Palalı., Direnişçi olsa bunlar olurdu!
SABAHATTİN ÖNKİBAR
Mazallah Palalı-Satırlı o AKP militanı Gezi Parkı direnişçisi olsa ne olurdu biliyor munuz?
- Aydınlık ve bir kaç gazete hariç bütün matbuat tam sayfa palalı resmi ile çıkar ve Gezi Parkı direnişine karşı küfür yarışı başlatırlardı.
- Yandaş haber kanallarında bu konuda her akşam tartışma programları yapılırdı.
- Tayyip Erdoğan elinde pala ve satır fotoğrafı abartısız günlerce mugalata yapardı.
- AKP’li belediyeler “Işte Demokrasimizin katili” diye palalı afişler bastırıp şehirlerini donatırdı.
- Polis o görüntü sonrasında hemen bir örgüt ismi uydurup evlere baskın verip onlarca kişiyi gözaltına alırdı.
- Yargı sadece palalıyı değil, ona o fikri verdi-teşvik etti-örgütledi ve pala ile satırı temin etti gerekçeleri ile onlarca kişiyi tutuklardı!
CHP ile MHP’ye mahalli seçim önerileri
Kılıçdaroğlu-Bahçeli ikilisi ile CHP ve MHP’in şaha kalkması çok zor ancak çıkmayan candan ümit kesilmez misali başka yolu yok, Türkiye’yi kaostan kurtarma ve AKP’yi gönderme zeminini inşa adına Mahalli Genel seçimlerinde yine bu iki partiye destek kaçınılmazdır.
Bize göre mahalli genel seçim sürecinde CHP ile MHP’nin yapması gerekenlerden bir kaçı şudur:
1) Seçim 1989’da Özal’a karşı yapıldığı gibi Tayyip Erdoğan’a karşı referanduma dönüştürmeli ve bütün kampanyayı Erdoğan’ın ceberrutluğu eksenine oturtmalı yani Tayyip Erdoğan birlikte yaşamayı sabote eden ve kargaşa yaratan bir imaj ile özdeşleştirilmelidir.
2) Hem CHP hem MHP, AKP ve PKK dışındaki bütün muhalif unsurlarla lafla değil fiili olarak kolkola girmeli ve herkesin oy verebileceği ortak adaylar istişarelerle belirlenmeli, Belediye Meclis listeleri öyle oluşturulmalı. Mahalli seçimlere parti bayrağı ile değil Milli Cephe anlayışı ile girilmelidir.
3) CHP ve MHP Sadettin Tantan, Aytaç Durak, Ümit Özdağ, Ümit Kocasakal, Uğur Dündar, Ufuk Söylemez, Zekeriya Beyaz, Can Ataklı, Haluk Dural gibi her kesimden oy alabilecek isimleri listelerine taşımalıdır.
4) Seçime kısa bir süre kala AKP’li belediyelerin yaptığı yolsuzluklarla ayırımcılıklar kamuoyu ilgisini çekecek metotlarla ifşa edilmelidir.
5) CHP ile MHP açıktan ilan edemeseler de birbirini güç ve iddia durumlarına göre bölge-bölge destekleyeceği bilinmeli bu şekilde de genel seçim öncesi milli koalisyon modeli inşa edilmelidir.
Yüzde 20 küsur Milli Irade midir?
Mursi’nin Mısır’daki karşılığı yüzde 20 küsurdur ki ilk turda aldığı sonuç ortada yani alaşağı edilen Mübarek’in adamını bile ancak bir puanla geçebilmiş.
Sonrasında yüzde 51 yüzde 49 olması ise zorunlu tercihin sonucu. Buradan hareketle Mursi eşittir Milli Irade ya da Mısır’ın yarısı demek doğru değil zira yapılan Anayasa oylamasına bile halkın ancak yüzde 30’u katılmış.
Türkiye’de de Tayyip Erdoğan Istanbul’a yüzde 20 küsurla Belediye Başkanı seçilmişti.
2002 seçimlerinde ise aldığı oy yüzde 34 ama Parlamentodaki temsili yüzde 67 oldu.
Söyleyin bu tablo ile Tayyip Milli Iradeyi temsil etti denilebilir mi?
Peki ya 2007 ve 2001 sonuçları mı?
Daha önce de yazdık o seçimler Kenan Evren’in referandumu misali güdümlü yani kirlidir zira hatırlayın o süreçlerde taşlar bağlanmış köpekler sürüler halinde salınmıştı, dolayısı ile eşit bir kampanya yapma imkanı yoktu.
Dinle Tayyip’in zabiti!
Genel Yayın Yönetmenimiz Ilker Yücel’in verdiği bilgiye göre Istanbul’da 47. Motorize Piyade Alayının kantinlerinde Atatürk‘ümüze deccal ve şeytan diyen gazeteler bile satılırken Aydınlık’a yasak getirilmiş!
Belli ki bu karar Tayyip’ten terfi ya da taltif bekleyen Vahdettin artığı omuzu kalabalık işbirlikçi bir zabitin eseri!
Kim bu emri verdi bilmem ama her kimse bilsin ki hukuk, tarih ve ahlak önünde bunun hesabını verecek ve atası Vahdettin misali maskesi inip tarihin lanetine muhatap kalacaktır.
Şuraya bakar mısınız, Atatürk’ün Ordusunda Atatürk ve Milli-Üniter devleti için kellesini koyup mücadele veren ve her gün bedeller ödeyen Aydınlık böylesi karanlıklarla yüz yüze!
Ama yılmak yok zira biliyoruz ki aydınlığa en yakın olan zaman dilimi karanlığın en kesif olduğu an yani bugündür!
10. yıl marşına otur, PKK marşına kalk!
Iki fotoğraf:
Birincisi Kırkpınar’dan!
Başpehlivanlık güreşlerinin ödül fon müziği onuncu yıl marşıydı.
Ama heyhaaat AKP’liler bu marş çalınırken proteso için halkın tersine ayağa kalkmadı!
Peki ama neden?
Türklüğe olan düşmanca bakıştan mı?
Öyle ya 10. yıl marşının her şeyi Türk!
Ve bir başka fotoğraf ki merkezinde AKP’nin sakallı mebusu Salih Kapusuz var.
Ve o Kapusuz Türk bayrağının olmadığı ve istiklal marşının okunmadığı PKK bayrakları ile süslü bölücü bir toplantısında PKK marşı çalınırken ayağa fırlayıp düğmesini iliklemiş ki bu iddia şahsıma değil MHP’li Oktay Vural’a aittir ve beyanına göre elinde görüntüler var. Yorum sizindir...
***