BÖLGESEL KALKINMA AJANSLARI: ÇEK CUMHURİYETİ VE TÜRKİYE CUMHURİYETİ ALT BÖLGE KARŞILAŞTIRMASI BÖLÜM 5
4.4.2. Erzurum İli Kalkınma İlgili Kurumları
4.4.2.1. Erzurum Atatürk Üniversitesi
Cumhuriyet’in kurucusu Atatürk 1 Kasım 1937 tarihinde Türkiye Büyük Millet
Meclisi’nde yasama yılını açış konuşmasında Doğu Anadolu’da büyük bir üniversite kurmanın gereğini ifade ederek, bu husustaki çalışmaları başlatma talimatı vermiştir.
Atatürk’ün ölümünün ardından bu çalışmalara 12 yıl ara verildikten sonra konu,
1950 yılında tekrar gündeme getirildi. 1951 yılında oluşturulan bir komisyon Doğu Üniversitesi’nin Erzurum’da kurulmasını önerdi. 1954 yılında çıkarılan 6373 Sayılı Kanunla bu üniversitenin adının Atatürk Üniversitesi olması kararlaştırıldı. Aynı yıl Amerika Birleşik Devletleri A.I.D. teşkilatı aracılığı sonucu Nebraska Üniversitesi ile işbirliği anlaşması imzalanarak hazırlık çalışmaları hızlandırıldı ve 6990 Sayılı Atatürk Üniversitesi Kanunu’nun 07.06.1957 tarihinde yürürlüğe girmesi ile kuruluş çalışmaları tamamlanmış oldu
(http://www.atauni.edu.tr/#sayfa=rektorluk-universite-tarihcesi,
Erişim Tarihi: 09.08.2013).
Bu bölümdeki bilgiler Atatürk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
Dekan Yardımcısı Sayın Doç. Dr. Fehim BAKIRCI ile yapılan yüz yüze görüşmeden derlenmiştir.
Atatürk Üniversitesi 1957’den günümüze kadar Erzurum ilinin kalkınmasına
önemli rol oynamıştır. Kalkınmaya katları arasında en önemlisi bünyesinde eğitim alan öğrencilerin şehre kattığı dinamizmdir. Şu anda 110.000 adet öğrencisiyle şehir ekonomisine büyük oranda katkı yapmaktadır. Talebe dayalı kentsel bir ekonominin öncülerindendir. Ayrıca şehre giren en önemli sıcak para kaynaklarından da bir tanesidir. Tüm bunların yanında bütün kamu kurum ve kuruluşları, meslek odaları ve özel sektör ile bir çok alandan çalışmalar yürütmektedir. Bu iş birlikleri sadece teknik konularda da aynı zamanda genel bir vizyon oluşturma açısından da önemli bir
konumda bulunmaktadır.
Kent idaresinden sorumlu Valilik ve Büyükşehir Belediyesi gibi idari kurumların
hazırladıkları kısa, orta ve uzun vadeli planlar için gerekli olan çalıştaylar, sorun tespit ve analizleri, çözüm önerileri, raporlama ve akademik alt yapı konusunda destekler verilmektedir. Ayrıca kurumlardan gelen talepler doğrultusunda yüksek lisans ve doktora öğrencileri dahil olmak üzere ilgili akademisyenleri daha spesifik çalışmalara yönlendirilmesi konusunda da destekler sağlanmaktadır.
Atatürk Üniversitesi talep edilmesi halinde fizibilite çalışmaları, tedarik kanaları,
karlılık, iş ve faaliyet planları konusunda Sanayicilere ve gerekli kurum kuruluşlara ihtiyaç duydukları eğitimleri vermektedir.
Ayrıca üniversite bünyesinde kentsel kalkınmaya doğrudan ve dolaylı etkisi
olanlar araştırma birimleri bulunmaktadır. Bunlara örnek olarak;
. Doğu Anadolu Yüksek Teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü
. Halıcılık Eğitim Merkezi
. Toplumsal Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi
. Bilgisayar Bilimleri Araştırma ve Uygulama Merkezi
. Çevre Sorunları Araştırma Merkezi
. Nano Bilim ve Nano Mühendislik Araştırma ve Uygulama Merkezi verilebilir.
Girişimcilik Eğitimleri ve Girişimcilik Sertifikası
Üniversite bünyesinde eğitim gören öğrencilere KOSGEB ve İŞ-KUR işbirliği
ile toplam 56 saatlik girişimcilik eğitimleri verilmektedir. Bu eğitimler sonucunda
başarılı olan öğrencilere Girişimcilik Sertifikası verilmektedir. Bu sertifikayla
öğrenciler iş kurmak istediklerinde 100.000 TL’ye kadar destek alabilmektedirler.
Bu bölümdeki bilgiler Atatürk Üniversitesi Proje Geliştirme ve Koordinasyon
Ofisi uzmanı Sayın Murat BİNGÖL ile yapılan yüz yüze görüşmeden derlenmiştir.
Proje Geliştirme ve Koordinasyon Ofisi genel olarak üniversiteyi ilgilendiren
ulusal ve uluslararası projelerin geliştirilmesine destek olan bir ofistir. Bu projeler içinde bölgesel kalkınma projeleri de bulunmaktadır. Örneğin en son olarak Yenilenebilir Enerji Kaynakları konulu bir proje Dünya Bankasına sunulmuştur. Bir başka proje ise Üniversitenin cazibe merkezi haline getirilmesi konusunda hazırlanan bir proje Avrupa Birliğine sunulmuştur.
Proje Geliştirme ve Koordinasyon Ofisinin idari yapısını şu şekilde tabloda anlatabiliriz.
Tablo 4.6. Proje Geliştirme ve Koordinasyon Ofisi İdari Yapısı
bulunmaktadır. Rektöre ve ilgili Rektör yardımcısına bağlıdır. Rektör yardımcısının altında ilgili fakültelerin akademisyenlerinden oluşan bir Danışma Kurulu bulunmaktadır. Bu Kurul içinden bir adet Koordinatör seçilmekte ve buna bağlı uzman kadroları bulunmaktadır.
4.4.2.2. Erzurum Teknik Üniversitesi
Erzurum Teknik Üniversitesi, Erzurum’da ikinci bir devlet üniversitesi olarak
21.07.2010 tarih ve 27648 sayılı Resmi Gazete’ de yayınlanan aşağıdaki kararla
kurulmuştur.
Erzurum Teknik Üniversitesi; EK MADDE 131 - Erzurum’da Erzurum
Teknik Üniversitesi adıyla yeni bir üniversite kurulmuştur.
Bu Üniversite;
Danışma Kurulu
Yönetim Kurulu Müdür
Müdür
Yardımcıları
İdari Personeller
Araştırmacılar
. Rektörlüğe bağlı olarak yeni kurulan Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi,
İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Edebiyat Fakültesi, Fen Fakültesi, Sağlık
Bilimleri Fakültesi ile Spor Bilimleri Fakültesinden,
. Rektörlüğe bağlı olarak yeni kurulan Yabancı Diller Yüksekokulundan,
. Rektörlüğe bağlı olarak yeni kurulan Sosyal Bilimler Enstitüsü, Fen Bilimleri
Enstitüsü ile Sağlık Bilimleri Enstitüsünden, oluşur.
Bu bölümdeki bilgiler Erzurum Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler
Fakültesi Dekan Yardımcısı Sayın Yrd. Doç. Dr. Hüseyin DAŞTAN ile yapılan yüz
yüze görüşmeden derlenmiştir.
Erzurum Teknik Üniversite’sinin bölgesel kalkınma konusunda belirlediği 3
temel vizyon vardır. Bu temel vizyonlar;
. Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi
. Bölgede faaliyet gösterecek İleri Teknolojiler Merkezinin kurulması
. Ortadoğu ve Orta Asya eğitim üssü olma hedefidir.
Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin amacı; İl ve bölge başta olmak
üzere ulusal ve uluslararası ekonomik ve sosyal sorunların çözülmesine yardımcı olmaktır. Bu merkezin İdari yapısını aşağıdaki tablodaki gibi özetleyebiliriz;
Tablo 4.7. ETÜ Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi Planlanan İdari Yapısı
yönetimler, sivil toplum kuruluşlarından oluşturulacaktır. Merkezin Danışma kurulu diğer benzer organizasyonlardan farklı olarak karar alma süreçlerinde aktif rol oynayacaktır. Ayrıca idari hiyerarşinin en üstünde bulunacaktır.
Yönetim Kurulu ise Akademik personellerden oluşacak. Alınan kararların
uygunluğuna göre uygulayıcı konumda bulunacaktır. Müdür ve Müdür Yardımcıları Yönetim Kurulunun kararıyla atanacaktır.
Bu idari yapıda Araştırmacılar İktisadi ve İdari Bilimler, Edebiyat ve
Mühendislik fakültelerinin öğretim üyesi kadrolarından oluşacaktır. Yani ilgili
fakültelerin akademisyenleri bu merkezin doğal araştırmacıları olacaktır.
Son olarak İdari Personeller; idari işlerin yürütülmesi konusunda çalışacaklardır.
İleri Teknolojiler Merkezinin amacı; Ankara ve İstanbul’dan sonra Erzurum’da
da Ar-Ge ve katma değeri yüksek teknolojiler üzerine çalışma yapabilecek ve yapılan çalışmaların destekleneceği bir merkez kurmaktır. Bu amaca yönelik fizibiliteler hazırlanmış, Kalkınma Bakanlığına sunulmuş ve onaylanmıştır. Fiziki yapının hazırlanması ve faaliyete geçmek için bir yıllık bir süre zarfı öngörülmektedir.
Ortadoğu ve Orta Asya eğitim üssü olma hedefine yönelik ise kapsamda bulunan üniversitelerle işbirlikleri sağlanmaya başlamıştır. Bu konudaki çalışmalarda ilerleyen yıllarda devam edecektir.
Üniversitenin temel bölgesel kalkınma vizyonuna yönelik hedefleri haricinde,
teknik üniversite olmanın gerektirdiği işbirlikleri kurma ve geliştirme, ortak
platformlarda oluşan fikir ve projelere gerekli desteği verme, özellikle saha
çalışmalarına yönelme, spesifik Ar-Ge çalışmalarında öncü rol oynama, katma değer ve nitelikli iş gücü sağlanması konusunda gereklerini yerine getirme gibi hedeflere yönelik çalışmalarda yürütmektedir.
4.4.2.3. KUDAKA ( Kuzey Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı)
5449 sayılı Kalkınma Ajanslarının Kuruluşu, Koordinasyonu ve Görevleri
Hakkında Kanun*, 25.01.2006 tarihinde TBMM Genel Kurulunda görüşülerek kabul edilmiş, 08.02.2006 tarihli ve 26074 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
*Bknz: EK-3 BKA Kanunu
22 Kasım 2008 tarihli Resmi Gazete ’de yayımlanan 10 Kasım 2008 tarih ve
2008/14306 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile İstanbul, Samsun, Diyarbakır, Konya, Erzurum, Gaziantep, Mardin ve Van illerinin merkez olduğu, 23 ile hizmet edecek sekiz kalkınma ajansı daha kurulmuştur.
Bu bölümdeki bilgiler KUDAKA Uzmanlarından Sayın Fatih YILMAZ ile yapılan yüz yüze görüşmeden derlenmiştir.
KUDAKA idari olarak Türkiye’de ki Kalkınma Ajanslarının işleyişini
düzenleyen yasaya göre örgütlenmiştir. Bu İdari yapıda Yönetim Kurulu karar verici olarak görev yapmaktadır. Ayrıca bölgesel dinamiklerin daha iyi irdelenebilmesi için 100 kişilik bir Kalkınma Kurulu vardır. Bu kalkınma Kurulu’nun üyeleri bölge için önemli Kurum ve kuruluşların temsilcilerinden ve Sivil Toplum Kuruluşlarından (STK) oluşmaktadır. Bu kurul en az yılda iki kere toplanarak Bölgesel Kalınma Ajansının Yönetim Kuruluna fikir ve önerilerde bulunur.
İdari yapının bir alt basamağı ise Genel Sekreterliktir. Kalkınma Ajansı ile ilgili
bütün sekretarya buradan yürütülür ve diğer idari birimler bu sekreterliğe bağlıdır. Genel Sekreterlik seviyesine kadar olan idari yapılanma bütün Bölgesel Kalkınma Ajanslarında aynıdır ve yasa kapsamında düzenlenmiştir. Fakat bu seviyenin altındaki idari yapılanma için Bölgesel Kalkınma Ajansları kendi iç dinamiklerine göre karar vermemektedir.
KUDAKA özelinde Genel Sekreterliğin bir alt basamağında altı adet birim
bulunmaktadır. Bu birimleri kısaca özetlemek gerekirse;
. Araştırma ve Planlama Birimi: Ajansın ihtiyaç duyduğu bütün
araştırmaları yapan ve bu kapsamda kısa, orta ve uzun dönem planlarının
yapıldığı birimdir.
. Program Yönetimi Birimi: Teklif çağrılarını yapan ve bu süreci takip
eden birimdir.
. İzleme ve Değerlendirme Birimi: Desteklenen projelerin gerekli
kıstaslara uygunluğunu ve değerlendirmesini yapan ve destek sonrası
süreci yöneten birimdir.
. Destek Hizmetleri Birimi: Ajansın kendi iç işleyişinde ihtiyaç duyduğu
idari destek personellerinin bağlı bulunduğu birimdir.
. Tanıtım ve İşbirliği Birimi: Bölgede faaliyet gösteren Kurum, Kuruluş ve
STK’lar ile iş birliği geliştirme ve ajansın faaliyetlerinin bu çevreler
tarafından bilinmesinden sorumlu birimdir.
. Yatırım Destek Ofisi: Yatırımcıların kabul ve takibi yapan, izin ve ruhsat
takibini yapan, yatırımcıların mali ve teknik destek konusunda bilgi
veren ve yol gösteren birimdir. Erzurum, Erzincan ve Bayburt illerinde
birer adet bulunmaktadır.
Yukarıda ayrıntılı olarak incelediğimiz idari yapının hiyerarşi tablosu aşağıdaki gibidir;
Tablo 4.8. KUDAKA İdari Yapısı
sağlanan destekler teknik destek ve mali destekler olarak ikiye ayrılır. Mali destekler ise faiz desteği, faizsiz kredi desteği ve doğrudan finansman destekleri olarak üçe ayrılır.
Doğrudan finansman destekleri, proje teklif çağrısı, güdümlü proje desteği ve doğrudan faaliyet desteği şeklinde uygulanır. Gerekli görülen durumlarda ajans aşamalı teklif çağrısı yöntemi ile destek sağlayabilir. Her bir destek türüne ilişkin kurallar farklıdır ve her ilan döneminde ilgili destek türüne ilişkin standart kuralların yanı sıra destek programına özgü bazı kurallar da belirlenebilmektedir. Bu kurallar her destek türüne ilişkin hazırlanan başvuru rehberlerinde düzenlenir.
(http://pyb.kudaka.org.tr/pybpub/program.jsp?pgIx=6 Erişim Tarihi: 02.06.14).
Destek Mekanizmasının genel hatlarıyla tablolaştırılmış hali aşağıdaki gibidir;
Tablo 4.9. KUDAKA Destek Mekanizmaları
giderlerinin, ajans tarafından karşılanmasını sağlayan destektir.
Faizsiz Kredi desteği: Yararlanıcılara aracı kuruluşlar eliyle kredi verilmesini ve bu mali desteğin mevzuat kapsamında belirtilen usul ve esaslar dahilinde ajansa faiz ödenmeksizin taksitler halinde geri ödenmesini sağlayan destektir.
Proje teklif çağrısı yapmaksızın ve proje hazırlığı konusundaki yükümlülüklerin den bazılarını hafifletmek veya proje hazırlık sürecini doğrudan yönetmek suretiyle, verilen destekler;
. Doğrudan Faaliyet Desteği
. Güdümlü Proje Desteğidir.
Proje Teklif Çağrısı Yönetimi kapsamında işleyen süreç;
. Teklif Çağrısının yapılması
. Değerlendirme
. Sözleşme süreci
. Desteğin türüne göre kademeli olarak finansal desteğin verilmesi olarak
özetlenebilir.
KUDAKA tarafından desteklenen girişimcilerin %98’ini KOBİ’ler
oluşturmaktadır.
KUDAKA bölge genelinde kendisine bağlı olan illerdeki bütün ilgili kurum
kuruluşlarla işbirliği içerisindedir. Bunlar arasında en çok işbirliği yapılan Kurum ve Kuruluşlar;
. Valilikler
. Belediyeler
. İş ve Meslek Odaları
. Üniversiteler
. Danışmanlık Şirketleri olarak özetlenebilir.
4.4.2.4. KOSGEB
Ülkenin ekonomik ve sosyal ihtiyaçlarının karşılanmasında küçük ve orta ölçekli
işletmelerin payını ve etkinliğini artırmak, rekabet güçlerini ve düzeylerini yükseltmek, sanayide entegrasyonu ekonomik gelişmelere uygun biçimde gerçekleştirmek amacıyla, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı kurulmuştur.
Kuruluşun kısa adı KOSGEB’dir. KOSGEB, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile
ilgili bir Kamu Kuruluşu olup, tüzel kişiliği haiz ve bütün işlemlerinde özel hukuk
hükümlerine tabidir.
(kanun no: 3624Tarih: 20.04.1990 Sayı: 20498 ) KAYNAKÇAYA EKLE
Bu bölümdeki bilgiler KOSGEB KOBİ Uzman Yardımcısı Sayın Lütfullah
AKTAŞ ile yapılan yüz yüze görüşmeden derlenmiştir.
Bilim ve Sanayi Bakanlığın bağlı olarak tüzel kişi olarak kurulmuştur. Genel
Merkezi Ankara’dadır. Kuruluş dönemlerinde bölge merkezlerinden belirli sayıda
kurulmuş fakat ilerleyen dönemlerden hemen hemen her ilde müdürlük bazında
organize olmuştur.
KOSGEB’in Erzurum il müdürlüğünün hiyerarşik idari yapısı aşağıdaki gibi
özetlenebilir;
Tablo 4.10. Erzurum ilindeki KOSGEB Müdürlüğünün İdari Yapısı
adaylar arasından başvuranlara mülakatlar yapılır. Bu mülakatlar sonucu başarılı olan adaylar Uzman Yardımcısı olarak iş başı yaparlar. Uzman yardımcısı pozisyonunda göreve başlayan personel 3 yıl boyunca yetiştirilir ve 3. Yılın sonunda Uzmanlık Tezi yazılması istenir. Uzmanlık Tezini tamamlayan Uzman Yardımcıları Uzmanlık Sınavına alınır. Bu sınavı da başarıyla tamamlayanlar Uzman olmaya hak kazanır. Müdürlük kadrosuna yapılana atamalar Uzman kadrolarından seçilir.
Genel olarak 7 destek programına sahiptir. Ayrıca belirli dönelerde Kredi faiz
desteği programları da yürütülmektedir.
Genel profile bakıldığında desteklenen proje yararlanıcılarının büyük çoğunluğu
KOBİ’lerden ( Küçük ve Orta Çaplı İşletme) oluşmaktadır. Erzurum ilinde ağırlıklı olarak desteklenen projeler “Girişimcilik Destek Programları” dır. Fakat il genelinde Eğitim, Sağlık, Eğlence konulu projeler hariç diğer bütün projelere kriterlere uygun olması koşuluyla destek verilmektedir. Bu desteklerin Finansal sınırı Bilim ve Sanayi bakanlığı ve Hazine Bakanlığına bağlıdır. Yani KOSGEB’ e gelene projelerin finansal ihtiyaçlarına ve destek üst limitlerine göre bütçede serbestlik vardır.
Erzurum ilinde desteklenen projelere bakıldığında; 400’e yakın Girişimci, 60
yakın firma ve KOBİ, 350’e yakın Genel Destek kapsamında destekler olmuştur.
KOSGEB’in Erzurum ili için gerçekleştirdiği iş birlikleri incelendiğinde;
. İŞ- KUR
. Danışmanlık Şirketleri
. Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü
. Sanayi ve Ticaret Odası
. Ticaret Borsası
. Atatürk Üniversitesi
. Erzurum Teknik Üniversitesi
. ATA Tekno Kent
. KUDAKA
. DAP
Kurum ve kuruluşları bulunmaktadır.
Bu iş birlikleri içerisinde en yüksek katılama sahip işbirliği Ülke genelinde
olduğu gibi Atatürk Üniversitesi ve KOSGEB arasında imzalanan protokol gereği
yaygın eğitimde seçmeli olarak sunulan Girişimcilik dersleridir. Bu kapsamda
üniversite öğrencilerinin bu dersi seçmeleri ve başarılı olmaları durumunda KOSGEB girişimcilik Destek programlarının ön şartı olan Girişimcilik sertifikasına sahip olmaktadırlar. Bu sertifika sahiplerinin yararlanabileceği desteklerden bir tanesi 30 bin TL hibe ve 70 bin TL faizsiz kredi fırsatıdır. Bu destek ve eğitimlerle gelecek neslin girişimcilik potansiyelleri artırılması hedeflenmiştir.
4.4.2.5. Erzurum Büyük Şehir Belediyesi
Resmi kayıtlarda 1923 yılında kurulmuştur. Daha sonra 09.09.1993 tarih ve
21693 sayılı Resmi Gazete ’de yayımlanarak yürürlüğe giren 02.09.1993 tarih ve 504 sayılı KHK ile büyükşehir statüsüne kavuşarak Erzurum Büyükşehir Belediyesi adını almıştır. 5216 sayılı Kanun ile 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu hükümlerine dayanılarak 22.02.2007 tarihli 26442 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan, Bakanlar Kurulunun Belediye ve Bağlı Kuruluşları ile Mahalli İdare Birlikleri Norm Kadro İlke ve Standartlarına Dair Yönetmelik gereğince, Erzurum Büyükşehir Belediye Meclisinin 14.05.2008 tarih ve 2008/126 numaralı kararıyla oluşturulan teşkilat şemasına göre hizmet vermektedir (http://www.erzurum.bel.tr/municipality.asp?ky=1,
Erişim Tarihi: 01.05.2014).
Erzurum Büyükşehir Belediyesi hakkındaki bilgiler Genel Sekreter Yardımcısı.
Sayın Ali Rıza KİREMİTÇİ ile yapılana birebir görüşmelerden derlenmiştir.
. Bknz: EK- 1: Erzurum Büyükşehir Belediyesi Teşkilat Şeması
Erzurum Büyükşehir Belediyesi kentsel kalkınmada üstlendiği en önemli görev
diğer bütün kalkınma birimlerine genel bir perspektif katmaktır. Bu perspektif
kapsamında uygulanacak projelerin bir kısmında üstlenici bir kısmında uygulayıcı bir kısmında ise fikir alış-verişinde bulunulacak kurum konumundadır.
Erzurum Büyükşehir Belediyesi genel kalınmanın bir paydaşı olarak kendi
bünyesinde kurulması planlanan birimlerle kalkınma birimlerini girişimcilerle
buluşturacaktır.
Ayrıca Emek-Yoğun malların. üretildiği sektörlerden gelecek projeler Erzurum
Büyükşehir Belediyesi kalkınma vizyonu kapsamında desteklenecektir. Böylece
kalkınma ve istihdam ilişkisi kapsamında kente artı değer kazandırılacaktır. Ayrıca yine aynı vizyon kapsamında;
. Emek Yoğun Mal: Görece üretiminde emeğin sermayeye göre daha çok kullanıldığı maldır.
. Hayvancılık
. Jeo-termal enerji
. Seracılık
. Turizm
alanlarında projeler yapılması ve gelen projelerin desteklenmesi öngörülmektedir.
Bir başka kentsel kalkınmayı destekleyici adım ise hali hazırda faaliyet gösteren
1. Organize Sanayi Bölgesinin ikincisi olan 2. Organize Sanayi Bölgesinin hayata
geçirilmesidir. Erzurum-Pasinler kara yolunun 5. kilometresindeki Güney Taşsırtı
mevkiinde bulunan 216 hektarlık 2.Organize Sanayi Bölgesi vesilesiyle yeni girişimlere ve mevcut girişimlerin gelişimine katkıda bulunulacaktır.
Şekil 4.4. Erzurum 2. Organize Sanayi Bölgesi Planı
Kaynak: http://www.kirikhanolay.com.tr/images/haberler/erzurum_ 2_ osbnin _imar _plani _askiya_cikarildi_h103033.jpg
Erzurum ABİGEM bölgedeki KOBİ’lerin potansiyellerini geliştirmelerine ve
rekabet güçlerini artırmalarına yardımcı olacak profesyonel danışmanlık ve eğitim hizmetlerini sunarak, bölge ekonomik kalkınmasına destek olmayı amaçlamıştır.
Bu bölümdeki bilgiler Avrupa Birliği İş Geliştirme Merkezi koordinatörü Sayın
Prof. Dr. Osman Demirdöğen ile yapılan mülakattan derlenmiştir.
Erzurum ABİGEM 2008 yılında bir AB projesi olarak kurulmuştur. İlk 2 yıl AB
fonlarıyla desteklenmiştir. 2010 yılında ise Anonim bir şirket olarak faaliyetlerine devam etmektedir.
ABİGEM Anonim şirketinin genel ortaklık yapısı aşağıdaki gibidir.
Tablo 4.11. ABİGEM Şirket Ortaklıkları
Kaynak: ABİGEM’den doğrudan elde edilmiştir.
Bu ortaklık yapısında En yüksek pay %60 ile Erzurum Ticaret ve Sanayi
Odasına, en düşük pay %5 ile Atatürk Üniversitesi ve Erzincan Ticaret ve Sanayi Odasına aittir.
Erzurum ABİGEM’in idari yapısı Anonim Şirketlerin genel yapsına benzer
şekildedir Bu idari yapı aşağıdaki tablo gibi özetlenebilir;
Tablo 4.12. Erzurum ABİGEM’in idari yapısı
sonrası süreçlerin yönetilmesinde aktif rol oynamaktadır. Ayrıca KOBİ’lere,
girişimcilere ve ilgili kurum kuruluşlara eğitim ve danışmanlık hizmeti de vermektedir.
Kar amacı gütmediği içinde hizmet karşılığı alınana ücretler piyasa fiyatlarının çok altında olmaktadır. Bu vesileyle yararlanıcıların yüklenmek zorunda oldukları finansal yük azaltılmaktadır. Bu kapsamda Erzurum ABİGEM’in işbirliği yaptığı kurum ve kuruluşlar;
. KOSGEB
. İş- Kur
. Belediyeler
. Valilik
. Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu şeklindedir.
Erzurum ABİGEM şu ana kadar 30 projeye danışmanlık yapılmıştır.
Danışmanlığı yapılan projeler ilgili fon birimlerine yollanmıştır.
Erzurum ABİGEM, KOSGEB ve İş- Kur kapsamında verilen Girişimcilik
eğitimleri düzenlemiştir. Bu eğitimler kapsamında 3.000’den fazla girişimci bu
eğitimlerden faydalanmıştır. Bu girişimcilerden %10’u girişimlerini hayata geçirerek ticari hayata katılmışlardır.
4.4.2.7. ATA Tekno Kent
Teknoloji Geliştirme Bölgelerinin amacı, ülke sanayinin uluslararası piyasalarda
rekabet edebilir duruma gelmesi ve ihracata yönelik bir yapıya kavuşturulabilmesi için teknolojik bilgi üretmek, üründe ve üretim yöntemlerinde yenilik geliştirmek, ürün kalitesini veya standardını yükseltmek, verimliliği artırmak, üretim maliyetlerini düşürmek, teknolojik bilgiyi ticarileştirmek, teknoloji yoğun üretim ve girişimciliği desteklemek, küçük ve orta ölçekli işletmelerin yeni ve ileri teknolojilere uyumunu sağlamak, Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulunun kararları da dikkate alınarak teknoloji yoğun alanlarda yatırım olanakları yaratmak, araştırmacı ve vasıflı kişilere iş imkânı yaratmak, teknoloji transferine yardımcı olmak ve yüksek/ileri teknoloji sağlayacak yabancı sermayenin ülkeye girişini hızlandıracak teknolojik alt yapıyı sağlamaktır
(http://www.atateknokent.com.tr/anasayfa/kurumsal/amac, Erişim Tarihi: 01.05.2014).
05 Mart 2005 tarihinde 25746 sayılı resmi gazete ile Erzurum ATA Teknokent
Teknoloji Geliştirme Bölgesi ilan edildi. 26 Haziran 2006 tarihinde Ata Teknokent binalarının yapımına başlandı. İki blok halinde yapılan binaların bir bloğu 11.01.2010 tarihinde faaliyete geçti ve ATA Tekno kent’te firmalar yer almaya başladı. 2. Blok 21.11.2012 tarihinde tamamlanarak faaliyete geçti (http:/ /www.atateknokent.com.tr/anasayfa/kurumsal/ tarihce, Erişim tarihi: 01.05.2014).
Bu bölümde ki bilgiler ATA Tekno kent idari işler müdürü Sayın Kazım Yasin
ÖZBEY ile yapılan birebir mülakatlardan elde edilmiştir.
ATA Tekno kent 18 Kişilik İdari kadrosuyla hizmet vermektedir. 5 kişiden
oluşan Yönetim Kurulunda 4 adet Atatürk Üniversitesin ’den 1 adet Erzurum Büyük Şehir Belediyesinden üye bulunmaktadır. ATA Teknokent İdari Yapısı aşağıdaki gibi özetlemek mümkündür;
Tablo 4.13. ATA Teknokent İdari Yapısı
ortaklığıdır. Bu şirket yapısında en büyük ortak Atatürk Üniversitesi’dir.
Tablo 4.14. ATA Tekno kent Şirket Ortaklıkları
Kaynak: ATA Teknokent’den doğrudan alınmıştır.
ATA Teknokent ortakları dışında girişimciliği destekleyen;
. KOSGEB
. KUDAKA
gibi kalkınma birimleriyle de iş birliği yapmaktadır.
Bu işbirliklerinin genel ekseni kuruluş aşamasındaki şirketlerin desteklenmesi,
girişimcilik kültürü ve makine teçhizat konularındadır.
ATA Teknokent 117.000 metre kare kullanılabilir alan 10.000 metrekare kapalı
alana sahiptir.
Genel yararlanıcı kitle Ar-Ge ve Yazılım şirketlerinden oluşmaktadır. Şirketlerin
ATA Tekno kentte bulunmak istemelerinde ki genel sebepler;
. Gelir ve Kurumlar Vergisi muafiyeti
. SGK primlerinin %50’sinin karşılanması
. Yazılım şirketlerine KDV muafiyetidir.
Genel yararlanıcılar olan şirketler haricinde Akademisyenler ve öğrenciler için
Kuluçka Merkezleri bulunmaktadır. Bu merkezlerde Akademisyen ve öğrenciler ilk 6 ay ücretsiz sonraki 6 ay ise %50 ücret ile ATA Teknokent hizmetlerinden
faydalanmaktadır.
ATA Tekno kent bünyesinde Toplam 42 Firma* bulunmaktadır. Kurulduğu
günden bugüne yaklaşık 180 proje sunulmuştur. Bu projelerin %75’i tamamlanmıştır.
*Bknz: EK-1 ATA Tekno Kentte Faaliyet Gösteren Firmalar 2014
Firmaların ATA Tekno kente bulunabilmeleri için belirli alanlarda bir proje
sunmalıdır. Bu projeler Atatürk Üniversitesi bünyesinde de kurulan bir komisyon
tarafından incelenmektedir. Kabul edilmesi durumunda en fazla 2 yıla kadar geçerli olmak kaydı ile sözleşme imzalanmaktadır. Bu iki yıllık süre zarfının sonunda devam etmek isteyen şirketler farklı projeler ya da aynı projenin 2 yıl sonundaki geliştirilmiş versiyonu ile yeniden başvuru yapabilmektedirler.
SONUÇ VE ÖNERİLER
Ekonomik dengesizlikleri ortandan kaldırma gayesinin bir kurumu olan Bölgesel
Kalkınma Ajansları ABD’den başlayarak Avrupa’ya oradan Türkiye ve ötesine
ulaşmıştır. AB türü bölgesel kalkınmanın idari boyutu üye ülkelere ve aday ülkelere bir tecrübe aktarımı şeklinde geçmiştir. Fakat bu tepeden inme anlayış birçok ülkede uyum sorumlarına yol açmıştır. Bu uyum sorunları beraberinde bölgesel kalkınmanın en küçük birimlerinden biri olan bölgesel kalkınma ajanslarının çevresine kümelenen bir dizi işlevsel, bölgesel bazda kalkınma uyduları oluşmuştur. McMaster’ın(2006) işaret ettiği Çek Cumhuriyeti örneğinde bu uyduların sayısı “18’den fazla”(s.347)dır. Bu merkez ajans etrafında kümelenen ve bölgesel kalkınma ajansından rol çalan bu uydular kimi açılardan yararlı kimi açılardan sadece rantçı olarak bulunmaktadırlar. Ayrıca bu
sitem çok başlılığı ve bürokrasiyi de beraberinde getirmektedir (O. Demirdöğen, kişisel iletişim, Mayıs 29, 2014).
Fakat bu uydusal oluşumlar bölgesel kalkınmaya mobilite, denetlenebilirlik ve
uzmanlaşma alanlarında katkıları büyüktür. Kamu eliyle merkezi örgütlenme sonucu faaliyet gösteren AB’den ithal Bölgesel Kalkınma Ajansları gereğinden fazla bürokratik işlemlerle uğraşmaktadır. Karar vericilerin, değerlendiricilerin ve yararlanıcıların tamamının işini zorlaştıran bu uygulamaların temel noktası kamu kuruluşu olmanın yan etkileridir. Örneğin Elektronik ortamda devlet kurumlarının entegrasyonun bile tam olmaması süreci uzatmaktadır.(L. Aktaş, kişisel iletişim, Mayıs 30, 2014).
Yine bölgesel Kalkınma Ajanslarının Türkiye örneğindeki yapılarına
bakıldığında kendisine bağlı bulunan illerin atanmış ve seçilmiş yöneticilerinden ve bazı ticaret ve sanayi odalarından oluşan Kalkınma Kurulları teoride karar verici olmaktan öte sadece danışma kurulu görevine sahiptir. Fakat buna rağmen pratikte siyasi ilişkilerin Ajans eliyle verilen desteklerin homojen ve adil dağıtımına olan etkisi çok fazladır. Bu konudaki tespit, çalışmanın Erzurum ayağında yer alan, bütün kurum ve kuruluşlar tarafından dile getirilmiştir. Aynı konuda çalışmanın Pilsen ayağında sadece AB tarafından verilen fonların yeterince kullanılmadığı ve bu konuda merkezi yönetimin dolaylı yollardan bu destekleri daha etkin kullanılması yönünde baskı yapıldığı ifade edilmiştir.
Çalışmanın ilgili alanlarında bölgesel kalkınma kurumları ve işbirliği yaptıkları
kurumlar incelendiğinde, hem Erzurum hem de Pilsen kentlerinde bütün kalkınma kurumları birbiriyle, yerel yönetimler ve bölgesel otoritelerle işbirliği yapmaktadır. Bu iki kent arasında oluşan en büyük fark Pilsen de kurumlar arasında uzmanlaşmaya gidilmesi Erzurum’da ise genel olarak tüm kurumların benzer işleri değişik yoğunluklarda yapmasıdır. Erzurum kentinde de kalkınma kurumları aralarında iş bölümü ve uzmanlaşmaya gitmelidir. Böylece uzmanlık ve etkinlik artacaktır.
Çalışmada Erzurum ve Pilsen illerinde faaliyet gösteren kalkınma kurum ve
kuruluşlarının personel sayıları ve idari yapıları da incelenmiştir. Daha içsel analizlerde idari ve personel yapıları karşılaştırıldığında şirket yapılarına göre etkinlikte farklar olduğu görülmektedir. Çek Cumhuriyeti örneğinde incelenen Hibrit kurumların personelleri özel sektör çalışanları kadar etkinlik baskısı altında çalışmakta aynı zaman da devlet kurumları personellerinin yararlandığı haklardan yararlanmaktadır. Bu durum en optimum birleşimdir.
Tüm bu analizler ve karşılaştırmaların ışığında genelde Türkiye özelde TRA2
bölgesi ve Erzurum Kentinde faaliyet gösteren Bölgesel Kalkınma ile ilgili bütün
kurumlara çalışmanın asıl amacına yönelik bir çok öneri oluşturmak mümkündür.
Bölgesel Kalkınma Ajanslarının idari yapılarının bağlı bulundukları bölgenin
yerel kodlarına uyumlu olmalıdır. Bu uyum sadece projelerin seçiminde değil aynı zamanda ajansların yapısal özelliklerinde de olmalıdır. Örneğin ajansın bağlı bulunduğu bölge transit yollar üzerinde ise bu yolları kullanarak ulaşılabilen ülkelere yönelik projeler desteklenmelidir. Ajansların yapısal olarak sıklıkla etkilendiği politik baskılar azaltılması için politikacıların karar ve danışma organlarında yer almasının önüne geçilmeli bu alanlar gerekli yetkilere sahip profesyonellerle doldurulmadır.
Çalışmanın Çek Cumhuriyeti ayağında iki farklı örneğinin incelendiği Hibrit
Kurum oluşumu Türkiye’de de desteklenmelidir. Bu vesileyle hem projelerin nihai başarısı hem personellerin etkinlikleri artırılacaktır. Ayrıca kendi finans kaynaklarını oluşturabilme yetisine sahip bu kurumların devlet bütçesindeki yükleri azalmış olacaktır. Bir başka acıdan bu Hibrit kurumların ortaklık yapılarından ötürü Ajansa ulaşım konusunda da pozitif etkileri olacaktır. Hibrit Kurum yapılanmasına benzer olarak kurulan kurumların Türkiye’de herhangi bir yasal zemini yoktur. Bu konuda yine Çek Cumhuriyeti ve Polonya örneklerinde olduğu gibi Kamu yararına faaliyet gösteren şirketlerin yasal statüleri ortaklık yapıları ve ortakların sorumluluğundan ötürü Anonim şirket çerçevesinde oluşturulmalıdır. Bu kamu yararı güden şirketlerden gelirler ve kurumlar vergisi alınmamalı SGK ödemeleri devlet tarafından karşılanmalıdır. Fakat bu ülke genelinde yapısal bir değişiklik gerektirdiğinde yeterince hızlı olmayabilir buna
alternatif olarak ATA Tekno kent gibi bünyesinde yer alan şirketlerin yararlandığı Gelir ve Kurumlar Vergisi muafiyeti, SGK prim desteği gibi desteklerden bölgesel Kalkınmaya destek verecek Hibrit kurumlar ve hatta proje üretimine destek olan ABİGEM gibi kurumların da faydalandırılabilir.
Bir başka yönelinmesi gereken konu; katma değer yaratabilecek innovatif
teknolojiler ve bölgenin karşılaştırmalı üstün olduğu alanlara yönelik projelerin
desteklenmesidir. Pilsen kenti örneğinde incelenen “Borska endüstri alanları” projesi, kentinin konumunun en iyi şekilde kullanıldığı projelerden biridir. Almanya’ya giden transit yol üzerinde bulunan bir askeri alanın dönüştürülmesi sonucu oluşturulmuş ve spesifik olarak lojistik ve otomotiv ve Ar-Ge üzerine yoğunlaştırılmıştır. Benzer konuma sahip, İran’a giden transit yol üzerinde bulunan Erzurum’da yapılacak olan 2. Organize sanayi bölgesi İran ile yapılan ticarete uygun olarak şekillendirilebilir ve Ar-Ge’ye şirketlerin yer alması sağlanabilir. Ayrıca bölgede sıklıkla işlenen Oltu taşı alanında yapılan projeler desteklenmelidir.
Bu konuda Özen ve Özmen’ nin (2010) de vurguladıkları innovasyona ve trent
moblizasyonuna dayalı “öğrenen bölgeler” yaklaşımı da genelde Türkiye kalkınma yaklaşımları için özelde TRA2 bölgesi kalkınma anlayışı için bir alternatif olabilir.
İnovasyonun sistematik bir yaklaşımı olarak, öğrenen bölge kavramı, iş geliştirme ajansları, eğitim kurumları ve yerel yönetimlerin aralarındaki bağlantıyla ilişkili bir yapı olarak tanımlanabilir. Diğer bir ifade ile öğrenen bölge tanımı, kümelenmeden daha fazla bir şekilde farklı aktörleri hareketlendirerek bölgesel gelişmeyi sağlayan güçlü bir kavram olarak da bilinmektedir (Lagendijk ve Cornford, 2009:209-218 aktaran Özen ve Özmen, 2010:23).
6 CI BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR..,
***
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder