Balfour Deklarasyonu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Balfour Deklarasyonu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

8 Ocak 2021 Cuma

Çanakkale Zaferi.,

Çanakkale Zaferi.,


Balfour Deklarasyonu, Agah Oktay GÜNER, Nusret Mayın gemisi, Çanakkale Zaferi,




Agah Oktay GÜNER
agahoktayguner@hotmail.com
15 Mart 2012 


18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi’nin yıldönümüdür. İngiliz ve Fransız müşterek gücünü Çanakkale Boğazı’na saldırtan  projenin hedefi Almanlara karşı yeni bir cephe açmaktı. 
Böylece  Alman ve Osmanlı gücü Çanakkale’ye mıhlanacak, İstanbul düşecek ve Rusya’ya yardım ulaşacaktı. 
   Ancak, Türk Ordusu, Türk topçusu  günlerce süren İngiliz ve Fransız dev zırhlılarının ateşine karşılık  vermiştir. 
Nusret Mayın gemisinin döşediği mayınlar, Türk kumanda heyetinin bilgi ve tecrübesinin beslediği eğilmeyen irade, Mehmetçiğin eşiz imanı ve vatan aşkı, İngiliz ve Fransız gemilerini denize gömmeye yetmiştir.  Rusya bu kaosa kendi hesabınca; Osmanlı Devleti’nin mirasını bölüşmede pay almak ve İstanbul’a sahip olmak için girmişti. Askold adlı harp gemisini Çanakkale Boğazı’na göndermek için çok uğraşmıştır.  
    İngiltere Uzakdoğu’daki sömürgeleri, Hindistan ve Orta Doğu’daki menfaatlerini korumak için, Fransa ve Rusya ile ittifak yaparken Japonya’yı da yanına almıştır. Japonlar Yeni Zelanda’dan gelen gemilerin güvenliğini sağlamış, ısrarlara rağmen Çanakkale’ye asker göndermemiştir. 
Diğer taraftan; Dünya Siyonist Birliği, Musevi gönüllülerden bir katırlı alay teşkil etmiş ve İngilizlerin emrinde Çanakkale’ye savaş için  yollamıştır. 
Balfour Deklarasyonu ile İsrail’in kurulmasının temelleri de böylece atılmıştır. Osmanlı Ordusu saflarında çarpışan Musevi vatandaşlarımız da vardır.  
    Çanakkale Savaşları; Japonya’dan Rusya’ya, Orta Doğu’ya çok önemli sonuçlar getirmiştir.   Bizim ve düşmanlarımızın toplam 500 bin civarında gencinin hayatlarını kaybettiği Çanakkale ile ilgili en sağlam öngörü Sultan Abdülhamit’e aittir. Enver Paşa’nın;  “ Çanakkale zorlanıyor. 

Sizi Kayseri’ye nakletmeyi düşünüyoruz”  teklifini  “ Çanakkale’yi Benim tahkim ettiğim gibi muhafaza ettiyseniz düşman geçemez”  diyerek reddetmiştir.
    Çanakkale Deniz Savaşı’nın kahraman komutanı Cevat Çobanlı Paşa’dır. Deniz zaferini kazanması üzerine kendisine generallik rütbesi ve  “18 Mart kahramanı”  unvanı verilmiştir.
     Çanakkale Müstahkem Mevki Komutanı Cevat Çobanlı Paşa’nın Kurmay Başkanı Selahattin Adil Paşa zaferin temel taşlarındandır.  

Vefat haberini ABD’nin The Baltimore Sun Gazetesi:  “Birinci Dünya Harbinin seyrini değiştiren komutan vefat etti”  başlığıyla vermiştir.   

1915’te Gelibolu’da V. Ordu’ya bağlı III. Kolordu Komutanı, Esat  Bülkat Paşa zaferin unutulmaz mimarı, çok iyi bir askerdir. 

Alman General Liman Von Sanders’e asıl çıkarma yerinin Seddülbahir  olduğunu anlatamamıştır. Kara Savaşı’nda gerek çıkarma öncesi gerek sonrası büyük gayret ve liyakat göstermiştir. 25 Nisan 1915 çıkarmasında Mustafa Kemal’in V. Ordu ihtiyatındaki XIX. Tümenden bir alay alarak, Arıburnu’na koşması olayında, duruma muttali olunca, bu tedbiri onaylamış, sorumluluğu üzerine almış ve XIX. Tümenin tamamını kıyıya göndermiştir. 

Mustafa Kemal’e madalya ve kılıç verilmesi için teklifte de bulunan Esat Bülkat Paşa, Salih Paşa Kabinesi’nde Bahriye Nazırlığı yapmıştır. Çanakkale Savaşları M.Kemal’in bir anlamda kendini ispat ettiği  muharebelerdir. Yarbay Mustafa Kemal; Sofya Ataşemiliterliği’nden  gönüllü olarak Çanakkale’de bir tümene kumanda etmek isteğiyle gelmiştir. 

   Enver Paşa ile devamlı ihtilaf halinde olan M.Kemal, XIX. Tümende ihtiyata alınmış, Arıburnu’nda ve Anafartalar’da savaşmıştır. 

En kıdemsiz komutan olarak girdiği Çanakkale savaşlarından kendisini ispat etmiş general ve  “Çanakkale Kahramanı”  olarak çıkmıştır.   

   Mareşal Rütbesini alan, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurup ilk Cumhurbaşkanı olan, sadece askeri değil siyasi sahada da büyük başarı sağlayan M.Kemal Paşa bunu Milli Mücadeleyi zafere götüren  Liderliğine, bu önderliğini de bilhassa Çanakkale’de kazandığı zafere borçludur.   
   Çanakkale, bu savaşa katılan, vatanını savunan Türk’e  kurşun sıkan ANZAK, İrlandalı, İskoçyalı, Senegalli ve Sudanlı’ya ‘ben niçin buradayım’ sorusunu sordurmuş ve emperyalizmin kölesi olduğunu anlayınca “Milliyetçilik”  şuurunu uyandırmıştır.  

Dünya hep aynı Dünyadır. 

I. Dünya Savaşı’nda Emperyalizm pamuk için savaştı, II. Dünya Savaşı’nda ise petrol... 

Şimdi sessiz sedasız  “ Su Dahil enerji  kaynakları ”  savaşını yaşıyoruz.  Muharebelerin 97. Yıldönümünde bütün Çanakkale şehitlerimizi, Deniz ve kara savaşlarının vatan toprağına düşürdüğü bu bahar dalı yiğitleri ve gazilerimizi Fatihalarla, minnet dualarıyla anıyoruz.  

Saka neferinden Alay komutanına, hepsi şehit düşen 57. Alaya ve O’nun yiğit komutanı Yarbay Hüseyin Avni’ye, Yarbay Hafız Kadri’ye Minnet ve Şükran borcumuzu nasıl öderiz? 

Kaynak Yeniçağ: Çanakkale Zaferi - Agah Oktay GÜNER 

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/canakkale-zaferi-22057yy.htm

***