ilgili AB ülkelerine iadesi için de geçerlidir.

Türkiye, vize muafiyeti sürecini başarıyla tamamladığı ve üçüncü ülke vatandaşlarının geri kabulüne ilişkin uygulamayı başlattığı zaman, (AT) 539/2001 sayılı Konsey Tüzüğü’nde bir değişiklik yapılacaktır. Bu değişiklikle Türkiye, söz konusu Tüzüğün ekinde yer alan ve vize uygulanacak ülkelerin yer aldığı negatif listeden vize muafiyetine sahip ülkelerin bulunduğu pozitif listeye alınacak ve Türk vatandaşları için vize muafiyeti gerçekleşmiş olacaktır. 

Konsey, Türkiye’ye vize serbestisi sağlanmasına yönelik kararını nitelikli çoğunlukla vereceğinden, tüzük değişikliği için tüm AB üyesi ülkelerin onayına gerek bulunmamaktadır.

Dolayısıyla Türk vatandaşlarının İngiltere ve İrlanda hariç AB üyesi ülkelere vize almadan gidebilmeleri Geri Kabul Anlaşması’nın yürürlüğe girmesinden en geç 3-3,5 yıl sonra başlayacaktır. Türkiye’nin Meşruhatlı Yol Haritası ile Geri Kabul 
Anlaşması’ndaki koşulları daha hızlı bir şekilde hayata geçirip, üçüncü ülke vatandaşlarının kabulünü daha öne çekebilmesi durumunda, tabiatıyla vize muafiyeti de buna paralel olarak daha erken başlayabilecektir.

13. Vize muafiyeti ile Türk vatandaşları hangi ülkelere vizesiz olarak girebilecektir? Schengen Alanı’na dâhil olmayan ülkelerin durumu ne olacaktır?

Türk vatandaşlarına vize muafiyeti gerçekleştiğinde, Schengen Alanı’na dâhil olan AB üyesi ülkelere vizesiz olarak gidilebilecektir. 
Henüz Schengen Alanı’na dâhil olmayan Romanya, Bulgaristan, Hırvatistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi AB’nin vize politikasını uygulamak zorunda olduklarından, bu ülkelere de vizesiz seyahat mümkün olacaktır. 

İngiltere ve İrlanda ise, Schengen müktesebatı bakımından sahip oldukları özel durumdan dolayı kendi vize politikalarını sürdürmektedirler. Dolayısıyla, karşılıklı olarak ayrıca bir vizesiz seyahat anlaşması imzalanmadığı takdirde, İngiltere 
ve İrlanda’ya vizesiz giriş mümkün olamayacaktır. Bu çerçevede, Geri Kabul Anlaşması’nın uygulanması ile vizesiz seyahat imkânı arasında oluşturulan ilişki çerçevesinde Türkiye, sadece Türk vatandaşlarına vizeyi kaldıran AB üyesi ülkelerden gelecek iade taleplerini değerlendirecek ve Anlaşma’da belirtilen şartları taşıyanları kabul edecektir. 

Bu husus Meşruhatlı Yol Haritası’na tarafımızdan derecelendilmiştir. 

14. Geri Kabul Anlaşması ne zaman yürürlüğe girecektir?

Geri Kabul Anlaşması, Türkiye ve AB’nin Anlaşma’yı kendi usullerine (Türkiye bakımından TBMM tarafından onaylanması ve Resmi Gazete’de yayımlanması gerekmektedir) uygun olarak onaylamalarını müteakip, akit tarafların birbirlerine onay için gerekli usulleri tamamladıklarını bildirdikleri tarihi takip eden ikinci ayın birinci gününde yürürlüğe girecektir.

Geri Kabul Anlaşması’nın 4. ve 6. maddelerinde ortaya konulan yükümlülükler (üçüncü ülke vatandaşlarının kabul edilmesi) genel anlamıyla Anlaşma’nın yürürlüğe giriş tarihinden 3 yıl sonra uygulanmaya başlayacaktır. Ancak, Türkiye ile ikili geri kabul anlaşması veya benzer düzenlemeleri bulunan üçüncü ülkelerin vatandaşları ve vatansız kişilerin iadeleri için 3 yıllık geçiş süresi beklenmeyecek ve bu kişilerin iadeleri Geri Kabul Anlaşması yürürlüğe girdiği tarihten itibaren başlayacaktır.

Tarafların bir diğerinin ülkesinde düzensiz göçmen durumun-da bulunan vatandaşları bakımından ise Anlaşma, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren geçerli olacaktır. Burada belirtilmesi gereken önemli bir husus, bu durumdaki bir Türk vatandaşı konuyu yargıya taşımışsa, AB’nin bu vatandaşımızı yargı süreci tamamlanmadan iade edemeyeceğine ilişkin bir kaydın vize diyaloğuna temel teşkil edecek Meşruhatlı Yol Haritası’na dercedilmiş olmasıdır.

15. Üçüncü ülke vatandaşlarının Türkiye’ye geri kabulü nasıl uygulanacaktır? 

Geri Kabul Anlaşması’nın üçüncü ülke vatandaşları bakımından yürürlüğe girmesinden sonra, Türkiye üzerinden geçerek AB ülkelerine giden düzensiz göçmenlerin ülkemizden AB üyesi ülkeye geçtiğinin Anlaşma’da belirlenen yöntemlerle belgelenmesi ve bunların Türkiye tarafından değerlendirilip kabul edilmesi durumunda Türkiye’ye iade edilmeleri söz konusu olacaktır. Türkiye’nin AB’nin geri kabul başvurusunu kabul etmemesi durumunda, ilgili kişinin Türkiye’ye iadesi gerçekleşmeyecektir. 

Öte yandan, Türkiye-AB Geri Kabul Anlaşması’nın 7. maddesi uyarınca akit taraflar, Anlaşma kapsamında oluşturulacak Ortak Geri Kabul Komitesi’nin yapacağı düzenleme çerçevesinde geri kabul kapsamında iade edilecek bir kişinin doğrudan menşe ülkesine dönüşünü sağlamak için her türlü çabayı sarf edecektir. Bu hükmün istisnasını sınır bölgesinde yakalananlar oluşturmaktadır. Sınır bölgesinde yakalananlar için “çabuklaştırılmış yöntem” uygulanarak, 3 gün içerisinde yakalayan taraf geri kabul başvurusunda bulunulabilecektir. Çabuklaştırılmış yöntemin uygulanmadığı durumlarda, AB’nin Geri Kabul Anlaşması akdettiği üçüncü ülkelerin vatandaşları Türkiye’ye değil, doğrudan kendi ülkelerine iade edilecektir.

16. AB ülkelerindeki vatandaşlarımızın durumu ne olacaktır? 

Türkiye-AB Geri Kabul Anlaşması, AB ülkelerinde yasal olarak bulunan vatandaşlarımızı hiçbir şekilde etkilemeyecektir. 

Bir başka ifadeyle, Geri Kabul Anlaşması AB ülkelerinde yasal olarak ikamet eden veya çalışan vatandaşlarımızı ilgilendirmemektedir.

Anlaşma, sadece AB ülkelerinde düzensiz göçmen konumundaki vatandaşlarımız bakımından geçerli olacaktır. Esasen, Anayasamızın 23. maddesi vatandaşlarımızın yurda girme hakkından yoksun bırakılamayacağı hükmünü amirdir. Bir başka ifadeyle, Geri Kabul Anlaşması’ndan önce olduğu gibi, Geri Kabul Anlaşması uygulanmaya başladıktan sonra da, AB ülkelerine yasadışı yollarla giriş yapmış veya AB ülkelerinde ikamet ederken herhangi bir sebeple düzensiz göçmen durumuna düşen vatandaşlarımızın Türkiye’ye iadeleri mümkün olacaktır. 

Burada belirtilmesi gereken önemli bir husus, bu durumdaki bir Türk vatandaşı konuyu yargıya taşımışsa, AB’nin bu vatandaşımızı yargı süreci tamamlanmadan önce iade edemeye-ceğine ilişkin bir kaydın vize diyaloğuna temel teşkil edecek 
Meşruhatlı Yol Haritası’na dercedilmiş olmasıdır. 

17. Türkiye, AB ülkelerinin geri gönderdiği tüm üçüncü ülke vatandaşlarını almak zorunda mı kalacaktır? Türkiye bir “göçmen deposu”mu olacaktır?

Türkiye üzerinden geçerek AB ülkelerine giren düzensiz göç-menlerin Türkiye’ye iade edilmeleri ancak bu kişilerin ülkemizden geçerek AB’ye girdiklerinin tarafımızdan kabul edilmesi durumunda söz konusu olabilecektir. Türkiye’nin, AB’den gelen geri kabul başvurusunu Anlaşma’da belirlenen koşullara/kuralara uygun olmadığı gerekçesiyle kabul etmemesi durumunda ilgili kişinin Türkiye’ye iadesi yapılamayacaktır.

Türkiye’nin sınırlarında, ilgili AB ülkeleri ve Frontex’in de (Avrupa Dış Sınırlarda Operasyonel İşbirliği Yönetimi Ajansı) sınırdaşımız AB ülkelerinde aldığı önlemler sayesinde ülkemiz üzerinden geçerek AB’ye giren düzensiz göçmen sayısında 
önemli düşüş kaydedilmiştir. Frontex’in istatistikleri de bu durumu doğrulamakta dır. Nitekim, Frontex istatistiklerine göre 2011 yılında 57.025 olan ülkemiz üzerinden AB’ye geçen düzensiz göçmen sayısı 2012 yılında yaklaşık % 35 düşüşle 37.224 olmuştur. 

Bu sayının, AB’nin mali desteğini de alarak sınırlarımızın korunması ve güvenliği alanında gerçekleştirilecek iyileştirilmelerle her yıl daha da düşeceği, bir başka ifadeyle Türkiye’nin Geri Kabul Anlaşması çerçevesinde kabul etmek durumunda 
kalacağı düzensiz göçmen sayısının makul seviyelerde kalacağı açıktır. Ayrıca, Türkiye’nin, önümüzdeki dönemde üçüncü ülkelerle ikili geri kabul anlaşmaları akdetmesi ve dil laboratuvarları gibi bazı teknik yatırımları hayata geçirmesi sayesinde AB tarafından ülkemize iade edilecek düzensiz göçmenlerin kaynak ülkelere geri gönderilmeleri söz konusu olabilecektir. 


18. Türkiye, BM Cenevre Sözleşmesi’ne koyduğu “coğrafi sınırlama”yı kaldırmak zorunda kalacak mıdır?

Türkiye, mülteci hukuku alanındaki temel sözleşme olan Mül-tecilerin Hukuki Durumuna İlişkin 1951 Cenevre Sözleşmesi’ne ve bu Sözleşmenin 1967 tarihli Protokolü’ne (New York Proto-kolü) taraftır. Türkiye, 1951 Cenevre Sözleşmesi’nde yer alan seçimlik hakkını kullanarak “coğrafi sınırlama”yı kabul etmiştir. 

Buna göre, Türkiye, ülkesinin doğusundan gelen sığınmacılara mülteci statüsü tanınmamakta, ancak bu kişilerin BM Mülteciler Yüksek Komiserliği ve Uluslararası Göç Örgütü ile işbirliği içerisinde üçüncü ülkelere yerleştirilmeleri için gerekli çalışmaları yürütmektedir. 

Türkiye, söz konusu coğrafi sınırlamayı kaldırmayı ancak AB üyeliği ile birlikte değerlendirebileceğini Meşruhatlı Yol Haritası’na dercetmiştir. 

19. Geri Kabul Anlaşması ülkemizdeki Suriyelilerin durumunu etkileyecek midir? 

Türkiye-AB Geri Kabul Anlaşması’nın, ülkemizde geçici koru-madan yararlanan ve ülkemizin 1951 Cenevre Sözleşmesi’ne koyduğu coğrafi sınırlama nedeniyle mülteci statüsünde değil, “misafir” olarak kabul ettiği Suriye vatandaşlarına etkisi olmayacaktır. Suriye vatandaşları içerisinden, AB ülkelerine yasadışı yollardan girenlerin Geri Kabul Anlaşması çerçevesinde Türkiye’ye iadesi ise, ancak Anlaşma yürürlüğe girdikten üç yıl sonra söz konusu olabilecektir.

20. Geri Kabul Anlaşması’nın ülkemize mali yükü ne kadar olacaktır? AB bu konuda Türkiye’ye mali destek sağlayacak mıdır?

Türkiye-AB Geri Kabul Anlaşması çerçevesinde iade edilecek düzensiz göçmenlerin iade masrafları gönderen ülke tarafından karşılanacaktır. Türkiye’den AB ülkelerine geçtikleri tespit edilerek ülkemize iade edilen düzensiz göçmenlerin geri gönderme merkezlerinde idari gözetim altında tutuldukları süre boyunca barınma ve ülkelerine geri dönüşlerine ilişkin masraflar ise Türkiye tarafından karşılanacaktır. 

Türkiye-AB Geri Kabul Anlaşması’nın yürürlüğe girmesinden bağımsız olarak, Türkiye’de yakalanan ve ülkelerine gönderilmek üzere geri gönderme merkezlerinde tutulan düzensiz göçmenlerin masrafları esasen hâlihazırda da Türkiye tarafından karşılanmaktadır.

Öte yandan, AB’den Türkiye’ye iade edilecek düzensiz göçmen sayısına paralel olarak ülkemizin üstleneceği mali yük de tabiatıyla değişebilecektir. 
Bu mali yükün bir bölümünün Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA) vasıtasıyla gerçekleştirilecek projelerle AB tarafından karşılanması söz konusudur. Bu konudaki görüşme ve hazırlıklar sürdürülmektedir. Nitekim, Geri Kabul 
Anlaşması henüz imzalanmamışken başlayan ve önümüzdeki yıl bitirilmesi planlanan bir IPA projesi çerçevesinde, düzensiz göçmenler için ülkemizde geri gönderme merkezleri inşa edilmektedir. Mevcut programlar ve IPA dışındaki finansal araçlardan yararlanmamız amacıyla AB ile yapılan görüşmeler devam etmekte olup, tarafımızdan Meşruhatlı Yol Haritası’na bu konuda kayıt da düşülmüştür. 

21. Geri Kabul Anlaşması’nın uygulanması konusunda ülkemizin hukuki ve idari kapa-sitesi ne durumdadır?

Göç ve uluslararası korumaya ilişkin mevzuatımızın AB ve uluslararası standartlarla uyumunu sağlayan Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu, 11 Nisan 2013 tarihinde çıkarıl-mıştır. Bu kanunla yabancıların ülkemize giriş, ülkemizde kalış ve ülkemizden çıkışlarına ilişkin iş ve işlemlerin (göç politika-larının belirlenmesine ilişkin çalışmalar da dâhil olmak üzere) tek bir elden yürütülmesine imkân verecek şekilde İçişleri Bakanlığı’na bağlı “Göç İdaresi Genel Müdürlüğü”kurulmuştur. Bahsekonu kanunun, ikamet izinleri, düzensiz göçmenlerin idari gözetimi ve sınır dışı edilmeleri ile uluslararası koruma 
sistemine ilişkin maddeleri Nisan 2014’de yürürlüğe girecektir.

İdarenin etkinliğini artıracak bu yapılanmanın yanı sıra, başta sınırlarımızın elektronik ve termal cihazlarla donatılması olmak üzere, sınır güvenliğinin artırılması, göçmen kabul ve geri gönderme merkezlerinin kapasitelerinin yükseltilmesi, sınır güvenliğinden sorumlu birimlerimizin birleştirilmesi ve/veya daha etkin hale getirilmesi çalışmaları da devam etmektedir. 

Öte yandan, ekonomik gücünün ve siyasi istikrarının yükseli-şine paralel olarak düzensiz göçmenler için sadece bir geçiş ülkesi olmaktan çıkıp, aynı zamanda hedef ülke haline gelen Türkiye’de, düzensiz göçle mücadele çerçevesinde alınacak önlemlerin ve başta sınır güvenliği ve göç yönetimi olmak üzere, Yol Haritası’nda yer alan birçok yükümlülüğün, ülkemizin iç istikrarı, güvenliği ve huzuru bakımından esasen alınması gereken ve almakta olduğumuz tedbirlerle örtüştüğü de göz ardı edilmemelidir.

https://www.ab.gov.tr/files/pub/turkiye_ab_vize_muafiyeti_sureci_ve_geri_kabul_anlasmasi_hakkinda_temel_sorular_ve_yanitlari.pdf

***

TÜRKİYE-AB VİZE MUAFİYETİ SÜRECİ VE GERİ KABUL ANLAŞMASI HAKKINDA TEMEL SORULAR VE YANITLARI BÖLÜM 1

TÜRKİYE-AB VİZE MUAFİYETİ SÜRECİ VE GERİ KABUL ANLAŞMASI HAKKINDA TEMEL SORULAR VE YANITLARI. BÖLÜM 1




1. Türkiye-AB Geri Kabul Anlaşması temelde neleri içermektedir? 
2. Türkiye-AB Geri Kabul Anlaşması tüm AB ülkelerini kapsıyor mu?
3. Vize Muafiyeti Yol Haritası nedir?
4. AB’nin tarafımıza ilettiği Yol Haritası’nda yer alan yükümlülükler nelerdir?
5. Meşruhatlı (Açıklamalı) Yol Haritası’na neden ihtiyaç duyulmuştur?
6. Türkiye-AB vize muafiyeti süreci hangi aşamalardan oluşmaktadır?
7. Vize muafiyeti süreci ile Geri Kabul Anlaşması neden ilişkilendirilmektedir?
8. Vize Kolaylığı Anlaşması ile Vize Muafiyeti Anlaşması arasındaki farklar nelerdir?
9. Türk vatandaşlarının ortaklık hukuku ile kazanılmış hakları bulunmaktayken, neden vize muafiyeti sürecine girilmiştir? 
10. Vize muafiyeti süreci ve Geri Kabul Anlaşması ABAD’ın ortaklık hukukuna dayanarak Türk vatandaşları lehine vermiş olduğu kararlara halel getirmekte midir?
11. Türkiye, vize muafiyeti sürecinde, transit vize uygulaması da dahil AB’nin üçüncü ülkelere yönelik vize politikasını uygulamak zorunda mıdır? 
Daha önce başka ülkelerle imzaladığımız vizesiz seyahat anlaşmalarının akıbeti ne olacaktır? 
12. Türk vatandaşları için Schengen ülkelerine vizesiz seyahat ne zaman başlayacaktır?
13. Vize muafiyeti ile Türk vatandaşları hangi ülkelere vizesiz olarak girebilecektir? Schengen Alanı’na dâhil olmayan ülkelerin durumu ne olacaktır?
14. Geri Kabul Anlaşması ne zaman yürürlüğe girecektir?
15. Üçüncü ülke vatandaşlarının Türkiye’ye geri kabulü nasıl uygulanacaktır?
16. AB ülkelerindeki vatandaşlarımızın durumu ne olacaktır? 
17. Türkiye, AB ülkelerinin geri gönderdiği tüm üçüncü ülke vatandaşlarını almak zorunda mı kalacaktır? Türkiye bir “göçmen deposu” mu olacaktır?
18. Türkiye, BM Cenevre Sözleşmesi’ne koyduğu “coğrafi sınırlama”yı kaldırmak zorunda kalacak mıdır?
19. Geri Kabul Anlaşması ülkemizdeki Suriyelilerin durumunu etkileyecek midir? 
20. Geri Kabul Anlaşması’nın ülkemize mali yükü ne kadar olacaktır? AB bu konuda Türkiye’ye mali destek sağlayacak mıdır?
21. Geri Kabul Anlaşması’nın uygulanması konusunda ülkemizin hukuki ve idari kapasitesi ne durumdadır?


1. Türkiye-AB Geri Kabul Anlaşması temelde neleri içermektedir?

Geri kabul anlaşmaları, genel olarak, bir ülkede veya sınırları belirlenmiş bir grup ülkede yasadışı olarak bulunan kişilerin anlaşma yapılmış kaynak ülkeye veya en son transit geçiş yaptıkları ülkeye geri gönderilmesini düzenler.

Türkiye-Avrupa Birliği (AB) Geri Kabul Anlaşması mütekabiliyet temelinde, Türkiye’de veya AB’ye üye ülkelerden birinde, ülkeye giriş, ülkede bulunma veya ikamet etme koşullarını sağlamayan veya sağlayamaz duruma düşen kişilerin Anlaşma’da belirlenen şartlar ve kurallar çerçevesinde ilgili ülkeye geri gönderilmesini amaçlamaktadır. 

Bu çerçevede:

• Yasadışı yollarla AB ülkelerine giden veya bu ülkelerde bulundukları sırada yasadışı duruma düşen (örneğin, vize süresini geçiren) Türk vatandaşları ve Türkiye üzerinden Anlaşma’ya taraf diğer ülke veya ülke grubuna geçiş yapmış 
üçüncü ülke vatandaşlarının Anlaşma’da belirlenen şartlar ve kurallar çerçevesinde Türkiye’ye geri alınmasını, 
• Yasadışı yollarla AB ülkeleri üzerinden ülkemize gelen veya Türkiye’de bulundukları sırada yasadışı duruma düşen AB üyesi ülkeler ve üçüncü ülke vatandaşlarının Anlaşma’da belirlenen şartlar ve kurallar çerçevesinde ilgili AB ülkesine iade edilmesini düzenlemektedir. 

Türkiye-AB Geri Kabul Anlaşması’nda, tarafların üçüncü ülke vatandaşlarını Anlaşma’nın yürürlüğe girmesinden itibaren 3 yıllık bir geçiş süresi sonunda kabul etmeye başlamaları öngörülmüştür. Buna göre Türkiye, ülkesi üzerinden AB ülkelerine yasa dışı yollarla giden üçüncü ülke vatandaşlarını Anlaşma yürürlüğe girdikten 3 yıl sonra geri almaya başlayacaktır. 

2. Türkiye-AB Geri Kabul Anlaşması tüm AB ülkelerini kapsıyor mu?

Türkiye-AB Geri Kabul Anlaşması tüm AB ülkelerini kapsamamaktadır. Danimarka ile Birleşik Krallık (İngiltere) ve İrlanda’nın durumu farklılık arzetmektedir.

• Birleşik Krallık (İngiltere) ve İrlanda, AB’nin Özgürlük, Gü-venlik ve Adalet Alanı bakımından farklı kurallara tabi olduklarından, AB’nin vize politikası ve akdettiği Geri Kabul Anlaşmaları bu iki ülkeyi doğrudan/kendiliğinden bağlamamaktadır.
• Danimarka ise, Schengen üyesi olduğu için vize muafiye-ti konusunda yapılacak düzenleme bu ülkeyi bağlamaktadır. 
Ancak, Danimarka’nın Schengen sistemine koymuş olduğu çekince bağlamında Geri Kabul Anlaşması bu ülkeye uygulanmayacaktır. 
Bu nedenle, Geri Kabul Anlaşması’nda Türkiye ve Danimarka arasında ayrıca bir geri kabul anlaşması akdedilmesi öngörülmektedir. 
3. Vize Muafiyeti Yol Haritası nedir?Vize Muafiyeti Yol Haritası, AB’nin vize muafiyeti vermek üzere koşulluluk ilkesi çerçevesinde ilgili ülke ile başlattığı görüşmelere temel teşkil eden belgedir. Yol haritalarında, seyahat belgelerinin güvenliği, göç ve sınır yönetimi, kamu düzeni ve güvenliği ile temel haklar gibi alanlarda AB müktesebatına uyum ve etkili uygulamayı içeren koşullar yer almaktadır. 

Vize Muafiyeti Yol Haritası AB Konseyi’nin bilgisi ve onayı dâhilinde Avrupa Komisyonu tarafından hazırlanmakta ve ilgili ülkeye sunulmaktadır. 
Vize muafiyeti sürecinde, AB tarafı ilgili ülkenin Yol Haritası’nda yer alan koşulları yerine getirip getirmediğini izlemektedir. 
Bu izleme süreci, vize muafiyetinin tanınması bakımından önemlidir. 

4. AB’nin tarafımıza ilettiği Yol Haritası’nda yer alan yükümlülükler nelerdir?

Esas itibari ile Vize Muafiyeti Yol Haritası, seyahat belgelerinin (pasaport vb.) güvenliği, göç yönetimi, kamu düzeni ve güvenliği ile temel haklar gibi vize muafiyeti ve Geri Kabul Anlaşması’nın düzgün bir şekilde uygulanmasıyla ilgili kurallar ve yükümlülükler içermektedir. Bu bağlamda, Yol Haritası’nda;

• Seyahat belgelerinin güvenliği konusunda, pasaportların AB standartlarına uygun olarak hazırlanması (biyometrik pasaport), pasaport, kimlik kartı ve diğer benzeri belgelerin güvenliğinin temin edilmesi,
• Göç yönetimi konusunda, sınırlarda yeterli kontrol ve gözetimin sağlanması, uluslararası koruma ve yabancılarla ilgili işlemlerde AB müktesebatına uyum ve etkili uygulamanın gerçekleştirilmesi, 
• Kamu düzeni ve güvenliği konusunda, örgütlü suçlar, terör ve yolsuzlukla mücadele edilmesi ve bu suçların önlenmesi, bu kapsamda terörizmin finansmanı, insan ticareti ve siber suçlara ilişkin AB müktesebatına uyum sağlanması, cezai konularda adli işbirliği yapılması, kişisel verilerin korunması, 
• Temel haklar konusunda, vatandaşlar arasında ayırım yapılmaması, herkesin serbest seyahat imkânlarından yararlanması, mülteciler ve vatansızların kimlik belgelerine erişimi gibi bazı yükümlülükler yer almaktadır.

