21 Ekim 2014 Salı

BOYUN EĞİŞİN MÜKÂFATI ESARETTİR

BOYUN EĞİŞİN MÜKÂFATI ESARETTİR

kopru_gecis_slayt

12 Haziran 2013  

Halkın idarede söz ve hak sahibi olduğu demokrasi yolu, kolay olmadığı için, zor göze alınan bir yoldur. Bu yol, çok sayıda insana en çok sorumluluk yükleyen bir güzergâhtır. Başarısızlıklar, sapmalar olmaktadır ve olacaktır da. Demokrasilerdeki özgürlük, insandaki baskı altından kurtulma, hak arama ve fırsat kollama gibi bir duygu ve davranışları ortaya çıkararak bir yaşama biçimine dönüşecektir.

Demokrasi için en büyük tehlike kötü yasalarla onu ‘’ bir sayı sisteminden başka bir şey olmadığı’’ şekline dönüştürmektir. Bu durumda ellerine geçirdikleri araçlarla sansür uygulayarak, iletişim ve reklam yoluyla düşünce ve fikir hareketlerini yönlendirerek, sözde halkın isteğine dayanan totaliter hükümetler ortaya çıkar. Demokrasi eninde sonunda ya sürüp gidecek ya da ne pahasına olursa olsun sürdürmeye çalışan inançla birlikte çöküp gidecektir. Demokrasi evde başlar ve ancak yüksek nitelikle yurttaşlık bilinciyle ve gerçek değerleriyle yaşatılabilir.

Demokrasi demek, erdemli insan demektir.
Ayrıca demokrasi sarp ve dikenli bir yoldur, emek ve fedakârlık gerektirir.

Demokrasinin halkoyuna ve halk duygusuna bağlı olduğu yolundaki beylik söz; tatbikatta hiç böyle değildir. İnsanlar genel olarak inanmak istedikleri şeylere inanırlar. Bilinmeyenden, yenilikten ve değişmekten korkarlar. Demokrasinin serbest söz, serbest basın, serbest toplantıya olan inancı, demokrasiye açıklık kazandıran nedenlerden biridir, çünkü rejim karşıtları başa geçtiler mi, bu özgürlükleri hiçe sayan da yine onlar olacaktır. Para pulla desteklenen bu kimseler, yıkıp çökertme işine durmadan devam edeceklerdir.

Her devirde olduğu gibi, halka cahil ve kandırılabilir yığınlar muamelesi yapmaya devam eden siyasiler olacaktır. Tavır koyamayan toplumlarda bu tutum olağan bir hal alacaktır. Acaba insanlar özgürlüğü kendilerine dert emişler midir? Siyasi tarih ve devrimler tarihinin süreleri ile tüm insanlık devirlerinin içerisindeki yerine bakıldığında çok çabaladıklarını söylemek zordur.

Net olan şey şudur: Hiçbir coğrafyada toplumun tamamının katılımıyla yapılan siyasal bir hareket veya devrim yoktur.

Hareketin çapı ne kadar büyük olursa olsun, katılanların en yüksek oranı %30’dur. %70 her zaman bekler, sular durulunca kazananın yanında yer alır.

Bütün şerefli işler, başlangıçta imkânsız görünür…

Osman Pamukoğlu
Hak ve Eşitlik Partisi
Genel Başkanı

http://hepar.org.tr/boyun-egisin-mukafati-esarettir.aspx

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder