15 Aralık 2017 Cuma

DÜNYADA VE TÜRKİYEDE SINIRI AŞAN SULARIN HUKUKİ DURUMUNUN İNCELENMESİ BÖLÜM 3

DÜNYADA VE TÜRKİYEDE SINIRI AŞAN SULARIN HUKUKİ DURUMUNUN  İNCELENMESİ BÖLÜM 3


2.2 ABD SU HUKUKUNUN TEMEL MEVZUATI 

Tüm dünyada olduğu gibi Amerika Birleşik Devletleri’nde de etkili bir 
su kaynakları yönetimi, su tahsisinin resmi makamlarca yapılmasını ve su 
haklarının hukuk sistemince korunmasını gerekli kılmaktadır. Bu kıt kaynağa 
olan artan talep kendisini ekonomik faaliyetlerde, kentsel, çevresel ve sosyal 
ihtiyaçlarda göstermektedir.84 

Birleşik Devletler tarafından gerçekleştirilen bazı uygulamalar federal 
anlamdaki üstünlüklerinden dolayı zaman zaman eyaletlerin su hukukunu 
etkiyebilmektedir. 21. yüzyılın ilk yarısında federal yönetimin su kaynakları 
üzerindeki rolü, daha çok finansal destek sağlamak, su ulaşımının 
geliştirilmesine ilişkin büyük projelerin idaresi, taşkın kontrolü, tarım, elektrik 
üretimi ve benzeri alanlarda kendini göstermiştir. Son yirmi beş yılda ise 
çevreye ilişkin yasal düzenlemelerde yoğun bir federal etki görülmektedir. 
Bugün nesli tükenmekte olan türlere, sulak alanlara ve su kalitesine ilişkin 
federal kanunlar en az suyun gelişimine ve kullanımına ilişkin eyalet su 
kanunları kadar önemlidir. 
Bütün bu federal işlevler, toplumun belli kesimleri için büyük önem arz 
etmektedir. Fakat federal faaliyetler ile eyalet su hakları birbiriyle çatıştığında, 
önemli federalizm sorunları yaşanır ve mahkemelerin Kongrenin eyalet 
hukukunu hükümsüz kılmak gibi bir niyetinin olup olmadığına karar vererek 
bu sorunu çözmesi gerekir.85 

Federal hükümetçe seyrüsefer amacıyla yapılmış bir proje eyalet 
tarafından konulmuş bir su hakkının ortadan kaldırılması sonucunu 
doğuruyorsa bu durumda tazminat ödenmesi gereklidir. 1 50 yılında ABD üst 
derece mahkemesinde görülen Birleşik Devletler – Gerlach anlı Hayvan 
Şirketi davasında, Kaliforniya Merkez Vadisindeki çiftçiler otlaklarını 


Scramento Nehrinin mevsimsel akışı ile sulamaktadırlar. Federal hükümet 
geniş çaplı Merkez Vadisi Projesinin bir parçası olarak Friant Barajını kurmuş 
ve böylece nehrin mevsimsel akış debisi azalmış ve bu da nehrin alt kısmındaki 
toprak sahiplerinin nehir sularından mahrum kalmasına sebep olmuştur. 
Hükümet su kaybının tazminata vücut vermeyeceğini zira Merkez Vadisi 
Projesininin, seyrüseferi kontrol amacıyla yapılmakta olduğunu ileri sürmüştür. 
Mahkeme ise kongrenin aksi yöndeki açıklamasına rağmen projenin bir 
seyrüsefer projesi değil bir arazi ıslahı projesi olduğu kararına varmıştır. 
1902 tarihli Arazi Islahı Kanunu (Reclamation Act) uyarınca, federal hükümet 
tarafından yapılacak bu tip projeler için gerekli emlakı edinme işlemlerinin 
ilgili eyaletin hukuk düzenine uygun olarak sürdürülmesi gerekmekte olup 
sona eren su haklarına karşılık olarak tazminat ödenmesi gerekmektedir.86 
Genel olarak eyalet hukuk düzenleri suyun kullanımını düzenlerken 
federal devlet su kaynaklarının gelişimine sağladığı finansal destek, kamusal 
alanlara ilişkin politikaların ve programların uygulanması ihtiyacı, çevresel 
kaliteye dair ulusal düzenlemelerin yapılması gereği, seyrüsefere ilişkin 
meselelerde federal yönetimin üstünlüğü ve uluslarası antlaşmaların getirdiği 
zorunluluklar dolayısıyla su paylaşımı konusunda belirleyici rol oynamaktadır. 
Federal devletin su kaynaklarının yönetimindeki rolü arttıkça eyaletler ile 
arasındaki uyuşmazlıklar da artmakta, batı eyaletlerindeki su kıtlığı ve federal 
arazi yoğunluğu nedeniyle buralarda daha da yoğun yaşanmaktadır.87 
Eyalet sınırındaki sular, kamusal alanlarda olsalar dahi eyalet hukukuna 
göre yönetilir ve paylaşılırlar. Bununla beraber Kongre su konusunda 
anayasadan kaynaklanan gücünü kullanmayı tercih ederse su üzerindeki federal 
güç mutlak ve üstün bir güç halini alır. 

