Başbakan ve Solcular etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Başbakan ve Solcular etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

16 Mart 2018 Cuma

Başbakan ve Solcular…

Başbakan ve Solcular… 

Hasan Pulur 

22 Mayıs 2010 

Eğer her konuya Sayın Başbakan Erdoğan’ın “Zonguldak’taki maden faciası” gibi 
yaklaşırsak, rahat ederiz. 

Başbakan’ın yaklaşımı ne? 

Şöyle diyor: 

“Bu mesleğin kaderinde maalesef bu var; bu mesleğe giren kardeşlerim, bunu bilerek giriyorlar.” 

İşte gerçek budur, 30 insanın öldüğü faciadan sonra, gerçek, insanın yüzüne böyle vurulur: 

“Madenciliğe girmeseydiniz, ocağa inmeseydiniz!” 

* * * 

Öyle ya, kim onları oraya zorla indirdi, 500 metre aşağıda can vermişlerse kim sorumlu? 

Bari bir de ağıt yerine türkü söylesek: 

“Alçaklara kar yağıyor üşümedin mi 

Sen bu işin sonunu düşünmedin mi?” 

* * * 

Evet, böyle bir mantıkla muvazzaf askerlik dışında her mesleğe böyle yaklaşmak mümkün… 

Astsubay veya subay şehit olursa, olur; bu mesleğe kendi istekleriyle girdiler. 

Eğer pilotsalar, onlar uçağın düşebileceğini bilmiyorlar mıydı? 

Şoförler için de aynı şey! Trafik kazasında öleceklerini bile bile şoför olmadılar mı? 

Ya Polisler? 

Onları kim aldı, zorla polis yaptı? Kendileri koşa koşa gelmediler mi? Bir caninin, bir katilin, teröristin kurşunuyla can verebileceklerini bilmiyorlar mıydı? 

Örnekleri çoğaltabilirsiniz… 

* * * 

“Çok demokrat” ya da “Öz demokratlar”dan ses seda yok. 

Zonguldak’ta Başbakan’ı protesto edenleri polis etkisiz hale getirmiş… 

Hani demokrasilerde herkesin görüşünü, duygusunu açıklama hakkı vardı? 

Yüreği yanık bu insanlar, acılarını, duygularını orada açıklamayacaklar da nerede açıklayacaklar? 

Hakaret etmek dışında… 

“Sen bu işi, yani ölümü bilerek seçtin!” diyenler, bu duyguları anlayamazlar. 

Fi tarihinde Sayın Başbakan demokrasinin tarifini ne güzel yapıp, planını açıklamıştı: 

“Demokrasi amaç değil araçtır!” 

Maşallah, araç tıkır tıkır yürüyor. 

* * * 

Evet, dünyanın hemen her yerinde maden kazası olur, oluyor da… 

Ama bu kazalarda can kaybını en aza indirmek için gerekli önlemler alınır. 

Geçen gün Milliyet’te vardı, Türkiye’deki maden kazalarındaki ölüm oranı, Avrupa ortalamasının 4.5 katı yüksek… 

Bu şu demektir? 

Avrupa’da bir kazada bir insan ölüyorsa, Türkiye’de beşe yakın… 

Perşembe Sabahı Onur Öymen, televizyonda söyledi: 

“Ben Almanya’daki maden ocaklarını da gördüm, Türkiye’dekilerle aralarında gece gündüz kadar fark var.” 

* * * 

Önce, kömür madenlerini, ocaklarını kapayıp deniz suyuyla dolduralım, somon balığı yetiştirelim, diyen sivri akıllılar çıktı; arkadan, Maden Kanunu değiştirildi. 

Maden Mühendisleri Odası’na göre kazalar “taşeronlar” döneminde artarak, bugüne kadar gelindi. 

* * * 

İşlerine geldiği için, bir yakıştırmayı tekrar eder dururlar: 

“Ölen ölür, kalan sağlar bizimdir.” 

O kalan sağlar da ölünce, aynı tekerleme tekrarlanacaktır. 

“Kalanlar bizimdir.” 

Şair Eşref yazmış: 

“Gitgide zulmetmeye elde ahali kalmıyor.” 

Kalır, kalır, Anadolu bereketlidir. 

* * * 

Ya eski solcular? 

Hele onlar, hele onlar… 

Kendilerine yeni bir oyuncak buldular, varsa demokrasi, yoksa demokrasi, döne döne oynuyorlar… 

Sanki demokrasinin içinde insan canı yokmuş gibi… 

CHP’liler mi? dediniz… 

Aman aman kurultayı karıştırmayın. 

Şu listeler bir hazırlansa da, şu seçim yapılsa da… 

CHP’nin başında “geçici” olarak bulunan Cevdet Selvi sendikacı olsa da… 


***