Yol Haritası’nda yer alan yukarıda kayıtlı koşulların büyük bir kısmı, başta 6458 sayılı “Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu” olmak üzere, ilgili mevzuatımızda son dönemlerde gerçekleştirilen düzenlemeler ve iyileştirmelerle esasen karşılanmış bulunmaktadır. Ayrıca, başta sınır güvenliği ve göç yönetimi olmak üzere, Yol Haritası’nda yer alan birçok talep ve yükümlülük, ülkemizin iç istikrarı, güvenliği ve huzuru bakımından almamız gereken ve almakta olduğumuz tedbirlerle büyük ölçüde örtüşmektedir.

5. Meşruhatlı (Açıklamalı) Yol Haritası’na neden ihtiyaç duyulmuştur? 

Avrupa Komisyonu tarafından hazırlanan Yol Haritası’nda gerek vize muafiyeti, gerekse Geri Kabul Anlaşması’nın uygulanmasıyla doğrudan ilişkisi bulunmayan ve ülkemizce kabulünün uygun olmayacağı değerlendirilen bazı hususlar tespit 
edilmiştir. Bunun üzerine, AB ile yürütülen müzakereler neticesinde, ülkemizin çekince ve görüşlerinin yer aldığı Meşruhatlı Yol Haritası oluşturulmuştur. AB tarafı ilk kez, vize muafiyeti diyaloğunun meşruhatlı bir yol haritası üzerinden yürütülmesini kabul etmiştir. Meşruhatlı Yol Haritası’na dercedilen belli başlı hususlar şunlardır:

• Türkiye, Mültecilerin Hukuki Statüsüne ilişkin 1951 Cenevre Sözleşmesi’ne dercettiği, kısaca ülkesinin doğusundan gelecekleri mülteci olarak kabul etmeyeceğine ilişkin “coğrafi sınırlamayı” kaldırmayı ancak AB’ye tam üye olma 
aşamasında değerlendirilebilecektir.
• Türkiye, bazı üçüncü ülkelere transit vizeyi de içeren AB’nin vize politikasını AB’ye üye olduğunda üstlenecektir.
• Türkiye, Yol Haritası’nda sayılan bazı uluslararası anlaşma, sözleşme ve protokollerden sadece vize muafiyeti ve Geri Kabul Anlaşması’nın düzgün işlemesiyle doğrudan ilgisi bulunanlara taraf olacaktır. 

Geri Kabul Anlaşması’nın uygulanmasıyla ilgili olarak, bütçemize önemli yük getirecek konularda AB’nin mevcut mali yardım araçlarıyla sağladıklarının dışında ilave yardım vermesi AB tarafınca değerlendirilecektir. 

6. Türkiye-AB vize muafiyeti süreci hangi aşamalardan oluşmaktadır?

Türkiye-AB vize muafiyeti süreci, AB Konseyi’nin 21 Haziran 2012 tarihinde açıkladığı Sonuç Kararları ile Avrupa Komisyonu’na, nihai hedefi Türk vatandaşlarına yönelik Schengen vizesi uygulanmasının kaldırılması olan vize muafiyeti sürecini başlatma izni vermesiyle fiilen başlamıştır. Aynı tarihte, tarafların Geri Kabul Anlaşması metniyle mutabık olduklarını teyit etmek üzere, anılan Anlaşma parafe edilmiştir. 

Bir sonraki aşamada, Avrupa Komisyonu tarafından Vize Muafiyeti Yol Haritası hazırlanmıştır. Ancak, AB tarafından hazırlanan Yol Haritası’na konuyla doğrudan ilgisi bulunmayan bazı hususlarda talep ve şartlar dercedilmiş olduğunun görülmesi üzerine, AB ile yürütülen müzakereler neticesinde Meşruhatlı Yol Haritası hazırlanmış ve vize diyaloğunun Meşruhatlı Yol Haritası temel alınarak yürütülmesi kararlaştırılmıştır. Bu uzlaşı sonunda, 16 Aralık 2013 tarihinde Geri Kabul Anlaşması imzalanmış ve Türkiye ile AB arasında Vize Muafiyeti Diyaloğu res-men başlatılmıştır. 

Bu sürecin başarıyla tamamlanması halinde, Türkiye, ilgili AB Tüzüğü’nde vize serbestisine sahip ülkelerin bulunduğu pozitif listeye alınacak ve böylece Türk vatandaşları için vize muafiyeti gerçekleşmiş olacaktır. 

7. Vize muafiyeti süreci ile Geri Kabul Anlaşması neden ilişkilendirilmektedir?

AB’nin koşulluluk ilkesi çerçevesinde, komşu ülkeler bakımından teşvik edici bir dış politika aracı olarak benimsediği vize muafiyeti stratejisi, AB’nin Doğu’ya doğru genişleyen sınırlarını düzensiz göçe karşı koruyacak şekilde tasarlanmıştır. Bu çerçevede, yakın coğrafyasındaki ülkelerle geri kabul anlaşmaları imzalaması ve uygulaması AB’nin bu ülkelere vize kolaylığı veya vize muafiyeti tanıma sürecinin bir ön koşulu olarak ortaya çıkmaktadır. Geri Kabul Anlaşması’nın uygulanmasının yanı sıra, yine AB’nin koşulluluk politikasına paralel olarak, sınır denetiminden göç yönetimine, belge güvenliğinden temel haklara kadar geniş bir yelpazede atılacak adımlar neticesinde, o ülke vatandaşlarına önce vize kolaylığı sağlanmakta, sonra da vize muafiyeti verilmektedir. 

8. Vize Kolaylığı Anlaşması ile Vize Muafiyeti Anlaşması arasındaki farklar nelerdir?

AB’nin Batı Balkanlar dâhil üçüncü ülkelerle yürütmüş ve hâlihazırda yürütmekte olduğu vize muafiyeti süreçlerine bakılacak olursa, geri kabul anlaşması koşulu karşılığında önce vize kolaylığı anlaşması yapıldığı görülmektedir. Vize kolaylığı 
anlaşmaları bona fide olarak adlandırılan işadamları, akademisyenler, sporcular vb. gibi belli kategorilerdeki kişilere uzun süreli ve çok girişli vize verilmesini, tüm başvurular için Konsolosluklar tarafından talep edilen belgelerin sayılarının 
azaltılmasını ve standart hale getirilmesini, vize başvuru ücretlerinin düşürülmesini ve vize başvuru sürelerinin kısaltılmasını içermektedir. 

AB, daha sonraki aşamada ilgili ülkeyle vize muafiyeti diyaloğu başlatmakta ve bu ülkelerin yapması gerekenleri içeren vize muafiyeti yol haritaları hazırlamaktadır. 

İlgili ülkenin Vize Muafiyeti Yol Haritası’nda belirtilen kriterleri yerine getirmesi halinde ise, bu ülkeye vize muafiyeti sağlanmaktadır. 
AB’nin vize kolaylığı anlaşmaları imzaladığı ülkelerin hemen hepsine, bu anlaşmaların tümüyle yürürlüğe girmesinden 2-3 yıl sonra vize muafiyeti sağladığı görülmektedir. 

Türkiye açısından konuya bakıldığında, geçmiş tecrübelerimiz ışığında, önce geri kabul ve vize kolaylığı anlaşmalarının imzalanması yerine doğrudan vize muafiyeti görüşmelerine geçilmesi ve Geri Kabul Anlaşması’nın vize muafiyetiyle ilişkilendirilmesi yöntemi tercih edilmiştir. Bir başka ifadeyle, Batı Balkan ülkeleri önce Geri Kabul Anlaşması’nı yürürlüğe koyup vize diyaloğuna girerken, Türkiye Geri Kabul Anlaşması’nı son aşamaya bırakmış olmaktadır. Öte yandan, ülkemiz, vize kolaylığının ülkelerle ikili temelde ele alınmasının daha uygun olacağını değerlendirmiş ve bu konuda çeşitli AB üyesi ülkelerle ikili protokoller imzalamaya başlamıştır. 

9. Türk vatandaşlarının ortaklık hukuku ile ka-zanılmış hakları bulunmaktayken, neden vize muafiyeti sürecine girilmiştir? 

Türk vatandaşlarının Türkiye-AB ortaklık hukuku ile bu hukuk temelinde verilmiş Avrupa Birliği Adalet Divanı (ABAD) kararları ve üye ülke mahkemeleri tarafından onaylanmış bazı kazanılmış hakları bulunmaktadır. Ancak, ortaklık hukuku sadece iş kurma veya hizmet sunma serbestisinden yararlanmak ve AB ülkelerinde işçi olarak çalışmak isteyen vatandaşlarımızın durumlarını düzenlemektedir. Bu bağlamda yeni kısıtlama getirme yasağı (standstill) çerçevesindeki haklar tüm vatandaşlarımız için değil, sadece belli kategorilerdeki vatandaşlarımız için söz konusu olmaktadır. Ayrıca, ortaklık hukukuna göre standstill kuralı uyarınca tüm AB üyesi ülkeler bakımından farklı kurallar geçerlidir. Bir başka ifadeyle, ilgili AB üyesi ülke Katma Protokolü kabul ettiği tarihte vize uyguluyor idiyse, standstill vize muafiyeti bağlamında anlam ifade etmemektedir. 

Ayrıca, tüm girişimlerimize rağmen ortaklık hukuku çerçevesinde ABAD veya ulusal mahkemeler tarafından vatandaşlarımız lehine verilen kararların, ilgili ülkelerde etkili ve yeknesak bir şekilde uygulamaya geçirilmediği, emsal karar olarak değerlendirilmediği görülmektedir. Buna ilaveten, ABAD’ın Demirkan davasında, AB ülkelerine turizm amaçlı seyahatler de dahil olmak üzere hizmet alma serbestisinin hizmet sunma serbestisi kapsamında değerlendirilemeyeceği hükme bağlanmıştır. ABAD bu kararıyla, ortaklık ilişkisine dayanarak hizmet alma amacıyla AB ülkelerine giden Türk vatandaşlarına vize muafiyetinin sağlanmasının mümkün olamayacağını ortaya koymuştur.

Oysa, AB ile Türkiye arasında yürütülmekte olan vize muafiyeti süreci başarıyla tamamlandığında sadece belli kategorideki Türk vatandaşlarının değil, tüm Türk vatandaşlarının bu aşamada İngiltere ve İrlanda hariç, AB üyesi ülkelere üç aya kadar vizesiz seyahati mümkün olacaktır.

2. Cİ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR.,

***

10 Kasım 2017 Cuma

TÜRKİYE-AB GERİ KABUL ANLAŞMASI VE VİZE DİYALOĞU BÖLÜM 10

TÜRKİYE-AB GERİ KABUL ANLAŞMASI VE VİZE DİYALOĞU BÖLÜM 10



BÖLÜM VI 

VERİLERİN KORUNMASI VE SAKLI KALAN HÜKÜMLER 

Madde 17 

Verilerin Korunması 

Kişisel verilerin iletimi, sadece bu Anlaşmanın uygulanması için bu iletime Türkiye veya bir Üye Devletin yetkili makamları tarafından ihtiyaç duyulması halinde yapılacaktır. Belirli bir vakada kişisel verilere yönelik işlem ve muameleler, Türkiye’nin iç hukukuna ve kontrolörün bir Üye Devletin yetkili makamı olduğu durumlarda, 95/46/AT sayılı Direktifin hükümlerine ve bu direktifi takiben söz konusu Üye Devletin benimsediği ulusal mevzuata tabi olacaktır. Ayrıca, aşağıda sıralanan ilkeler uygulanacaktır:

(a) kişisel veriler adil ve hukuka uygun bir şekilde işlenmelidir;
(b) kişisel veriler bu Anlaşmanın uygulanması için belirtilen, sarih ve meşru amaçlar doğrultusunda toplanmalı ve ne bu bilgileri ileten ne de alan makamlar tarafından bunlara aykırı amaçlar için kullanılmamalıdır;
(c) kişisel veriler toplanma ve/veya daha ileri işleme konulma amacı açısından yeterli, konuyla ilgili ve gereğinden fazla olmamalıdır; özellikle, iletilen kişisel veriler sadece aşağıdakilere ilişkin olabilir: 
- Transfer edilecek kişinin kimlik bilgileri (isim, soyadı, önceki isimleri, takma adları veya lakapları, cinsiyeti, medeni hali, doğum tarihi ve yeri, şu anki ve herhangi bir önceki uyruğu gibi); 
- Pasaport, kimlik kartı veya ehliyet (seri numarası, geçerlilik süresi, veriliş tarihi, veren makam, verildiği yer); 
- Duraklamalar ve güzergah;
- Transfer edilecek kişinin kimlik tespiti için veya bu Anlaşma uyarınca geri kabul için aranan koşulların incelenmesi için gereken diğer bilgiler; 
(d) Kişisel veriler doğru olmalı ve gerektiğinde güncellenmelidir; 
(e) Kişisel veriler, verilerin toplanma veya daha ileri işlenme amacının, gerektirdiğinden daha uzun olmayacak süreyle veriye konu kişinin kimliğinin tespitine edilmesine imkan sağlayacak şekilde muhafaza edilmelidir; 
(f) Özellikle verilerin yeterli, konuyla ilgili ve doğru olmadığı veya işlem amacı açısından aşırı olması nedeniyle söz konusu verilerin işlenmesinin bu Madde 
hükümlerine uygun olmadığı durumlarda, gerek ileten makam gerekse alan makam kişisel verilerin uygun şekilde düzeltilmesi, silinmesi ve bunlara erişimin 
engellenmesi için gereken makul her adımı atacaktır. Buna her türlü düzeltme, silme veya engelleme durumunda diğer Tarafa bildirilmesi de dahildir; 
(g) talep üzerine, alan makam ileten makamı kendisine iletilen verilerin kullanımı ve onlardan elde edilen sonuçlar konusunda bilgilendirecektir. 
(h) kişisel veriler sadece yetkili makamlara iletilebilir. Bu bilgilerin sair makamlara iletimi ileten makamın muvafakatini gerektirir. 
(i) ileten ve alan makamlar kişisel verilerin iletim ve alımının yazılı kaydını tutmakla yükümlüdürler. 


Madde 18

Saklı Kalan Hükümler 

1. Bu Anlaşma Birliğin, Üye Devletlerinin ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler de dahil olmak üzere uluslararası hukuktan doğan hak, yükümlülük ve sorumluluklarına halel getirmeyecektir. Özellikle de: 
- 31 Ocak 1967 tarihli Mültecilerin Hukuki Durumuna İlişkin Protokol ile değiştirilen 28 Temmuz 1951 tarihli Mültecilerin Hukuki Durumuna İlişkin Sözleşme, 
- 4 Kasım 1950 tarihli İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi, 
- Devleti yapılan iltica başvurularını incelemekten sorumlu tutan uluslararası sözleşmeler, 
- 10 Aralık 1984 tarihli İşkence ve Diğer Zalimane, Gayri İnsani veya Küçültücü Muamele veya Cezaya Karşı Sözleşme,
- Uygulanabildiği hallerde, 13 Aralık 1955 tarihli Kuruluşa Dair Avrupa Sözleşmesi, 
- Suçluların iadesi ve transit geçişle ilgili uluslararası sözleşmeler,
- Yabancı uyruklu kişilerin geri kabulleriyle ilgili çok taraflı uluslararası sözleşmeler ve anlaşmalar.
2. Bu Anlaşma 12 Eylül 1963 tarihli Türkiye ile Avrupa Ekonomik Topluluğu Arasında Ortaklık Kuran Anlaşma’nın hükümleri, ek protokolleri, ilgili Ortaklık Konseyi kararları ve Avrupa Birliği Adalet Divanının ilgili içtihat hukukunda belirtilen, Taraflardan birinin toprağında ikamet eden veya yasal olarak ikamet etmekte olanların ve çalışanların hak ve yükümlülükleri de dahil, tüm hak ve yükümlülüklere tamamen uyacaktır. 
3. Bu Anlaşmanın uygulanması, yasadışı olarak kalan üçüncü ülke vatandaşlarının5* iadesi için özellikle de bunların yasal danışmaya, bilgiye erişimlerine, iade kararlarının uygulanmasının geçici olarak askıya alınmasına ve yasal çarelerden faydalanma imkanlarına ilişkin Üye Devletlerdeki ortak standart ve usullerle Avrupa Parlamentosu ve 2008/115/AT sayılı Konsey Direktifi tarafından belirtildiği üzere iade usullerinin konusu olan kişilerin haklarına ve usul güvencelerine halel getirmeyecektir. 
4. Bu Anlaşmanın uygulanması, iltica talebinde bulunan kişilerin6* kabulü için asgari standartlar belirleyen 2003/9/AT sayılı Konsey Direktifinde ve özellikle 
başvuru incelemesi sırasında Üye Devlette kalma hakkına ilişkin olarak mülteci statüsü7* verme ve geri çekme için Üye Devletlerdeki usullerin asgari standartlarına ilişkin 2005/85/AT sayılı Konsey Direktifinde belirtildiği üzere iltica başvurusu yapan kişilerin haklarına ve usul güvencelerine halel getirmeyecektir. 
5. Bu Anlaşmanın uygulanması üçüncü ülke vatandaşlarının durumu ile ilgili olan 2003/109/AT sayılı Konsey Direktifi şartları gereğince uzun dönem ikamet izni 
almış kişilerin haklarına ve usul güvencelerine halel getirmeyecektir.
6. Bu Anlaşmanın uygulanması, aile birleşimi hakkına ilişkin 2003/86/AT sayılı Konsey Direktifi gereğince ikamet izni verilen kişilerin haklarına ve usul güvencelerine halel getirmeyecektir.
7. Bu Anlaşmadaki hiçbir hüküm diğer resmi veya gayri resmi düzenlemeler çerçevesinde kişilerin iadesini engellemeyecektir.

5*. RG AB L 348, 24.12.2008, s. 98
6*. RGAB L 31, 6.2.2003, s. 18.
7*. RGAB L 326, 13.12.2005, s. 13


BÖLÜM VII 

YÜRÜRLÜĞE GİRİŞ VE UYGULAMA 

Madde 19

Ortak geri kabul komitesi 

1. Akit Taraflar, bu Anlaşmanın uygulanması ve yorumlanmasında birbirlerine karşılıklı yardım sağlayacaklardır. Bu amaçla, özellikle aşağıda belirtilen görevleri üstlenmek üzere bir ortak geri kabul komitesi (bundan böyle “komite” olarak anılacaktır) oluşturacaklardır: 

(a) bu Anlaşmanın uygulanmasını denetlemek;
(b) bu Anlaşmanın yeknesak uygulanması için gerekli düzenlemeleri yürürlüğe koymaya karar vermek;
(c) Madde 20 uyarınca Türkiye ve Üye Devletler tarafından hazırlanan uygulama Protokolleri hakkında düzenli bilgi teatisinde bulunmak; 
(d) Bu Anlaşma ve Ekleri için değişiklik önerilerinde bulunmak;

2. Komitenin kararları Akit Tarafların yasalarının gerektirdiği her türlü zorunlu iç usulün izlenmesini takiben Akit Taraflar üzerinde bağlayıcı olacaktır. 

3. Komite, Birliğin ve Türkiye’nin temsilcilerinden oluşacaktır; Birlik, Üye Devletlerin uzmanlarınca desteklenen Komisyon tarafından temsil edilecektir.

4. Komite gerektiğinde Akit Taraflardan birinin talebi üzerine toplanacaktır.

5. Komite çalışma usullerini kendisi oluşturacaktır.

Madde 20 

Protokollerin Uygulaması

1. Bir Üye Devletin veya Türkiye’nin talebi üzerine, Türkiye ve bir Üye Devlet diğerlerine ilaveten aşağıdaki kuralları kapsayan bir uygulama Protokolü hazırlayacaktır.

(a) Yetkili makamlar ile sınır geçiş noktalarının tayini ve irtibat noktalarının değişimi;
(b) Refakat edilen üçüncü ülke vatandaşlarının ve vatansız kişilerin transit geçişleri de dahil refakatli geri dönüş koşulları, 
(c) Bu Anlaşmanın 1’den 4’e kadar sayılı Eklerinde belirtilenlere ilave yöntem ve belgeler 
(d) Hızlandırılmış prosedür gereğince geri kabul şekilleri
(e) Mülakat yöntemi

2. Bu Maddenin 1. Paragrafında belirtilen uygulama Protokolleri, ancak Madde 19’da belirtilen geri kabul komitesine bildirimde bulunulduktan sonra yürürlüğe girecektir. 

3. Türkiye bir Üye Devletle hazırlanan ve Türkiye’deki uygulamasının pratikte gerçekleştirilebilirliğine tabi olan uygulama Protokolünün herhangi bir hükmünü, başka bir Üye Devletin talebi üzerine o Devlet ile olan ilişkilerinde de uygulamayı kabul eder. 

Üye Devletler Türkiye ile olan ilişkilerinde Türkiye ile bir diğer Üye Devlet arasında hazırlanan ve diğer Üye Devletlerdeki uygulamasının pratikte gerçekleştirilebilirliğe tabi olan bir uygulama Protokolünde yer alacak hükümleri Türkiye’nin talebi üzerien uygulamayı kabul eder.

Madde 21 

Üye Devletlerin ikili geri kabul anlaşmaları veya düzenlemeleri konusu 

Bu Anlaşmanın hükümleri başka bir Anlaşmanın hükümleriyle bağdaşmadığı takdirde, Madde 24 (3)’e halel getirmeksizin, bu Anlaşma hükümleri, 20. Madde 
kapsamında izinsiz olarak ikamet eden kişilerin geri kabulü konusunda bireysel olarak Üye Devletler ile Türkiye arasında yapılmış veya yapılabilecek 
bulunan her türlü yasal olarak bağlayıcılığa haiz belgenin hükümlerinden önce gelecektir. 

BÖLÜM VIII 

NİHAİ HÜKÜMLER 

Madde 22

Coğrafi Uygulama alanı

1. Bu Maddenin 2. Paragrafına tabi olarak, Anlaşma Avrupa Birliği Antlaşmasının 52. Maddesinde ve Avrupa Birliğinin İşleyişi Hakkındaki Anlaşmanın 355. Maddesinde belirtildiği gibi, Avrupa Birliği Antlaşmasının yürürlükte olduğu topraklarda, ve Türkiye Cumhuriyeti topraklarında geçerli olacaktır.

2. Bu Anlaşma, Danimarka Krallığı topraklarında geçerli olmayacaktır.

Madde 23

Teknik yardım 

İki Taraf da bu Anlaşmayı Türkiye ile Birlik arasındaki göç akınlarının yönetiminde ortak sorumluluk, dayanışma ve eşit ortaklık ilkelerine dayanarak uygulama konusunda mutabık kalmışlardır. 

Bu bağlamda Birlik, teknik yardım konusunda ekli ortak bildiri uyarınca bu Anlaşmanın uygulanmasında Türkiye’yi desteklemek amacıyla mali kaynak sağlama taahhüdünde bulunmuştur. Bu sırada, kapasite ve kurumsal gelişime özel bir önem verilecektir. Bu gibi bir destek, Avrupa Birliği ve Türkiye tarafından ortak olarak mutabık kalınmış mevcut ve gelecekteki öncelikler bağlamında sağlanmalıdır. 

Madde 24

Anlaşmanın yürürlüğe girmesi, süresi ve sona ermesi 

1. Bu Anlaşma, Akit Taraflar tarafından kendi usullerine uygun olarak onaylanacak veya kabul edilecektir.
2. 3. Paragrafa tabi olarak, bu Anlaşma, Akit Tarafların birbirlerine bu Maddenin birinci paragrafında belirtilen usulleri tamamladıklarını bildirdikleri tarihi takip 
eden ikinci ayın birinci gününde yürürlüğe girecektir.

3. Bu Anlaşmanın 4. ve 6. Maddelerinde ortaya konulan yükümlülükler bu Maddenin 2. Paragrafında belirtilen tarihten üç yıl sonra uygulanmaya başlanacaktır. 
Bu üç yıllık süre boyunca bu yükümlülükler, yalnızca Türkiye’nin geri kabulle ilgili ikili anlaşma veya düzenlemeler yaptığı üçüncü ülke vatandaşları ve vatansız 
kişiler için geçerlidir. Bu üç yıllık süre boyunca, Türkiye ve münferit Üye Devletler arasındaki mevcut ikili geri kabul anlaşmalarının ilgili bölümleri uygulanmaya devam edecektir. 

4. Bu Anlaşma süresiz olarak akdedilmiştir. 

5. Her bir Akit Taraf, resmi olarak diğerine bildirimde bulunarak bu Anlaşmayı feshedebilir. 

Bu Anlaşmanın yürürlüğü, bu bildirimin yapılma tarihinden altı ay sonra sona erecektir. 

Madde 25 

Ekler 

1 ‘den 6’ya kadar olan Ekler bu Anlaşmanın ayrılmaz bir parçasını oluşturur.

Ankara’da iki bin on üç Yılının Aralık ayının 16 ncı gününde, Bulgarca, Çekçe, Danca, Hollandaca, İngilizce, Estonca, Fince, Fransızca, Almanca, Yunanca, Macarca, İtalyanca, Letonca, Litvanca, Maltaca, Lehçe, Portekizce, Slovakça, Slovence, İspanyolca, İsveççe ve Türkçe dillerinde, her metin aynı derecede geçerli olmak üzere, ikişer nüsha olarak imzalanmıştır. 

Gösterildiğinde uyruğun kanıtı olarak nitelendirilecek belgelerin ortak listesi

(Madde (3) 1), 5 (1) ve 9 (1))

Talepte Bulunulan Devlet Üye Devletlerden biri veya Türkiye ise:

- Her tür pasaport, 
- Talepte Bulunulan Devlet tarafından verilen lesepase, 
- Her tür kimlik kartı (geçici ve koşullu olanlar dahil);
- Askeri hizmet karneleri ve askeri kimlik kartları; 
- Gemi adamı kayıt defterleri ve kaptanların hizmet kartları; 
- Vatandaşlık sertifikaları ve vatandaşlığı dolaylı veya açıkça belirten diğer resmi belgeler. 

Talepte Bulunulan Devlet Türkiye ise: 
- Vize Bilgi Sisteminde8* yürütülen bir araştırma sonucunda kimliğin doğrulanması, 
- Üye Devletlerin Vize Bilgi Sistemini kullanmadıkları durumda, bu Üye Devletlerin vize başvurusu kayıtlarından oluşturulan pozitif tanıma. 

8*. Avrupa Parlamentosunun ve Konseyin (AT) 767/2008 sayılı 9 Temmuz 2008 tarihli Vize Bilgi Sistemine (VIS) ilişkin düzenlemesi ve Üye Devletler arasında 
kısa süreli vizeler hakkında veri alışverişi (VIS Düzenlemesi), 

RGAB L 218, 13.8.2008, s. 60

Uyruğun kesin olmayan karinesi olarak kabul edilen belgelerin ortak listesi

(Madde (3)1), 5(1) ve 9(2))

- Bu Anlaşmanın EK-1’inde listelenen belgelerden herhangi birinin fotokopileri, 
- Sürücü belgeleri veya fotokopileri, 
- Doğum belgeleri veya fotokopileri, 
- Şirket kimlik kartları veya fotokopileri, 
- Tanıkların verdiği ifadelerin yazılı beyanları, 
- İlgili kişi tarafından yapılan açıklamaların ve resmi bir sınav sonucu da dahil olmak üzere söz konusu kişi tarafından konuşulan dilin yazılı beyanı,
- Pasaport yenilenirken yetkili makamlarca verilen resimli belgeler dahil olmak üzere, ilgili kişinin uyruğunu belirlemeye yardım edebilecek herhangi bir diğer belge, 
- Ek 1’de listelenen belgelerin geçerlilik süresi dolmuş olanları, 
- Resmi yetkililer tarafından temin edilmiş olan ve diğer Tarafın resmi yetkililerinin de teyit ettiği kesin bilgiler. 

Üçüncü ülke vatandaşları ve vatansız kişilerin geri kabul koşullarıın kanıtı olarak değerlendirilen belgelerin ortak listesi

(Madde 4(1), 6(1) ve 10(1)) 

- Talepte Bulunulan Ülke tarafından verilen vize ve/veya ikamet izni,
- İlgili kişinin tahrif edilmiş bir seyahat belgesindeki veya giriş/çıkışın diğer kanıtı (örneğin: fotoğraf) dahil olmak üzere giriş/çıkış damgaları veya seyahat belgesindeki benzer tasdikler, 
- İlgili kişinin Talepte Bulunulan Devletin topraklarında kaldığını açıkça gösteren belgeler, sertifikalar ve her türlü fatura (örnek: otel faturaları, doktor/dişçi randevu kartları, kamu/özel kurumlara giriş kartları, araba kira sözleşmeleri, kredi kartı faturaları, vb. ), 
- İlgili kişinin Talepte Bulunulan Devletin topraklarında bulunduğunu ve yaptığı yolculukları gösteren hava, tren, otobüs veya gemi seferlerinin üzerinde kişinin ismi geçen biletleri ve/veya yolcu listesi,
- İlgili kişinin bir kargo veya seyahat acentesi hizmeti kullandığını gösterir bilgi, 
- İlgili kişinin sınırı geçtiğini doğrulayabilecek, özellikle, sınır yetkili personeli ve diğer tanıklar tarafından verilen ifadelerin yazılı resmi beyanı, 
- İlgili kişinin adli veya idari davalarda verdiği bir ifadenin resmi yazılı beyanı. 



11 Cİ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR


***

TÜRKİYE-AB GERİ KABUL ANLAŞMASI VE VİZE DİYALOĞU BÖLÜM 9

TÜRKİYE-AB GERİ KABUL ANLAŞMASI VE VİZE DİYALOĞU BÖLÜM 9


BÖLÜM III

GERİ KABUL USULÜ

Madde 7

İlkeler 

1. Üye Devletler ve Türkiye Madde 4 ve 6’da belirtilen bir kişinin doğrudan menşe ülkesine dönüşünü sağlamak için her türlü çabayı sarf edecektir. Bu amaçla, bu Paragrafın uygulanma usulleri Madde 19(1)(b)’ye uygun olacak şekilde belirlenecektir. bu Paragrafın hükümleri bu Maddenin 4. Paragrafına uygun olacak şekilde hızlandırılmış prosedürün uygulanabilir olduğu durumlar için geçerli olmayacaktır. 

2. Bu Maddenin 3. Paragrafı çerçevesinde, Madde 3 ve 6’da belirtilen zorunluluklardan birine dayanılarak geri kabul edilecek bir kişinin herhangi bir şekilde transferi, Talepte Bulunulan Devletin yetkili makamına bir geri kabul başvurusunun sunulmasını gerektirecektir. 

3. Geri kabul edilecek kişinin geçerli bir seyahat belgesi veya kimlik kartı varsa ve üçüncü ülke vatandaşının veya vatansız kişilerin söz konusu olması durumunda Talepte Bulunulan Devletin topraklarına girmek amacıyla geçerli bir vizeye veya Talepte Bulunulan Devletin ikamet iznine sahipse, bu kişinin transferi Talep Eden Devletin bir geri kabul başvurusu yapmasına gerek kalmadan veya Talepte Bulunulan Devletin yetkili makamına Madde 12(1)’de belirtilen yazılı bildirimi yapmasına gerek olmadan gerçekleşecektir. 

Önceki alt-paragraf, ilgili makamların geri kabulü yapılan kişilerin kimliklerini sınırda doğrulama hakkına halel getirmeyecektir. 

4. Bu maddenin 3. Paragrafına halel getirmeksizin, bir kişi Talep Eden Devletin sınır bölgesinde, Talepte Bulunulan Devletin topraklarından doğrudan gelerek sınırı yasal olmayan şekilde geçtikten sonra yakalanmışsa, Talep eden Devlet bu kişinin yakalanmasını müteakip üç iş günü içerisinde geri kabul başvurusunda bulunabilir. (“hızlandırılmış prosedür”).

Madde 8

Geri Kabul Başvurusunun İçeriği 

1. Geri kabul başvurusu mümkün olduğu ölçüde aşağıdaki bilgileri içermelidir: 

(a) geri kabul edilecek kişiye ilişkin kimlik bilgileri (adı, soyadı, doğum tarihi ve mümkünse doğum yeri, son ikamet yeri vb.) ve geçerli olduğu durumda reşit olmayan evlenmemiş çocukların ve/veya eşlerin kimlik bilgileri; 
(b) kendi vatandaşlarının söz konusu olması durumunda, sırasıyla Ek 1 ve 2’de ortaya konulduğu şekilde uyruğun kanıtı veya kesin olmayan karinelerinin sağlanacağı yolların göstergesi; 
(c) üçüncü ülke vatandaşı veya vatansız kişilerin söz konusu olması durumunda, sırasıyla Ek 3 ve 4’de belirtilen şekilde üçüncü ülke vatandaşlarının ve vatansız 
kişilerin geri kabul koşullarına ilişkin kanıtlar veya kesin olmayan karinelerin (Prima facie) sağlanacağı yolların göstergesi;
(d) geri kabul edilecek kişinin fotoğrafı. 

2. Geri kabul başvurusu mümkün olduğu ölçüde aynı zamanda aşağıdaki bilgileri de içerecektir: 

(a) ilgili kişinin beyana yönelik açık rızası olması koşuluyla, transferi yapılacak kişinin yardıma veya bakıma ihtiyaç duyabileceğini gösteren beyan;
(b) söz konusu birey transfer vakasıyla ilgili olarak gerekebilecek herhangi diğer bir koruma, güvenlik tedbiri veya kişinin sağlık durumuyla ilgili bilgi. 

3. Madde 7(3)’e halel getirmeksizin, bütün geri kabul başvuruları yazılı olarak yapılacak ve söz konusu başvurularda bu Anlaşmaya Ek 5 olarak eklenmiş olan ortak form kullanılacaktır. 
4. Bir geri kabul başvurusu, faks, e-posta gibi elektronik olanlar da dahil olmak üzere tüm iletişim yollarıyla yapılabilir. 
5. Madde 11(2)’ye halel getirmeksizin, geri kabul başvurusuna yazılı yanıt verilecektir. 

Madde 9 

Uyruğa İlişkin Kanıtlar 

1. Madde 3 (1) ve Madde 5 (1)’e göre uyruğun kanıtlanması, özellikle bu Anlaşmanın Ek 1’inde belirtilen belgeler yoluyla gerçekleştirilebilir. Bu tür belgelerin sunulması durumunda, Üye Devletler veya Türkiye sırasıyla bu Anlaşmanın amacına uygun olarak uyruğu tanıyacaklardır. Uyruğun kanıtlanması sahte belgeler yoluyla yapılamaz. 
2. Madde 3 (1) ve 5 (1)’e göre uyruğun kesin olmayan karinesi (Prima facie) geçerlilik süreleri dolmuş olsa bile özellikle işbu Anlaşmanın Ek 2’sinde belirtilen 
belgeler yoluyla sağlanacaktır. Bu tür belgelerin sunulduğu durumda, bir soruşturmanın ardından ve Madde 11’de belirtilen zaman sınırlamaları içerisinde Talepte Bulunulan Devlet aksini göstermedikçe, Üye Devletler ve Türkiye bu anlaşmanın amacına uygun olarak uyruğun kanıtlanmış olduğunu sayacaklardır. Uyruğun kesin olmayan karinesi (Prima facie) sahte belgeler yoluyla sağlanamaz. 
3. Bu Anlaşmanın Ek 1 ve 2’sinde belirtilen belgelerden hiçbiri sunulamıyorsa, geri kabul başvurusuna Talep Eden Devlet tarafından eklenen bir talep üzerine, 
Talepte Bulunulan Devletin ilgili yetkili diplomatik ve konsolosluk birimleri, geri kabul edilecek kişinin vatandaşlığının kanıtlanması için talepte bulunulan günden itibaren en geç yedi iş günü içerisinde gecikme olmaksızın söz konusu kişi ile görüşmek için düzenlemeler yapacaklardır. Talep Eden Devletin, Talepte 
Bulunulan Devlette hiçbir diplomatik veya konsolosluk temsilciliğinin olmaması durumunda, Talepte Bulunulan Devlet, talebin alındığı günden itibaren en geç 
yedi günü içerisinde, gecikme olmaksızın geri kabul edilecek olan kişinin ile görüşme için gerekli düzenlemeleri yapacaktır. Bu tip mülakatlar için olan usul bu Anlaşmanın Madde 20’sinde belirtilen uygulama Protokollerinde belirlenebilir. 

Madde 11 

Üçüncü ülke vatandaşları ve vatansız kişilere ilişkin kanıtlar 

1. Madde 4(l) ve Madde 6(1)’de belirtilen üçüncü ülke vatandaşları ile vatansız kişilerin geri kabulüne ilişkin koşulların kanıtlanması, özellikle bu Anlaşmanın Ek 3’ünde yer alan delil vasıtaları yoluyla gerçekleştirilecektir. Geri kabule ilişkin şartların kanıtlama durumu sahte belgelerle gerçekleştirilemez. 
2. Madde 4(l) ve Madde 6(1)’de belirtilen üçüncü ülke vatandaşları ile vatansız kişilerin geri kabulüne ilişkin koşulların kesin olmayan karinesi özellikle bu Anlaşmanın Ek 4’ünde yer alan deliller yoluyla gerçekleştirilecektir; söz konusu kanıtlama durumu sahte belgelerle gerçekleştirilemez. Bu tür kesin olmayan karinelerin sunulması halinde, Talepte Bulunulan Devlet aksini göstermedikçe bir soruşturmanın ardından ve Madde 11’de belirtilen zaman sınırlamaları içerisinde Üye Devletler ve Türkiye, şartları yerine getirilmiş sayacaklardır.
3. Kişinin ülke topraklarına girişi, burada bulunması veya ikametinin kanunsuzluğu, söz konusu kişinin içinde Talep Eden Devletin toprakları için gerekli olan vize veya diğer ikamet izninin bulunmadığı seyahat belgeleri ile belirlenecektir. Talep Eden Devlet tarafından, ilgili kişinin gerekli seyahat belgeleri, vize veya diğer ikamet izinlerinin bulunmadığının yazılı olarak ifade edilmesi de kişinin ülkeye girişinin, ülkede bulunmasının veya ikametinin kanunsuz olduğuna dair karine teşkil edecektir.

Madde 11

Zaman Sınırlamaları 

1. Geri kabul başvurusu Talep Eden Devletin yetkili makamının bir üçüncü ülke vatandaşının veya vatansız bir kişinin Talep Eden Devletin topraklarına girmek, 
o topraklarda bulunmak veya oturmak için yürürlükte olan koşulları artık yerine getirmediği bilgisini elde etmesinden sonra azami altı aylık bir süre içerisinde 
Talepte Bulunulan Devletin yetkili makamına sunulmalıdır. 
Üçüncü ülke vatandaşı veya vatansız kişi, Madde 4 ve 6’nın Madde 24 (3) uyarınca geçerli hale geldiği günden önce Talep Eden Devletin ülkesine girmiş ise, bir önceki cümlede bahsi geçen zaman sınırlaması Madde 4 ve 6’nın geçerli hale geldiği günde işlemeye balar. 

Başvurunun zamanında sunulmasının önünde hukuki veya fiili engellerin söz konusu olması durumunda, zaman sınırlaması Talep Eden Devletin isteği üzerine, sadece var olan engeller ortadan kaldırılana kadar uzatılır. 
2. Bir geri kabul başvurusu aşağıdaki zaman sınırlamaları dahilinde yazılı olarak cevaplanmalıdır: 
- Eğer başvuru hızlandırılmış prosedürle yapılmış ise beş iş günü içerisinde (Madde 7(4)); 
- Gecikme olmaksızın ve bir sonraki sürenin uygulanacağı Talep Eden Devletin ulusal mevzuatında ilk gözaltı süresinin daha az olduğu durumlar hariç olmak üzere diğer bütün durumlarda en fazla 25 takvim günü içerisinde. Başvuruya zamanında yanıt verilemesinin önünde hukuki veya fiili engellerin söz konusu olması durumunda, süre talep üzerine ve neden gösterilerek, Talep Eden Devletin ulusal mevzuatındaki azami gözaltı süresinin 60 günden az veya 60 güne eşit olması durumu hariç olmak üzere, 60 takvim gününe kadar uzatılabilir. 
Bu süre sınırlaması geri kabul başvurusunun alındığı tarih itibariyle başlamaktadır. Bu süre sınırlaması zarfında herhangi bir yanıtın verilmemesi durumunda, transferin üzerinde anlaşmaya varılmış olduğu kabul edilir. 
Bir geri kabul başvurusunun yanıtı, faks, e-posta gibi elektronik olanlar da dahil olmak üzere tüm iletişim yollarıyla yapılabilir. 
3. Anlaşmaya varıldıktan sonra veya uygun olan hallerde, bu Maddenin 2. Paragrafında belirtilen sürenin sona ermesini müteakip, ilgili kişi üç ay içerisinde transfer edilir. Talep eden Devletin isteği üzerine, bu süre hukuki veya uygulamadan kaynaklanan engellerin aşılması için sarf edilen süre kadar uzatılabilir. 

4. Bir geri kabul talebinin reddedilme nedenleri yazılı olarak verilir. 

Madde 12 

Transfer ve Ulaşım Şekilleri 

1. Madde 7(3)’e halel getirmeksizin, bir kişi geri gönderilmeden önce, Talep Eden Devletin yetkili makamları transfer tarihi, giriş noktası, olası refakatçiler ve transfere ilişkin diğer hususlardan Talepte Bulunulan Devleti yazılı olarak en az 48 saat önceden haberdar edecektir. 
2. Ulaşım işlemi hava, kara veya deniz yoluyla gerçekleştirilebilir. Hava yoluyla iade Türkiye veya Üye Devletlerin ulusal hava yolu şirketlerinin kullanılmasıyla 
kısıtlanamaz ve tarifeli veya tarifesiz seferler kullanılarak gerçekleştirilebilir. Refakatçi ile gerçekleştirilen dönüşlerin söz konusu olduğu durumlarda, söz konusu refakatçiler, Türkiye veya herhangi bir Üye Devlet tarafından yetkilendirilmiş olmaları koşuluyla Talep Eden Devletin yetkili kişileri ile sınırlandırılmayacaktır. 

Madde 13 

Hatalı Geri Kabul 

Söz konusu kişinin transferinden itibaren üç ay içerisinde bu Anlaşmanın Madde 3 ve 6’sında belirtilen şartların yerine getirilmemiş olduğu tespit edilirse, Talep Eden Devlet, Talepte Bulunulan Devlet tarafından geri kabul edilen herhangi bir kişiyi geri alacaktır. 

Bu gibi hallerde ve önceki Paragrafta atıfta bulunulduğu üzere söz konusu kişinin Talep Eden Devlet tarafından karşılanacak olan bütün ulaşım masrafları hariç olmak üzere, işbu Anlaşmanın usule ilişkin hükümleri gerekli değişikliklerin yapılması koşuluyla uygulanacak ve geri alınacak kişinin asıl kimliği ve uyruğuna ilişkin mevcut tüm bilgiler verilecektir. 

BÖLÜM IV

TRANSİT GEÇİŞ İŞLEMLERİ 

Madde 14 

Transit İlkeleri

1. Üye Devletler ve Türkiye, üçüncü ülke vatandaşlarının veya vatansız kişilerin transit geçişini, bu kişilerin hedef ülkeye doğrudan gönderilemedikleri durumlarla sınırlamalıdır. 
2. Üye Devletlerden biri tarafından talep edilmesi durumunda, kişilerin muhtemel diğer transit geçiş Devletlerindeki müteakip seyahatleri veya hedef Devlet tarafından geri kabul edilmeleri temin edilir ise, Türkiye üçüncü ülke vatandaşlarının veya vatansız kişilerin transit geçişine izin verecektir. Türkiye’nin benzer bir talepte bulunması durumunda ise bir Üye Devlet üçüncü ülke vatandaşlarının veya vatansız kişilerin transit geçişine izin verecektir.
3. Transit geçiş aşağıdaki koşullar altında Türkiye ve bir Üye Devlet tarafından reddedilebilir: 
(a) Üçüncü ülke vatandaşı veya vatansız kişi ırkı, dini, milliyeti, belli bir sosyal gruba mensubiyeti veya siyasi görüşü nedeniyle hedef ülkede veya başka bir transit geçiş ülkesinde işkence, insanlık dışı veya küçük düşürücü muamele veya cezalandırma ya da ölüm cezası veya zulme maruz kalmaya yönelik gerçek bir riskle karşı karşıyaysa veya 
(b) Üçüncü ülke vatandaşı veya vatansız kişi Talep Edilen Devlette veya başka bir transit geçiş ülkesinde cezai müeyyidelere maruz kalacaksa veya
(c) Talepte Bulunulan Devletin kamu sağlığı, iç güvenliği, kamu düzeni veya diğer milli menfaatleri sebebiyle. 
4. Bu Maddenin 3. Paragrafında belirtilen durumlar transit geçiş işlemi açısından engel teşkil edecek şekilde sonradan vuku bulur veya ortaya çıkar ise ya da kişilerin muhtemel diğer transit geçiş Devletleri vasıtasıyla müteakip seyahatleri veya hedef Devlet tarafından geri kabul edilmeleri temin edilemez ise, Türkiye veya bir Üye Devlet verilmiş olan izni iptal edebilir. Bu durumda, Talep Eden Devlet uygun şekilde ve gecikmesizin, üçüncü ülke vatandaşını veya vatansız kişiyi geri alır.

Madde 15 

Transit usulü 

1. Transit geçiş işlemleri için Talepte Bulunulan Devletin yetkili makamlarına yazılı başvuru yapılmalıdır. Başvuru aşağıdaki bilgileri içerecektir: 
(a) Transit geçiş türü (hava veya kara yoluyla), transit geçiş yapılma ihtimali olan diğer Devletler ve varılmak istenen nihai hedef Devlet; 
(b) Söz konusu kişiye ilişkin kimlik bilgileri (adı, soyadı, kızlık soyadı, takma adları veya lakapları, doğum tarihi, cinsiyet ve - şayet mümkünse - doğum yeri, uyruğu, dili, seyahat belgesinin türü ve numarası gibi); 
(c) Öngörülen giriş noktası, transfer zamanı ve refakatçi kullanımı; 
(d) Talep eden Devletin Madde 14 (2) uyarınca şartların karşılandığına ve Madde 14 (3) uyarınca reddetme işlemi gerçekleştirmek için herhangi bir neden olmadığına dair bir belge. 
Transit işlemleri için kullanılacak ortak bir form bu Anlaşmaya Ek 6 olarak eklenmiştir. 
Bir transit geçiş başvurusu, faks, e-posta vb. elektronik olanlar da dahil olmak üzere tüm iletişim yollarıyla yapılabilir. 
2. Talepte Bulunulan Devlet, başvuruyu aldıktan sonra beş iş günü içerisinde ve yazılı olarak, Talep Eden Devlete kişinin alınacağına dair, giriş noktasını ve öngörülen kabul ediş saatini teyit eden şekilde veya kişinin alınmasının reddedildiğine ve bu tür bir reddin nedenlerine dair bilgi verir. Eğer beş iş günü içerisinde yanıt alınmamışsa, transit geçiş kabul edilmiş sayılır. 
Bir transit geçiş başvurusunun cevabı, faks, e-posta vb. elektronik olanlar da dahil olmak üzere tüm iletişim yollarıyla verilebilir. 
3. Transit geçiş işlemi hava yolu ile gerçekleşecekse, geri kabul işlemine tabi olacak kişi ve olası refakatçisi transit havalimanı vizesi almaktan muaf tutulacaktır. 
4. Talep edilen Devletin yetkili makamları, karşılıklı istişareye dayalı olarak, özellikle söz konusu kişilerin izleme altında bulundurulması ve bu amaçla gerekli 
kolaylıkların sağlanması yoluyla transit geçiş işlemlerine yardımcı olacaklardır. 


BÖLÜM V

MASRAFLAR

Madde 16 

Ulaşım ve transit geçiş masrafları

Madde 23’e ve Madde 3(2) ve 5(2)’de belirtilen kişiler veya üçüncü şahıslar da dahil olmak üzere geri kabul edilecek kişiden kabule ilişkin masrafları tahsil edecek yetkili makamların hakkına halel getirmeksizin, bu Anlaşmanın I. ve II. Bölümlerindeki talepler için bu Anlaşmayla bağlantılı olarak yapılan geri kabul ve transit geçiş işlemlerinden doğan tüm ulaşım masrafları Talepte Bulunulan Devletin sınır geçiş noktasına kadar veya IV. Bölümdeki talepler için son varılacak Ülkenin sınırına kadar Talep Eden Devlet tarafından karşılanacaktır. 

10 CU BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR



***

TÜRKİYE-AB GERİ KABUL ANLAŞMASI VE VİZE DİYALOĞU BÖLÜM 8

TÜRKİYE-AB GERİ KABUL ANLAŞMASI VE VİZE DİYALOĞU BÖLÜM 8


TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLE AVRUPA BİRLİĞİ ARASINDA İZİNSİZ İKAMET EDEN KİŞİLERİN GERİ KABULÜNE İLİŞKİN ANLAŞMA YÜKSEK AKİT TARAFLAR olan,

Bundan sonra “Birlik” olarak anılacak AVRUPA BİRLİĞİ, ve Bundan sonra “Türkiye” olarak anılacak TÜRKİYE CUMHURİYETİ, Yasadışı göçle daha etkin 
mücadele etmek için işbirliklerini güçlendirmeye KARARLI OLARAK, Bu Anlaşma vasıtasıyla ve karşılıklılık temelinde, Türkiye veya Avrupa Birliği Üye Devletleri’ nden  birinin topraklarına giriş, burada bulunma ya da ikamet etme koşullarını sağlamayan veya artık sağlamayan kişilerin kimliklerinin tespiti ile emniyetli ve düzenli bir şekilde geri dönüşleri için süratli ve etkin usuller geliştirmeyi ve söz konusu kişilerin transit geçişlerini işbirliği ruhu içinde kolaylaştırmayı ARZULAYARAK, 

Bu Anlaşmanın, Türkiye, Birlik ve Üye Devletlerinin uluslararası hukuktan, özellikle de 4 Kasım 1950 tarihli Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve 28 Temmuz 1951 tarihli Mültecilerin Statüsüne Dair Sözleşmeden doğan hak, yükümlülük ve sorumluluklarına halel getirmeyeceğini VURGULAYARAK,

Bu Anlaşmanın, Avrupa Birliğinin kendi yasal araçlarınca şart koşulduğu üzere, Üye Devletlerde dönüş usullerine tabi olan veya bu devletlere iltica başvurusunda bulunmuş kişilerin haklarına ve usulü garantilerine halel getirmeyeceğini VURGULAYARAK, 

Bu Anlaşmanın, Avrupa Ekonomik Topluluğu ile Türkiye arasında Ortaklık kuran 12 Eylül 1963 tarihli Anlaşmanın hükümlerine, ek protokollerine, ilgili Ortaklık 
Konseyinin kararlarının yanı sıra, Avrupa Birliği Adalet Divanının ilgili içtihadına halel getirmeyeceğini VURGULAYARAK, 

Üçüncü ülke vatandaşlarının statüleriyle ilgili 2003/109/AK sayılı Konsey Direktifi şartları altında uzun dönem ikamet izni sahibi olan kişilerin Direktifin 12. maddesi kapsamında sınır dışı edilmeye karşı güçlendirilmiş korumadan faydalandıklarını VURGULAYARAK,

Bu Anlaşmanın, ortak sorumluluk, dayanışma, Türkiye ve Birlik arasındaki göç akımlarının yönetiminde eşit ortaklık ilkelerine dayandığını ve bu bağlamda Birliğin, Türkiye’yi bu Anlaşmanın uygulanmasında desteklemek için mali kaynaklar sağlamaya hazır olduğunu VURGULAYARAK,

Bu Anlaşmanın, Avrupa Birliğinin işleyişine dair Anlaşmanın Üçüncü kısmının V. Başlığının kapsamına giren hükümlerinin, Avrupa Birliği Antlaşmasına ve Avrupa Birliğinin işleyişine dair Anlaşmaya Ek, Birleşik Krallık ve İrlanda’nın Özgürlük, Güvenlik ve Adalet Alanlarına ilişkin pozisyonları üzerine Protokol uyarınca, kendileri talep etmedikçe, Birleşik Krallık ve İrlanda için geçerli 
olmayacağını DİKKATE ALARAK,

Bu Anlaşmanın, Avrupa Birliğinin işleyişine dair Anlaşmanın Üçüncü kısmının V. Başlığının kapsamına giren hükümlerinin, Avrupa Birliği Antlaşmasına ve Avrupa Birliğinin işleyişine dair Anlaşmaya Ek, Danimarka’nın pozisyonu üzerine Protokol uyarınca, Danimarka Krallığı için geçerli olmayacağını DİKKATE ALARAK, 

AŞAĞIDAKİ MADDELER ÜZERİNDE MUTABIK KALMIŞLARDIR:

Madde 1

Tanımlar
Bu Anlaşmanın amaçları bakımından:

(a) “Akit Taraflar”, Türkiye ve Birlik anlamına gelir; 
(b) “Türk Vatandaşı”, Türkiye mevzuatı uyarınca Türk vatandaşlığını taşıyan herhangi bir kişi anlamına gelir;
(c) “Üye Devlet Vatandaşı”, Avrupa Birliği’nin bir Üye Devletinin vatandaşlığını taşıyan herhangi bir kişi anlamına gelir;
(d) “Üye Devlet”, Danimarka Krallığı dışında kalan tüm Avrupa Birliği Üye Devletleri anlamına gelir;
(e) “Üçüncü Ülke Vatandaşı”, Türkiye veya herhangi bir Üye Devlet vatandaşlığı dışında bir vatandaşlık taşıyan herhangi bir kişi anlamına gelir;
(f) “Vatansız kişi” herhangi bir ülke vatandaşlığı taşımayan herhangi bir kişi anlamına gelir;
(g) ‘İkamet izni”, Türkiye veya Üye Devletlerden biri tarafından düzenlenmiş olan ve bir şahsa söz konusu devletin topraklarında ikamet hakkı tanıyan her tür izin anlamına gelir. Bu, bir iltica başvurusu veya bir ikamet izni başvurusu süreciyle bağlantılı olarak ülkede kalmak için olan geçici izinleri kapsamaz; 
(h) “Vize”, Türkiye veya Üye Devletlerden biri tarafından topraklarına giriş veya topraklarından transit geçiş için gereken verilmiş bir yetki veya alınmış bir karar 
anlamına gelir. Bu, havaalanı transit geçiş vizesini kapsamaz;
(i) “Talep Eden Devlet”, bu Anlaşma’nın 8. Maddesi uyarınca geri kabul veya 15. maddesi uyarınca transit geçiş başvurusunda bulunan (Türkiye veya herhangi bir Üye Devlet) devlet anlamına gelir;
(j) ‘Talepte Bulunulan Devlet”, bu Anlaşma’nın 8. Maddesi uyarınca geri kabul başvurusunda veya 15. maddesi uyarınca transit geçiş başvurusunda bulunulan 
(Türkiye veya herhangi bir Üye Devlet) devlet anlamına gelir;
(k) “Yetkili Makam”, Türkiye veya Üye Devletlerden birinin Anlaşmanın 20(1) (a) Maddesi uyarınca uygulama protokolünde belirlendiği gibi uygulanması hususunda yetkilendirilmiş herhangi bir yerel makamı anlamına gelir;
(l) “İzinsiz ikamet eden kişi”, yerel mevzuatta belirtilen ilgili usul uyarınca, Türkiye Cumhuriyetine veya Üye Devletlerden birine girme, buralarda bulunma ya da ikamet etme şartlarını taşımayan veya artık taşımayan kişiler anlamına gelir;
(m) “Transit geçiş”, üçüncü ülke vatandaşlarının ya da vatansız kişilerin Talep Eden Devlet sınırlarından döneceği ülkeye seyahat ederken Talepte Bulunulan 
Devletin sınırlarından geçişleri anlamına gelir;
(n) “Geri kabul”, bu Anlaşmanın hükümleri uyarınca, Talep Eden Devlete yasadışı giriş yaparken, yasadışı orada bulunurken veya ikamet ederken yakalanan kişilerin 
(Talepte Bulunulan Devlet vatandaşları, üçüncü ülke vatandaşları ve vatansız kişiler) Talep Eden Devlet tarafından transferi ve Talepte Bulunulan Devlet tarafından kabulü anlamına gelir;
(o) “Sınır Geçiş Noktası”, Türkiye’nin veya Üye Devletlerin kendi Devlet sınırlarından geçişin amacına uygun olarak belirledikleri herhangi bir nokta anlamına gelir;
(p) Talep Eden Devletin “Sınır bölgesi”, Talep Eden Devlet ile Talepte Bulunulan Devlet arasında sınır paylaşılıyor olsa da olmasa da, Talep Eden Devletin dış 
sınırından 20 kilometre kadar içeri uzanan kendi toprakları içindeki alanın yanı sıra, Talep Eden Devletin gümrük bölgelerini ve uluslararası havaalanları ile deniz limanları anlamına gelir. 

Madde 2

Kapsam

1. Bu Anlaşmanın hükümleri, Türkiye veya Avrupa Birliğine Üye Devletlerden birinin topraklarına girme, burada bulunma veya ikamet etme şartlarını taşımayan veya artık taşımayan kişiler için geçerlidir.
2. Bu maddenin 1. Paragrafı da dahil olmak üzere bu Anlaşmanın uygulanması 18. Maddede sıralanan araçlara halel getirmeyecektir.
3. Bu kişilerin Talepte Bulunulan Devlete geri kabulleri için gerekli koşullar 4. ve 6. maddelerde öngörüldüğü şekilde 3 No.lu Ekte sıralanan belgelerle sağlanmadığı takdirde bu Anlaşma, 
4. ve 6. Maddelerde atıfta bulunulduğu üzere Talepte Bulunulan Devletin topraklarını Talep Eden Devletin yetkili makamlarının bu şahıslar hakkında bilgi 
edinmesinden beş yılı aşan bir süre önce terk etmiş üçüncü ülke vatandaşları ve vatansız kişiler için geçerli olmayacaktır. 

BÖLÜM I

TÜRKİYE’NİN GERİ KABUL YÜKÜMLÜLÜKLERİ
Madde 3

Kendi vatandaşlarının geri kabulü 

1. Türkiye, bir Üye Devletin başvurusu üzerine, söz konusu Üye Devletin veya Avrupa Birliğinin kanunlarına göre Talep Eden Üye Devletin ülkesine girme, ülkesinde bulunma veya ikamet etmeye ilişkin yürürlükte olan koşulları sağlamayan veya artık sağlamayan tüm kişileri, 9. Madde uyarınca Türkiye vatandaşı olduğunun kanıtlanması şartıyla söz konusu Üye Devlet tarafından bu Anlaşmada öngörülen işlemler dışında başka herhangi bir işlemin yerine getirilmesine gerek kalmaksızın geri kabul eder.

2. Türkiye ayrıca aşağıdaki kişileri de geri kabul eder:
- Talep eden Üye Devlette bağımsız bir ikamet hakkına sahip olmamaları veya söz konusu çocukların yasal vasisi olan diğer ebeveynin söz konusu bağımsız ikamet hakkına sahip olmaması durumunda, doğum yerlerine veya vatandaşlığına bakılmaksızın bu Maddenin 1. Paragrafında bahsi geçen kişilerin reşit olmayan bekar çocukları;
- Talep Eden Devlette bağımsız bir ikamet hakkına sahip olmamaları durumunda ve Türkiye tarafından söz konusu evliliğin kendi yerel mevzuatı uyarınca yasal 
olarak tanınmadığının belirtilmediği durumda, Türkiye topraklarına giriş ve bu topraklarda kalma hakkına sahip olmaları şartıyla, bu Maddenin 1. Paragrafında belirtilen kişilerin bir başka ülke vatandaşlığına sahip eşleri.
3. Türkiye, bir Üye Devletin topraklarına girdikten sonra Türk mevzuatına uygun olarak Türk vatandaşlığından mahrum bırakılmış veya feragat etmiş kişileri de 
söz konusu Üye Devlet tarafından kendilerine en azından vatandaşlığa kabul edilmeleri vaat edilmemiş ise geri kabul edecektir.
4. Türkiye geri kabul başvurusuna olumlu bir yanıt verdikten veya uygun olduğu hallerde 11(2). Maddede ortaya konan mühletin aşılmasından sonra, Türkiye’nin yetkili konsolosluk ofisi, geri kabul edilecek kişinin iradesine bakmaksızın, kişinin geri dönüşü için gerekli seyahat belgelerini üç ay geçerliliğe sahip olacak şekilde ve üç iş günü içinde düzenleyecektir. Bir Üye Devlette Türkiye’nin 
konsolosluk ofisi yok ise veya Türkiye seyahat belgesini üç iş günü içinde düzenlememiş ise, geri kabul başvurusuna verilen yanıt ilgili kişinin geri kabulü için gerekli seyahat belgesi olarak kabul edilecektir.
5. Söz konusu kişi hukuki veya fiili sebeplerle başlangıçta düzenlenen seyahat belgelerinin geçerlilik süresi içinde transfer edilememişse, Türkiye’nin yetkili konsolosluk ofisi üç iş günü içinde aynı geçerlilik süresine haiz yeni seyahat belgeleri düzenleyecektir. Bir Üye Devlette Türkiye’nin konsolosluk 
ofisi yok ise veya Türkiye seyahat belgesini üç iş günü içinde düzenlememiş ise, geri kabul başvurusuna verilen yanıt ilgili kişinin geri kabulü için gerekli seyahat belgesi olarak kabul edilecektir.

Madde 4

Üçüncü ülke vatandaşlarının ve vatansız kişilerin geri kabulü 

1. Türkiye bir Üye Devletin başvurusu üzerine, Talep Eden Üye Devletin ülkesine girme, ülkesinde bulunma veya ikamet etmeye ilişkin yürürlükte olan koşulları 
sağlamayan veya artık sağlamayan tüm üçüncü ülke vatandaşlarını veya vatansız kişileri, 10. Madde uyarınca söz konusu kişilerin aşağıda belirtilen durumlarının kanıtlanması şartıyla, söz konusu Üye Devlet tarafından bu Anlaşmada öngörülen işlemler dışında başka herhangi bir işlemin yerine getirilmesine gerek kalmaksızın geri kabul edecektir. 
(a) Bu kişiler geri kabul başvurusunun ibrazı esnasında Türkiye topraklarından bir Üye Devletin topraklarına doğrudan giriş için Türkiye tarafından düzenlenmiş 
geçerli bir vizeye sahip ise,
(b) Türkiye tarafından düzenlenmiş bir ikamet iznine sahip ise veya
(c) Türkiye topraklarında kaldıktan veya transit geçiş yaptıktan sonra Üye Devletlerin ülkesine yasadışı ve doğrudan giriş yapmış ise.

2. Bu Anlaşmanın 1. Paragraf’ındaki geri kabul yükümlülüğü aşağıdaki durumlarda geçerli değildir: 
(a) üçüncü ülke vatandaşı veya vatansız kişi sadece Türkiye’nin bir uluslararası havalimanının aktarma sahasından geçmiş ise; veya
(b) Talep Eden Üye Devlet, üçüncü ülke vatandaşına veya vatansız kişiye, kişi kendi topraklarına girmeden önce veya girdikten sonra Talep Eden Üye Devlet 
topraklarına giriş için kullanılan bir vize veya ikamet izni düzenlemiş ise ve söz konusu kişi Türkiye tarafından düzenlenmiş daha uzun geçerlilik süresine haiz bir vizeye veya ikamet iznine sahip değil ise veya 
(c) üçüncü ülke vatandaşı veya vatansız kişi, Talep eden Üye Devletin ülkesine vizesiz giriş imkanına sahip ise. 

3. Türkiye geri kabul başvurusuna olumlu bir yanıt verdikten veya uygun olduğu hallerde 11(2). Maddede ortaya konan mühletin aşılmasından sonra, Türk yetkililer şayet gerekli ise, geri kabulü onaylanmış kişinin kendi topraklaına geri dönüşü için gereken “yabancılar için acil seyahat belgesini” en az üç ay geçerliliğe sahip olacak şekilde ve üç iş günü içinde düzenleyecektir. Bir Üye Devlette Türkiye’nin konsolosluk ofisi yok ise veya Türkiye seyahat belgesini üç iş günü içinde düzenlememiş ise, AB’nin standart sınır dışı etme amaçlı seyahat belgesinin kullanımının kabul edildiği varsayılacaktır. 1*
4. Söz konusu kişi hukuki veya fiili sebeplerle başlangıçta düzenlenen “yabancılar için acil seyahat belgesinin” geçerlilik süresi içinde transfer edilememişse, Türk yetkililer üç iş günü içinde “yabancılar için acil seyahat belgesinin” geçerlilik süresini uzatacak veya, gerektiğinde, aynı geçerlilik süresine haiz yeni bir “yabancılar için acil seyahat belgesi” düzenleyecektir. Bir Üye Devlette Türkiye’nin konsolosluk ofisi yok ise veya Türkiye seyahat belgesini üç iş günü içinde düzenlememiş ise, AB’nin standart sınır dışı etme amaçlı seyahat belgesinin kullanımının kabul edildiği varsayılacaktır. 2*
1*. 30 Kasım 1994 tarihli AB Konseyi tavsiyesinde öngörülen biçime uygun olarak
2*. Age.


BÖLÜM II

BİRLİĞİN GERİ KABULE İLİŞKİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ

Madde 5

Kendi Vatandaşlarının geri kabulü 

1. Bir Üye Devlet, Türkiye’nin topraklarına girme, topraklarında bulunma veya ikamet etmeye 
ilişkin yürürlükte olan koşulları sağlamayan veya artık sağlamayan tüm kişileri, 9. Madde uyarınca kişilerin söz konusu Üye Devletin vatandaşı olduğunun kanıtlanması şartıyla Türkiye tarafından bu Anlaşmada öngörülen işlemler dışında başka herhangi bir işlemin yerine getirilmesine 
gerek kalmaksızın Türkiye’nin başvurusu üzerine geri kabul edecektir.
2. Bir Üye Devlet ayrıca aşağıdaki kişileri de geri kabul edecektir:

- Türkiye’de Üye Devlette bağımsız bir ikamet hakkına sahip olmamaları veya söz konusu çocukların yasal vasisi olan diğer ebeveynin söz konusu bağımsız ikamet hakkına sahip olmaması durumunda, doğum yerlerine veya vatandaşlığına bakılmaksızın bu Maddenin 1. Paragrafında bahsi geçen kişilerin reşit olmayan bekar çocukları;
- Türkiye’de bağımsız bir ikamet hakkına sahip olmamaları durumunda ve Talepte Bulunulan Üye Devlet tarafından söz konusu evliliğin kendi yerel mevzuatı uyarınca yasal olarak tanınmadığının belirtilmediği durumda, Talepte Bulunulan Üye Devletin topraklarına giriş ve bu topraklarda kalma hakkına sahip olmaları şartıyla, bu Maddenin 1. Paragrafında belirtilen kişilerin bir başka ülke vatandaşlığına sahip eşleri.
3. Bir Üye Devlet, Türkiye topraklarına girdikten sonra söz konusu Üye Devletin mevzuatına uygun olarak mahrum bırakılmış veya feragat etmiş kişileri de, 
Türkiye tarafından kendilerine en azından vatandaşlığa kabul edilmeleri vaat edilmemiş ise, geri kabul edecektir.
4. Talepte Bulunulan Üye Devlet geri kabul başvurusuna olumlu bir yanıt verdikten veya uygun olduğu hallerde 11(2). Maddede ortaya konan mühletin aşılmasından sonra, Üye Devletin yetkili diplomatik misyonu veya konsolosluk ofisi, geri kabul edilecek kişinin iradesine bakmaksızın, kişinin geri dönüşü için gereken seyahat belgelerini üç ay geçerliliğe sahip olacak şekilde ve üç iş günü içinde düzenleyecektir. Bir Üye Devletin Türkiye’de diplomatik misyonu veya konsolosluk ofisi yok ise veya Talepte Bulunulan Üye Devlet seyahat belgesini üç iş günü içinde düzenlememiş ise, geri kabul başvurusuna verilen yanıt ilgili kişinin geri kabulü için gerekli seyahat belgesi olarak kabul edilecektir.
5. Söz konusu kişi hukuki veya fiili sebeplerle başlangıçta düzenlenen seyahat belgelerinin geçerlilik süresi içinde transfer edilememişse, söz konusu Üye Devletin yetkili diplomatik misyonu veya konsolosluk ofisi üç iş günü içinde aynı geçerlilik süresine haiz yeni seyahat belgesi düzenleyecektir. Üye Devletin Türkiye’de bir diplomatik misyonu veya konsolosluk ofisi yok ise veya Talepte Bulunulan Üye Devlet seyahat belgesini üç iş günü içinde düzenlememiş ise, geri kabul başvurusuna verilen yanıt ilgili kişinin geri kabulü için gerekli seyahat belgesi olarak kabul edilecektir.

Madde 6

Üçüncü ülke vatandaşlarının ve vatansız kişilerin geri kabul edilmesi

1. Bir Üye Devlet, Türkiye topraklarına girme, topraklarında bulunma veya ikamet etmeye ilişkin yürürlükte olan koşulları sağlamayan veya artık sağlamayan tüm üçüncü ülke vatandaşlarını veya vatansız kişileri, 10. Madde uyarınca söz konusu kişilerin aşağıda belirtilen durumlarının kanıtlanması şartıyla Türkiye tarafından bu Anlaşmada öngörülen işlemler dışında başka herhangi bir işlemin yerine getirilmesine gerek kalmaksızın Türkiye’nin başvurusu üzerine geri kabul edecektir:
(a) Eğer bu kişiler geri kabul başvurusunun ibrazı esnasında, Talepte Bulunulan Üye Devletin topraklarından doğrudan Türkiye topraklarına giriş yaparken Talepte Bulunulan Üye Devlet tarafından düzenlenmiş geçerli bir vizeye sahip ise veya
(b) Talepte Bulunulan Üye Devlet tarafından düzenlenmiş bir ikamet iznine sahip ise veya
(c) Talepte Bulunulan Üye Devletin topraklarında kaldıktan veya topraklarından transit geçiş yaptıktan sonra Türkiye topraklarına yasadışı ve doğrudan giriş yapmış ise.

2. Bu Anlaşmanın 1. Paragrafındaki geri kabul yükümlülüğü aşağıdaki durumlarda geçerli olmaz: 

(a) Üçüncü ülke vatandaşı veya vatansız kişi sadece Talepte Bulunulan Üye Devletin bir uluslararası havalimanının aktarma sahasından geçmiş ise veya
(b) Türkiye, üçüncü ülke vatandaşına veya vatansız kişiye Türkiye topraklarına giriş için kişi tarafından kullanılmış bir vize veya ikamet iznini, topraklarına girmeden önce veya girdikten sonra düzenlemiş ise ve söz konusu kişi Talepte Bulunulan Üye Devlet tarafından düzenlenmiş daha uzun geçerlilik süresine haiz bir vizeye veya ikamet iznine sahip değil ise veya 
(c) Üçüncü ülke vatandaşı veya vatansız kişi, Türkiye topraklarına vizesiz giriş imkanına sahipse. 

3. Bu Maddenin 
1. Paragrafındaki geri kabul yükümlülüğü bir vize veya ikamet izni düzenlemiş Üye Devlet için geçerlidir. Eğer iki veya daha çok Üye Devlet bir vize 
veya ikamet izni düzenlemiş ise, 
1. Paragraftaki geri kabul yükümlülüğü, daha uzun süreli geçerliliğe haiz olan belgeyi veya bir veya birkaçı zaten zaman aşımına uğramış ise hala geçerli olan belgeyi düzenlemiş olan Üye Devlet için geçerlidir. Eğer tüm belgeler zaman aşımına uğramış ise, 
1. Paragraftaki geri kabul yükümlülüğü, zaman aşımı tarihi en yakın olan belgeyi düzenleyen Üye Devlet için geçerlidir. Eğer böyle bir belge ibraz edilemiyorsa, 
1. Paragraftaki geri kabul yükümlülüğü, son çıkışın yapıldığı Üye Devlet için geçerlidir.

4. Üye Devlet geri kabul başvurusuna olumlu bir yanıt verdikten veya uygun olduğu hallerde 11(2). Maddede ortaya konan mühletin aşılmasından sonra, 
Üye Devlet yetkilileri, şayet gerekli ise, geri kabulü onaylanmış kişinin kendi topraklarına geri dönüşü için gerekli seyahat belgesini en az üç ay geçerliliğe sahip olacak şekilde ve üç iş günü içinde düzenleyecektir. Üye Devletin Türkiye’de bir diplomatik misyonu veya konsolosluk ofisi yok ise veya Üye Devlet seyahat belgesini üç iş günü içinde düzenlememiş ise, AB’nin standart sınır dışı etme amaçlı seyahat belgesinin kullanımının kabul edildiği varsayılacaktır. 3* 
5. Söz konusu kişi hukuki veya fiili sebeplerle başlangıçta düzenlenen seyahat belgesinin geçerlilik süresi içinde transfer edilememişse, Üye Devlet yetkilileri 
üç iş günü içinde seyahat belgesinin geçerlilik süresini uzatacak veya gerektiğinde, aynı geçerlilik süresine haiz yeni bir seyahat belgesi düzenleyecektir. 
Üye Devletin Türkiye’de bir diplomatik misyonu veya konsolosluk ofisi yok ise veya Üye Devlet seyahat belgesini üç iş günü içinde düzenlememiş ise, AB’nin 
standart sınır dışı etme amaçlı seyahat belgesinin kullanımının kabul edildiği varsayılacaktır. 4*
3*. Age.
4*. Age.


9 CU BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR



***