Mahkemeler federal otoritenin su kaynakları konusundaki tasarruf kabiliyetini, ticaret ve onun tamamlayıcısı olan seyrüsefer yetkisi, mülk edinme yetkisi ve anlaşma yapma yetkisine dayandırmaktadır.88 Bununla birlikte konya 
ilişkin çeşitli kanunlar da bulunmakta olup, aşağıda bunlardan öne çıkanlar 
hakkında bilgi verilmektedir. 

2.2.1 TEMİZ SU KANUNU 

Amerika Birleşik Devletleri hukuk sisteminde su kirliliğine ilişkin 
temel federal düzenleme Temiz Su Kanunu’dur (Clean Water Act). Temiz Su 
Kanunu, yüzeysel su kirliliği kontrolü esasına dayanmaktadır. Her ne kadar 
kanunun çeşitli bölümlerinde, Birleşik Devletler Çevre Koruma Ajansı’nın 
federal ve eyalet ajanslarıyla yeraltı sularının kirlenmesinin kontrolü 
konusunda programlar üretilmesi için işbirliğinde bulunulması öngörülüyor ise 
de kanun yeraltı sularına doğrudan uygulanabilir hükümler içermemektedir.89 

Temiz Su Kanunu, Amerika Birleşik Devletleri’nde sulara deşarj edilen 
kirleticilere ilişkin önemli düzenlemeler içermekte olup yüzey sularına ilişkin 
kalite standartlarını belirlemektedir. Bu kanunun temelleri 1 4 yılında atılmış 
olup o zamanki adı Federal Su Kirliliği Kontrolü Kanunu’dur. Bugünkü şeklini 
ve adını, 1972 de yapılan önemli değişikliklerden sonra almıştır.90 

1972 yılından önce, su kirliliğine ilişkin eyaletler düzeyinde uygulanan 
az sayıda yasal düzenleme bulunmakta iken o tarihten itibaren ulusal suların 
kalitesi temel olarak Temiz Su Kanununa konu olmuş ve bu düzenleme 
eyaletlerin hukuk sistemlerince de benimsenmiştir.91 

Temiz Su Kanunu, 1972 yılından itibaren kirlilik konusunda eyaletlerce yapılan etkisiz düzenlemeler yerine kapsamlı bir ulusal düzenleme getirirken ve federal devlet ile eyaletler arasındaki sorumluluk paylaşımını da düzenlemiştir. 
Kanunun amacı; “.... ulusal suların kimyasal, fiziksel ve biyolojik bütünlüğünü yeniden sağlamak ve sürdürmek ...” tir. 
Bahse konu Kanun, iki çeşit kirlilik kontrolü standardı getirmiş olup bunlardan ilki deşarj edilen kirleticinin miktarına ilişkin standartlar diğeri ise ortamdaki kirletici konsantrasyonuna sınırlama getiren su kalitesi standartlarıdır.92 

Temiz Su Kanunu, herhangi bir kirleticinin noktasal kaynaklardan 
seyrüsefere elverişli sulara izinsiz olarak deşarj edilmesini yasaklayan 
hükümler içermektedir. Deşarjlara ilişkin izin programları, Birleşik Devletler 
Çevre Koruma Ajansı tarafından yürütülen Ulusal Kirletici Deşarjı Giderim 
Sistemi National Pollutant Discharge Elimination System) vasıtasıyla 
sağlanmaktadır. Belediyelerce oluşturulan sisteme dahil olan haneler, ya bir 
foseptik sistemi kullandıkları için ya da yeryüzüne herhangi bir deşajları 
olmadığı için deşarj izne de ihtiyaçları bulunmamaktadır. Bununla birlikte 
doğrudan yüzeysel sulara deşarjda bulunan endüstriyel, kentsel ve diğer tesisler izin almakla yükümlüdür.93 

Temiz Su Kanunu federal hükümet ve eyaletler arasında işbirliği de 
öngörmektedir. Buna göre mutlak atık standartları federal düzeyde belirlenecek 
ve eyalet planlarına göre uygulanacaktır. Bu nedenle Temiz Su Kanunu ile 
Ulusal Kirletici Deşarjı Giderim Sistemi National Pollutant Discharge 
Elimination System) adı verilen bir izin sistemi getirilerek kanunun amacına 
ulaşması hedeflenmiştir. Kanun esasen, izinsiz olarak herhangi bir noktasal 
kaynaktan yapılacak kirletici deşarjını yasaklamaktadır. Ulusal Kirletici Deşarjı 


Giderim Sistemi kapsamında federal standartalara uyarınca izin verme görevi, 
Birleşik Devletler Çevre Koruma Ajansı United States Environmental 
Protection Agency) tarafından yerine getirirlir. Bununla birlikte Ajansın 
yetkisini eyaletlere devredebilme imkanı bulunmakta olup birçok eyalatte bu 
devir yetkisini kullanmıştır. 

Birleşik Devletler Çevre Koruma Ajansı United States Environmental 
Protection Agency), bahse konu kanun uyarınca endüstri için atıksu standartları 
getirmek gibi kirlilik kontrol programları uygulamakta ve aynı zamanda yüzey 
sularındaki tüm kirletici maddeler için su kalitesi standartları belirlemektedir94. 

Eyalet veya federal ajans tarafından izin verilebilmesi için deşarjın 
Birleşik Devletler Çevre Koruma Ajansı tarafından getirilen ulusal atık 
standartlarına uygun olması gerekir. Standartlar çeşitli kategorilere göre 
düzenlenmiş olup endüstriyel noktasal kirlilik kaynakları için mevcut 
uygulanabilir en iyi teknolojilerin kullanılması, toksik ve modern kirleticiler 
için ekonomik olarak ulaşılabilir en uygun teknolojinin kullanılması, 
geleneksel kirleticiler için ise en geleneksel kontrol teknolojisinin kullanılması 
zorunludur.95 

2.2.2 GÜVENLİ İÇME SUYU KANUNU 

Güvenli İçme Suyu Kanunu (Safe Drinking Water Act), yeraltı suyu 
kalitesinin korunmasına ilişkin özel düzenlemeler içermektedir.96 Birleşik 
Devletler Çevre Koruma Ajansı, halka sunulan içme suyu sistemlerinde ve 
eyaletlerin yeraltı atık enjeksiyon kontrol programlarında uygulanacak 
standartları belirlemektedir. Maksimum kirletici seviyeleri belirlenmekte ve 
ulusal içme suyuna ilişkin temel düzenlemeler yapılmaktadır.97 

2.2.3 KAYNAK KORUMA VE İYİLEŞTİRME KANUNU 

Yeraltı sularını tehlikeli maddelerin oluşturabileceği kirliliğe karşı koruyan federal kanunlardan ilki, Kaynak Koruma ve İyileştirme Kanunu (The Resource onservation and Recovery Act) olup atıkların meydana gelişlerinden başlayarak taşınmalarını, işlemden geçirilmelerini, depolanmalarını ve imhalarını içeren bütün süreç boyunca izlenmesine ilişkindir.98 

2.2.4 KAPSAMLI ÇEVRESEL MÜDAHELE, TELAFİ VE 
SORUMLULUK KANUNU 

Federal düzenlemelerin bir diğeri ise Kapsamlı Çevresel Müdahale, 
Telafi ve Sorumluluk Kanunu (The Comprehensive Environmental Response, 
Compensation, and Liability Act) ’dur. Bu kanun düzenleyici hükümler 
içermemekte ancak federal yönetimin, eyalet yönetimlerinin, kabilelerin ve 
yerel yönetimlerin tehlikeli maddeleri güvenli olmayan biçimde imha eden 
kimselere karşı dava açmalarına izin vermektedir. Bu tip imhalar çoğunlukla 
yeraltı sularına zarar vermektedir.99 

2.2.5 FEDERAL YETKİ KANUNU 

1920 yürürlüğe girmiş olan Federal Yetki Kanunu (Federal Power Act) 
ile hidroelektrik enerji geliştirme konusunda kapsamlı bir ulusal politika ortaya 
konmuştur. Bugünkü adı Federal Enerji Düzenleme Komisyonu FEDK) olan 
Federal Enerji Komisyonu, Kanunu uygulamak üzere kurulmuş olan bağımsız 
bir idari otoritedir. FEDK özel hidroenerji tesislerine lisans vermek ve 
elektriğin eyaletler arası satışını ve aktarımını düzenlemekle 
görevlendirilmiştir.100 

Bu Kanun, ulusal ölçekte kapsamlı bir su enerjisi planlamasının federal 
bir yasal düzenlemeyle yapılması gerektiğine inanan çevrecilerin yıllar süren 
çabalarının bir sonucudur. Amaçlardan biri, seyrüsefer, sulama, rekreasyon, 
vahşi yaşamın korunması, hidroenerji ve taşkın kontrolü gibi birbiriyle 
çelişmekte olan kullanım alanlarının hazırlanacak planlar dahilinde uyumlu 
hale getirilmesidir. 

Federal Yetki Kanunu uyarınca, 1 20 yılının öncesinden kalan bir hak 
bulunmaması kaydıyla, seyrüsefere elverişli suları, kamusal alanları ya da 
federal mahfuz alanları kesen, onlara bitişik olan veya onların üzerlerinde yer 
alan barajlar, su arkları, rezervuarlar, elektrik santralleri veya ilaveler için 
lisans alınması zorunludur. Ayrıca hükümete ait bir barajdan arta kalan suyun 
ya da sudan elde edilen enerjinin kullanımı için de izin alınması 
gerekmektedir.101 

FEDK tarafından, önerilen projenin eyaletler arası ticarete ya da dış 
ticarete etkilerinin olabileceği değerlendirilirse seyrüsefere elverişli olamayan 
sulardaki tesislerin de lisans almaları gerekmektedir. Bu hüküm Komisyonun 
lisans verme yetkisinin mahkemelerce çok geniş yorumlanmasına yol açmıştır. 
Daha sonra Komisyonun yetkileri azaltılmıştır.102 

Diğer taraftan, Federal hükümetçe yapılan barajlar nehirlerdeki akışı 
önemli ölçüde etkilediğinden eyaletlerdeki su tahsislerini de sekteye 


uğratmaktadır. Her ne kadar anlaşmazlıklar daha çok suya ilişkin olsa da balık 
yaşamının veya çevrenin korunmasına ilişkin konularda da skıntılar 
yaşanmaktadır. Bu durum özellikle Oregon ve Washington gibi büyük 
barajların bulunduğu eyaletlerde yaşanmakta olup somon gibi göçmen 
balıkların yumurtlamasında ve göç etmesinde engel oluşturmaktadır. Federal 
Yetki Kanunu ile getirilen düzenleme uyarınca, lisans başvurularında 
eyaletlerin hidroelektrik enerji üretimine ilişkin hukuki düzenlemeleri ile 
tatmin edici uyumluluk aramaktadır.103 

2.2.6 BALIK YAŞAMININ ve VAHŞİ YAŞAMIN KORUNMASINA 
İLİŞKİN YASAL DÜZENLEMELER 

1986 yılında Federal Yetki Kanunu’nda yapılan değişiklik ile FEDK’ye 
projelerin incelenmesi aşamasında projenin balık yaşamına ve vahşi yaşama 
etkilerinin de göz önünde bulundurulması görevi verilmiştir. Benzer hükümler 
içeren başka federal çevresel düzenlemeler de bulunmaktadır. 104 

Ulusal Çevre Politikası Kanunu National Environmental Policy Act) 
büyük çaplı federal girişimlerin başvuru aşamalarında çevresel etki 
değerlendirilmesi yapılmasını zorunlu kılmaktadır. Kanunun diğer 
hükümlerinde çevresel koruma hedeflerine ulaşılmasını sağlamak üzere 
planlama, bölümler arası koordinasyon ve çevresel değerler konularına gereken 
önemin verilemesini sağlayacak düzenlemelere yer verilmiştir. 105 

Balık Yaşamının ve Vahşi Yaşamın Koordinasyonu Kanunu The Fish 
and Wildlife oordination Act) uyarınca su kaynaklarının geliştirilmesinde 
vahşi yaşamın korunmasına eşit derecede önem verilmesi gerekmektedir. Bu 
eşitliği sağlamanın zorluğu karşısında Kanun eyaletlerin vahşi yaşamın 
korunmasına ilişkin çıkarlarının korunmasını sağlamak üzere projelerin izin 
aşamasında Birleşik Devletler Balık ve Vahşi Yaşam Servisi ile ilgili eyaletin 
balık ve vahşi yaşam ajansları ile koordinasyon halinde olmasını gerekli 
kılmaktadır.106 

2.2.7 FEDERAL ARAZİ ISLAHI PROJELERİNE İLİŞKİN YASAL DÜZENLEMELER 

Kongre Arazi Yasası’na benzer düzenlemeleri yürürlüğe sokarak Amerika’nın batısındaki yerleşimcilerin bedelsiz veya düşük maliyetli arazi edinmelerini sağlamayı amaçlamıştır. Kongrenin çiftçilikle geçinen dar gelirli ailelerin kamusal arazilere yerleşmesine imkan tanımak amacıyla yaptığı bu girişimler dolandırıcılık ve istismar yoluyla boşa çıkarılmıştır. Varlıklı spekülatörler büyük ölçülerdeki kamusal arazileri aşırı karlar ederek sahiplenmişlerdir. 107 

Batı eyaletlerinin çoğunluğunda mevcut olan kuraklık sulamayı zorunlu 
hale getirmektedir. Bu bölgelerde yerleşik olan kimseler genellikle baraj ve 
benzeri tesisleri yapmaya yetecek sermayeden yoksun olduklarından sulama 
projelerinin federal devlet tarafından yapılması veyahut finanse edilmesi 
gerekmektedir. Kongre taraından 1 02 yılında kabul edilen Islah Kanunu 
(Reclamation Act) ile arazi ıslahı programını yönetmek üzere İçişleri 
Bakanlığı’na bağlı Islah Bürosu Bureau of Reclamation) kurulmuştur108. 
Bahse konu Kanun’un temel amacı sulama suyu temin etmek olup aynı 
zamanda önceki kamu arazi programlarında yaşanan spekülasyonlara ve 
oluşması muhtemel arazi monopollerine fırsat vermeksizin kamusal arazi 
dağıtımını amaçlayan ulusal politikanın da bir parçasıdır. Rekreasyon, balık ve 
vahşi yaşamın korunması, taşkın kontrolü ve seyrüsefere ilişkin faydalar ıslah 
projelerinin gerçekleştirilebilmesi için şart koşulmuştur.109 
Federal ıslah projelerine esnasında eyalet kanunları ile yaşanabilecek 
çatışmalarda Islah Kanunu eyalet kanunlarına üstünlük tanımamaktadır.110 


2.3 ABD SU HUKUKUNA İLİŞKİN KURUMSAL YAPI 

Bilindiği üzere Amerika Birleşik Devletleri federal yapıda olduğundan 
su hukukuna ilişkin olarak hem federe ve hem de federal ölçekte yapılanma 
mevcuttur. Federe devletlerin uygulamaları farklılık gösterebilmekte olup bu 
çalışmada federal düzeydeki kurumlar incelemeye tabii tutulmuştur. Bu 
çerçevede federal ölçekte su hukukuna ilişkin temel kurumsal yapının öne 
çıkan kuruluşları olan Birleşik Devletler Çevre Koruma Ajansı, Birleşik 
Devletler Askeri Mühendisler Birliği ve Arazi Islahı Bürosu aşağıda ayrı 
başlıklar altında incelenmiştir. 

2.3.1 BİRLEŞİK DEVLETLER ÇEVRE KORUMA AJANSI 

Çevre Koruma Ajansı (United States Environmental Protection 
Agency) 2 Aralık 1 0 tarihinde kurulmuş olup federal düzeyde araştırma 
yapma, izleme, standart belirleme ve yaptırım uygulama görevlerini tek çatı 
altında toplamıştır. Farklı kurumlarda dağınık halde bulunan bazı yetkiler ve bu 
yetkilere ilişkin bazı birimler kuruluşundan sonra Ajansa devredilmiştir. 
Örneğin İçişleri Bakanlığı’ndan Federal Su Kalitesi İdaresi, Federal Su Kirliliği 
Kanunu’ndan doğan bir takım yetkiler; Tarım Bakanlığı’ndan Federal Gıda, 
İlaç ve Kozmetik Kanunu’na ilişkin bir takım yetkiler, Sağlık ve Eğitim 
Bakanlığı’ndan Ulusal Hava Kirliliği Kontrol İdaresi, Katı Atık Yönetimi 
Bürosu, Su Hijyeni Bürosu, Çevresel Kalite Konseyi’nin görevleri Ajansa 
devredilmiştir.111 
Günümüzde Ajansın misyonu insan sağlığını ve çevreyi korumak 
olarak belirlenmiş olup bu misyonu gerçekleştşrmek için ulaşması gereken 
amaçlardan bazıları da, çevrenin korunması ve Amerikan vatandaşlarının 
sağlıklarının korunmasına ilişkin federal yasaların adil ve etkili şekilde 
uygulanmasını temin etmek, çevresel riskleri mevcut en son bilimsel bilgiler 
doğrultusunda azaltmak, ABD’nin küresel çevre korunmasında diğer ülkelerle 
işbirliğinde lider rol oynamasını sağlamak olarak sayılmıştır.112 

2.3.2 BİRLEŞİK DEVLETLER ASKERİ MÜHENDİSLER BİRLİĞİ 

Mühendislerin Amerikan ordusunda ilk defa görevlendirilmeleri 1775 
yılında George Washington tarafından yapılmıştır. Ayrı bir mühendis birliğinin 
kurulması ise 1802 yılında gerçekleşmiştir. 1 . yüzyıl boyunca Mühendisler 
Birliği (United States Army Corps of Engineers) ülkenin temel alt yapı 
çalışmalarını yerine getirmiş, bu kapsamda yol, kanal inşası, batı arazilerinin 
keşfi ve haritalanması, başkentteki bazı anıtların ve binaların inşası gibi 
görevler Birlik tarafından yerine getirilmiştir. 20. yüzyıla gelindiğinde ise 
Birlik federal düzeydeki en önde gelen taşkın kontrolü kurumu haline gelmiş 
ve sivil alandaki çalışmalarını önemli ölçüde genişletmiştir. Bunların içinde 
öne çıkan faaliyetlerinden ikisi, ülkenin büyük hidroelektrik enerji 
sağlayıcılarından olması ve yine ülkenin başta gelen rekreasyon kurumu 
olmasıdır. Doğa felekatlere karşı faaliyetleri de önemli ölçüde artmıştır. 
1960 ların sonunda Birlik çevrenin korunması ve geliştrilmesi konusunda lider 
kurum haline gelmiştir. Günümüzde su kaynaklarına ilişkin projeler ve ülkenin 
sulak alanlarına ilişkin faaliyetler yürütmektedir.113 

2.3.3 ARAZİ ISLAHI BÜROSU

Arazi Islah Bürosu (Bureau of Reclamation) 1902 yılında kurulmuş olup, temel olarak 1 batı eyaletinde inşa ettiği barajlar, enerji santralleri ve kanallar ile bilinmektedir. Bu projeler batının ekonomik gelişmesine önemli katkı sağlamıştır. Büro Kolorado Nehri üzerinde kurulu Hoover Barajı ve 


Kolombiya Nehri üzerinde kurulu Grand oulee Barajı dahil olmak üzere 
600’den fazla baraj ve rezervuar inşaa emtiştir. Günümzde ülkedeki en büyük 
toptan su tederakçisi olup, 1 milyondan fazla insana su sağlamakta, batı tarım 
arazilerinin beşte birine sulama suyu temin ederek, 10 milyon akrelik tarım 
alanına su ulaştırmakta böylece ülkenin toplam sebze üretiminin yüzde 
altmışına, meyve ve yemiş üretiminin de yüzde yirmibeşine su sağlamış 
olmaktadır. Büro aynı zamanda batı bölgesinin en büyük ikinci hidroelektrik 
enerji üreticisidir. 5 santralden yıllık 40 milyar kilovat saatlik enerji 
sağlayarak yaklaşık ,5 milyon haneye elektrik ulaştırmaktadır. Ayrıca, Büro 
Strateji Plan dahilinde geçici olarak su yönetimi kurumu olarak da faaliyet 
göstermektedir. Bu çerçevede çeşitli programlar, girişimler ve faaliyetler 
çerçevesinde batı eyaletlerine, Amerikan yerli kabilelerilerine ve diğer ihtiyaç 
sahiplerine su sağlamaktadır. Büronun misyonu batının artan su ihtiyacını 
karşılarken çevreyi ve kamusal yatırımları korumak olarak belirtilmektedir.114 



BU BÖLÜM DİPNOTLARI;


84 Nakashima, M.; Teernik, J. R., Water Allocation, Rights and Pricing, World Bank, 1993, s. 7. 
85 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 13, 14. 
86 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 363. 
87 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 346. 
88 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 347. 
89 Tarlock, J. N. D.: 2009, a.g.e., s. 689. 
90 Budak, S.: Karşılaştırmalı Hukukta Su Kaynaklarının Korunması ve Denetimi, Milletlerarası Hukuk ve Milletlerarası Özel Hukuk Bülteni, 2000, 181 – 205, 1998, s. 100 vd. 
91 Tarlock, J. N. D.: 2009, a.g.e., s. 674. 
92 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 380. 
93 ABD Çevre Koruma Ajansı, Resmi İnternet Sayfası, EPA: Summary of The elan Water Act, http://www2.epa.gov/laws-regulations/summary-clean-water-act (06.07.2013) 
94 Bkz. ABD Çevre Koruma Ajansı, Resmi İnternet Sayfası, 
http://water.epa.gov/scitech/swguidance/ (10.06.2014) 
95 Tarlock, J. N. D.: 2009, a.g.e., s. 675, 676. 
96 Bkz. ABD Çevre Koruma Ajansı, Resmi İnternet Sayfası, http://www2.epa.gov/regulatory-
information-topic/water#drinking (10.06.2014) 
97 Budak, S.: 1998, a.g.e, s. 101. 
98 Bkz. ABD Çevre Koruma Ajansı, Resmi İnternet Sayfası, http://www2.epa.gov/laws-
regulations/summary-resource-conservation-and-recovery-act (09.06.2014) 
99 Bkz. http://www.law.cornell.edu/uscode/text/42/chapter-103 (10.06.2014) 
100 Bkz. Federal Enerji Düzenleme Komisyonu, Resmi İnternet Sayfası, http://www.ferc.gov/ (10.06.2014) 
101 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 363. 
102 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 364. 
103 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 365. 
104 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 368. 
105 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 369. 
106 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 370. 
107 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 371. 
108 Bkz. http://www.usbr.gov/history/borhist.html (10.06.2014) 
109 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 372. 
110 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 376. 
111 Çevre Koruma Ajansı Resmi İnternet Sitesi, Tarihçe Sayfası, 
http://www2.epa.gov/aboutepa/duties-transferred-epa (28/05/2014) 
112 Çevre Koruma Ajansı resmi internet sitesi, görevler sayfası, 
http://www2.epa.gov/aboutepa/our-mission-and-what-we-do (28.05.2014) 
113 Birleşik Devletler Askeri Mühendisler Birliği resmi internet sitesi, tarihçe sayfası, 
http://www.usace.army.mil/About/History/BriefHistoryoftheCorps/Introduction.aspx (29.05.2014) 
114 Arazi Islahı Bürosu resmi internet sitesi, http://www.usbr.gov/main/about/ (29/05/2014) 


4 CÜ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR
***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder