30 Mayıs 2017 Salı

MİT Raporu (Banker Bako) BÖLÜM 2



 MİT Raporu (Banker Bako) BÖLÜM 2


Kaçakçı armatörler Ziya ve Halis KALKAVAN’lar, altın kaçakçısı Nasrullah AYAN, uyuşturucu ve silah kaçakçısı Behçet CANTÜRK ile yakın irtibatları olan Hikmet KEÇELİ , eski tarihlerde Behçet CANTÜRK’ten 300 milyon TL. borç almış, bu borcun senedi Yapı Kredi Bankası-Mecidiyeköy Şubesinden muhafaza edilmiştir. Nasrullah AYAN’la hayali ihracat işlerinde ortaklık yapan Hikmet KEÇELİ’nin tespit edilen bir görüşmede 30-35 bin tişört aldığı, bunları Nasrullah AYAN’ın istediği yere gönderebileceğini söylediği, Nasrullah AYAN’ın da mal yüklü kamyonla ilgili gelecek arkadaşı ile bunu halledebileceğini bildirdiği anlaşılmaktadır. 

Hikmet KEÇELİ’nin ortağı Nasrullah AYAN, Sarp KURAY’ın lideri olduğu Partizan Yolu’nun uzun yıllar finansörlüğünü yapmıştır. 

4. Yeraltı Dünyası ile Bürokratlar ve üst kademedeki yöneticiler ve bunların yakınları arasında özellikle İstanbul’dan kaynaklanan önemli irtibatlar bulunmaktadır. Bu ilişkilerin kurulmasında her zaman öncülüğü İstanbul polisinin üst düzey yöneticileri çekmişlerdir. 

Genellikle tesadüfi gibi görünen tanıştırmalar, küçük ve zararsız hediyeler, kadın ilişkileri, gece hayatı, bu irtibatların başlangıcı olmaktadır. 

İki tip irtibata misal vermek gerekirse şunlar sayılabilir: 

(1) Tahsin ŞAHİNKAYA 

Tahsin ŞAHİNKAYA, Sarı Avni (Avni MUSULLULU-KARADURMUŞ), Behçet CANTÜRK, Dündar KILIÇ, Fahrettin ASLAN ile inşaat ve ihale mafyasıyla ilişkilidir. ŞAHİNKAYA ’nın bu alandaki ilişkilerine ait , Ankara Sıkıyönetim 4 no.lu Mahkeme Başkanlığı’nda ifadeler , teyp tapeleri ve teyp bantları bulunmakta olup, Selahattin DELİDERE isimli bir silah ve uyuşturucu madde kaçakçısının konuştuğu (Diyarbakır’da) bir teyp bandında adıgeçene Sarı Avni’nin yurtdışında bir villa aldığından bahsedilmektedir. 

Tahsin ŞAHİNKAYA’nın İstanbul Emniyet Müdür Muavini Mehmet AĞAR ile yakın irtibatı olup Mehmet AĞAR, adı geçenin "terzi - elbise temizliği" dahil her nevi özel işiyle uğraşmaktadır. 

Ayrıca Dündar KILIÇ’ın avukatlığını yapmış olan Mümin KAVALA’nın Tahsin ŞAHİNKAYA’nın akrabası olduğu söylenmektedir. 

(2) Eski Genel Kurmay Başkanı Necdet ÜRUĞ: 

Adı geçenin, İstanbul 1. Kolordu Komutanı olduğu devrede Şükrü BALCI-Fahrettin ASLAN-Hamsi Fuat lakabıyla tanınan Beşiktaş Askerlik Şubesi Başkanı Alb. Fuat DİNÇER ve eski MİT görevlisi Nuri GÜNDEŞ kanalıyla bazı irtibatları olmuştur. 

İrtibatları arasında Topal Yaşar lakabıyla tanınan silah-uyuşturucu kaçakçısı Yaşar YAMAK bulunmakta olup, bu şahıs bilahare N. ÜRUĞun tavsiyesiyle MİT tarafından eleman olarak kullanılmış, ancak herhangi bir faydası olmamıştır. 

Nitekim 15 Kasım 1981’de PAPİLE isimli turistik bir otelde Hopa Emniyet Amiri’nin de bulunduğu içkili toplantıda Yaşar YAMAK İstanbul’da tutuklandığını ancak çok şey bildiğinden ve üst düzeydeki birçok kişinin başını yakacağını söylediğinden serbest bırakıldığını Tuncay MATARACI’ya da çok haraç verdiğini söylemiştir. 

Hamsi Fuat ismiyle tanınan Emekli Albay Fuat DİNÇER, bütün yeraltı dünyası ile çok yakın ilişkiler içindedir. Üsteğmenliğinde battaniye ve askeri kıyafet satarken yakalanan bu albay , Genelkurmay Başkanı iken N. ÜRUĞ’un evine gelip kalan ve senli benli konuşan ender insanlardan biridir. 

N.ÜRUĞ, yolsuzlukları kamuoyuna aksetmiş olan Şükrü BALCI’yı ve eski İstanbul Blg. D. Bşk. Nuri GÜNDEŞ’i devamlı himaye etmiş ve Şükrü BALCI’yı adeta kahraman gibi empoze ederek Sn. Cumhurbaşkanımız tarafından mükafatlandırılması sağlanmıştır. Şükrü BALCI ile ilgili yolsuzluk soruşturmalarının da kapatılmasını sağlayan N. ÜRUĞ’dur. 

N.ÜRUĞ’un yeraltı dünyası ile diğer bağlantıları İst. Syn.K.lığı Adli Müşaviri Fahrettin AKSOY (Deve Fahri) ve Hakim Albay Şevket KAYIRAN vasıtasıyladır. Şevket KAYIRAN, Tuncay MATARACI’nın Gümrük Müdürü Ali Galip KAYIRAN’ın ağabeyisidir. 

N.ÜRUĞ’un oğlu Hadi ÜRUĞ, yıllarca İstanbul yeraltı mafyası ile iç içe olmuş, Dündar KILIÇ’ın maden işlerine girmiş, yeraltı dünyasının işlerini takip etmiştir. Nitekim İR 405 ruhsat ve 660 sicil numaralı Balıkesir ili Dursunbey ilçesi Odaköy civarındaki maden ocağının satış ve işletilmesi ile ilgili mukavelelerde Hadi ÜRUĞ’un ismi yer almaktadır. 

Nevzat NAS (Mardinli-Kürtçülük Faaliyeti), Mehmet HADDAT (Giresunlu), Atıf KEÇECİ (İstanbul Emniyet Müdürlüğünde Affan KEÇECİ’nin ağabeyi), Fehmi AYANOĞLU, Kenen NEHRAZOĞLU (Shell’de çalıştı), Selattin BABÜROĞLU, Hakkı MERT, Tekin ALKAN (Mardinli Süryani), Alattin TÜYLÜOĞLU (Dündar Kılıç’ın adamı, Emekli Süvari Albay Ziya AZAK, Işık Finansman (Işık Kamil ÖNOL), Aziz GÜÇLÜ (İzmir’de yeraltı dünyasından), Öznur TAYLAN (İnci Baba ve Abidin NECİMOĞLU’nun avukatı), Çetin GÜVEN (Disk davasına bakan eski Hakim Gnl.) Muzaffer ATILGAN ve Dündar KILIÇ’ın isimlerinin geçtiği bu çok karışık maden işinde Hadi ÜRUĞ , Oğuz KANTAROĞLU’ndan madeni satın alan şahıs olarak gözükmektedir. 

Diğer taraftan bir zamanlar İstanbul’da Şişli’de Günaydın Apartmanı’ndaki “Randevucu Mükü’ye “ ait evde sermaye olarak çalışan Gülser BAYER (Gül-Gülser HASTAN) kendisini N. ÜRUĞ’un yeğeni olarak tanıtmaktadır (Dayısı). 

Uyuşturucu madde kaçakçılığı yapan Sedat BAYER isimli şahısla evlenen ve Londra’da…… telefonlu 10 Casterbridge Abbey Rood, NW 6 London adresinde oturan ve bilahare kocasından ayrılan Gülser’in bütün yeraltı dünyası ile ilişkisi mevcuttur. G. BAYER, N. ÜRUĞ’un Genelkurmay Başkanı olduğu devrelerde Ankara’ya gelmiş ve N. ÜRUĞ ile telefonla konuştuktan sonra evine ziyaretine gitmiştir. G. BAYER’in annesi İzmir’de oturmakta ve telefonu……dur. G. BAYER, İstanbul’da Ahmet ATEŞLİ’nin basın toplantısı yaptığı Suadiye Oteli’nde kalmaktadır. 

N.ÜRUĞ’un kadınlara düşkün olduğu ve 1981 yılında Fahrettin ASLAN’ın İstanbul Sheraton Oteli’nde özel bir odada kalan N.ÜRUĞ’a Emel SAYIN’ı getirdiği bu tarihte Emel SAYIN’ın Fahrettin ASLAN’ın oğlu ile evli olduğu söylentiler arasındadır. 

(3) Vali Nevzat AYAZ: 

Polislikten gelme Nevzat AYAZ, Başkomiser olduğu tarihte İstanbul Emniyeti’nde tescil Amirliğine bakmış, bu sebeple gazino, kahvehane ve benzeri yerlerin ruhsatlarının verilmesinde Fahrettin ASLAN ve diğer yeraltı adamlarıyla ilişkiler kurmuştur. Birçok olayın arkasında olan Vali AYAZ, Şükrü BALCI ile sınıf arkadaşı ve yakın dosttur. 

Fahrettin ASLAN’la ilgili uyuşturucu madde kaçakçılığı soruşturması sürdüğü tarihte, Fahrettin ASLAN’a plaket vermek ve bunu basın aracılığı ile yansıtarak F.ASLAN’ı onurlandırmak suretiyle himaye eden Vali AYAZ, eski Genel Kurmay Başkanı’nın Sayın Cumhurbaşkanımıza müspet empozeleri ile bugüne kadar yerini muhafaza etmiştir. 

Şükrü BALCI’nın gayri müslimlerden baskı suretiyle para toplama işinde de adıgeçen Vali AYAZ’ın, kendisini bu görevden almak istediğini bildiği ÖZAL Hükümeti’ne sempatisi yoktur. 

Banker BAKO olayının da içinde bulunan Vali AYAZ, BAKO olayının ortaya çıkmasının emareleri gözüktüğü tarihte Hüsamettin CİNDORUK, Emniyet Müdürü Ünal ERKAN ve Cevdet SARAL ile birlikte toplanarak durum değerlendirmesi yapmıştır. 

Nitekim Temmuz ayı ortalarında yapılan bu toplantıdan sonra Emniyet Müdürü Ünal ERKAN, basında çıkan yazılarla ilgili olarak Emniyet Müdürlüğünü arayan Adnan KAHVECİ’nin ve diğer üst kademe yöneticilerin kayda geçirilmesi hususunda Güvenlik Şube Müdürü’ne talimat vermiştir. Amaç bu kayıtların ileride ANAP aleyhinde kullanılmasıdır. 

Olayın ortaya çıkmasından önce Mali Şube ekipleri Kurtuluş’ta bulunan BAKO’ya ait BESA Şirketi’ne gidip gelmeye başlamışlar, olayın soruşturmasının Savcı Oktay ÇAKIR’a tevdi edilmesinden sonra da İstanbul Emniyeti’ne ait özel ekipler, Savcı Oktay ÇAKIR’ın hareketlerini kontrol altında tutmaya başlamışlardır. 

Savcı Oktay ÇAKIR, BAKO ve yeraltı dünyası ile ilişkili Banker Engin CAN’ın bürosunda arama yaparken, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nce görevlendirilen özel otolar yakın gözetlemede bulunmuşlardır. 
Vali AYAZ, Bako olayında Emniyet Müdürü Ünal ERKAN ve Yardımcısı Mehmet AĞAR’ı korumuş, Hürriyet Gazetesi’nde çıkan ve Ankara’daki yöneticileri “Takunyalılar” olarak niteleyen yazı ile hiçbir ilgilerinin olmadığını ve yazının hazırlandığı gece birlikte yemekte olduklarını, İçişleri Bakanı ve Emniyet Genel Müdürü’ne ifade etmiştir. 

Esasen İstanbul Emniyet Müdürlüğünün çeşitli irtibatları arasında aşırı sağcı unsurlar bulunmaktadır. Emniyet Müdür Yardımcısı Mehmet AĞAR, Süleymancı Kemal KAÇAR’ın koordinatörlük yaptığı şirketin sahipleri İbrahim ASLAN ve Mahmut ŞAHİN ile yakın temas halinde olup, bu şahıslara gizli kalması icap eden soruşturma ve tahkikatlarla ilgili bilgi vermektedir. 

İbrahim ASLAN’a ait Aslan Nakliyat, Tır taşımacılığı yapmakta 150 TIR’a sahip bulunmaktadır. 

İbrahim ARSLAN, Malatya Vali şoförlüğü sırasında uyuşturucu ve silah ticareti yapmıştır. Mahmut ŞAHİN’e ait Şahlan Nakliyat, Deniz Ticareti ile iştigal etmektedir. Hira 1-2-3 gemileri bilinmektedir. Şahlan ve Aslan Nakliyat firmalarının genel Koordinatörü Süleymancı lider Kemal KAÇAR’dır. 
Yukarıda bahsi geçen isimlerin dışında Yeraltı-Güvenlik görevlisi Bürokrat-İşadamı ilişkileri yönünden önemli isimlere rastlamak mümkündür. Menfaate dayalı bu çok yönlü ve karışık ilişkileri bir ayrı etütle tahlil etmek mümkün olabilir. 

Yeraltı dünyasının çeşitli kesimlerle ilişkilerine dair ilginç örnekler müteakip maddelerdedir: 

5. İstanbul Mali Şube Müdürünün alınması ve Narkotik Şube Müdürü Sarper BALTACIOĞLU’nun da alınacağının gazetelerde çıkması üzerine İstanbul’da yakalanan uyuşturucu madde miktarında bariz bir artış meydana gelmiştir. Yakın tarihte Gebze’de yakalanan ve İstanbul Valisi ile Emniyet Genel Müdürünün mükafatlandırıldığı olayda tahkikatlar tam olarak yapılmamış, İran'dan baz morfini taşıyan ve imalatı yapan kişiler yakalanmış, olayın içinde bizzat bulunan ve esas organizasyonu ve finansmanı yapan çiftlik sahibi ve uyuşturucunun Avrupa’daki organizasyonunu yapan Volkan isimli şahıs alınmamış, çiftlik sahibinin suçu üstlenen ağabeyi alınmıştır. 

3-4 yıldan beri imalat yapılan bu çiftlik İstanbul Polisince bilinmekte ve imalata göz yumulmaktadır. BAKO olayından alınan yara üzerine organizasyonun bir bölümü yakalanarak olay büyük bir muvaffakiyet olarak takdim edilmiştir. Organizasyonda bulunan ve yakalanmayanlar için Hollanda’dan İstanbul Polisine külliyetli miktarda para gönderilmiş ve bunun organizesini de Volkan isimli şahıs yapmıştır. Uyuşturucu organizasyonunun arkasındaki isimler arasında Of’lu Osman (Osman Cevahiroğlu), Of’lu İsmail (İsmail Hacısüleymanoğlu) ve KALKAVAN’lar bulunmaktadır. 

6. İstanbul Polisi ile mafya bağlantısını kuran kişi emekli Cinayet Müdürü Amiri Ahmet ATEŞLİ olup, Ahmet ATEŞLİ’nin halen İstanbul Polisi üzerinde Emniyet Müdürü’nden fazla bir etkinliği bulunmaktadır. 

Bu etkinlik İstanbul İkinci Şubede bariz bir şekildedir. İstanbul Emniyet Müdürü Ünal ERKAN ve Yardımcıları, Ahmet ATEŞLİ’ye “Baba”, “Ağabey” şeklinde hitab etmektedirler. 

Ünal ERKAN daha önce Emniyet Md. Yardımcılığı yaptığı dönemde, Mehmet AĞAR ise, İkinci Şube Müdürlüğü döneminde ATEŞLİ ile yakınlaşmışlar ve böylece polis- yeraltı ilişkileri pekleşmiştir. 

Esasen Ankara’da bulunduğu dönemde Kürt Ahmet ve Kemal HORZUM’la yakın münasebeti dikkati çeken Ünal ERKAN’ın İstanbul’a tayini bir hayli polemiklere sebep olmuş ve Sn. Başbakan ÖZAL’a iyi bir şekilde takdim edilmesi ve Başbakanca desteklenmesi üzerine kadrosuyla birlikte İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne verilmiştir. 

Ünal ERKAN’ın Ahmet TURGUT ve Kemal HORZUM ile ilişkileri ve bunun mahiyeti hakkında kayıtlarımızda Kasım 1987 ayı içinde Haydar KOÇ tarafından yapılan açıklamalar paralelinde bilgiler bulunmakta olup , bu bilgiler eski tarihlerde Cumhurbaşkanlığı’na ve Başbakanlığa not olarak da sunulmuştur. Ünal ERKAN’ın ekibine ayak uyduramayan Kemal YAZICIOĞLU kadrodan dışlanmış ve Ankara’ya Teftiş Kurulu’na verilmiştir. Kadro dışındaki Mehmet AĞAR ise Ünal ERKAN’ın en yakın mesai arkadaşı haline gelmiştir. 

İfade edildiğine göre son 20 yıl içinde bu dönem kadar İstanbul’un kanunsuz ve kontrolsüz kaldığı, yeraltı dünyasının bu kadar himaye gördüğü dönem görülmemiştir. 

Adıgeçenler, kendilerine en büyük destek olan üst makamlarına karşı dahi, politik olarak zayıfladıklarını tahmin ettikleri ve menfaatleri ağır bastığı zaman, oyunlara girme ve çok yönlü hareket etme temayülündedirler. 

7. İstanbul Emniyeti, emekli olan Ahmet ATEŞLİ’ye İkinci Şube’ye ait 75 model bir Mercedes tahsis etmiş ve bir koruma ile şoför vermiştir. Şoförlüğünü halen İkinci Şube Birinci Kısım’da 4451 kodlu ekipte görevli Karadeniz’li Mustafa isimli polis memuru yapmıştır. 

Bu aracın çok dedikodu çekmesi üzerine 1 ay önce Mercedes ve görevliler alınmış, bunun yerine yeni bir zeytuni renkli 131 otomobil verilmiştir. İstanbul’da mafya tarafından işlenen birçok cinayetin “faili meçhul” bir şekilde kapanmasını veya faillerinin değiştirilmesini sağlayan Ahmet Ateşli’nin yakın tarihte Gündüz KAPTANOĞLU tarafından öldürülen “Tilki Selim’in” olayını da faili meçhuller arasına soktuğu belirtilmektedir. 

Ahmet ATEŞLİ’nin aşağıdaki olaylarda kilit rol oynadığı bildirilmektedir: 

(1) Savcı Marlon KEMAL’in öldürülmesi olayı 
(2) Şarkıcı Esengül’ün öldürülmesi olayı 
(3) Of’lu İsmail’in yurtdışına kaçırılması 
(4) Kaybolan Banker Servet olayı 
(5) Kürt İdris’in Boğaz Köprüsünde eroinle yakalanıp salıverilmesi olayı 
(6) Beyoğlu İtalyan Oteli’ndeki kesikbaş cinayeti olayı 
(7) Telemen olayı 
(8) Dündar KILIÇ’ın yazıhanesinde vurulan Bahriye’li lakaplı şahsın ölüm olayı 
(9) Eroinci BAYBAŞİN’in vurduğu İbrahim ÇALIŞKAN olayı 
(10) Ziya KALKAVAN’ın kızının ölümü 
(11) Ocak Pastanesi sahibinin yaralanması olayı 
(12) Tarık ÜMİT’in vurulması olayı 

1979’da ŞELEFYAN’ın teneke ihalesine Dündar KILIÇ, Şadan KALKAVAN ve Gündüz KAPTANOĞLU ile katılan ve hisse alan ATEŞLİ bu tarihten sonra KALKAVAN’lara ortak olmuş ve Şadan KALKAVAN’ın silahını taşımaya başlamıştır. 
KALKAVAN’ın Gebze Dil İskelesinde bulunan Sedef Gemi İnşaat Şirketi’ne Ahmet ATEŞLİ’de ortaktır. 5.nci maddede bahsi geçen çiftliğe yakın olan bu yerden KALKAVAN’ların uyuşturucu madde kaçakçılığı yaptığına dair duyumlar mevcuttur. 

Diğer bir duyuma göre Ahmet ATEŞLİ’nin Suadiye Bağdat Cad. Öncü Sok. Özlem Apt. No: 1 Kat:5 adresindeki dairesini Of’lu Osman (Osman CEVAHİROĞLU) hediye almıştır. 
8. Mehmet AĞAR’ın hemşehrisi Kebapçı Set Kemal’in geçen kış Kürt İdris’in yeğeni Nihat’ı vurma hadisesi ile Kemal’in ağabeysi Kenan’ın 1 kişiyi öldürme hadisesi İstanbul Polisince kapatılmıştır. 

3 CÜ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR.,


***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder