DÜNYADA VE TÜRKİYEDE SINIRI AŞAN SULARIN HUKUKİ DURUMUNUN İNCELENMESİ BÖLÜM 3
2.2 ABD SU HUKUKUNUN TEMEL MEVZUATI
Tüm dünyada olduğu gibi Amerika Birleşik Devletleri’nde de etkili bir
su kaynakları yönetimi, su tahsisinin resmi makamlarca yapılmasını ve su
haklarının hukuk sistemince korunmasını gerekli kılmaktadır. Bu kıt kaynağa
olan artan talep kendisini ekonomik faaliyetlerde, kentsel, çevresel ve sosyal
ihtiyaçlarda göstermektedir.84
Birleşik Devletler tarafından gerçekleştirilen bazı uygulamalar federal
anlamdaki üstünlüklerinden dolayı zaman zaman eyaletlerin su hukukunu
etkiyebilmektedir. 21. yüzyılın ilk yarısında federal yönetimin su kaynakları
üzerindeki rolü, daha çok finansal destek sağlamak, su ulaşımının
geliştirilmesine ilişkin büyük projelerin idaresi, taşkın kontrolü, tarım, elektrik
üretimi ve benzeri alanlarda kendini göstermiştir. Son yirmi beş yılda ise
çevreye ilişkin yasal düzenlemelerde yoğun bir federal etki görülmektedir.
Bugün nesli tükenmekte olan türlere, sulak alanlara ve su kalitesine ilişkin
federal kanunlar en az suyun gelişimine ve kullanımına ilişkin eyalet su
kanunları kadar önemlidir.
Bütün bu federal işlevler, toplumun belli kesimleri için büyük önem arz
etmektedir. Fakat federal faaliyetler ile eyalet su hakları birbiriyle çatıştığında,
önemli federalizm sorunları yaşanır ve mahkemelerin Kongrenin eyalet
hukukunu hükümsüz kılmak gibi bir niyetinin olup olmadığına karar vererek
bu sorunu çözmesi gerekir.85
Federal hükümetçe seyrüsefer amacıyla yapılmış bir proje eyalet
tarafından konulmuş bir su hakkının ortadan kaldırılması sonucunu
doğuruyorsa bu durumda tazminat ödenmesi gereklidir. 1 50 yılında ABD üst
derece mahkemesinde görülen Birleşik Devletler – Gerlach anlı Hayvan
Şirketi davasında, Kaliforniya Merkez Vadisindeki çiftçiler otlaklarını
Scramento Nehrinin mevsimsel akışı ile sulamaktadırlar. Federal hükümet
geniş çaplı Merkez Vadisi Projesinin bir parçası olarak Friant Barajını kurmuş
ve böylece nehrin mevsimsel akış debisi azalmış ve bu da nehrin alt kısmındaki
toprak sahiplerinin nehir sularından mahrum kalmasına sebep olmuştur.
Hükümet su kaybının tazminata vücut vermeyeceğini zira Merkez Vadisi
Projesininin, seyrüseferi kontrol amacıyla yapılmakta olduğunu ileri sürmüştür.
Mahkeme ise kongrenin aksi yöndeki açıklamasına rağmen projenin bir
seyrüsefer projesi değil bir arazi ıslahı projesi olduğu kararına varmıştır.
1902 tarihli Arazi Islahı Kanunu (Reclamation Act) uyarınca, federal hükümet
tarafından yapılacak bu tip projeler için gerekli emlakı edinme işlemlerinin
ilgili eyaletin hukuk düzenine uygun olarak sürdürülmesi gerekmekte olup
sona eren su haklarına karşılık olarak tazminat ödenmesi gerekmektedir.86
Genel olarak eyalet hukuk düzenleri suyun kullanımını düzenlerken
federal devlet su kaynaklarının gelişimine sağladığı finansal destek, kamusal
alanlara ilişkin politikaların ve programların uygulanması ihtiyacı, çevresel
kaliteye dair ulusal düzenlemelerin yapılması gereği, seyrüsefere ilişkin
meselelerde federal yönetimin üstünlüğü ve uluslarası antlaşmaların getirdiği
zorunluluklar dolayısıyla su paylaşımı konusunda belirleyici rol oynamaktadır.
