ŞEMDİNLİ VE YÜKSEKOVA İLÇELERİNDE TOPLUMSAL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİN DIŞINA ÇIKILARAK YAPILAN GÖSTERİLER VE OLAYLARI., BÖLÜM 2
b) İlçe Girişindeki Polis Noktasının Yakılması
a) Şemdinli Üce Emniyet Müdürlüğü Yetkililerince 10.11.2005 gflnû saat 08:00* de Polis Noktası ile ilgili tutulan tutanakta;
"09.11.2005 günü saat 12:00 sıralarında Özipek pasajında meydana gelen patlama olayına müteakip toplanan kalabalık taşlı, sopalı olarak " BİJİ SEROK APO, BİJİ KÜRDİSTAN, PKK BURADA KÜRDİSTAN BURADA, BURADAN ASKER VE POLİS GİTSİN, BURASI SİZE MEZAR OLACAK" şeklinde slogan atarak toplu halde Üçe Emniyet Müdürlüğü ve Hükümet Konağına saldırmışlar, ellerinde bulunan taşlar ve sopalan atarak Hükümet Konağınm,Hükümet Konağı Bahçesinde bulunan Nöbet Kulübesinin, ilçe Emniyet Müdürlüğü Lojmanlarının camlan kırılmış Hükümet Konağı ve Emniyet Müdürlüğü bahçesinde bulunan park halindeki çok sayıdaki araç hasar görmüş, olayın devamında, dağılan
grup tekrar birleşerek ilçe girişinde bulunan polis noktasına taşlı sopalı saldırıda
bulunmuşlardır. İlce Yüksekova girişinde bulunan Polis noktası yetkililerin bilgisi dahilinde, polis noktasında bulunan silah ve mühimmatlarla birlikte boşaltılmıştır. 10.11.2005 günü saat 7:30 sıralarında ilce girişinde bulunan Polis Noktasından dumanların yükseldiği görülmesi üzerine olayla ilgili yapılan cahsmada.boşaltılan polis noktasının faili meçhul kişilerce yakıldığı tespit edilmiş ancak olay verinin güvenliği alınamadığından görgü ve tespit yapılamamıştır."
Şeklinde Tutanak tutulmuştur.
Iri İlçe Emnivet Müdürlüğü Yetkililerince 13.11.2005 tarihinde saat 13:3O'da Şemdinli İlce Girişindeki Polis Kontrol Noktasının durumu hakkında tutulan tutanakta; "09.11.2005 günü saat 12:00 sıralarında Özipek pasajında meydana gelen patlama olayına müteakip toplanan kalabalık taşlı, sopalı olarak " BİJİ SEROK APO, BİJİ KÜRDİSTAN, PKK BURADA KÜRDİSTAN BURADA, BURADAN ASKER VE POLİS GİTSİN , BURASI SİZE MEZAR OLACAK" şeklinde slogan atarak toplu halde İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Hükümet Konağına saldırmışlar, ellerinde bulunan taşlar ve sopalan atarak Hükümet Konağmın,Hükümet Konağı Bahçesinde bulunan Nöbet Kulübesinin, ilçe Emniyet Müdürlüğü Lojmanlarının camlan kınlmış Hükümet Konağı ve Emniyet Müdürlüğü bahçesinde bulunan park halindeki çok sayıdaki araç hasar görmüş, olayın devamında, dağılan
grup tekrar birleşerek ilçe girişinde bulunan polis noktasına taşlı sopalı saldında
bulunmuşlardır. İlce Yüksekova girişinde bulunan Polis noktası yetkililerin bilgisi dahilinde, polis noktasında bulunan silah ve mühimmatlarla birlikte boşaltılmıştır. 10.11.2005 günü saat 7:30 sıralannda ilce girişinde bulunan Polis Noktasından dumanların yükseldiği görülmesi üzerine olayla ilgili yapılan calısmada.bosaltılan polis noktasının faili meçhul kişilerce yakıldığı tespit edilmiş ancak olav verinin güvenliği alınamadığından görgü ve tespit yapılamamıştır.
13.11.2005 günü saat 13:00 sıralannda polis noktasında yapılan tespitte polis
noktasının çatısının ve müştemilatının tamamen yakıldığı,duvarlanmn yıkıldığı, çevresindeki ağaç çitlerin yakıldığı^ıoktanm yıkılan duvarlarına "PKK APO, SEROK APO"ibarelerinin yazıldığı, mevzi kapısının sökülerek üzerine "PKK KONTROL" "ABDULLAH ÖCALAN" ibarelerinin yazıldığı ve bu yazının yol kenarına konduğu, noktada kullanılan buzdolabı, jeneratör, 10 kw yükseltici,çelik dolap ve kışlık odun mevcudunun yandığı, Noktanın bu haliyle kullanılamaz olduğu tespit edilmiştir." şeklinde ifadeler yer almıştır.
c) 17.11.2005 günü saat:07:00*de Şemdinli İlce girişi Polis Noktası hakkında tutulan tutanakta:
" 09.11.2005 günü saat 12:00 sıralarında Özipek pasajında meydana gelen patlama olayına müteakip toplanan kalabalık taşlı, sopalı olarak " BİJİ SEROK APO, BİJİ KÜRDİSTAN, PKK BURADA KÜRDİSTAN BURADA, BURADAN ASKER VE POLİS GİTSİN, BURASI SİZE MEZAR OLACAK" şeklinde slogan atarak toplu halde İlçe Emniyet Müdürlüğümüz ve Hükümet Konağına saldırmışlar, ellerinde bulunan taşlar ve sopalan atarak Hükümet Konağmın,Hükümet Konağı Bahçesinde bulunan Nöbet Kulübesinin, ilçe Emniyet Müdürlüğü Lojmanlarının camlan kınlmış, Hükümet Konağı ve Emniyet Müdürlüğü bahçesinde bulunan park halindeki çok sayıdaki araç hasar görmüş, olayın devamında, dağılan
grup tekrar birleşerek ilçe girişinde bulunan polis noktasına taşlı sopalı saldında
bulunmuşlardır. İlce Yüksekova girişinde bulunan Polis noktası yetkililerin bilgisi dahilinde, polis noktasında bulunan silah ve mühimmatlarla birlikte boşaltılmış ve Polis noktasında güvenlik amacı ile bulundurulan 7 adet köpek, hayvanları götürme imkanı olmadığından zincirlerinden çözülerek salıverilmiştir.
Daha sonra Polis Noktasında yapılan araştırmada vedi köpekten ikisinin İlce Emnivet Müdürlüğüne geldiği, dört köpeğin kayıp olduğu, bir köpeğin ise 16.11.2005 tarihinde eski polis noktası karşısında oluşturulan kontrol noktası çevresinde 17.11.2005 tarihinde saat:02:00 sıralannda görüldüğü, ancak köpeğin korkarak noktadan uzaklastıgı.sabah saat 06:00 sıralannda havanın aydınlanmasından sonra köpeğin biz görevlileri tanıyarak yanımıza
yaklaştığı, köpeğin üzerinde yapılan kontrolde gözlerinin çevresinin yakılmış olduğu, vücudunun çeşitli yerlerinde vanık izi olduğu, avak derilerinin soyulmuş olduğu. hawanın yürümekte zorlandığı görülmüştür."
Şeklinde ifadeler yer aldığı incelenmiştir.
d) 09 Kasım 2005 günü Polis Noktasında yaşananlar hakkında. olaylar sırasında Polis Noktasında görevli (4) Polis Memuru ve diğer yetkililer Mülkiye Başmüfettişine verdikleri ifadelerinde konuyla ilgili olarak:
Polis Memuru Ramazan YAKA; "9 Kasım 200S günü meydana gelen olaylarla ilgili olarak ifade etmek istediğim hususlar şunlardır. Biz dört arkadaş Şemdinli ilçe girişindeki Polis noktasında 08.00-19.00 arası görevinde idik. Sanırım saat: 12.00 sıralarında ilçe merkezinden bir patlama sesi duydum. Telsizlerde de patlama olduğu konusunda anonslar geliyordu. Bir süre sonra Başkomiserimiz telsiz anonsu ile yolu geliş ve gidiş olarak trafiğe kapatmamızı söyledi. Bizde öyle yaptık. Bu sırada yolda birikmeler oldu. Özellikle Altınsu Köyünden gruplar halinde çok sayıda vatandaş geldi. Bu vatandaşlar ile tartışmalarımız oldu.
Hatta bir kişi montumu yırttı. Yaklaşık bir saat kadar bu durum devam etti. Daha sonra İlçe Emniyet Müdürümüzün talimatı ile yolu açtık. Bekleyen vatandaşlar ilçe merkezine doğru gittiler. Saat: 13.00-14.00 arasında yaklaşık 2000-2500 kişilik bir grup noktamıza doğru yürüyüşe geçti ve bizi taşlamaya başladı. Tam nereden geldiğini bilemiyorum ama bazı silah sesleri geliyordu. Bu arada bizi taşlayanlar sözlü tacizlerde de bulundular. Küfür ettiler PKK Terör örgütü lebine sloganlar attılar/Hatta bir tanesi Terör örgütünün sözde bayrağına sarılı
vaziyette idi. Bizde gelenleri vazgeçirmek adına havaya ateş ettik. Grup içinden bazı kişiler gelen halkı sakinleştirmek için gayret gösterdiler ve sonu da bunların çabalan ve grup ilçe merkezine geri döndü. Halkın bizi taşlamaya geldiği sırada Emniyetten takviye kuvvet talebinde bulunduk. Ancak herhangi bir takviye kuvvet gelmedi. Hatta telsizden ismini hatırlayamadığım bir kişi "başınızın çaresine bakın" dedi. Biz hava kararmadan takviye kuvvet gelmesi için çok uğraştık. Ancak bu gerçekleşmedi.
Saat: 15.30 gibi daha kalabalık bir grup yaklaşık 5-6 bin kişi tekrar üzerimize doğru gelmeye başladı. Biz birinci olaydan sonra tekrar geleceklerini düşünerek silahlarımızı hazırladık ve kendimize göre tedbirler aldık. Grup taş atarak, sloganlar atarak noktaya 15-20 metre kadar yaklaştı. Grubun içinden üzerimize doğru silah atanlar oldu. Bizde tedbir amaçlı olarak havaya ateş açtık. Bu sırada grubu engellemeye yönelik olarak grup içinden herhangi bir kimsenin çabası olmadı. Bu durum yaklaşık saat: 17.20 ye kadar devam etti. Biz bu arada
sürekli yardım istemeye devam ettik. Ancak yardım gelmedi. Saat: 17.30 sıralarında bir Yarbay komutasında 17-18 kişilik Komando grubu yardımımıza geldi. Askerlerin geldiğini gören grup ilçe merkezine doğru geri döndü. Bizde Emniyet Müdürünün talimatı ile orada kalan silah, mühimmat ye diğer bazı eşyalarımızı sivil bir kamyona koyduk, gönderdeki bayrağımızı da alarak koynuma koydum ve noktadan ayrıldık. Buzdolabı, jeneratör, regülatör
gibi bazı malzemeler orada kaldı..." Polis Memuru Adem ALMAŞIKLI; "9 Kasım günü Saat:08.00 den itibaren Şemdinli ilçe girişinde Polis noktasında 3 arkadaşım ile beraber görevli bulunuyorduk. Görevimiz bazı araçlarda kimlik kontrolü yapmaktı. O anda birlikte olduğumuz arkadaşlar Mustafa ÖZCAN, Ramazan YAKA, Ejder AKÜZÜM'dü. Saat: 11.50-12.00 arasında tek
bomba sesi işittik. 3-5 dakika sonra ilçeden silah sesleri de gelmeye başladı. Hemen akabinde 81-20 kod numaralı Karakol Amirimiz telsizden anons yaparak ilçeye giriş ve çıkışları tutmamızı emretti. Bombalama hadisesinde vefat eden şahısın Altınsu köyünden olması nedeni ile bir süre sonra çok sayıda araç ve vatandaş Polis noktasına birikti. Vatandaşlar bize bağırdılar. Özellikle bayanlar ön plana geçerek "gelin bizi de vurun" şeklinde tacizde bulundular. Ancak biz alttan alarak sakinleştirmeye çalışnk. Ben bu arada merkezi telsizle anons etmek sureti ile durumu izah ettim ve talimat istedim. Talimat 81-10 kod numaralı İlçe
Emniyet Müdüründen geldi ve öncelikle yaya girişlerinin ilçeye giriş ve çıkışların serbest bırakılması istendi. Bilahare araç sahiplerini tazyiki ile karşılaştık. Durumu yeniden merkeze ilettik. Onlar araçlarında giriş ve çıtasına serbest bırakılması talimatını verdiler. Bu talimatı aldığımızda saat yaklaşık 13.30 du.
Girişi trafiğe açtıktan yarım veya bir saat kadar sonra şehir merkezi istikametinden kontrol noktamıza 300-500 civarında şahıs "Biji selo Apo, Şemdinli size mezar olacak" sloganları atarak bize doğru gelmeye başladılar. Önce bizi taşlamaya başladılar. Biz bunun üzerine noktanın içerisine çekildik ve şahıslan yaklaşmaması konusunda ikaz ettik. Bu arada iki el silah sesi duyduk. Bizde havaya ikaz atışı yaptık. Bu arada merkezi anonsu arayarak yardım çağrısında bulunduk. İlçe Emniyet Müdürü yardım göndereceğini telsizle bildirdi.
Yalnız takip ettiğimiz telsiz anonslarında ilçe merkezindeki durumun çok gergin olduğunu anlamak mümkündü. Bu nedenle hemen yardım alamayacağımızı değerlendirdik. Belirli ölçüde başımızın çaresine bakmamız gerektiğini düşündük. Kalabalığın içinden birkaç kişi kalabalığı Polis Noktasına daha fazla yaklaşmaması konusunda uyarıyordu. Hatta bize yönelik taşlamayı da durdurmayı çaba sarf ettiler. Sanıyorum bu şahıslar arasında Şemdinli Belediye Başkanı, Moda Mahallesi Muhtarı ve ÖPENGİN soy adlı (ismini hatırlamıyorum) Belediye meclis üyesi bir şahısta vardı. Bu şahıslar bize yardımcı oldular ve dışarıdaki
malzememizi içeri almamızı söylediler. Bu taşkınlık yaklaşık yarım saat kadar sürdü. Sonra şahıslar merkeze döndüler. Biz merkezle temasımızı devam ederek yardım çağrılarımızı sürdürdük. Ancak henüz yardım gelmeden yaklaşık 1 yada 2 saat sonra hava kararmasına yakın bir sürede daha büyükçe bir kalabalık daha tansiyonlu yüksek bir biçimde yine üzerimize taşlar attılar ve sloganlar attılar. Zaman zaman bulunduğumuz noktaya çok yaklaştılar. Biz bu durumda ikaz ateşleri yapmak suretiyle kalabalığı uzak tutmaya gayret ettik. 300 civarında mermi kullandığımızı düşünüyorum. Ben merkezle temaslarımda zaman
zaman gerildim ve "yardım biz ölüncemi gelecek, ne zaman geleceksiniz." Diye içinde bulunduğumuz psikolojik durumu vurgulamaya çalıştım. Yaklaşık bir saat bu şekilde baskı altında kaldık ve 3.Dağ Komando birliği geldiğinde taşlama sona ererek kalabalık kendiliğinden dağıldı. Biz bir sivil plakalı kamyona silah ve mühimmatımızı yükledik. Orada Jeneratör, Buz dolabı, yükseltici, odun sobası, Doçka şeritli silahın sehpası(o anda sökülmesi teknik olarak mümkün olmadığı için) terk edildi. Tüm bu gelişmeler hem tarafımdan ve hem de Yarbay tarafindan ilçe Emniyet Müdürlüğü ile kurulan temasla sağlandı. Biz komandolar
ile bu kamyonetle komanda birliğine döndük..." Polis Memuru Ejder AKÜZÜM; "9 Kasım günü Şemdinli ilçe girişinde Polis noktasında 3 arkadaşım ile beraber görevli bulunuyorduk. Görevimiz bazı araçlarda kimlik kontrolü yapmaktı. O anda birlikte olduğumuz arkadaşlar Adem ALMAŞDCLI, Ramazan YAKA, Mustafa ÖZCAN di. Ben öğle saatlerinde patlayan bombanın sesini işitmedim.
Ancak telsiz konuşmalarından böyle bir hadisenin vuku bulduğunu anladım. Hemen akabinde 81-20 kod numaralı Karakol Amirimiz telsizden anons yaparak ilçeye giriş ve çıkışları tutmamızı emretti. Çok sayıda vatandaş ve aracın Polis noktasına birikmesi neticesinde mevcut kuvvet yetersiz gelmeye başladı. Orada biriken vatandaşlar yaralıların kendi yakınları olduğunu ifade ederek ilçeye girmek istediklerini beyan ettiler ve bize bu anlamda tazyik yapıyorlardı. Bu arada 81-10 kod numaralı İlçe Emniyet Müdürünün Adem arkadaşımıza
telsizle talimat verdiği ve ilçeye giriş ve çıkışların serbest bırakılmasını istendiğini öğrendim. Bizde bu emir doğrultusunda hareket ettik.
Girişi trafiğe açtıktan yaklaşık 20 dakika sonra şehir merkezi istikametinden kontrol noktamıza 300-500 civarında şahıs geldi. "Biji Apo, Şemdinli size mezar olacak*' sloganları atarak bize doğru gelmeye başladılar. Önce bizi taşlamaya başladılar. Biz bunun üzerine iki arkadaş noktanın içerisine çekildik. Bir arkadaşımız kapının yanında görev aldı. Diğer arkadaşımız ise beton mevzilerin arkasına geçti. Bu arada iki el silah sesi duyduk. 30 Dakika kadar taş atma ve slogan atma eylemi devam etti. Çok yaklaşıldığında uyan maksadı ile
havaya ateş açarak kalabalığın noktamıza mesafeli kalmasını temin ettik. O arada bazı şahıslar kalabalığın önüne geçerek yaptıkların yanlış olduğunu ve geri dönmeleri gerektiği şeklinde ısrarlı ikazlarda bulundular. Vatandaşlar bu ikazlar neticesinde tekrar şehir merkezine döndüler.
Saat: 16.00 civarında kalabalık daha da büyüyerek yeniden Polis noktasına geldi. Yine aynı şekilde sloganlar atıldı. Taşlarla üzerimize saldırdılar. Biz baştan itibaren merkezden kuvvetimizin yetersiz olduğunu, yardım edilmesi gerektiğim belirtmiştik. Merkez de bize yardmı göndereceğini söylemişti. Ancak saat: 17.00 civarlarında Komando birliğinden geldi. Komandolar noktamızın etrafına mevzilendikten birkaç dakika sonra kalabalık kendiliğinden dağıldı. İlçe Emniyet Müdürü ilk fırsatta Polis noktamızdaki silah ve mühimmatı toparlayarak
orayı terk etmemizi istediğinden bizde bu şekilde hareket ettik. Dışardan o anda gelen bir sivil kamyona silah ve mühimmatı yükledikten sonra tabura gittik."
Polis Memuru Mustafa ÖZCAN; "9 Kasım günü Şemdinli ilçe girişinde Polis
noktasında 3 arkadaşım ile beraber görevli bulunuyorduk. Görevimiz bazı araçlarda kimlik kontrolü yapmaktı. O anda birlikte olduğumuz arkadaşlar Adem ALMAŞDCLI, Ramazan YAKA, Ejder AKÜZÜM'dü. Saat: 11.50-12.00 arasında tek bomba sesi işittik. Hemen akabinde 81-20 kod numaralı Karakol Amirimiz telsizden anons yaparak ilçeye giriş ve çıkışları tutmamızı emretti. Bombalama hadisesinde vefat eden şahısın Altınsu köyünden olması nedeni ile bir süre sonra çok sayıda araç ve vatandaş Polis noktasına birikti. Vatandaşlar bize bağırdılar. Ancak biz alttan alarak sakinleştirmeye çalıştık. Bu arada Bu arada grup Amirimiz Adem ALMAŞIKLI karakol amirini yada merkezi anons etmek sureti
ile durumu izah etti ve talimat istedi. Talimat 81-10 kod numaralı İlçe Emniyet Müdüründen geldi ve ilçeye giriş ve çıkışların serbest bırakılması istendi. Bizde bu emir doğrultusunda hareket ettik.
Girişi trafiğe açtıktan 1 saat kadar sonra şehir merkezi istikametinden kontrol
noktamıza 300-500 civarında şahıs "Biji Apo, Şemdinli size mezar olacak" sloganları atarak bize doğru gelmeye başladılar. Önce bizi taşlamaya başladılar. Biz bunun üzerine noktanın içerisine çekildik ve şahısları yaklaşmaması konusunda ikaz ettik. Bu arada iki el silah sesi duyduk. Bizde ilk önce elimizdeki hafif piyade silahlan ile havaya ikaz atışı yaptık. Kalabalığın tansiyonu düşmeyince şeritli silahlan da kullandık. Bu arada merkezi anonsu arayarak yardmı çağnsında bulunduk. İlçe Emniyet Müdürü yardmı göndereceğini telsizle
bildirdi. Bu kalabalık 1 saat kadar durduktan sonra ilçe merkezine geri döndü. Ancak yaklaşık 2,5 saat sonra kalabalık daha da artarak yeniden Polis Noktasına geldi. Burada aynı şekilde sloganlar attılar. Taşlarla saldırdılar. Biz ikazlarımıza devam ettik. Zaman zaman havaya ateş ettik. Bu şekilde 3.Dağ Komando birliği gelene kadar kendimizi korumaya devam ettik. Komandolar geldikten sonra sivil bir kamyona noktadaki silah ve mühimmatı yükledik ve komando birliğine hareket ettik. Bu konudan İlçe Emniyet Müdürümüzün bilgisi ve talimatı
vardı..."
İlçe Emniyet Müdürü Tacettin ASLAN; "...Bu arada bir grubun ilçe girişindeki
Polis noktasına doğru gittiği, orayı taşladığı bilgisi geldi. Yardım talep etmişlerdi. Ancak gerek grubun kalabalıklığı gerekse kurulan barikatlar nedeni ile o anda yardıma gidecek durumumuz yoktu. Levent Yarbay dan bu konuda yardim istedim. Birlikte hazırlık yaptık ve Derecik yolu istikametinden yola çıktık. Ancak yaptığımız telefon görüşmesinde halkın Noktadan ayrıldığını öğrendik. Bunun üzerine oraya gitmekten vazgeçtik. Ancak noktadakilere orayı terk edecek şekilde hazırlık yapmalarını söyledim. Sanırım 15.30-16.00 sıralarında savcı bey'i keşif yapmak üzere olay mahalline götürdüm. Yanımda beş kişilik kuvvetimde vardı. Bu arada Başkomiserim beni aradı ve "nokta düşüyor" dedi. Keşif mahallinden ayrıldım ve Emniyete döndüm... Emniyet Müdürlüğüne geldikten sonra Kaymakam Bey i aradım. Askerden yardım istemesini söyledim. Yaklaşık 20-25 dakika sonra Levent Yarbay ilçe girişindeki Polis noktasına intikal etti. Telefonla görüştük ve orada gerekli güvenliğin sağlandığını öğrendim.
Noktada bulunan silah ve mühimmat alındı. Noktada bulunan ancak 1,5 yıldır kullanılmayan Doçka silahının da namlusu ve mekanizması sökülerek oda getirildi..." Şemdinli Kaymakamı Mustafa Cihad FESLİHAN; "...Geri püskürtülen kalabalık grup ilçe merkezine yönelmiş ve içlerinden sayıca fazla olan bir grup da ilçe girişindeki polis kontrol noktasına saldırmaya başlamışlardır ve bu konuda polis kontrol noktasındaki görevliler Üçe Emniyet Müdürlüğüne bilgi vermiştir. Saldırıyı geri püskürtmek amacıyla polis kontrol noktasından havaya ateş açılarak topluluk dağıtılmaya çalışılmıştır. ...İnceleme yerine yalan yerde toplanan kalabalık tekrar polis kontrol noktasına yönelmiş ve saldırılarda
bulunmuş ve bu esnada topluluğun dağıtılması amacıyla polis kontrol noktasından havaya ateş açılmıştır. Kriz merkezince yapılan değerlendirme sonucu Şemdinli 3. Dağ ve Komando Tabur Komutanlığına bağlı birlikler yaklaşık 45 dakika içerisinde kalabalığı yararak polis kontrol noktasına intikal etmiş ve burada bulunan 4 polis memuru, mühimmat ve evrakları ile alındıktan sonra polis kontrol .noktası boşaltılmıştır..."
"...Polis noktasının 16.11.2005 tarihine kadar kurulamamasında personel yetersizliği ve halkla karşı karşıya gelinmemesi düşüncesinden hareket ettik. Esasen bu sürede hükümet konağı ve emniyet müdürlüğü ile bazı kamu binalarının çevresinde tedbir alınarak ilçe merkezinin kuvvet gönderilmedi. Çünkü varolan hassasiyet nedeniyle yeni bir çatışmanın ortaya çıkmasından endişe edildi. Bununla beraber bir süredir ilçede klasik anlamda bir güvenlik hakimiyetinin varlığından söz etmekte bazı kayıtlamalarım var. Çünkü belirli
saatlerden sonra güvenlik birimlerinin rahatça ilçede devriye hizmeti vermesi ciddi riskler taşıyordu. Aslında 14 Kasım Pazartesi günü polis noktasının faaliyete geçirilmesi konusunda ilçe kaymakamı olarak kararlı bir tutum sergilemiş olmama rağmen İl valisi ve diğer güvenlik birim yetkililerinin tereddütleri nedeniyle noktanın faaliyete geçirilmesi iki gün gecikmiştir..."
Şemdinli Belediye Başkam Hurşit TEKİN; "...Bu arada Tabur Komutanı, Emniyet
Müdürü, Jandarma Komutam gibi yetkililer bana ilçe girişindeki Polis noktasına gitmemi ve oraya giden vatandaşları da sakinleştirmemi söylediler. Olay yerine gittiğimde çok sayıda vatandaşın Polis noktasını taşladığını, Polislerinde havaya ateş açarak karşılık verdiklerini gördüm. Ortamı sakinleştirmeye çalışırken yüzüme sert bir cisim geldi ve yaralandım. Yüzümden kanlar akmaya başladı. Yanımdaki arkadaşlar beni hastaneye götürdüler. Daha sonra aldığım duyumlara göre Polis noktasındaki görevliler oradan uzaklaşmış ve vatandaşlar
orayı ateşe vermişler..." Şeklinde ifade verdikleri incelenmiştir.
3. CÜ BÖLÜM iLE DEVAM EDECEKTİR..,,
***
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder