31 Ocak 2020 Cuma

21. YÜZYIL DÜNYA ENERJİ DENGESİNDE PETROL VE DOĞAL GAZIN YERİ VE ÖNEMİ BÖLÜM 4

21. YÜZYIL DÜNYA ENERJİ DENGESİNDE PETROL VE DOĞAL GAZIN YERİ VE ÖNEMİ BÖLÜM 4




BAKÜ-TİFLİS-CEYHAN HPBH PROJE KRONOLOJİSİ 

(1992-1997) 
(Mayıs 1998) 

(Ekim 1998) 

(Nisan 1999) 

(Kasım 1999) 

(Kasım 1999) 

(Ekim 2000) 

(Ekim 2000) 
(Ekim 2000) 
(15 Kasım 2000-

5 Mayıs 2001) 

(19 Haziran 200118 Haziran 2002) 
(28 Ağustos 2002) 
(29 Ağustos 2002) 
(10 Eylül 2002) 
(18 Eylül 2002) 
(20 Eylül 2002) 

(26 Eylül 2002) 

Muhtelif Görüşmeler 

İstanbul Mutabakat Zaptı Azerbaycan, Gürcistan ve Türkiye Ankara Deklarasyonu Azerbaycan, Gürcistan, Türkiye, Kazakistan, Özbekistan Devlet Başkanları (ABD Enerji Bakanı şahit) İstanbul Protokolü Azerbaycan, Gürcistan ve Türkiye (ABD yetkilisi şahit) 

IGA’nın İmzalanması Azerbaycan, Gürcistan ve 

Türkiye Devlet Başkanları (ABD Başkanı şahit) İstanbul Deklarasyonu Azerbaycan, Gürcistan, Kazakistan ve Türkiye Devlet Başkanları (ABD 
Başkanı şahit) 
HGA’nın İmzalanması Azerbaycan, Gürcistan ve Türkiye TA’nın İmzalanması Hükümet Garantisi’nin İmzalanması 

Temel Mühendislik 

Detay Mühendislik 
Detay Mühendislik-İş-Tamamlama Belgesi 
Arazi Temin ve İnşaat-İşe Başlama Bildirim 
Arazi Temin ve inşaat-Resmi Başlangıç Tarihi 
BTC Temel Atma Töreni-Bakü 
BTC Türkiye Kesimi Sözleşmeleri İmza Töreni-

Ankara  BTC Ceyhan Terminali Temel Atma Töreni- Adana 

Aralık 2000’de Ramco şirketinin AIOC konsorsiyumundaki tüm hissesi Devon Energy, Unocal ve Delta-Hess şirketleri tarafından satın alınmıştır. Böylece, AIOC konsorsiyumundaki şirket payları değişmiş ve AIOC içinde meydana gelen bu değişiklik, BTC Sponsor Grubu’na da yansımıştır. Daha önce bu oluşuma katılmamış olan ‘Devon Energy’ şirketi, Ramco’nun Sponsor Grup içindeki hisselerinin bir kısmını alarak gruba dahil olmuştur. Ramco hisselerinin geriye kalanı ise Unocal ve Delta-Hess şirketlerine devredilmiştir. 

Devon Energy daha sonra Sponsor Grup’dan çekilmiştir. 

<  18 Ekim 2001 tarihinde Sponsor Gruba (MEP) İtalyan dev petrol ve enerji firması ENI’nin katılımı projenin geleceği açısından çok önemli bir dönüm noktası olmuştur.  >

Gerek AIOC Konsorsiyumu gerekse Sponsor Grup liderliğini BP şirketi üstlenmektedir. 

18 Ekim 2001 tarihinde Sponsor Gruba (MEP) İtalyan dev petrol ve enerji firması ENI’nin katılımı projenin geleceği açısından çok önemli 
bir dönüm noktası olmuştur. Böylece, ilk kez AIOC üyesi olmayan, yani taşınacak petrolün sahibi olmayan bir firma MEP Katılımcısı unvanını 
almıştır. ENI katılımının önemli bir diğer özelliği ise, BTC hattı ile Kazak petrollerinin de taşınmasının önünü açmış olmasıdır. Gerçekten de, 
ENI’nin alt kuruluşu olan Agip, Kazakistan’daki dev Kaşağan sahasının operatörü ‘Agip KCO Konsorsiyumu’nun lideri konumundadır. Fransız Total FinaElf,  Japon Inpex ve Amerikan ConocoPhillips firmalarının da katılımıyla Sponsor Grup içerisindeki şirketler ve payları zaman içerisinde değişmiş olup, pay dağılımı aşağıdaki gibi oluşmuştur: 


Tablo 5: Sponsor Grup İçindeki Firmaların Payları 

MEP Katılımcıları, 1 Ağustos 2002’de, inşaat ve işletme faaliyetlerini yürütmek amacıyla ‘BTC Co.’ ve finansman işlerinden sorumlu olmak üzere ise ‘BTC Invest’ şirketlerini kurarak, BTC hattının hayata geçirilmesi konusundaki kararlılıklarını bir kez daha kanıtlamışlardır. BTC Co. üyelerince gerek Kazak petrolünün de BTC hattı ile taşınması gerekse dış finansman sağlanması kapsamında yürütülen görüşmeler çok olumlu şekilde devam etmektedir. BTC boru hattı inşaatının % 30’unun BTC Co.’daki hisseleri oranında şirketler tarafından ve geriye kalan % 
70’inin ise uluslararası finanssal kuruluşlarca karşılanması planlanmaktadır. 

Anahtar Teslim Anlaşması çerçevesinde müteahhit olarak görevlendirilen BOTAŞ, her biri projenin ana aşamalarını da temsil eden, ‘Temel Mühendislik’ çalışmalarını 6 ay, ‘Detay Mühendislik’ çalışmalarını 12 ay içinde başarıyla tamamlamıştır. BOTAŞ, 10 Eylül 2002 itibarıyla resmi olarak başlatılan üçüncü ve son aşama ‘Arazi ve İnşaat’ çalışmalarını ise 32 ayda bitirmekle yükümlüdür. Tüm hattın tamamlanması ve devreye alınması için hedeflenen tarih ise 2005 yılı bahar aylarıdır. 

b. Özet Proje Bilgileri 

1. Proje Yatırım Maliyeti 

PLE Mühendislik firması tarafından yapılan fizibilite etüdünde projenin toplam sistem için yatırım maliyeti 2,4 milyar Dolar olarak hesaplanmıştır. 

Türkiye kesiminin tahmini maliyeti ise kamulaştırma dahil 1,4 milyar Dolar düzeyindedir. 

Türkiye kesiminin tüm finansmanı, Türkiye tarafından değil; bizzat projeye iştirak eden şirketlerce karşılanacak olup, işin zamanında bitirilmesi 
durumunda proje, Türkiye’ye hiçbir maliyet getirmeyecektir. 

Türkiye, 1.4 milyar Dolarlık Türkiye kesimi yatırım maliyetinin aşılması durumunda, karşılıklı anlaşmaya bağlı olarak devreye girip girmeyeceği 
tespit edilecek 300 milyon Dolar tutarında Hükümet Garantisi sağlamış bulunmaktadır. 

2. Proje Süresi Esas süre 40 yıl olmakla birlikte, proje katılımcılarının talep etmesi durumunda, 10’ar yıllık dönemler halinde iki kez uzatılması 
mümkündür. 

3. Projenin Teknik Özellikleri Maksimum Kapasite 50 MTY (1 Milyon varil/gün) 

Toplam Uzunluk 1,774 km 

Azerbaycan 440 km 

Gürcistan 260 km 

Türkiye 1,074 km 

Boru Çapı 42’/34’ 

Dizayn Basıncı 100 Bar 

Toplam Pompa İstasyonu 8 
Türkiye 4 


4. Projeden Sağlanacak Gelir BTC Projesi’nden sağlanacak dolaylı kazançlar bir yana bırakılırsa, Türkiye’nin, bu projeden ‘geçiş vergisi ve işletmecilik hizmetleri’ karşılığında; taşınacak kapasiteye bağlı olarak, 1-16. yıllar arasında 140 ile başlayıp 200 milyon Dolara ulaşan, 17-40. yıllar arasında ise 200 ile başlayıp 300 milyon Dolar civarına çıkan bir yıllık gelir elde etmesi beklenmektedir. 

Özellikle 50 MT’luk maksimum yıllık kapasiteye ulaşıldığında BTC’den sağlanması beklenen gelirin, Irak hattından sağlanan gelirin üzerinde 
olacağı anlaşılmaktadır. Bu rakamlar, BTC’nin Türkiye açısından önemini daha da somutlaştırmaktadır. 

5. Projenin Türkiye’ye ve Doğu-Batı Enerji Koridoru’na Diğer Katkıları Ekonomik etkileri kısaca gözden geçirilirse, hattın gerçekleşmesi ile geçiş ücreti ve sahalardaki payımızdan dolayı önemli ölçüde gelir elde edilecek; taşıma maliyetlerinin minimuma indirilmesi, finansman ve navlun ücretlerinden sağlanacak tasarruf gibi nedenlerle daha ucuza ham petrol temin etmek mümkün olacaktır. BTC hattından alınacak petrol ile, ithalata bağımlı ülkemizin enerji arz güvenliğine yapılacak katkı açısından da çok ciddi bir avantaj tesis edilmiş olacaktır. 

İnşaat aşamasında yaratılacak yeni istihdam ve iş olanakları ile de hem Türk özel sektörünün önü açılacak hem de hattın geçtiği bölgelerde ekonomik canlanma yaşanacaktır. Özellikle inşaat aşaması boyunca, kısa, orta ve uzun vadeli istihdam olanakları yaratması açısından projenin, gerek boru hattı güzergâhı üzerinde gerekse deniz terminali mücavir alanlarında bulunan yerleşim birimleri için pek çok imkan yaratması beklenmektedir. 

Halihazırda, geliştirilme aşamasında olan sosyal ve çevresel yatırım programları ile de boru hattı ve deniz terminali civarında bulunan genel çevre ve yerleşim alanlarına bir takım faydalar sağlanması mümkün olacaktır. 

<   Doğu-Batı Enerji Koridoru’nun en kritik ayağını oluşturan BTC HPBH ile hem Türkiye’nin jeopolitik önemi artacak hem de Azerbaycan ve Gürcistan’ın siyasi ve iktisadi istikrarına katkı yapılacaktır. >


  BTC hattı içinde ve Ceyhan terminalindeki ham petrol sayesinde, kriz zamanlarında arz esnekliği sağlamak üzere, Türkiye’nin stratejik petrol stok kapasitesi de artacaktır. Proje ile Ceyhan terminali önemli bir uluslararası petrol piyasası merkezi haline gelirken; yaratılan sinerji ile Mersin ve İskenderun limanları da hızla canlanacaktır. 

Bugüne kadar siyasi, ekonomik, stratejik ve güvenlik bakımından en uygun çözüm olduğunu tüm dünyaya kanıtlayan BTC HPBH Projesi, Türk Boğazları ’ndaki aşırı trafik yükünden kaynaklanan geçiş risklerinin en aza indirilmesi sayesinde çevresel etkiler bakımından da açık ve önemli bir avantaj sağlayacaktır. 

Doğu-Batı Enerji Koridoru’nun en kritik ayağını oluşturan BTC HPBH ile hem Türkiye’nin jeopolitik önemi artacak hem de Azerbaycan ve Gürcistan’ın siyasi ve iktisadi istikrarına katkı yapılacaktır. Proje ile Azerbaycan, dünya genelinde sayılı üreticiler arasına girerken, Gürcistan da en önemli geçiş ülkesi olarak ön plana çıkacaktır. 

Çeşitli ulusal ve uluslararası platformlarda da pek çok kereler vurgulandığı üzere, hattın geçeceği güzergah Doğu ile Batı arasında bir enerji köprüsü oluşturacak ve her şeyden önemlisi bu proje, bölge ülkelerinden dünya pazarlarına ham petrol ve doğal gaz nakledecek diğer boru hattı projelerine de öncülük edecektir. 

BTC’yi, sırasıyla Azerbaycan gazını Türkiye ve Avrupa’ya ulaştıracak Şah Deniz Doğal Gaz Boru Hattı Projesi ve Türkmenistan gazını ülkemiz ve Avrupa piyasalarına taşıyacak Hazar Geçişli Türkmenistan-Türkiye-Avrupa Doğal Gaz Boru Hattı Projesi izleyecektir. Bu hatlar, bugün ikisi de hızla ilerleyen Türkiye-Yunanistan-İtalya ve Türkiye-BulgaristanRomanya-Macaristan-Avusturya Doğal Gaz Boru Hattı projelerine bağlandığında koridor tamamlanacak ve Türkiye gerek petrol gerekse doğal gazın Batı piyasalarına aktarımı bakımından tam anlamıyla bir enerji terminaline dönüşmüş olacaktır. 

DİPNOTLAR;

1 BP-Statistical Review of World Energy 2002, (Londra; Haziran 2002), s.38.; World Energy Council, ‘Yarının 
Dünyası için Enerji’ (Ankara, 1996), ss. 43-47, 288-91’deki Tablo C1a,C1b,C4a,C4b, 302’deki Tablo C15; B. 
Yücel, ‘21. Yüzy›l Eşiğinde Türkiye’nin Enerji Politikalarına Yön Verecek Gelişmeler’, Türkiye 6. Enerji 
Kongresi, (Ankara: Dünya Enerji Konseyi, 1994), ss.24-38.; B. N. Bayraktar, ‘Enerji Kullanım Yönünden 
Ülkelerin Uygarlık Düzeylerinin Karşılaştırılması’, Enerji Politikaları ve Planlama- Türkiye 7. Enerji Kongresi, 
Ankara: Dünya Enerji Konseyi, 3-8 Kasım, 1997, ss. 11-19.; F. Birol, ‘Küresel Enerji Talebi: Uzun Vadeli Bir 
Bakış’ Enerji Politikaları ve Planlama - Türkiye 7. Enerji Kongreyi, (Ankara: Dünya Enerji Konseyi, 3-8 Kasım, 
1997), ss. 1-6; International Energy Outlook, 1999 bask›s›, ‘Environmental Issues and World Energy, Table 
A.10, Reference Case’, http://www.eia.doe.gov/oiaf/ieo99/environmental.html; International Institute for 
Applied System Analysis (IIASA) and World Energy Council (WEC), ‘Global Energy Perspectives’, N. 
Nakicenovic, A. Grubler ve A. Mcdonald (Der.) (Cambridge University Press., 1998), Chapter 4.; International 
Energy Agency – Caspian Oil and Gas, The Supply Potential of Central Asia and Transcaucasia, 1998 
baskısı,(OECD/IEA Pub., Paris), Part IV. 
2 Tablonun hazırlanmasında kullanılan kaynaklar: International Energy Agency- World Energy Outlook, 1982 
baskısı, (OECD/IEA Pub., Paris), s. 65.; Energy Agency - World Energy Outlook, 1998 baskısı,(OECD/IEA 
Pub., Paris).; International Energy Agency- World Energy Outlook: Assessing Today’s Supplies to Fuel 
Tomorrow’s Growth, 2001 Insights, OECD/IEA Pub., Paris.; BP - Statistical Review of World Energy 2002, 
(Londra; Haziran 2002). 
3 Hidrolik hariç, günefl, rüzgar, gel-git, jeotermal, geleneksel ve modern biyolojik yakıtlar. 
4  Aslında, elimizde, enerjinin geleceği hakkında, Ajans raporu (IEA 1998) dışında, biri Dünya Enerji Konseyi’ne 
(WEC 1996) ait, diğeri ise Konsey ve Uluslararası Uygulamalı Sistemler Analiz Enstitüsü’nün ortak raporu 
(IIASA/WEC 1998) olmak üzere iki adet çalışma daha vardır. Bu üç rapor, en az›ndan 2020 yılına kadar 
dünyanın geniş ölçüde fosil yak›tlara bağımlı kalacağı ve alternatif enerji kaynaklarının ise çok s›n›rl› bir paya 
sahip olacağı konuları üzerinde anlaşmaktadırlar. Bu raporların tümünde, enerji ve çevre açısından 2020’ye 
kadarki görünüm hemen hemen aynı olmakla birlikte, asıl farklılık 2020’den sonra ortaya çıkmaktadır. 
   WEC (1996) ve IIASA/WEC (1998) çalışmaları, çeflitli enerji ve çevre senaryoları itibarıyla öngörülerini 2050 hatta 
2100 yılına kadar uzatmaktadırlar. Burada, Keynes’in “uzun dönemde hepimiz ölüyüz!” felsefesinden esinlenerek 
ve diğerlerine göre daha gerçekçi bir senaryodan hareket ederek önümüzdeki 20 yılı detaylı şekilde analiz eden Ajans 
(IEA) tahminleri tercih edilmiştir. 
5 International Energy Agency - World Energy Outlook, (Paris: OECD/IEA Pub., 1998), ss. 19-20. 
6 Aynı raporu 2001 verileriyle revize eden Ajans’ın (International Energy Agency- Key World Energy Statistics, 
   (OECD/IEA, Paris, 2001)) raporundaki genel eğilimlerin aynı kalacağını belirterek, Hazar’a daha geniş yer 
   ayırması bunun kanıtıdır. 
7 International Energy Agency - World Energy Outlook: Assessing Today’s Supplies to Fuel Tomorrow’s 
Growth, 2001 bask›s›, (OECD/IEA Pub., Paris), s. 33. 
8 Energy Economist, ‘Transport into 2020’, Financial Times Energy, (Eylül 1998), ss.1-7. 
9 Afganistan savaşının Hazar boru hatlarına etkisi, bu savafşın arka planında ABD’nin bölgedeki tüm potansiyel 
  oyunculara ve/veya seyircilere gönderdiği çeşitli mesajların değerlendirildiği bir çalışma için bkz. Cenk Pala, 
  ‘Afganistan Savaşının Hazar Boru Hattı Projelerine Etkisi: Kırmızı Kalem Bu Kez Kimin Elinde’, PetroGas, Cilt 
  26, (Kasım-Aralık, 2001), 38-43. 
10 International Energy Agency- Key World Energy Statistics, (OECD/IEA, Paris, 2001), ss. 135-136. 
11 Tablo için kullan›lan kaynaklar: International Energy Agency- World Energy Outlook: Assessing Today’s 
    Supplies to Fuel Tomorrow’s Growth, 2001 Insights, OECD/IEA Pub., Paris. S.24.; International Energy 
    Agency - World Energy Outlook, 1998 baskısı,(OECD/IEA Pub., Paris). s. 64, Table 6.1. 
12 TC Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, ETKB Alt Komisyon Raporları, Türkiye 1. Enerji şurası- 7-9 Aralık, 
    İstanbul, (Ankara: 1998), ss.10-25. 
13 BP- Statistical Review of World Energy 2002, Haziran, Londra. 
14 Bu felaket senaryolarını örnekleyebiliriz: 1865 yılında ünlü İngiliz iktisatçısı Stanley Jevons, İngiltere kömür 
     kaynaklarının çok kısa bir süre içinde tükeneceğini yazmıştır. Oysa, 1860’lara 70 milyon tonluk bir üretim 
     düzeyi ile giren İngiltere için bu yıllar, kömür üretiminin hızla arttığı yıllar olmuştur. 1914 yılında ise bu kez 
     ABD Maden Bürosu, Amerikan’ın 10 yıllık petrol rezervinin kaldığını savunmuştur. Çeşitli hükümet kuruluşları 
     bu kehanetlere devam etmişler ve ilkin 1939’da, ardından 1951’de Amerikan petrol rezervlerine 13 yıl ömür 
     biçilmiştir. Bu tahminler arasında en çarpıcı olanı ise, 1972’de Roma Klubü tarafından yayınlanan “Ekonomik 
     Büyümenin Sınırları” isimli 70’lerin ünlü raporunda yer alan petrol rezerv tahminleridir. Rapora göre, o tarihte 
     550 milyar varil olan dünya ispatlanmış ham petrol rezervleri, 20 yıl içinde tükenecektir. Oysa, 1970 ile 1990 
     yılları arasında dünya 600 milyar varil petrol tüketmiştir. Üstelik, Roma Klubü tahminlerinin tersine, 1990’da 
     (petrol benzerleri hariç) hiç kullanılmamış “ispatlanmış” rezerv miktarı 900 milyar varil düzeyine ulaşmıştır. 
     Burada, dünyanın 2003 yılına 1 trilyon varili aşan (ki bazı tahminlere göre 3 trilyon varil) bir petrol rezerviyle 
     girmiş olduğunu da kayda geçmek gerekir (‘Environmental Scales: plenty of Gloom’, The Economist, Cilt 20, 
     (December, 1997), ss. 21-23; BP- Statistical Review of World Energy 2002, Haziran, Londra., s.4.). 
15  Cenk Pala ve E. Engür, ‘Kafkasya Petrolleri: 21. Yüzyılın Eşiğinde Hazar Havzası ve Türkiye’, İşletme ve 
     Finans, Sayı 152, (Kasım, 1998), s. 25. 
16 International Energy Agency – Caspian Oil and Gas, The Supply Potential of Central Asia and Transcaucasia, 
     1998 baskısı,(OECD/IEA Pub., Paris). 
17 United Nations, Energy Information Administration, Caspian Sea Region: Reserves and Pipeline Tables (New 
     York: United Nations, 2002), ss. 4-6. 
18 BP- Statistical..., s. 4. 
19 BP- Statistical..., s. 20. 
20 International Energy Agency – Caspian Oil and Gas, The Supply Potential of central Asia and Transcaucasia, 
    1998 baskısı,(OECD/IEA Pub., Paris). ; United Nations, Energy Information Administration, Caspian Sea 
    Region: Reserves and Pipeline Tables (New York: United Nations, 2002). 
21 Tablo için kullanılan kaynaklar: International Energy Agency-World Energy Outlook, 1998 baskısı,(OECD/IEA 
     Pub., Paris). s. 134, Table 8.10.; International Energy Agency- Key World Energy Statistics, (OECD/IEA, 
     Paris, 2001), s. 38,Table 2.1,135.; BP- Statistical Review of World Energy 2002, Haziran, Londra, ss. 910,25,40. 
22 International Energy Agency- Key World Energy Statistics, (OECD/IEA, Paris, 2001), s. 42, Table 2.3. 
23 International Energy Agency- Key World Energy Statistics, (OECD/IEA, Paris, 2001), s. 172, Table 2.10. 
24 European Union, European Comission-Diroctorate-General for Energy and Transport, Green Paper: Towards 
     a Europen Strategy for the Security of Energy Supply, (Brüksel: EU, 29 Kasım 2000), s.769. 
25 European Union, European Comission-Diroctorate-General for Energy and Transport, Green Paper: Towards 
    a Europen Strategy for the Security of Energy Supply, (Brüksel: EU, 29 Kas›m 2000). 
26 Güneş, rüzgar, gel-git, jeotermal, geleneksel ve modern biyolojik yakıtlar. 
27 Cenk Pala ve E. Engür, ‘Kafkasya Petrolleri: 21. Yüzyılın Eşiğinde Hazar Havzası ve Türkiye’, İşletme ve Finans, Sayı 152, Kasım, 1998, ss. 21-39. 
28 Tabloyu oluştururken kullanılan kaynaklar: International Energy Agency – Caspian Oil and Gas, The Supply 
     Potential of central Asia and Transcaucasia, (Paris: OECD/IEA Pub., 1998); BP- Statistical Review of World 
     Energy 2002, Haziran, Londra. 
29 International Energy Agency – Caspian Oil and Gas, The Supply Potential of central Asia and Transcaucasia, 
     1998 baskısı,(OECD/IEA Pub., Paris); BP- Statistical Review of World Energy 2002, Haziran, Londra; United 
     Nations, Energy Information Administration, Caspian Sea Region: Reserves and Pipeline Tables (New York: 
     United Nations, 2002). 
30 Cenk Pala ve E. Engür, ‘Kafkasya Petrolleri: 21. Yüzyılın Eşiğinde Hazar Havzası ve Türkiye’, İşletme ve 
    Finans, Sayy 152, Kasım, 1998, s. 25. 
31 International Energy Agency – Caspian Oil and Gas, The Supply Potential of central Asia and Transcaucasia, 
    1998 baskısı,(OECD/IEA Pub., Paris); BP- Statistical Review of World Energy 2002, Haziran, Londra; United 
    Nations, Energy Information Administration, Caspian Sea Region: Reserves and Pipeline Tables (New York: 
    United Nations, 2002). 
32 United Nations, Energy Information Administration, Caspian Sea Region: Reserves and Pipeline Tables (New 
    York: United Nations, 2002). 
33 BP, Statistical Review of World Energy 2002, (Londra: BP, 2002). 
34 Cenk Pala, ‘Afganistan Savaşı’nın Hazar Boru Hattı Projelerine Etkisi: Kırmızı Kalem Bu Kez Kimin Elinde’, 
    PetroGas, Sayı 26, Kasım-Aralık, 2001, ss. 38-43. 
35 United Nations, Energy Information Administration, Caspian Sea Region: Reserves and Pipeline Tables (New 
    York: United Nations, 2002). 
36 Reuters, 21 Ağustos 2002. 
37 International Energy Agency – Caspian Oil and Gas, The Supply Potential of Central Asia and Transcaucasia, 
    (Paris: OECD/IEA Pub., 1998). 
38 ‘ Afganistan Savaşı’nın Hazar Boru Hattı Projelerine Etkisi: Kırmızı Kalem Bu Kez Kimin Elinde’, PetroGas, 
    Sayı 26, Kasım-Aralık, Ankara, ss. 38-43. 

***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder