Türk Süperetnosu, Dünya Sistemi ve Turan Petrolleri BÖLÜM 2
< Turani alandaki komünal insan kaynaklarının egemen bir hanedan etrafında birleşerek bir kar, çığ gibi tüm Turan coğrafyasında yuvarlanan Turanlı Ordaların bu bölgedeki tüm grupları Orda düzeni içinde yapılarına alarak oluşturduğu etnik bütünlüğe süperetnos ismi verilir. >
Tarihte İskitlerin İran'ı fethederek Sakaislan Sistan'ı oluşturmaları, Partlerin İran'ı fethetmeleri, Usunların Hindistan ve Afganistan'ı fethederek Kuşanları oluşturmaları, Hunların Afganistan'ı ve İran'ı fethederek Eftalikleri oluşturmaları toplumsal ve etnik olarak İran, Anadolu ve Hindistan tarihini değiştiren Turanlı tarihsel akımlar ile gerçekleşmiştir. Günümüze doğru bu olguya baktığımızda Selçuklu Türkmenlerinin İran'ı ve Anadolu'yu Türkleştirmesi, İlhanlıların ve Timurluların Anadolu ve İran coğrafyasını Türkleştirmeleri bu tarihsel devrimler sürecinin ürünüdür ve buradaki etnik gelişimler ve uygarlık rönesansları (uygarlıkların yıkılıp yeniden doğmaları) bu Turani Ordaların akımlarıyla ancak anlaşılabilir.
Süperetnos;
Turani alandaki komünal insan kaynaklarının egemen bir hanedan etra-fında birleşerek bir kar çığ gibi tüm Turan coğrafyasında yuvarlanan Turanlı Ordaların bu bölgedeki tüm grupları Orda düzeni içinde yapılarına alarak oluşturduğu etnik bütünlüğe süperetnos ismi verilir.
Süperetnoslar uygar alanları fethederek bu alandaki yerleşik köylü ve selfkonumdaki etnosları kendi bünyelerine köle ve selfolarak katarak Anadolu ve İran'da örnekleri gördüğümüz yeni uluslar oluşturur. Buna tipik örnek olarak daha önce de vurguladığımız gibi Türkmen Ordalarının Anadolu ve İran'daki, Afganistan'daki İrani yerleşik halkları bünyelerine alarak Türkleştirmesidir.
Konumuz açısından Turan süperetnosu olarak ele alacağımız Turan halklarının son bütünleşmesi Çoçi ulusunun Avrasya bozkırını boydan boya fethederek buradaki tüm Türk etniklerini yeni bir biçimde Tatar süperetnosu ismiyle birleştirmesiyle 13. yüzyıldan itibaren günümüze değin devam etmiştir.
Turan Tatar Süperetnosu
Günümüz Tatar kavramı Kazan Tatarları olarak tanımlanan Tataristan ile sınırlı olan bir kavramdır. Tataristan'daki Tatar kavramını Rus perspekti-finde ele alan
tarihçiler Tataristan'daki Tatar etnisinin Bulgar kökenli oldu-ğunu ve Altınordu ile Çoçi ulusuyla bir ilişkisi olmadığını vurgularlar. Bu kavramın altında Tatarları da
Tatar ve Başkırt olarak ayırarak Avrasya'nın en büyük petrol yataklarına sahip olan İdil, Ural ve Sibirya bölgesindeki tarihsel Altınordu alanındaki petrol yataklarını Rus halkıyla bütünleşmiş Bulgar, Çuvaş gibi halkların yaşadığı bölgelerdeki kaynaklardır gibi bir yoruma ve buradan da bu yatakların Rus petrolleri olduğu noktasına gelinmek amacın-dadır. Gumulev yeni Rus ulusunun Rus süperetnosunun Slav, Kıpçak, Bul-gar ve Girt (Başgirt) gibi etnik kalıntıların (kimera) birleşmesiyle oluştuğunu ileri sürerek Altınordu'nun Tatar süperetnosunu yok saymaktadır. Altınor-du'yu Moğollar olarak ele alıp Moğolları da en fazla iki bin Moğol'un Rusya'ya geldiğini vurgulayarak o halde Altınordu Tatar süperetnosu gerçekleşme-miştir diyen bir teze varmaktadır. Tatar kavramı Cengiz Ordalarının Batı'ya akımları sürecinde Arap ve Ermeni tarihçiler tarafından İlhanlılar için kullanılan bir isimdir. Rusya ve Doğu Avrupa'da ise Batuhan'ın Batı seferini gerçekleştiren Ordaların Altınorda olarak yerleşmesi sonrası kullanılan bir isimdir. Altınorda İdil, Ural ve Sibirya ve Harzem'e yerleşerek buradaki tüm etnikleri kendi yapısına katarak Tatar kavramını Tatar süperetnosu olarak kalıcılaştırır. Başlangıçta Tatarlar Cengiz ordusunun ilk çekirdeğini oluşturan Kerey, Nayman, Melkit ve Tatar Tayçiut'lar için Altunuruk için kullanılmıştır. Bu ilk Tatar süperetnosu Türkistan'ı fethederek Uygurları, Karlukları, Karaktayları, Kıpçakları ve Kanglıları ordularına katarak Tatar süperetnos kavramını etnik ve coğrafi olarak genişletmişlerdir. Harzemşahları yenerek İran'ı fetheden bu Ordalar bünyelerine Türkmen uruklarını da katarak Anadolu'ya yerleşmişlerdir.
İran ve Anadolu'daki Timurlular, Celayirliler, Akkoyunlular, Karakoyunlular bu İlhanlı Tatarlarının Türkleşmiş etnik devamlarıdır. Batuhan'ın Büyük Batı seferi sonrası Tatar kavramı Rusya ve Avrasya'yı fetheden Barbarlar olarak Hunlarla eş anlamlı olarak kullanılmıştır.
< İran ve Anadolu'daki Timurlular, Celayirliler, Akkoyunlular, Karakoyunlular bu İlhanlı Tatarlarının Türkleşmiş etnik devamlarıdır. >
Çoçi Ulusu;
Çoçi'nin oğulları Batu ve Berke, Itıl-Ural ve batısındaki Bozkır'da Altınordu'yu kurar. Ço-çi'nin büyük oğlu Orda, Harzem'e, Itıl-Ural'ın doğusuna yerleşerek Akorda'yı kurmuştur. Keza Çoçi'nin diğer bir oğlu Şeyban ise Tümen ve Tobol'da Şeybanileri Gökorda'yı Sivriya'da kur-muştur. Çoçi ulusunun Ordaları olan bu Tatar süperetnosu kardeşlerini oluşturan Çağatay süperetnosu Türkistan'da, İlhanlılar ise İran ve Anadolu'daki Tatar etnoslarını oluşturmuşlardır. Turan'da yaşayan ve günümüze kadar devam eden bu urukların atalarını oluşturan uruklar Çoçi ulusunu oluşturan Ordalardır. Urallar'dan Batı Sibirya'ya olan kesimdeki uruklar 15. yüzyılda Akorda urukları olarak Nogayhan'ın torunlarınca yönetilmiştir.
İtil boyu ve Kırıma kadar batı kesimi ise Toktayhan'ın torunlarınca yönetilmiştir. Keza 15. yüz-yıl sonrası Altınorda'nın dağılması ile İtil boyunca
Kazan Hanlığı Uluğ Muhammedhan önderliğinde kurulmuştur.
İdil, Yayık ve Ural ötesi bozkırlar-da Nogay Ordası Edigemirza yönetiminde gelişmiştir. Batı Sibirya'da ise Sibirya Tatarları olarak tanımlanan Tümen Tobol nehirleri boyunca Sibirya Ordası Taybuga soyundan gelen hanlarca yönetilmiştir. Bu Ordalar Çoçi Tatarları kökünden gelişi nedeniyle Sibirya Tatarları, Kazan Tatarları, Astargan Tatarları, Kırım Tatarları ve hatta Azerbaycan'da Kafkasya Tatarları olarak süregelen Tatar süperetnosunun coğrafi parçalarıdır.
Azerbaycan Tatarları kavramı İran Türklerinin İlhanlılar sonrası Celayirliler, Timurlular, Akkoyunlular, Karakoyunlular, Safeviler, Avşarlar ve Kaçarların Mirzalarca yönetilmesi nedeniyle Azerbaycan halkına Kafkasya Tatarları ismi verilmiştir.
< Sultan Galiyev sosyal devrim ile ulusal devri-min iç içe geçtiği teziyle Sovyet devriminde İdil-Ural Soyveti, Türkistan Sovyeti, Bozkır(Kırgız)
Sovyeti olarak Turan coğrafyasında Turan sosyalist cumhuriyetini kurmayı hedeflemiştir. >
Sovyet Devrimi Sonrası TatarlarSultan Galiyev sosyal devrim ile ulusal devrimin iç içe geçtiği teziyle Sovyet devriminde İdil-Ural Soyveti, Türkistan Sovyeti,
Bozkır(Kırgız) Sovyeti olarak Turan coğrafyasında Turan sosyalist cumhuriyetini kurmayı hedeflemiştir. Bu uzak hedefte esas dinamiğin Altınordu Tatar süperetnosunun kolektif aksiyonundan gelen devrimci bir anlayışı modern bir dev-rime bir başka deyişle tarihsel devrim anlayışını modern sosyalist devrime temel alan bir ideoloji geliştirmiştir. Kısa da olsa İdil-Ural Sovyeti ha-yata geçmiştir. Daha sonra Kızıl Tatar Ordası Altınorda modelini esas alan bu Kızılorda Bol-şevikler tarafından dağıtılarak İdil-Ural Sovyeti Başkurdistan, Tataristan, Çuvaşistan'a bölüne-rek parçalanmıştır. Bozkır Cumhuriyeti'nde Kazakistan kurulmuş, keza Türkistan Sovyeti de kurulmuştur.
Fakat daha sonra Bolşevikler Tür-kistan'ı Türkmenistan, Özbekistan, Kırgızistan ve Tacikistan olmak üzere sunî parçalara ayırmış ve her parça için ayrı bir tarih ayrı bir dil ve ayrı bir ulus ismi uydurmuştur. Bu olgu Oliwer Roy tarafından ulus yaratma projesi olarak tanımlanmıştır.
Oysa tarihsel perspektifile bakıldığında aynı dili konuşan aynı ka-bilelerden oluşan bu topluluklar yapay olarak bölünmesine karşılık Kazak, Başkurt, Tatar, Özbek, Türkmen isimleri alan toplulukları uruklarına göre çözümlediğimiz de ortaya aynı kabilelerden oluşmuş topluluklar ortaya çıkar.
Bu Altınordu'yu oluşturan Tatar urukları başlıca Kıpçak grubu; Katay, Tabın, Min gruplarına ayrılır.
Köken olarak bu uruklardan oluşan Tatar, Başkurt, Kazak, Özbekleri ayrı uluslar olarak bölmek bu ata urukları saydığımızda ne derece saçma
olduğu görülecektir. Kıpçak grubu Kıpçak, Ka-rakıpçak, Yılan, Sarı, Buşman, Kangılı, Oğuz, Gerey. Tatay grubu Karakıtay, Salsiut uruklarından oluşur.
Tabın grubu Dulat, Tele, Usun, Kıtay. Min gru-bu ise Min, Kırkkül gibi uruklardır. Bu ortak ata uruklar Tatar süperetnosunu oluşturur.
< Bugün Türk olmadığı ileri sürülen Özbekler Türkistan Tatar süperet-nosu ile Sibirya Harzem Tatar etnosunun bütünleşmiş kaynaşmasından oluşur.
Tümüyle bu Tatar süperetnosu kabile kabile saydığımız gibi Türk uruklarından oluşmuştur. >
Çağatay ulusunu oluşturan Karluk, Celayir, Barlas, Mangıt, Min, Kongratlar daha sonra Özbek uruklarıyla kaynaşarak Özbekler oluşmuştur. Kazan, Kırım, Başkurt urukları başlıca Nogay, Mangıt ve Kıpçaklardan oluşur. Tatar ulusu ile Kazak ve Özbeklerin aynı ulus olduğu kabile düzeyinde birebir görülür.
Bunun için tekrar günümüz topluluklar üzerinde analiz yaptığımızda Özbeklerin Kıpçak, Kanglı, Kereyit, Kül, Kuşçu, Karmış, Kıtay, Kırk, Türk-men, Kırgız, Sarış, Nayman, Balgalı, Uysun, Süğündük, Duvan, Badralı, Tele, Mink, Taz, Mevkit, Kazayak. Daha erken dönemlerindeki uruklar ise Muyten, Tama, Kıçi, Baylar, Güsun, Yagalbay, Ay, Sart, Altuata, Aytangalı, Burzagil gibi isimlerden oluştuğu görülmüştür. Özbek urukları Şeyman soyundan gelen hanların Çağatay soyundan gelen Timurluları Türkistan'tan kovarak Türkistan'a yerleşmesiyle Özbek ismini almıştır. Kazaklar ise Özbek hanlarından ayrılarak Bozkır'a kaçan uruklardır. Kazaklar üç ordaya ayrılır. Küçük cüs, Tabın, Tele, Tas, Tama, Tana, Yegalbay, Bayulu, Kereyit, Maskar, Cediruk, Orta cüs, Kıpçak, Karakıpçak, Karagerey, Kıtay, Nayman urukların-dan oluşur.
Ulu Cüs ise, Kanglı, Dulat, Usun, Karmış, Badrak, Tastar, Maydar, Beşten, Bala uruklarından oluşmuştur. Görüldüğü gibi Öz-bek urukları ile Kazak urukları Sibirya Tatarları olarak tanımlanan Şeyban Gökorda'nın Çağatay ulusunu fethetmesiyle ortaya çıkan uruklardır. Bu konuda İdil-Ural Türkleri üzerinde çalışan Kuzeyev'in kitabı daha ayrıntılı bilgi verecektir. Kuzeydeki urukları Kazaklar olarak ayrılırken güneydeki uruklar ise daha öncede söylediğimiz gibi Çağatay uruklarıyla birleşerek Özbekleri oluşturmuştur. Bugün Türk olmadığı ileri sürülen Özbekler Türkistan Tatar süperetnosu ile Sibirya Harzem Tatar etnosunun bütünleşmiş kaynaşmasından oluşur.
Tümüyle bu Tatar süperetnosu kabile kabile saydığımız gibi Türk uruklarından oluşmuştur. Keza Altınorda Tatarlarının devamını oluşturan Başkırtlar, Tatarlar'da esasen aynı bu uruklardan oluşan topluluklardır. Bir başka ifadeyle Çoçihan'ın Batı'da yerleşmiş torunları ile Çoçihan'ın Doğu'da yerleşmiş torunları Turan coğrafyasındaki Türk halklarının bütünleşmesinden oluşmuştur. Bugün Tataristan'daki Tatarları Bulgar, Özbekistan'daki Tatarları Sart, Kazakistan'daki Tatarları Kazak, Kafkasya'daki Tatarları Azeri olarak isimlendirmek bütünüyle yapay bir bölünmedir.
Politik amaçlı olarak Sovyetler tara-fından Türk Tatar ulusal bütünlüğünü parçalamak için binbir zorla-mayla ortaya atılmıştır.
Bunu daha iyi anlamak istersek minyatür bir Turan coğrafyasında bir büyük pasta yapsak ve bu pastayı oluşturan tüm katmanları homojen olarak aynı malzemelerden oluştursak daha sonra da bu pastayı Tataristan bölü-münü ayrı, Kazakistan'ı, Başkırtistan'ı, Özbekistan'ı parçalarına ayırsak ne kadar pasta farklı ise buradaki Tatar süperetnosunun parçaları da birbirin-den etnik olarak o kadar farklıdır. Yukarıda sıkıcı bir şekilde tüm bu Turan coğrafyasındaki etnik urukları sayarak ve bunların dağılımını bu bölünmüş olan parçalardaki devamlılığını ortaya koyarak etnojenetik ve antropoljik olarak bölünmez bir Turan süperetnosunun varlığını ortaya koyduk sanıyorum.
< Bugün Tataristan'daki Tatarları Bulgar, Özbekistan'daki Tatarları Sart, Kazakistan'daki Tatarları Kazak, Kafkasya'daki Tatarları Azeri olarak bölmek bütünüyle yapay bir bölünmedir. Politik amaçlı olarak Sovyetler tarafından Türk Tatar ulusal bütünlüğünü parçalamak için binbir zorlamayla ortaya atılmıştır. >
Turan Petrolleri ve Türk Süperetnosu Tarihsel olarak Sakalar, İskitlerin oluşturduğu süperetnos Turan ekümen alanda hegemonyalarını erken dönemde sürdürmüşlerdir. Daha sonra Hun süperetnosu yine bu Turan coğrafyasında Turan ekümenini kontrol etmişlerdir. Keza Göktürkler, Hazarlar ile Uygurlar arasında tüm bu ekümenik alanı Türk süperetnosu olarak kontrol etmişlerdir. Günümüzde son Turan süperetnosu olan Tatarlar tarihsel dönemde Turan ekümenik alanını “İpek Yolu”nu kontrol etmiş bir süperetnostur.
20. yüzyılda bu süperetnos bütünlüğü Rus Şovenizmi tarafından yukarı-daki parçalara bölünmüştür. Bu parçalara bölünme nedenini anlayamayan Sultan Galiyev sosyalizmi getirmek için Turan Sosyalist Cumhuriyeti'nin kurulmasının en kestirme yol olduğunu Lenin ve Stalin'e defalarca vurgulamasına karşılık Stalin'in bu bölünmede neden ısrar ettiği günümüz petrol olgusu ile açıkça ortaya çıkmaktadır. Bu anlamda Kaf-kasya petrolleri olarak tanımlanan Azerbaycan, Türkmenistan, Kazakistan ve Özbekistan petrol ve doğalgaz alanlarını analiz ettiğimizde bu neden açıkça görülmektedir. Turan petrol alanındaki petrolün Türkleri birleştirme gücü Üşümezsoy'un " Petrol Şoku ve Yeni Ortadoğu Haritası" isimli kitabında ele alınmıştır. Hazar denizinin güney kesiminde yer alan petrol havzası Azerbaycan'dan Türkmenistan'a kadar uzanmaktadır.
Azeri, Çırak, Kapaz gibi petrol bölgeleri Türkmenistan'a doğru uzanmaktadır. Keza Kuzey Kafkasya'da ve Hazar denizinin Dağıstan kesiminde ve Hazar denizinin Kazakistan kesiminde Tengis sahası, Mankkışlak sahası, Terek petrol sahası en önemli petrol yatakları olarak karşımıza çıkmaktadır.
Türkmenistan ile Özbekistan'daki Amuderya petrol yataklarında 40 milyar varil eş değeri gaz bulunmaktadır.
Keza Tatarca bir isim olan Kafkasya Maykop yani petrol çok tabakalarında petrol rezervi olarak 17.5 milyar varil petrol, 6.5 milyar varil gaz söz konusudur.
Terek Kaspiyan yataklarında 3.5 milyar varil petrol, 1.5 milyar gaz söz konusudur. Bu boyutuyla 40 milyar varil Amuderya, 25 milyar varil Maykop, 5 milyar varil Terek yataklarını topladığımız za-man 70 milyar varillik bir petrol rezervi söz ko-nusudur. Keza Tataristan ve Başkırdistan'ın Rusya'ya kesinlikle bağlanması konusunda ısrar eden Stalin Avrasya'nın en zengin petrol yataklarının İtil Ural bölgesinde yer aldığını o günkü bilgilerle bilmektedir. Bunun yanında Batı Sibirya'daki Sibirya Tatarlarının yurdu ise dünyanın en büyük gaz rezervlerine sahiptir. Batı Sibir-ya'da 200 milyar varil gaz rezervleri söz konusu-dur. Burada 120 milyar varil de petrol bulunmaktadır. Bu boyutuyla bu bölge Sibirya Tatarlarının yurdu Avrupa bölgelerinin en büyük petrol ve gaz havzasıdır. Rus-ların Tataristan'ı ve Sibirya'yı fethinin arkasındaki gerçek sosyalizm olmayıp sömürgeci bu yayılımdır. Keza Altınorda'nın yurdu Volga-Ural, İtil-Ural bölgesinde 63 milyar varil petrol rezervi ve 20 milyar varil gaz rezervi söz konusudur. Keza Harzem bölgesi olarak Akorda'nın yurdu olan kuzey Hazar bölgesinde 35 milyar varil gaz rezervi söz konusudur.
Bu haliyle klasik Rus coğrafyası esas olarak petrolsüz bir alandır. Avrasya'nın en zengin petrol yatakları olan Sibirya, İtil-Ural, Kuzey Hazar, Kuzey Kafkasya ve
Güney Hazar petrol bölgeleri tarihsel olarak Altınorda süperetnosunun yurdudur. Bu yurt Sultan Galiyev'in İtil-Ural Sovyet alanıdır. Sultan Galiyev Altınordu geleneği ile oluşturduğu Tatar Kızılordusu Sovyet devriminde bu bölgeyi Beyazordu generali Kolçak'a karşı Sibirya'da ve Uralllar'da, keza Beyazordu amirali Denikin'e karşı Urallarda keza Beyazordu generali Vrankler'e karşı Kuzey Kafkasya ve Azerbaycan'da savaşarak Sovyetlerin bu bölgede egemenliğini sağlamıştır. Daha sonra ise bu
bölgede kurulan İtil-Ural sovyeti iç savaş sonrası
< Bugün önümüzde duran görev tarihteki Turan ekümenik alandaki tica-ret yolları gibi öne çıkan petrol boru hatları egemenliği konusunda Türk halkları Türk süperetno-su olarak yeniden birleş-mek zorundadır.>
Bolşeviklerin hedefi olarak yıkılmıştır.
Bunun anlamını bugün biz Galiyev'den daha iyi anlamaktayız. SonuçSonuç olarak tarihsel ekümenik alandaki Turan süperetnosları kuzey ekümenik kanalını kontrol ederek ve kendini tekrarlayarak Türk uluslaşmasını ve Türk bütünleşmesini bu alanda gerçekleştirmiştir. Bu doğu batı gidişli ticaret yolu üzerinde egemen olan Türk süperetnosları bölünmez bir şekilde bölgenin Türklüğünü bu bölgeye kazımıştır. Bunun ötesinde İran ve Anadolu coğrafyasını da dünya sistemi perspektifinde Türkleştirmiştir. Günümüzde Turan Türk süperetnosu kırk parçaya bölünmüştür. Bu kırk parça sözde değil gerçekten bu bölgedeki yapay devletler dışında özerk bölgeler biçiminde her Türk uruğu birbirine düşman edilmiştir. Bugün önümüzde duran görev tarihteki Turan ekümenik alandaki ticaret yolları gibi öne çıkan petrol boru hatları egemenliği konusunda Türk halkları Türk süperetnosu olarak yeniden birleşmek zorundadır. Akdeniz'den başlayan Bakü-Ceyhan boru hattı giderek Bakü'den Kazakistan'a ve Kazakistan'dan çıkan boru hatları Çin'e uzanmaktadır. Tarihsel kuzey Turan ekümenik yolu çağımızda petrol boru hatları alanı olarak karşımıza çıkmıştır.
Bu petrol kaynakları Türk halklarını parçalamak biçiminde emperyalist sistem tara-fından kullanılacaktır.
Ama Türk halkları da yukarıda anlattığımız tarihsel perspektifte Türk süperetnosunun kaçınılmaz bütünlüğünü tarihin geleceği olarak gör-mek durumundadır.
Kaynaklar
A. G. Frank ve B.G. Gill, Dünya Sistemi Beş Yüzyıllık mı, Beş Bin yıllık mı?, İmge Yayınları, 2003, 573 sayfa.
R. G. Kuzeyev, İtil-Ural Türkleri, Selenge Yayınları, 2005, 538 sayfa.
M. Z. Zekiyev, Türklerin ve Tatarların Kökeni, Selenge Yayınları, 2006, 512 sayfa.
Üşümezsoy, Türk Jeostratejisi, İleri Yayınları, 2004, 379 Sayfa.
Üşümezsoy, Dünya Sistemi ve Emperyalizm, İleri Yayınları, 2006, 168 sayfa.
Üşümezsoy, Petrol Şoku ve Yeni Ortadoğu Haritası, İleri Yayınları, 2006, 264 sayfa.
Sultangaliyev, Bütün Eserleri, İleri Yayınları, 2006, 904 sayfa[148]
21. YÜZYIL Ocak / Şubat / Mart 2007
***