AYRILIKÇI PKK TERÖRÜNÜN EKONOMİK MALİYETİ BÖLÜM 3
V. Göçlerden Kaynaklanan Kayıplar
Terör nedeniyle bölge içi ve bölge dışına yapılan göçler, iki tür doğrudan maliyet getirmiştir. Bunlardan birincisi, terör nedeniyle boşalan ya da boşaltılan kırsal yerleşmelerdeki üretim kaybı, ikincisi ise göçedenleri yeniden iskânın
maliyetidir. Bu maliyetlerin nasıl hesaplandıkları ekte ayrıntılı olarak verilmiştir.
Yapılan hesaplamalara göre 2005 yılı sonuna kadar göç nedeniyle, -birikimli-kırsal üretim kaybı 2005 Yılı fiyatlarıyla 16.32 milyar YTL’dir [Tablo 4]. Bu doğrudan bir kaynak kaybıdır. Göç olmasaydı kırsal kesimde bu miktarda bir katma değer yaratılmış olacaktı.
Göç edenlerin, göç ettikleri yerlerde yeniden iskânları nın tahminî maliyeti 2005 Yılı fiyatlarıyla 2.98 milyar YTL olmuştur [Tablo 4]. Bunun nasıl hesaplandığı ekte açıklanmıştır.
VI. Boşalan Yerleşmelere Geri Dönüşün Maliyeti
Terör nedeniyle kırsal kesimden göçedenlerin bir kısmı 2000’den itibaren ortamın iyileşmesi nedeniyle ayrıldıkları köylere geri dönmüşlerdir. İçişleri Bakanlığı’na göre 2005 Yılı ortasına kadar 125539 kişi köye geri dönüş yapmıştır. Ekte nasıl hesaplandığı ayrıntılarıyla verilen köye dönüşün tahminî maliyeti 2005 Yılı fiyatlarıyla 305.2 milyon YTL’dir.
VII. Ayrılıkçı Terörün Maddî Varlıklara Verdiği Zarar
Ayrılıkçı terör çok sayıda araç ve iş makinaları, tren vagonu, köprü, karakol, okul, sağlık ocağı, cami ve benzeri maddi varlıkları, ya tamamen ya da kısmen tahrip etmiştir. 2001 Yılı Nisan sonuna kadar tahrip edilen maddî varlıkların
bir listesi ve parasal olarak uğranılan kaybın büyüklüğü Ek Tablo 1’de verilmiştir. Maddî varlıklara verilen tahminî zarar, 2005 Yılı fiyatlarıyla, 223.5 milyon YTL’dir.
Tablo 4: Ayrılıkçı Terörün Ekonomik Maliyeti
2005 Yılı ortalama Dolar kuru kullanılarak elde edilmiştir.
1 Dolar= 1.3408 YTL.
VIII. Ayrılıkçı Terörün Ekonomik Maliyeti
2005 Yılı sonuna kadar ayrılıkçı terörün ekonomik maliyeti hem 2005 Yılı fiyatlarıyla YTL olarak, hem de ABD Doları olarak, harcama ve maliyet kategorileri itibariyle Tablo 4’te verilmektedir. Terörden ve terörle mücadeleden kaynaklanan can kaybı hariç toplam doğrudan ekonomik maliyet 72.34 milyar YTL, ya da 53.95 milyar Dolar’dır.
IX. Ayrılıkçı Terörün Ekonomik Etkileri: Sonuç Gözlemleri
Ayrılıkçı Terörün ekonomik sonuçları konusunda özetle aşağıdaki hususlar söylenebilir.
i) Ayrılıkçı terörün Türkiye’ye önemli kaynak maliyeti olmuştur. 2005 yılı sonuna kadar terörün doğrudan ekonomik maliyeti olan 72.34 milyar YTL, ya da 53.95 milyar Dolar küçümsenecek bir rakam değildir. Dolaylı maliyetler de hesaba
katıldığında tahminî toplam maliyet, bu rakamın çok üzerinde olabilir.
2005 Yılı’ndan sonraki 2 yılı aşkın dönemde terörle mücadele kuşkusuz ekonomiye yeni maliyetler yüklemiştir. Bunlar da gözönüne alındığında Nisan 2008 sonuna kadar terörden ve terörle mücadeleden kaynaklanan doğrudan ekonomik maliyetin tahminî olarak 2005 Yılı fiyatlarıyla en fazla 100 milyar YTL, ya da 75 milyar Dolar olduğu söylenebilir.Bu rakamlar önemli olmakla birlikte, kamuoyunda dolaşan 250-300 milyar Dolar’a ulaşan söylentilerin çok altında, bunların yaklaşık dörtte biri düzeyindedir.
ii) Terörle mücadeleden kaynaklanan güvenlik harcamalarındaki artış konsolide bütçe açıklarının gözardı edilemeyecek bir bileşeni olagelmiştir. Güvenlik harcamalarındaki tahminî artış, konsolide bütçe açıklarının yüzde 4.32 ile yüzde 24.55’i arasında oynamış daha çok da yaklaşık yüzde 10 düzeylerinde olmuştur. Bu rakamlar güvenlik harcamalarındaki artışların bütçe açıklarının esas olarak
başka faktörlerden kaynaklandığını göstermektedir.
iii) Kamu borçlanma gereğini artıran güvenlik harcamalarındaki artışların sığ malî piyasalarda reel faizlerin tırmanmasına katkıda bulunduğu yadsınamaz. Dolayısıyla tırmanan reel faizler nedeniyle özel sektörün, reel sektörde
yatırım yapmaktansa, portföy yatırımlarına yönelmesinde, güvenlik harcamalarındaki artışların, büyük olmasa da, bir rolü olmuştur.
iv) Terörün nedenlediği göç Doğu ve Güneydoğu’nun özelikle il merkezi durumundaki kentlerle, Batıda’ki büyük kentlerde, fizikî altyapı üzerinde büyük baskı oluşturmuş, daha uzun zamana yayılacak bazı altyapı yatırımlarının,
daha kısa bir döneme sıkıştırılmasını gerektirerek, yerel yönetimlerin malî yapılarını bozmuştur. Göç edilen kentlerde gecekondulaşma ve kalabalıklaşma nedeniyle, yaşam kalitesi düşmüştür. Ayrıca göç terörü Batı’daki kentlere taşımış, buralardaki güvenlik sorunlarını artırmıştır. Güvenlik harcamalarındaki artışın bir nedeni sadece Doğu ve Güneydoğu’da değil, Batıdaki kentlerde göç sonucu oluşan ortamda gelişen terörle mücadeledir.
v) Ekonomik açıdan terörden en zararlı çıkan bölge; terörü besleyen ve teröre sahne olan bölgedir. Bu bölgede göç nedeniyle kırsal kesim birçok yerde boşalmış, üretim durmuş, kentsel kesimde ise terörün arzettiği risk nedeniyle
konut dışında yatırım yapılamaz hale gelmiştir. Bu risk halen devam etmektedir. Bölge ekonomisi bir fasit daire içindedir.
Bu fasit daireden çıkmanın birinci koşulu terörün durması ya da durdurulmasıdır.
EK
I. Boşalan ya da Boşaltılan Kırsal Yerleşmelerdeki Üretim Kaybı ve Bundan Kaynaklanan Dolaylı Kayıp Boşalan ya da boşaltılan yerleşmelerdeki üretim kaybının hesabında aşağıdaki yöntem kullanılmıştır.
i) DİE’nin İller İtibariyle Gayri Safi Yurtiçi Hasıla, 1987- 1994 adlı yayınından OHAL Bölgesi’ndeki 14 ilin 1987 Yılı Üretici Fiyatlarıyla 1989, 1990 ve 1991 yıllarındaki toplam tarımsal hasılası bulunmuş ve bunların aritmetik ortalaması
alınmıştır.
ii) Üç yılın ortalama hasılası 14 ilin 1990 Genel Nüfus Sayımı’ndaki kırsal nüfusuna bölünerek kişi başına tarımsal hasıla
bulunmuş ve bu; Gayri Safi Millî Hasıla zımnî deflatörü kullanılarak, 2005 Yılı sabit fiyatları cinsinden ifade edilmiştir.
2005 Yılı sabit fiyatlarıyla 1989-1991 dönemi için kırsal nüfus başına düşen ortalama tarımsal hasıla 1.2072 milyar TL’dir. Bu rakam 1990 yılı değeri olarak alınmıştır.
iii) Her yıl için yüzde 1 verimlilik artışı olduğu varsayılarak 1980-2005 dönemindeki her yıl için 2005 yılı sabit fiyatlarıyla kişi başına tarımsal hasıla hesabedilmiştir. Yapılan hesaplamada kişi başına tarımsal hasıla 1980 yılı için 1.0923 milyar TL, 2005 yılı için, 1.4026 milyar TL olarak bulunmuştur.
iv) Herhangi bir yılda kırsaldan göçeden bir kişi için 2005 yılına kadarki (2005 dahil), birikimli üretim kaybı hesaplanmıştır.
Örneğin, 1980 yılında göç eden birinin 2005 yılına kadar birikimli üretim kaybı 32.30 milyar TL, 1995’te göç eden birinin ise 14.68 milyar TL’dir.
v) Ayrılıkçı terör nedeniyle 2005’e kadar kırsaldan toplam göç olarak HÜNEE araştırmasındaki (2006; 6) 837200 kişi alınmıştır. Bu sayı 1980-2005 arasındaki yıllara dağıtılmıştır.
vi) Kırsaldan göç yıllara dağıtılırken HÜNEE araştırmasında güvenlik nedeniyle göçün 5 yıllık dönemler itibariyle yüzde dağılımı kullanılmıştır (s.59, Tablo 5.6). Ancak, ilgili tabloda dönemler itibariyle göç yüzdelerinin toplamı 89.4
olduğundan, dönemler arasındaki oranlar korunarak tablodaki yüzdeler 1.1186 ile çarpılmış ve yeni bir dönemsel dağılım elde edilmiştir. Toplam göç -837200- bu oranlar kullanılarak dönemlere dağıtılmış ve her dönemdeki göçün o dönem içindeki yıllara eşit sayıda dağıldığı varsayılarak yıllık göç hesabedilmiş tir. 1980 ve öncesi göçün tümünün (12174) 1980 yılında yapıldığı varsayılmıştır.
vii) Her yılki göç sayısı o yıla ait kişi başına birikimli tarımsal üretim kaybına çarpılarak o yılki göçe ilişkin toplam birikimli üretim kaybı bulunmuştur.
viii) Yıllık birikimli tarımsal üretim kayıpları toplanarak, 1980-2005 dönemi için 2005 Yılı sabit fiyatlarıyla toplam üretim kaybı hesap edilmiş tir. Çıkan rakam, 16.33 milyar YTL’dir.
Güvenlik Nedeniyle Göç Edenlerin Yeniden İskan Maliyeti
Güvenlik nedeniyle 2005 yılı sonuna kadar tahminî olarak 1096889 kişi göstermiştir. HÜNEE araştırmasına göre bunlardan 837200’i kırsaldan göçetmiştir (HÜNEE, 2006; 61). Geriye kalan 259689’u ise kentlerden göçetmiştir. Göçedenlerin yeniden iskan maliyetini tahmin edebilmek için hanehalkı büyüklüğünün bilinmesi gerekir. HÜNEE araştırmasına göre, göçedenlerin ortalama hanehalkı büyüklüğü 6.24 kişidir. Daha önce, 1990’ların başlarında yapılmış GAP Bölgesi’nde Toplumsal Değişme Eğilimleri Araştırması’na göre ise, hanehalkı büyüklüğü kırda 8.3, kentte 6.4, evren genelinde ise 7.4 kişidir (GAPİ,1993, Bölüm II; 260). HÜNEE araştırmasının 2005 yılında yapıldığı, göç eden nüfusun kent koşullarında daha az çocuk yapma eğiliminde olduğu, dolayısıyla araştırmanın ailelerin kente bir uyum sürecinden geçtikten sonraki durumlarını yansıttığı göz önüne alınacak olursa GAP Bölgesi’nde Toplumsal Değişme Eğilimleri Araştırması’nın göç edildiği tarihlerdeki durumu daha iyi yansıtıyor olması yüksek bir olasılıktır. Bu nedenle, hanehalkı büyüklüğü kırdan göçedenler için ise 6.4 olarak alınacaktır. Buna göre, kırdan tahminî olarak 100867, kentten ise 40576 hane güvenlik nedeniyle göç etmiştir.
Göç eden hanelerin gittikleri yerlerde yerleştikleri konut tipi, kalitesi ve büyüklüğü hakkında bir bilgi bulunmamakla birlikte, eldeki verilerden bir tahmin yürütülebilir. HÜNEE araştırmasına göre, yeniden oturmuş hanelerin yerleştikleri OHAL Bölgesi’ndeki 14 ilde yatak odası başına 1-2 kişi düşen hanelerin yüzdesi 30.4, 3-4 kişi düşenlerin yüzdesi 47.1, 5-6 kişi düşenlerin yüzdesi ise 15.3’tür. OHAL Bölgesi dışına ağırlıklı olarak göç edilen 10 ilde ise, bu yüzdeler sırasıyla 72.3, 24.6 ve 3’tür. 14 ilde yatak odası başına düşen ortalama kişi sayısı 3.4, 10 ilde ise 2.1’dir. 14 ilde oturulan konutların
yüzde 55.3’ünde zemin beton, yüzde 14.9’unda toprak, 10 ilde ise sırasıyla yüzde 26.0 ve yüzde 0.5’tir (HÜNEE, 2006; 36).
Bu veriler ve özellikle kırdan göçenlerin ekonomik durumları gözönüne alındığında yeniden yerleşmenin büyük oranda gecekondu tipi konutlarda, bir kısmının ise daha yüksek standartta olduğu söylenebilir. Kırdan göçedenlerin bir
kısmının gecekondudan daha yüksek standartta konutlarda, kentten göç edenlerin bir kısmının da gecekondu tipi konutlara yerleşmiş olmaları olasıdır. Bunların birbirini götürdüğü varsayılarak bu çalışmada kırdan kente göç edenlerin tamamının gecekondu tipi konutlarda, kentten göçedenlerin de daha yüksek standartta, sosyal konut tipi konutlara yerleştikleri kabul edilmiştir.
Toplu Konut İdaresi’nin 2005 Yılı’nda Diyarbakır, Bursa, Bilecik ve Ankara Esenboğa’da ihale ettiği toplu konutların altyapı hariç metrekare maliyeti 226.22 YTL ile 280.74 YTL arasında değişmektedir. Maliyet altsınır olan 226.22 YTL
kentten göç edenlerin yerleştikleri konutların metrekare maliyeti olarak alınır, bunun üçte- biri oranında altyapı maliyeti olduğu varsayılır ve konutların 120 metrekare olduğu kabul edilirse, kentten göç eden hanelerin yerleştikleri konut maliyetinin, 2005 Yılı fiyatlarıyla 36195 YTL olduğu ortaya çıkar. Buna göre kentten göç edenlerin tahminî yeniden iskan maliyeti 1468 milyon YTL olmuştur.
4 CÜ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR.,
***