Federal devletin su kaynaklarının yönetimindeki rolü arttıkça eyaletler ile
arasındaki uyuşmazlıklar da artmakta, batı eyaletlerindeki su kıtlığı ve federal
arazi yoğunluğu nedeniyle buralarda daha da yoğun yaşanmaktadır.87
Eyalet sınırındaki sular, kamusal alanlarda olsalar dahi eyalet hukukuna
göre yönetilir ve paylaşılırlar. Bununla beraber Kongre su konusunda
anayasadan kaynaklanan gücünü kullanmayı tercih ederse su üzerindeki federal
güç mutlak ve üstün bir güç halini alır.
Mahkemeler federal otoritenin su kaynakları konusundaki tasarruf kabiliyetini, ticaret ve onun tamamlayıcısı olan seyrüsefer yetkisi, mülk edinme yetkisi ve anlaşma yapma yetkisine dayandırmaktadır.88 Bununla birlikte konya
ilişkin çeşitli kanunlar da bulunmakta olup, aşağıda bunlardan öne çıkanlar
hakkında bilgi verilmektedir.
2.2.1 TEMİZ SU KANUNU
Amerika Birleşik Devletleri hukuk sisteminde su kirliliğine ilişkin
temel federal düzenleme Temiz Su Kanunu’dur (Clean Water Act). Temiz Su
Kanunu, yüzeysel su kirliliği kontrolü esasına dayanmaktadır. Her ne kadar
kanunun çeşitli bölümlerinde, Birleşik Devletler Çevre Koruma Ajansı’nın
federal ve eyalet ajanslarıyla yeraltı sularının kirlenmesinin kontrolü
konusunda programlar üretilmesi için işbirliğinde bulunulması öngörülüyor ise
de kanun yeraltı sularına doğrudan uygulanabilir hükümler içermemektedir.89
Temiz Su Kanunu, Amerika Birleşik Devletleri’nde sulara deşarj edilen
kirleticilere ilişkin önemli düzenlemeler içermekte olup yüzey sularına ilişkin
kalite standartlarını belirlemektedir. Bu kanunun temelleri 1 4 yılında atılmış
olup o zamanki adı Federal Su Kirliliği Kontrolü Kanunu’dur. Bugünkü şeklini
ve adını, 1972 de yapılan önemli değişikliklerden sonra almıştır.90
1972 yılından önce, su kirliliğine ilişkin eyaletler düzeyinde uygulanan
az sayıda yasal düzenleme bulunmakta iken o tarihten itibaren ulusal suların
kalitesi temel olarak Temiz Su Kanununa konu olmuş ve bu düzenleme
eyaletlerin hukuk sistemlerince de benimsenmiştir.91
Temiz Su Kanunu, 1972 yılından itibaren kirlilik konusunda eyaletlerce yapılan etkisiz düzenlemeler yerine kapsamlı bir ulusal düzenleme getirirken ve federal devlet ile eyaletler arasındaki sorumluluk paylaşımını da düzenlemiştir.
Kanunun amacı; “.... ulusal suların kimyasal, fiziksel ve biyolojik bütünlüğünü yeniden sağlamak ve sürdürmek ...” tir.
Bahse konu Kanun, iki çeşit kirlilik kontrolü standardı getirmiş olup bunlardan ilki deşarj edilen kirleticinin miktarına ilişkin standartlar diğeri ise ortamdaki kirletici konsantrasyonuna sınırlama getiren su kalitesi standartlarıdır.92
Temiz Su Kanunu, herhangi bir kirleticinin noktasal kaynaklardan
seyrüsefere elverişli sulara izinsiz olarak deşarj edilmesini yasaklayan
hükümler içermektedir. Deşarjlara ilişkin izin programları, Birleşik Devletler
Çevre Koruma Ajansı tarafından yürütülen Ulusal Kirletici Deşarjı Giderim
Sistemi National Pollutant Discharge Elimination System) vasıtasıyla
sağlanmaktadır. Belediyelerce oluşturulan sisteme dahil olan haneler, ya bir
foseptik sistemi kullandıkları için ya da yeryüzüne herhangi bir deşajları
olmadığı için deşarj izne de ihtiyaçları bulunmamaktadır. Bununla birlikte
doğrudan yüzeysel sulara deşarjda bulunan endüstriyel, kentsel ve diğer tesisler izin almakla yükümlüdür.93
Temiz Su Kanunu federal hükümet ve eyaletler arasında işbirliği de
öngörmektedir. Buna göre mutlak atık standartları federal düzeyde belirlenecek
ve eyalet planlarına göre uygulanacaktır. Bu nedenle Temiz Su Kanunu ile
Ulusal Kirletici Deşarjı Giderim Sistemi National Pollutant Discharge
Elimination System) adı verilen bir izin sistemi getirilerek kanunun amacına
ulaşması hedeflenmiştir. Kanun esasen, izinsiz olarak herhangi bir noktasal
kaynaktan yapılacak kirletici deşarjını yasaklamaktadır. Ulusal Kirletici Deşarjı
Giderim Sistemi kapsamında federal standartalara uyarınca izin verme görevi,
Birleşik Devletler Çevre Koruma Ajansı United States Environmental
Protection Agency) tarafından yerine getirirlir. Bununla birlikte Ajansın
yetkisini eyaletlere devredebilme imkanı bulunmakta olup birçok eyalatte bu
devir yetkisini kullanmıştır.
Birleşik Devletler Çevre Koruma Ajansı United States Environmental
Protection Agency), bahse konu kanun uyarınca endüstri için atıksu standartları
getirmek gibi kirlilik kontrol programları uygulamakta ve aynı zamanda yüzey
sularındaki tüm kirletici maddeler için su kalitesi standartları belirlemektedir94.
Eyalet veya federal ajans tarafından izin verilebilmesi için deşarjın
Birleşik Devletler Çevre Koruma Ajansı tarafından getirilen ulusal atık
standartlarına uygun olması gerekir. Standartlar çeşitli kategorilere göre
düzenlenmiş olup endüstriyel noktasal kirlilik kaynakları için mevcut
uygulanabilir en iyi teknolojilerin kullanılması, toksik ve modern kirleticiler
için ekonomik olarak ulaşılabilir en uygun teknolojinin kullanılması,
geleneksel kirleticiler için ise en geleneksel kontrol teknolojisinin kullanılması
zorunludur.95
2.2.2 GÜVENLİ İÇME SUYU KANUNU
Güvenli İçme Suyu Kanunu (Safe Drinking Water Act), yeraltı suyu
kalitesinin korunmasına ilişkin özel düzenlemeler içermektedir.96 Birleşik
Devletler Çevre Koruma Ajansı, halka sunulan içme suyu sistemlerinde ve
eyaletlerin yeraltı atık enjeksiyon kontrol programlarında uygulanacak
standartları belirlemektedir. Maksimum kirletici seviyeleri belirlenmekte ve
ulusal içme suyuna ilişkin temel düzenlemeler yapılmaktadır.97
2.2.3 KAYNAK KORUMA VE İYİLEŞTİRME KANUNU
Yeraltı sularını tehlikeli maddelerin oluşturabileceği kirliliğe karşı koruyan federal kanunlardan ilki, Kaynak Koruma ve İyileştirme Kanunu (The Resource onservation and Recovery Act) olup atıkların meydana gelişlerinden başlayarak taşınmalarını, işlemden geçirilmelerini, depolanmalarını ve imhalarını içeren bütün süreç boyunca izlenmesine ilişkindir.98
2.2.4 KAPSAMLI ÇEVRESEL MÜDAHELE, TELAFİ VE
SORUMLULUK KANUNU
Federal düzenlemelerin bir diğeri ise Kapsamlı Çevresel Müdahale,
Telafi ve Sorumluluk Kanunu (The Comprehensive Environmental Response,
Compensation, and Liability Act) ’dur. Bu kanun düzenleyici hükümler
içermemekte ancak federal yönetimin, eyalet yönetimlerinin, kabilelerin ve
yerel yönetimlerin tehlikeli maddeleri güvenli olmayan biçimde imha eden
kimselere karşı dava açmalarına izin vermektedir. Bu tip imhalar çoğunlukla
yeraltı sularına zarar vermektedir.99
2.2.5 FEDERAL YETKİ KANUNU
1920 yürürlüğe girmiş olan Federal Yetki Kanunu (Federal Power Act)
ile hidroelektrik enerji geliştirme konusunda kapsamlı bir ulusal politika ortaya
konmuştur. Bugünkü adı Federal Enerji Düzenleme Komisyonu FEDK) olan
Federal Enerji Komisyonu, Kanunu uygulamak üzere kurulmuş olan bağımsız
bir idari otoritedir. FEDK özel hidroenerji tesislerine lisans vermek ve
elektriğin eyaletler arası satışını ve aktarımını düzenlemekle
görevlendirilmiştir.100
Bu Kanun, ulusal ölçekte kapsamlı bir su enerjisi planlamasının federal
bir yasal düzenlemeyle yapılması gerektiğine inanan çevrecilerin yıllar süren
çabalarının bir sonucudur. Amaçlardan biri, seyrüsefer, sulama, rekreasyon,
vahşi yaşamın korunması, hidroenerji ve taşkın kontrolü gibi birbiriyle
çelişmekte olan kullanım alanlarının hazırlanacak planlar dahilinde uyumlu
hale getirilmesidir.
Federal Yetki Kanunu uyarınca, 1 20 yılının öncesinden kalan bir hak
bulunmaması kaydıyla, seyrüsefere elverişli suları, kamusal alanları ya da
federal mahfuz alanları kesen, onlara bitişik olan veya onların üzerlerinde yer
alan barajlar, su arkları, rezervuarlar, elektrik santralleri veya ilaveler için
lisans alınması zorunludur. Ayrıca hükümete ait bir barajdan arta kalan suyun
ya da sudan elde edilen enerjinin kullanımı için de izin alınması
gerekmektedir.101
FEDK tarafından, önerilen projenin eyaletler arası ticarete ya da dış
ticarete etkilerinin olabileceği değerlendirilirse seyrüsefere elverişli olamayan
sulardaki tesislerin de lisans almaları gerekmektedir. Bu hüküm Komisyonun
lisans verme yetkisinin mahkemelerce çok geniş yorumlanmasına yol açmıştır.
Daha sonra Komisyonun yetkileri azaltılmıştır.102
Diğer taraftan, Federal hükümetçe yapılan barajlar nehirlerdeki akışı
önemli ölçüde etkilediğinden eyaletlerdeki su tahsislerini de sekteye
uğratmaktadır. Her ne kadar anlaşmazlıklar daha çok suya ilişkin olsa da balık
yaşamının veya çevrenin korunmasına ilişkin konularda da skıntılar
yaşanmaktadır. Bu durum özellikle Oregon ve Washington gibi büyük
barajların bulunduğu eyaletlerde yaşanmakta olup somon gibi göçmen
balıkların yumurtlamasında ve göç etmesinde engel oluşturmaktadır. Federal
Yetki Kanunu ile getirilen düzenleme uyarınca, lisans başvurularında
eyaletlerin hidroelektrik enerji üretimine ilişkin hukuki düzenlemeleri ile
tatmin edici uyumluluk aramaktadır.103
2.2.6 BALIK YAŞAMININ ve VAHŞİ YAŞAMIN KORUNMASINA
İLİŞKİN YASAL DÜZENLEMELER
1986 yılında Federal Yetki Kanunu’nda yapılan değişiklik ile FEDK’ye
projelerin incelenmesi aşamasında projenin balık yaşamına ve vahşi yaşama
etkilerinin de göz önünde bulundurulması görevi verilmiştir. Benzer hükümler
içeren başka federal çevresel düzenlemeler de bulunmaktadır. 104
Ulusal Çevre Politikası Kanunu National Environmental Policy Act)
büyük çaplı federal girişimlerin başvuru aşamalarında çevresel etki
değerlendirilmesi yapılmasını zorunlu kılmaktadır. Kanunun diğer
hükümlerinde çevresel koruma hedeflerine ulaşılmasını sağlamak üzere
planlama, bölümler arası koordinasyon ve çevresel değerler konularına gereken
önemin verilemesini sağlayacak düzenlemelere yer verilmiştir. 105
Balık Yaşamının ve Vahşi Yaşamın Koordinasyonu Kanunu The Fish
and Wildlife oordination Act) uyarınca su kaynaklarının geliştirilmesinde
vahşi yaşamın korunmasına eşit derecede önem verilmesi gerekmektedir. Bu
eşitliği sağlamanın zorluğu karşısında Kanun eyaletlerin vahşi yaşamın
korunmasına ilişkin çıkarlarının korunmasını sağlamak üzere projelerin izin
aşamasında Birleşik Devletler Balık ve Vahşi Yaşam Servisi ile ilgili eyaletin
balık ve vahşi yaşam ajansları ile koordinasyon halinde olmasını gerekli
kılmaktadır.106
2.2.7 FEDERAL ARAZİ ISLAHI PROJELERİNE İLİŞKİN YASAL DÜZENLEMELER
Kongre Arazi Yasası’na benzer düzenlemeleri yürürlüğe sokarak Amerika’nın batısındaki yerleşimcilerin bedelsiz veya düşük maliyetli arazi edinmelerini sağlamayı amaçlamıştır. Kongrenin çiftçilikle geçinen dar gelirli ailelerin kamusal arazilere yerleşmesine imkan tanımak amacıyla yaptığı bu girişimler dolandırıcılık ve istismar yoluyla boşa çıkarılmıştır. Varlıklı spekülatörler büyük ölçülerdeki kamusal arazileri aşırı karlar ederek sahiplenmişlerdir. 107
Batı eyaletlerinin çoğunluğunda mevcut olan kuraklık sulamayı zorunlu
hale getirmektedir. Bu bölgelerde yerleşik olan kimseler genellikle baraj ve
benzeri tesisleri yapmaya yetecek sermayeden yoksun olduklarından sulama
projelerinin federal devlet tarafından yapılması veyahut finanse edilmesi
gerekmektedir. Kongre taraından 1 02 yılında kabul edilen Islah Kanunu
(Reclamation Act) ile arazi ıslahı programını yönetmek üzere İçişleri
Bakanlığı’na bağlı Islah Bürosu Bureau of Reclamation) kurulmuştur108.
Bahse konu Kanun’un temel amacı sulama suyu temin etmek olup aynı
zamanda önceki kamu arazi programlarında yaşanan spekülasyonlara ve
oluşması muhtemel arazi monopollerine fırsat vermeksizin kamusal arazi
dağıtımını amaçlayan ulusal politikanın da bir parçasıdır. Rekreasyon, balık ve
vahşi yaşamın korunması, taşkın kontrolü ve seyrüsefere ilişkin faydalar ıslah
projelerinin gerçekleştirilebilmesi için şart koşulmuştur.109
Federal ıslah projelerine esnasında eyalet kanunları ile yaşanabilecek
çatışmalarda Islah Kanunu eyalet kanunlarına üstünlük tanımamaktadır.110
2.3 ABD SU HUKUKUNA İLİŞKİN KURUMSAL YAPI
Bilindiği üzere Amerika Birleşik Devletleri federal yapıda olduğundan
su hukukuna ilişkin olarak hem federe ve hem de federal ölçekte yapılanma
mevcuttur. Federe devletlerin uygulamaları farklılık gösterebilmekte olup bu
çalışmada federal düzeydeki kurumlar incelemeye tabii tutulmuştur. Bu
çerçevede federal ölçekte su hukukuna ilişkin temel kurumsal yapının öne
çıkan kuruluşları olan Birleşik Devletler Çevre Koruma Ajansı, Birleşik
Devletler Askeri Mühendisler Birliği ve Arazi Islahı Bürosu aşağıda ayrı
başlıklar altında incelenmiştir.
2.3.1 BİRLEŞİK DEVLETLER ÇEVRE KORUMA AJANSI
Çevre Koruma Ajansı (United States Environmental Protection
Agency) 2 Aralık 1 0 tarihinde kurulmuş olup federal düzeyde araştırma
yapma, izleme, standart belirleme ve yaptırım uygulama görevlerini tek çatı
altında toplamıştır. Farklı kurumlarda dağınık halde bulunan bazı yetkiler ve bu
yetkilere ilişkin bazı birimler kuruluşundan sonra Ajansa devredilmiştir.
Örneğin İçişleri Bakanlığı’ndan Federal Su Kalitesi İdaresi, Federal Su Kirliliği
Kanunu’ndan doğan bir takım yetkiler; Tarım Bakanlığı’ndan Federal Gıda,
İlaç ve Kozmetik Kanunu’na ilişkin bir takım yetkiler, Sağlık ve Eğitim
Bakanlığı’ndan Ulusal Hava Kirliliği Kontrol İdaresi, Katı Atık Yönetimi
Bürosu, Su Hijyeni Bürosu, Çevresel Kalite Konseyi’nin görevleri Ajansa
devredilmiştir.111
Günümüzde Ajansın misyonu insan sağlığını ve çevreyi korumak
olarak belirlenmiş olup bu misyonu gerçekleştşrmek için ulaşması gereken
amaçlardan bazıları da, çevrenin korunması ve Amerikan vatandaşlarının
sağlıklarının korunmasına ilişkin federal yasaların adil ve etkili şekilde
uygulanmasını temin etmek, çevresel riskleri mevcut en son bilimsel bilgiler
doğrultusunda azaltmak, ABD’nin küresel çevre korunmasında diğer ülkelerle
işbirliğinde lider rol oynamasını sağlamak olarak sayılmıştır.112
2.3.2 BİRLEŞİK DEVLETLER ASKERİ MÜHENDİSLER BİRLİĞİ
Mühendislerin Amerikan ordusunda ilk defa görevlendirilmeleri 1775
yılında George Washington tarafından yapılmıştır. Ayrı bir mühendis birliğinin
kurulması ise 1802 yılında gerçekleşmiştir. 1 . yüzyıl boyunca Mühendisler
Birliği (United States Army Corps of Engineers) ülkenin temel alt yapı
çalışmalarını yerine getirmiş, bu kapsamda yol, kanal inşası, batı arazilerinin
keşfi ve haritalanması, başkentteki bazı anıtların ve binaların inşası gibi
görevler Birlik tarafından yerine getirilmiştir. 20. yüzyıla gelindiğinde ise
Birlik federal düzeydeki en önde gelen taşkın kontrolü kurumu haline gelmiş
ve sivil alandaki çalışmalarını önemli ölçüde genişletmiştir. Bunların içinde
öne çıkan faaliyetlerinden ikisi, ülkenin büyük hidroelektrik enerji
sağlayıcılarından olması ve yine ülkenin başta gelen rekreasyon kurumu
olmasıdır. Doğa felekatlere karşı faaliyetleri de önemli ölçüde artmıştır.
1960 ların sonunda Birlik çevrenin korunması ve geliştrilmesi konusunda lider
kurum haline gelmiştir. Günümüzde su kaynaklarına ilişkin projeler ve ülkenin
sulak alanlarına ilişkin faaliyetler yürütmektedir.113
2.3.3 ARAZİ ISLAHI BÜROSU
Arazi Islah Bürosu (Bureau of Reclamation) 1902 yılında kurulmuş olup, temel olarak 1 batı eyaletinde inşa ettiği barajlar, enerji santralleri ve kanallar ile bilinmektedir. Bu projeler batının ekonomik gelişmesine önemli katkı sağlamıştır. Büro Kolorado Nehri üzerinde kurulu Hoover Barajı ve
Kolombiya Nehri üzerinde kurulu Grand oulee Barajı dahil olmak üzere
600’den fazla baraj ve rezervuar inşaa emtiştir. Günümzde ülkedeki en büyük
toptan su tederakçisi olup, 1 milyondan fazla insana su sağlamakta, batı tarım
arazilerinin beşte birine sulama suyu temin ederek, 10 milyon akrelik tarım
alanına su ulaştırmakta böylece ülkenin toplam sebze üretiminin yüzde
altmışına, meyve ve yemiş üretiminin de yüzde yirmibeşine su sağlamış
olmaktadır. Büro aynı zamanda batı bölgesinin en büyük ikinci hidroelektrik
enerji üreticisidir. 5 santralden yıllık 40 milyar kilovat saatlik enerji
sağlayarak yaklaşık ,5 milyon haneye elektrik ulaştırmaktadır. Ayrıca, Büro
Strateji Plan dahilinde geçici olarak su yönetimi kurumu olarak da faaliyet
göstermektedir. Bu çerçevede çeşitli programlar, girişimler ve faaliyetler
çerçevesinde batı eyaletlerine, Amerikan yerli kabilelerilerine ve diğer ihtiyaç
sahiplerine su sağlamaktadır. Büronun misyonu batının artan su ihtiyacını
karşılarken çevreyi ve kamusal yatırımları korumak olarak belirtilmektedir.114
BU BÖLÜM DİPNOTLARI;
84 Nakashima, M.; Teernik, J. R., Water Allocation, Rights and Pricing, World Bank, 1993, s. 7.
85 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 13, 14.
86 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 363.
87 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 346.
88 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 347.
89 Tarlock, J. N. D.: 2009, a.g.e., s. 689.
90 Budak, S.: Karşılaştırmalı Hukukta Su Kaynaklarının Korunması ve Denetimi, Milletlerarası Hukuk ve Milletlerarası Özel Hukuk Bülteni, 2000, 181 – 205, 1998, s. 100 vd.
91 Tarlock, J. N. D.: 2009, a.g.e., s. 674.
92 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 380.
93 ABD Çevre Koruma Ajansı, Resmi İnternet Sayfası, EPA: Summary of The elan Water Act, http://www2.epa.gov/laws-regulations/summary-clean-water-act (06.07.2013)
94 Bkz. ABD Çevre Koruma Ajansı, Resmi İnternet Sayfası,
http://water.epa.gov/scitech/swguidance/ (10.06.2014) 95 Tarlock, J. N. D.: 2009, a.g.e., s. 675, 676.
96 Bkz. ABD Çevre Koruma Ajansı, Resmi İnternet Sayfası, http://www2.epa.gov/regulatory-
information-topic/water#drinking (10.06.2014)
97 Budak, S.: 1998, a.g.e, s. 101.
98 Bkz. ABD Çevre Koruma Ajansı, Resmi İnternet Sayfası, http://www2.epa.gov/laws-
regulations/summary-resource-conservation-and-recovery-act (09.06.2014)
99 Bkz. http://www.law.cornell.edu/uscode/text/42/chapter-103 (10.06.2014)
100 Bkz. Federal Enerji Düzenleme Komisyonu, Resmi İnternet Sayfası, http://www.ferc.gov/ (10.06.2014)
101 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 363. 102 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 364.
103 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 365.
104 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 368.
105 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 369.
106 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 370.
107 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 371.
108 Bkz. http://www.usbr.gov/history/borhist.html (10.06.2014)
109 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 372.
110 Getches, D.: 1997, a.g.e., s. 376.
111 Çevre Koruma Ajansı Resmi İnternet Sitesi, Tarihçe Sayfası,
http://www2.epa.gov/aboutepa/duties-transferred-epa (28/05/2014)
112 Çevre Koruma Ajansı resmi internet sitesi, görevler sayfası,
http://www2.epa.gov/aboutepa/our-mission-and-what-we-do (28.05.2014) 113 Birleşik Devletler Askeri Mühendisler Birliği resmi internet sitesi, tarihçe sayfası,
http://www.usace.army.mil/About/History/BriefHistoryoftheCorps/Introduction.aspx (29.05.2014)
114 Arazi Islahı Bürosu resmi internet sitesi, http://www.usbr.gov/main/about/ (29/05/2014)
4 CÜ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR
***
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder