1946-1950 YILLARI ARASINDA AYDIN’DA SİYASAL YAŞAM BÖLÜM 14
2.8. HALKEVLERİ’NİN DURUMU ve AYDIN İLİNDE HALKEVLERİ TARTIŞMASI
Halkevleri kuskusuz ki Türkiye aydınlanmasında önemli rol üstlenmis ve
İnkılâpların benimsenmesinde bu kurumların önemli katkıları olmustur.454 Halkevleri, yayınladıgı yüzlerce eserle Türkiye’de kültürel gelisimin mimarlıgını üslenmistir. Bu kurumlar eliyle tiyatro en ücra köylerde dahi icra edilebilen bir sanatsal faaliyet haline gelmistir. Halkevleri bünyesinde olusturulan çesitli faaliyet kolları Halkevleri’nin islevini çesitlendirmistir. Bunlardan bir tanesi köycülük koludur. Merkezi hükümet ve CHP’nin üst kurulları Halkevleri’nin hangi amaçlarla kuruldugunu ve fonksiyonunun ne oldugunu bildikleri için Anadolu’da yüzlerce teskilatı bulunan Halkevlerini her zaman korumus ve desteklemislerdir. Bunun örneklerini Aydın ilindeki Halkevleri içinde görmek mümkündür. Daha çok partili yasama geçmeden merkezi Hükümet, Halkevlerini her türlü keyfi müdahaleden azade tutmak istemistir. Örnegin Dalama’ya yeni atanan Bucak Müdürü Nuri Ayten kendisine uygun ev bulamayınca Dalama Halkodası’nı bosaltarak kendisine mesken olarak tahsis etmistir. Buna CHP İl İdare
Heyeti çok sert tepki göstermistir. Vali, Bucak Müdürü’ne sahip çıkma duygusuyla olayı sumen altı etmeye çalısmıstır. Durum, CHP Genel Sekreterligi’ne aksettirilmistir.
CHP Genel Sekreterligi olaya müdahale ederek Dalama Bucak Müdürü’nün derhal Halkodası’nı bosaltmasını istemistir. Bu süreç, 1945 yılının Mayıs-Temmuz ayları arasında yaklasık üç ay sürmüstür. 1941’li yıllarda Aydın’da Park Sineması Sahibi Hakkı Darcan ile Aydın Halkevi arasında ciddi boyutlara ulasan tartısmalar yasanmıstır. Hakkı Darcan Halkevi’nin sürekli ticari amaçla film göstermesinden dolayı CHP Genel Sekreterligi’ne çok fazla sayıda sikâyet mektubu göndermistir. CHP Genel Sekreterligi’nin talimatıyla açılan sorusturma sonucunda düzenlenen müfettis raporlarında Halkevi’nin ticari gayeyle film göstermedigi; gösterilen filmlerin çogunlugunun hayır kurumlarına gelir saglamak amaçlı oldugu belirtilmistir.
1942 yılında açılan Sehir Kulübü’de de tartısmaların önü arkası alınamamıstır.
Aydın kent merkezinde açılan Sehir Kulübü’ne üye olanlar girebiliyordu. Vali gibi
kentin ileri gelenleri bu kulübe üye olmuslar, kulüpte sans oyunları oynanmaya ve içki satısı yapılmaya baslanmıstı. Bütün bu hizmetler karsılıgında belli bir ücrette alınıyordu. Halk Partisi Aydın il teskilatı kendisine yeni bir hizmet binası yaptırmıs, bu yeni binanın alt katı sehir kulübüne, üst katı parti idaresine ayrılmıstı. Kulübün mefrusatı ise İl Özel İdare tahsisatıyla karsılanmaktaydı. Bu tablo üzerine Sehir Kulübü hakkında CHP Genel Sekreterligi’ne pespese sikâyet mektupları ulastırılmaya baslanmıstı. Gelen sikâyet mektupları üzerine parti tarafından sorusturma açılmıstır.
Müfettis raporlarında CHP’nin yeni hizmet binasında alt kat ve üst kat girisleri farklı olmasına, dolayısıyla kulübün parti etkinliklerine zarar vermeyecegi belirtilmesine ragmen, merkezi hükümet Halkevlerinin fonksiyonlarının azalacagı endisesiyle buna karsı çıkmıs, Sehir Kulübü’nün yasal oldugunu kabullenmekle birlikte, bu kulübün kamu gelirleriyle finanse edilmesinin dogru olmadıgını belirtmistir. Merkezi hükümet, mevcut binanın da Sehir Kulübü tarafından derhal bosaltılarak kulübün baska yere tasınmasını, bosaltılan yerin ise Halkevi’ne devredilmesini istemistir.455
Çok partili yasama geçisle birlikte Halkevleri’nin statüsü iktidar partisiyle
muhalefet arasında çok sert bir tartısma konusu olmustur. Bu tartısmalar, 1950 genel seçimleri sonrasında hükümet degisikligiyle birlikte Halkevleri’nin kapatılmasının zeminini olusturmustur. Tüzügüne göre Halkevleri ve Halkodaları partili partisiz herkese açıktı. Ancak çok partili yasama geçildikten sonra Halkevleri muhalefet tarafından CHP’nin kalesi gibi görülmüstür. Muhalefet her defasında Halkevleri’nin halkın malı oldugunu ve bu yerlerden muhalefetin de yararlanması veya CHP’nin de bu kurumlardan el çekmesi gerektigini söylemistir. Halka ulasma adına bu teskilatlar çok önemliydi. 1945 yılına geldigimizde Türkiye genelinde Halkevlerinin sayısı 455’e, Halkodalarının sayısı ise 4066’ya ulasmıstır.456 Böyle bir gücü muhalefet tek basına iktidara bırakmak istememistir. 1947 yılında, CHP VII. Kongresi’ne sunulan bir raporda
Halkevleri’nin CHP’ye baglı kuruluslar oldugu vurgulanmıstır.457
Çok partili yasama geçer geçmez Halkevlerinin nasıl kullanılacagıyla ilgili
Aydın ilinde CHP’liler kendi aralarında görüs ayrılıgına düsmüstü. Bir kısım CHP’li baska partiye üye olanların Halkevleri’ne üye olamayacaklarını, halkevine üye olup da baska partiye üye olanların Halkevi’nden kayıtlarının silinmesi gerektigi fikrini savunmustur. Baska bir gurup ise Halkevleri’nin herkese açık olması gerektigini belirtmistir. Halkevlerinin kullanımı konusunda CHP l dare Kurulu üyeleri arasında görüs ayrılıklarının oldugu bir resmi yazıyla CHP Genel Sekreterligi’ne bildirilmis ve buradan görüs istenmistir. Genel Sekreterlik, Halkevlerinin kültür yuvaları oldugunu ve siyasi propaganda amaçlı kullanılamayacagı seklinde görüs bildirmistir. DP’liler 1947
yılının Mart ayı sonunda Bozdogan Halkevi’nde bir müsamere göstermek istemislerdir. Halkevi idare kurulu tereddüde düsünce durum CHP Genel Sekterligi’ne sorulmustur. CHP Genel Sekreterligi’nden bununla ilgili izin çıkmıstır. Durum acil ibaresiyle önce bir telgrafla sonra da resmi bir yazıyla CHP Bozdogan İlçe Baskanlıgı ile Halkevi Baskanlıgı’na 24 Mart 1947 tarihinde bildirilmistir. Aydın ilinin degisik yerlerinde DP teskilatları kongre ya da degisik amaçlı toplantılar yapabilmek için Halkevi salonlarının etkinlikleri boyunca kendilerine tahsisini istemis olmalarına karsın Halkevi idareleri, tüzüklerinin buna müsaade etmedigi gerekçesiyle söz konusu taleplere olumlu cevap
vermemislerdir.458
< Aydın ilinde Halkevleri hususunda CHP ile DP arasındaki en keskin
tartısmalar Bozdogan Halkevi’nde Maresal Fevzi Çakmak’a ait olan resmin indirilmesi üzerine yasanmıstır. Demokrat İzmir gazetesinin verdigi habere göre; Bozdogan Halkevi İdare Heyeti bir kararla Maresal Fevzi Çakmak’ın Halkevi salonundaki resmini indirmistir.459 >
Maresal’in resminin niçin salondan indirildigini Halkevi yönetimi,
Baskan Sakir Saraçoglu imzasıyla Demokrat İzmir’e gönderdigi bir yazıyla söyle
açıklamıstır: “Sayın Maresalimiz CHP’den ayrılmıs ve partimiz aleyhinde çalısan karsı cephedeki partiye geçmistir. Maresalin fotografı korunmak üzere salondan indirilmistir.
Tekrar Atatürk’ün partisi CHP’ye dönerse salona asılacaktır. Türk milletine hizmet eden yalnız Maresal degildir. Atatürk’le Milli Sef İnönü’nün de nurlu hizmetleri pek çoktur. DP’nin açılmasına Milli Sef izin vermisken DP binalarında onun resmi niçin yoktur?” Demokrat İzmir, buna karsılık sunları yazmıstır: “Maresal, harp sahasındaki tarihi zaferleri ve sulhta Türk ordusuna yaptıgı sayısız hizmetleri ile milli bir kahraman olarak bütün bir milletin kalbine yerlesmis nadir sahsiyetlerden birisidir. Milletin parası ile insa edilen Bozdogan Halkevi’ne onun resmini asan yegâne saik iste bu minnettarlık ve hürmet duygusudur. Hal böyleyken CHP safında degildir diye Maresal’in millet tarafından oraya asılan resmini indirmek milli kıymetleri parti hırsları yüzünden harcamaga kalkısmanın en hazin örneklerinden bir tanesidir. Milletin irade ve istegine karsı gelmenin baska bir tezahürüdür.”460 Bu olaylar üzerine Maresal’e, Aydın ahalisinden kimileri tarafından baglılık telgrafları gönderilmistir.461
Gelen tepkiler üzerine Maresal’in resmi tekrar eski yerine konmustur.462
Olusan sert atmosferde Bozdogan Halkevi Baskanı Dr. Sakir Saraçoglu çok gizli
ibaresiyle 09 Nisan 1947 tarihinde CHP Genel Sekreterligi’ne bir yazı göndermistir. Bu yazıda Bozdogan’ın en koyu DP üyeleri adeta parti merkezine jurnallenmis ve DP’lilerin, parti binalarına Milli Sef’in resmini asmadıkları ve bu nedenle kendisinin DP’lileri bu resmi asmalarına mecbur ettigini belirtmistir. Yine bu yazıda Halkevi Baskanı, Bozdogan’da DP’lilerin seçilmesini engellediklerini; DP’den istifaların çıg gibi büyüdügünü, bundan dolayı bazı DP’lilerin kendisine husumet duydugunu belirterek sözlerine söyle devam etmistir: “Meclise Milli Sefimizin meclise tesrifinde ayaga kalkmayan DP’nin Bozdogan’daki uzantıları CHP yıkılmalıdır demekten çekinmemektedir. Bunlardan en azılısı terzi Resat’tır kendisi Milli Sef’e hakaretten hapsi boylamıstır. DP’liler ise hapishanedeki bu adamı beslemek için aralarında para toplamaktadır. Milli Sef’e hakaret edenler, onun banisi oldugu Halkevleri’nin Bozdogan subesinde temsil verecekleri gerekçesiyle zaman zaman buranın kendilerine tahsisini istemektedir. Halkevleri milletindir sözünün arkasına sıgınanlar, sadece parti propagandası yapmak ve seçim hezimetlerini yaptıkları toplantılarla kapatmak için Halkevleri’nin kendilerine tahsisine istemektedirler. Partili partisiz herkes Halkevleri’nden yararlanmaktadır. Fakat siyaset kokan toplantıların Halkevleri’nde yapılmasına izin verilmemektedir. Konuyla ilgili tartısmaları bitirmek için Halkevleri tüzügünde degisiklige gidilerek Halkevlerinde gazete, risale, kitap, mecmua okumak ve müsamere, konser, balo, gibi törenleri temasa için herkes gelebilir. Bunun dısında Halkevleri’nde siyasi faaliyete izin verilemez maddesi konmalıdır. Böylece tıpkı partimiz CHP gibi DP de siyasi faaliyetleri için dısarıdan kendisine bina kiralamak durumunda kalacaktır.”
Bozdogan Halkevi Baskanı, CHP Genel Sekreterligi’ne gönderdigi baska bir
gizli bazı DP’lilerin kendisini ölümle tehdit ettigini bildirmistir. Baskan yazısında
doktor oldugunu köylere hizmet götürdügünü; muhaliflerin kendisini korkutup köylere gitmesini engellemek istediklerini söylemistir. DP’lilerin kendisi hakkında Bozdogan’ı bırakıp kaçtıgı dedikodusunu yayarak kendisinin köylülerin gözünden düsürmek istediklerini belirtmistir. ‘Yapılan tüm seçimlerde demokratlar, Bozdogan’da hezimete ugramıstır. Bu yüzden bizimle ugrasıyorlar.’ demistir. Sakir Saraçoglu yazının devamında sunları söylemistir: “Milli Sef’in fotograflarının yer aldıgı paraları ceplerinde tasıyanların parti binalarına onun da resmini asmalıdır. Bu nedenle Demokrat Parti ocaklarına Milli Sef’in fotograflarının asılmasını DP’lilere mecbur tuttum. Demokratları diz çöktürdük, kalkındırmayacagız. Milli Sef, onun partisi, hükümeti basımıza çok kıymetli ve ayarına ölçü bulunamayan pırlantalı ve elmaslı bir taçtır. O tacı her zaman tasıyacagız. nönü’nün umdeleri akidemizdir. Bu nurlu yoldan ayrılmayacagız.”
Bozdogan Halkevi Baskanı, CHP Genel Sekreterligi’ne gönderdigi söz konusu
son yazısında, kendisine, CHP ve Halkevi’ne destek verenlerin ismini yazmayı ihmal etmemistir. Gönderilen yazılar üzerine CHP Genel Sekreterligi, konuyla ilgili inceleme baslatıldıgını bildirmistir.463 Bütün bunların arasında Demokrat zmir gazetesi, polisin kimi vatandasları 11 Şubat 1948 tarihinde Bozdogan Halkevi’nde kumar oynarken suçüstü yakaladıgını okuyucularına duyururken, süpheliler, kumarı Halkevi’nin rızasıyla oynadıklarını söylemislerdir.464 Yasanan onca tartısmadan sonra 28 Aralık 1948 tarihinde DP Bozdogan teskilatı kongre yapabilmek için bir kez daha Halkevi’ne basvurdu. Bozdogan Halkevi İdare Kurulu tarafından Ankara’ya acil olarak görüsleri soruldu. Genel Sekreterlik, bu karmasık soruna son noktayı koyarak, 08 Ocak 1949 tarihli yazısında Halkevi salonlarının siyasi amaçlarla kullanılamayacagı seklinde görüs bildirmistir.465
Çok partili yasama geçis sürecinde Aydın Halkevi kimi dügünlere ev sahipligi
yapmıstır. Ancak DP’liler bu dügünlerde haremlik selamlık uygulama yapılmasını
elestirmislerdir.466 Muhalif gazeteler Halkevleriyle ilgili buna benzer pek çok olumsuz haber nesretmislerdir. Anadolu gazetesi ise Halkevleriyle ilgili diger gazetelerde çıkan hiçbir iddiaya cevap vermemis, daha çok Halkevlerinin faaliyetlerini tanıtıcı haberler yapmıstır. Bunlardan bazıları su sekilde ifade edilmistir:
< “Aydın Halkevi kültür faaliyetleri açısından oldukça hareketli geçmektedir. Halkevi’nin Piyes Kolu ‘Ayse Pınar ve Bir İlan Hatası’ adlı iki oyunu sergilerken Kösk Halkodası da ‘Casuslara Karsı, İstiklal, İnsan Sarrafı, Deliller’ adlı piyesleri sergilemistir. Halk, bu oyunlar sergilenirken Halkevinin salonlarını doldurmaktadır.”467
“Bozdogan Halkevi Köycülük Kolu, 16 Mayıs1947 tarihinde Kamıslar Köyü’ne
bandoyla birlikte, Halkevi Baskanı Dr. Sakir Saraçoglu baskanlıgı’nda bir gezi tertip etmistir. Gezi sırasında köylünün dilekleri dinlenmis ve sıtmalı vatandaslar ücretsiz muayene edilmistir. Bunun için bol miktarda atebrin dagıtılmıstır. Köycülük Kolu Baskanı Tevfik Sener Halkevleri’nin CHP’nin eseri oldugunu belirtmistir.”468 >
“CHP Bölge Müfettisi Dr. Talat Simer, Aydın ilindeki bütün ilçe, bucak ve pek çok köye giderek Halkevlerini ve Halkodalarını, CHP merkezlerini denetlemistir. Kendisi pek çok yerde ilgi uyandıran konusmalar yapmıstır.”469
“Aydın Halkevi ve Halkodaları yararına zengin ikramiyeli esya piyangosu tertip
edilmiştir. Çekiliş noter huzurunda 19 Mayıs 1948 Gençlik Bayramı günü
yapılacaktır.”470
“Atça’da Halkevi eliyle bucak mezarlıgı yeniden düzenlenmistir. Yine çarsı
meydanındaki umumi tuvalet kaldırılarak yerine modern bir tuvalet yaptırılmıstır.”471
Çok partili yasama geçisle beraber Halkevleri’yle ilgili çıkan sert tartısmalar ve
halkın CHP’li ve DP’li olarak bölünmesi; Halkevlerinin sadece CHP’lilerin gittigi
mekânlar olması nedenleriyle Halkevleri eski canlılıgını kaybetmistir. Aydın CHP İl İdare Kurulu Halkevlerinin eski canlılıgını kaybettigini CHP Genel Sekterligi’ne
göndermis oldugu yazılarla belirtmistir. CHP Aydın dare Kurulu Baskanı Ekrem Çiftçi imzasıyla CHP Genel Sekreterligi’ne 28 Temmuz 1947 tarihinde gönderilen bir yazıda, Halkevlerinde bir durgunluk yasandıgı, bu durgunlugun asılması için ilçe, kasaba ve köylerde ögretmenlerin Halkevlerinde daha aktif rol oynaması gerektigi vurgulanmıstır. Dalama Halkevi’ndeki ögretmenler eliyle yürütülen faaliyetler örnek gösterilmistir. Parti Genel Sekreterligi cevabi yazısında ögretmenlerin Halkevleri konusunda daha duyarlı olmalarını saglamak için Milli Egitim Bakanlıgı düzeyinde girisimde bulunacaklarını bildirmistir. Nazilli’den CHP Genel Sekreterligi’ne gönderilmis olan diger bir resmi yazıda Nazilli’de orta ve ilk mektep ögretmenlerinin Halkevine küstükleri ifade edilmistir. Ögretmenler, Halkevi idare kurulu seçimlerinin öne alınmasını istemistir. Bu istek, DP’lilerin ögretmenleri kıskırtarak seçimleri öne aldırıp Halkevlerini ele geçirme girisimi olarak görüldügünden CHP ve Halkevi yönetimince ret edilmistir. Bunun üzerine ögretmenler Halkevi’yle olan iliskilerini kesmislerdir. Durum CHP İlçe İdare Kurulu Baskanı Hulusi Çogullu tarafından Genel Sekreterlige rapor edilmistir. Görünen o ki çok partili hayata geçis sürecinde Halkevleri’nde gerçeklestirilecek faaliyetler konusunda ögretmenler ile tek parti iktidarı CHP arasında ciddi tartısmalar bas göstermistir.
1950 seçimlerinden hemen sonra iktidar degisikligi karsısında Aydın
Halkevlerinden CHP Genel Sekterligi’ne gönderilen yazılarda CHP’ye baglılık ifade edilmis ve iktidar degisikligine baglı olarak Halkevlerine karsı kanunsuz bir takım uygulamaların basladıgı ifade edilmistir.472 Bütün bunlar, DP iktidarının ilk yıllarında Halkevlerinin kapatılmasıyla son bulmustur. SCF döneminde Türk Ocakları’nın statüsü ve konumuyla ilgili olarak ortaya çıkan tartısmalar ocakların kapatılması sürecini hazırlamıs ve bu süreç DP kurulduktan sonra Halkevlerinin durumu ile tam bir benzerlik göstermistir.
BU BÖLÜM DİPNOTLARI;
454 Çavdar, T. (1983) Halkevleri, s.878.
455 BCA,490.01/824.261.1.
456 1945 Yılında Halkevleri ve Halkodaları (1946), s.5.
457 Tosun, E. agt., s.173.
458 BCA, 490.01/824.261.1.
459 Demokrat İzmir, 6 Subat 1947.
460 Demokrat İzmir, 13 Subat 1947.
461 Demokrat İzmir, 19 Subat 1947.
462 Demokrat İzmir, 2 Mart 1947, Demokrat İzmir gazetesi Cumhurbaskanı İsmet İnönü’nün resimlerinin niçin DP binalarına asılmamasıyla ilgili hiçbir açıklama yapmamıstır.
463 BCA, 490.01/824.261.1. Bu isimler söyledir: Telgraf Memuru Sait, Saglık Memuru Tahir Yalçın, Terzi Kemal Tugrul, Kazım Selçuk, Halil Çetinkaya, Terzi Tevfik Sener, CHP parti baskanı İsmail Tarhan, Kaymakam vekili Celal, Cami İmamı Ahmet Efendi.
464 Demokrat İzmir, 17 Subat 1948.
465 BCA, 490.01/824.261.1.
466 Demokrat İzmir, 07 Mayıs 1946.
467 Anadolu, 2 Şubat 1947.
468 Anadolu, 25 Mayıs 1947.
469 Anadolu, 18 Haziran 1947.
470 Anadolu, 14 Mayıs 1948.
471 Anadolu, 6 Agustos 1948.
472 BCA, 490.01/824.261.1.
491 Demokrat İzmir, 10 Nisan 1948.
492 Demokrat İzmir, 9 Mart 1949.
493 Demokrat İzmir, 23 Mayıs 1947.
494 Demokrat İzmir, 7 Haziran 1947.
495 Demokrat İzmir, 26 Haziran 1947.
496 Demokrat İzmir, 7 Haziran 1949.
497 Demokrat İzmir, 9 Haziran 1949.
498 Demokrat İzmir, 14 Haziran 1949.
499 Demokrat İzmir, 15 Aralık 1949.
500 Demokrat İzmir, 2 Temmuz 1949.
501 Demokrat İzmir, 18 Agustos 1949.
502 Erogul, C. age., s.16.
503 Anadolu, 6 Eylül 1946.
15 Cİ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR.,
***
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder